Boşanmış konu sahibi Astoria'cığım. İşi daha da zor ne yazık ki.Konu sahibinin sıkıntısı şu: Konunun içinde bir kere bile "baba" kelimesi geçmiyor, "annem" yani anneanne kelimesi bile geçerken babanın esamesi okunmuyor konuda. Baba tamamen edilgen eleman olmuş, artık çalışıyorum falan diye midir topu kadının üstüne atmış, çekilmiş kenara. Bu kadın bu çocukları mitoz bölünmeyle kendi üretmedi ki, bazı baba figürleri kendilerini sadece sperm verdikten sonra işlevleri bitti olarak görüyorlar ya da işlerine gelmiyor. Konu sahibinin topu biraz da babaya atması lazım, belli ki tek başına mücadele vermekten buhran geçiriyor. Yoksa burada konunun annelik içgüdüsüyle gerçekten alakası yok, iki haşarı erkek çocuğuyla tek başına mücadele veren en anaç annenin dahi konu sahibiyle aynı hisleri paylaşacağını düşünüyorum.
Hayır işte benim evde kalan taraf olmamın sebebi toplumsal baskı değildi. Sevgimdi. Gözümün önünde olması bana emanet olması daha güvenilir geldi. Halbuki anneliğin a sını dahi bilmiyordum. Ama eşime bırakmayı düşünmedim bile. Eşimse rahatlıkla bana bırakabildi. Burda yaratılış faktörü diyorum ben. En azından ben toplumsal dayatmadan dolayı böyle tercih etmedim. Yoksa bi çocuğu yedirip içirmek giydirip yıkamak tabiki annenin görevi değil sadece. İkimizin yanında olduğu zamanlar baba daha çok ilgilenir çocuğumuzla.O biraz toplumsal psikolojiden dolayi. Özelikle Türkiyede. Adam issiz ise yine esinden yemegi temizligi bekler. Cocuklari babaannesine, anneannesine birakir. Avrupada yasiyorum, burda cocuguna bakmak icin izin ayrilan cok erkekler var.
Zaten senin dediklerini sorun olarak görüyorum ve o konu üzerine yazdim burda. Türkiyede cocuk hep annenin sorumluluguymis gibi görünür. Kadinlarda bunu öyle algilarlar. Isten cikarlar. 18 aylik cocuk aslinda kres'e gidebilir fakat yollamiyorlar. Israr ile ayni oda'da yatmalar..., Bunlarin bircogu toplumsal dayatmadir. Cocuk anneye baglanmaz diye korkutmadir.
Bircok kadinin egemen oldugu kabilelerde var. Bu toplumda erkekler bu kadar basin ve egemen olmasaydi hersey cok daha farkli olabilirdi.
Evet erkek aslan sürüyü korumak için diğer sürünün erkekleriyle kapışırken dişi aslanlar yavrunun yanında kalır. Avlanma konusunda kafam karışmış olabilir. Tam emin değilim.,nasıl bi asabiyettir bu? :) genel olarak doğanın kanunundan bahsettim. Kadına çocuğuna bakmakta daha çok sorumluluk verilmiş. Emzirme doğurma kadına dişiye verilmiş vs. İstisnalar vardır. Bunu mu tartışalım şimdi?
