arkadaşlar benim mücadelemi bilen bilir, en dibe vurmuşken ben daha bitmedim diye haykıra haykıra ayağa kalktım ve savaşıma devam ettim. bu savaşta çok yoruldum, çok acı çektim, maddi manevi çok yıprandım ama umut etmekten asla vazgeçmedim, birkez olsun vazgeçiyorum pes demedim... ve pes demeyede niyetim yok. kendime güvenimi asla kaybetmedim allahın bana bunu nasip edeceğine hep inandım. kendime kızdığım tek nokta ancak anne olduğumda mutlu olacağıma inanmam. o nedenle mutlu olmayı hep erteliyorum, sabırla ümitle hep bekliyorum. bende çift çizgiyi göreceğim günü bekliyorum. böyle söyleyince pek çok kişiye komik gelebilir ama aynı savaşın içinde olanlar beni çok iyi anlayacaklardır. Ben son yumurtam çıkana kadar mücadeleye varım, artık bu rahimden gebelik beklenmez diyecekleri vakte kadar varım. geçirdiğim operasyonlardan sonra bir süre vücudumu ve ruhumu dinlendirdim. ama içim hep kıpır kıpırdı her duyduğum annelik haberinden sonra daha heyecanlandım, o duyguyu yaşayacağıma birkez daha inandım. şu an anne olanlarda aynı zor yollardan geçtiler, bazıları daha az acı çekti, bazıları katmerli acılar yaşadı, ama hepsinin tek ortak noktası vardı hamile kalana kadar vazgeçmediler.
geçengün bir aile gördüm anne,baba, 6 yaşlarında bir çocuk ve kucakta minik bir bebek... aynı anda mağazaya girdik ... Annenin kucağındaki bebek o kadar miniktiki dikkatimi çekti yanakları burnu soğuktan kıpkırmızı olmuştu. maşallah yenimi doğdu dedim, 29 günlük dedi annesi... çok şaşırdım sadece 29 günlük bir bebek o buz gibi surat kesen soğukta dışarda... ve bebeğin ne başında şapkası, nede ellerinde eldiveni vardı, kafası annesinin omzundan sarkmış sağa sola sallanıyordu. nasıl içim ezildi, dayanamayıp üşümezmi böyle dedim. kadın suratını ekşiterek önce bebeğe şöyle bir baktı sonra sokağa çıkarınca sersemliyo uyuyo, yoksa sabaha kadar zırıl zırıl dedi. o an eğer bu bebek benim olsaydı böyle değersiz olurmuydu diye düşündüm, insanlar kolay buluncamı böyle oluyor dedim. bunu neden anlattım... herkes kendince demek istediğimi anlayacaktır...
sevgiler
Hepimiz bir şekilde badireler atlattık ama inşallah sonu hayırlı olur arkadaşım,ama mutluluğunu sadece bebeğe bağlama,hayatta mutlu olup şükredeceğimiz o kadar çok şey var ki.Hayat çok kısa,ne demiş bir düşünür"hayatta gülmek için mutlu olmayı bekleme,yoksa tebessüm bile edemeden ölürsün"Bizlerde elimizde olanla mutlu olacağız,ha bir de bebişimiz olursa bu mutluluk artacak,belki böyle bakmak lazım ne dersin?d,ğer konuya gelince ,görüyoruz duyuyoruz,çocuğuna işkence eden,doğurup çöpe atan,oraya buraya bırakan takdir-i ilahi işte.Bazen ben de düşünüyorum allahım neden bir tarafta çocuk sahibi olmak için çıldıran varını yoğunu ortaya döken bizler,diğer tarafta onlar,işte sözün bittiği yer burası.Biraz önce forumda dolaşırken bir topic dikkatimi çekti,istemeden hamile kalmış bir arkadaş ve hamileyim diye ağlıyormuş kaç gündür,tabi onun durumuna saygı duyuyorum .Okuyunca güldüm kendi kendime acı acı .Acaba o haberi ben alsam ne yapardım diye.Allahın takdiri işte ,başka söze ne hacet