- 3 Mart 2016
- 18.150
- 76.558
- 598
Evimizin altinda kamelya var kadinlarla oturup beni anlatti, duyuyorum balkondan. Annesi uyariyor bakiyor diye. Bakarsa baksin dedi.
O millete seni anlatırken susup izlemedin değil mi?
Ben olsam oradan sokardım lafımı.
"Bi derdin varsa gel burada bana söyle, sorunlar böyle çözülmez.
Arkadamdan bire beş katarak anlatıp herkese kendini seyrettireceğine,
insan gibi yüz yüze konuşalım o hakkaniyet duygusu varsa sende" derdim.
Terslerse de "Ha sağ ol komşum, ne olduğunu çok güzel belli ettin, bundan sonra bana da bulaşma rica ederim" der geçerdim.
Şu saatten sonra, iyi veya kötü ve size bir kelime söylerse, apartman içinde bağıra bağıra cevabını verin ve bir daha muhatap olmayalım deyin, geçin. Böyle saçma insanlara laf anlatılmaz. Tv sesi kısılır, ama bebek sesi ha deyince kısılmaz kumandası yok ki çocuk dediğinin.
Biz burada 5-6 ay boyunca alt komşumuzun kızının çığlıkları ile uyumayı öğrenmiştik; ne yapalım, bebekti. Kadın bile bile niçin çığrındırsın çocuğunu değil mi? Biz de sabrettik. Ama ne zaman ki o elektrik süpürgeleri pazar sabahının köründe açıldı, ne zaman ki gecenin bir yarısı pat-çat çivi çekiç sesleri geldi, uyarıyı o zaman yaptık.
İnsan olan anladı kesti sesini, insan olmayan devam etti.
Boşuna demiyorlar işte, iyi komşu el aldırır, kötü komşu ev sattırır.
Devam edecek olurlarsa rahatsız etmelerine, yıpratmayın kendinizi, en olmadı taşının.