İnsanlar için de erkek hiç bir iş yapmasın kadının sorumluluğu diye yapmadım bu yorumu. Türk toplumu diyip duruyorux ama bu işin iç güdüsel bi tarafı var diyorum. Ben hiç boşanıp çocuğunu başından atan anne görmedim ama baba gördüm. Bunun da istisnası vardır. Şimdi dayımın kızı öyle yaptı diye örnek vermeyin. :))
Evden çalışmanın en zor yanı, çocuğunuzun da evde olması di mi? =) Yani o rahat verse, 1 saatte yoluna koyacağınız iş, onun saboteleriyletüm gün sürebiliyor. Kreşe başlaması bu açıdan çok iyi oldu benim için. Yoksa tırlatmanın eşiğindeydim. Ben de anne olduğuma asla pişman olmadım, ikinci geliyor, ondan da korkmuyorum. Ama bir kadın aksini hissediyor diye onu suçlayamam. Hangi şartlarda, hangi hissiyatla yaşıyor bilemeyiz ki. Yükünü eşi ne kadar paylaşıyor, çevreden ne kadar baskı görüyor, kendini rahatlatacak zamana sahip mi, yoksa sorumluluklarla boğulmuş durumda mı... Bütün şartlarımız eşit olsa bile aynı hissetmeyebilir, insanız netice de psikolojik durumlarımız da farklı. O yüzden yadırgayamıyorum ben konu sahibini.Başını okurken kendim yazdım sandımbenimde oğlum kreşe başladı, şuan hamileyim ve evden çalışıyorum. Evet, dışarıda da çalışmak çok zor. Ama evden çalışmak o kadar değişik ki. Heryerde oluyorsunuz hem ruhen hem fiziken. Ama hiç keşke anne olmasaydım demedim ya.. keşke annelik bu kadar endişeli bir şey olmasa dedim sadece.
Kesinlikle sana katiliyorumHayır işte benim evde kalan taraf olmamın sebebi toplumsal baskı değildi. Sevgimdi. Gözümün önünde olması bana emanet olması daha güvenilir geldi. Halbuki anneliğin a sını dahi bilmiyordum. Ama eşime bırakmayı düşünmedim bile. Eşimse rahatlıkla bana bırakabildi. Burda yaratılış faktörü diyorum ben. En azından ben toplumsal dayatmadan dolayı böyle tercih etmedim. Yoksa bi çocuğu yedirip içirmek giydirip yıkamak tabiki annenin görevi değil sadece. İkimizin yanında olduğu zamanlar baba daha çok ilgilenir çocuğumuzla.
Boşanıp çocuğunu silen çok erkek var burda da bi çok konuda örneğini görüyoruz. Valla ben yaşayamam oğlumsuz. Bunun da toplumla ataerkille anaerkille falan ilgisi yok. Kadınların sevgisi daha yoğun çünkü. Ha bu konuda da istisnalar vardır.
Hatta ben genel olarak kadınların daha çok sevgi dolu olduğuna inanıyorum. Sadece evlat değil, anne baba kardeş arkadaş vs kadınların daha çok sevdiğini daha çok sahiplendiğini düşünüyorum. Bu da mizacımız diyorum
bana gore cok.iyi bir annesiniz anac degilim derken kimee gore neye göre ben cok.anne biliyorum cocugunu emzirmek.zor geldigi icin emzirmeyen emzik.daha rahat oldugu icin kendi rahati icin emzik.veren ee dogal.olarak.yorulmussunuz cocuklsriniz biraz yaramaz olmasaydimm diyorsunuz ama allh korusun ölsün bunlarda diyormusunuz kimse ayy nasil olur anac degilsiniz demesin cunku herkesin bunaldigi zor gecirdigi annelik zamanlari var tebrik ederim cok iyj bir annesiniz..O kadar pişmanım ki anne olduğum için...5,5 senedir kapana sıkışmış cebelleşiyorum.Bekarlıgımda ağlayan zırlayan çocuklara bakıp anneleri hakkın da “bi kadın neden çocuk yapar ki hayatını mahvetmek için mi?”diye düşünür çocuk yapmalarına hayret ederdim.Çünkü özgürlük kelimesinden oluşuyordum ben.Evliliğimden 2,5 sene sonra çocuk sahibi olmaya karar verdim fıtrat gereği sanırım.O dönem net hatırlayamıyorum nasıl karar verip nasıl cesaret ettim hiç bilemiyorum .İkincisi ise kazara oldu ...
5,5 senedir ben diye birşey yok .7/24 bakıcı olarak kiralanmışım.Sosyallik şöyle dursun bi banyo/wc ye bile insan gibi girip çıkamıyorum.
Annem destek olmadı hiç bir zaman sadece bir ben vardım .7 ay baktı hergin oğlum oraya bırakırken yalvarıyordu bırakmamam için.Ve her hafta beni twl de rahatsız ediyordu su gün izin al günüm var su gün izin al gezim var vs saçma sapan sepeblerden .Sanırım anaç olmamam ondan gelen bi kalıntı .Ama ondan daha çok sevgi verdiğimi düşünüyorum evlatlarıma .
Çocuklarımı kaybetsem dünya basıma yıkılır onları çok seviyorum ama onlar doğmamış olsaydı onları hiç tanımamış hiç sevmemiş olacaktım.O zaman olmayan bişeyin yokluğu için ağlamayacaktım .
İş hayatım bittikten sonra çocuklar daha ağır gelmeye başladı.Ve durmadan kavga eden iki erkek çocuk .Büyüdüler iş kolaylaşacak diye beklerken gün ve gün benim isyanım artıyor .Onlara yapabildiğim tek şey avazım çıktığı kadar “yeter “diye bağırmak oluyor .Anlamıyorlar tatlı tatlı anlatsam da beş dakika sonra herşey yine aynı.Büyük oğlum doğduğundan bu yana zor bi çocuktu hala öyle .Küçük nispeten daha sakindi artık o da ön teker arka teker misali abisinden geri kalır yanı kalmadı .
Büyük oğlumu cimnastik,yüzme futbol aktivitelerine gönderdim yaz okullarına gitti hiç bir fayda göremedim ,enerjisi yine hiç tükenmedi .
Evin her yerine yiyecek taşıyorlar şeftali ile duvar kapı pencere siliyorlar .Birbirlerini meyve suyu ile yıkıyorlar.Birbirleri ile çoğu zaman kavga halindeler küçük canı hep acıtılan taraf .Tv den nefret ederim hiç açmam ;büyük oğlum çizgi film bagımlısı ev de gün boyu tv bangır bangır.Şöyle rahat rahatı elime kitap ,telefon alıp keyif yapamıyorum .Yani yazacak çok sey var ama şimdi öyle aklıma gelenler .
Ben anaç bi kadın değilmişim .Keşke hiç evlenmeseydim keşke hiç çocuk sahibi olmasaydım boguluyorum.Anne olmak böyle birşey mi yoksa benim çocuklarım mı böyle bilmiyorum çok daralıyorum .
İlk oğlum doğduğundan 2 yaşınadek mükemmel besledim 2 sene mememde uyudu resmen emme refleksi çok güçlüydü çok düşkündü sütüm çok güzeldi .Sabahlara kadar emerdi.Özellikle hayatımda ki o 1 yıl sadece meme vermek üzerine kurulu idi hayatım .Banyo için bile 1 saat hazırlık yapardım .Cocuklarıma bir kez emzik dahi vermedim emmelerini etkilemesin diye .
Büyük oğlumu büyütürken kardeşi doğmadan önce bi kere kızıp bağırmadım .Suan ise evde her gün sesi göklerde bi anne olmaktan bitap düştüm yıldım arkadaşlar ben ....
Supersin idrak , oglan biraz sakinledi mi?
Merak ediyorum sendeki degisimler onu da etkiliyor mu diye
O kadar pişmanım ki anne olduğum için...5,5 senedir kapana sıkışmış cebelleşiyorum.Bekarlıgımda ağlayan zırlayan çocuklara bakıp anneleri hakkın da “bi kadın neden çocuk yapar ki hayatını mahvetmek için mi?”diye düşünür çocuk yapmalarına hayret ederdim.Çünkü özgürlük kelimesinden oluşuyordum ben.Evliliğimden 2,5 sene sonra çocuk sahibi olmaya karar verdim fıtrat gereği sanırım.O dönem net hatırlayamıyorum nasıl karar verip nasıl cesaret ettim hiç bilemiyorum .İkincisi ise kazara oldu ...
5,5 senedir ben diye birşey yok .7/24 bakıcı olarak kiralanmışım.Sosyallik şöyle dursun bi banyo/wc ye bile insan gibi girip çıkamıyorum.
Annem destek olmadı hiç bir zaman sadece bir ben vardım .7 ay baktı hergin oğlum oraya bırakırken yalvarıyordu bırakmamam için.Ve her hafta beni twl de rahatsız ediyordu su gün izin al günüm var su gün izin al gezim var vs saçma sapan sepeblerden .Sanırım anaç olmamam ondan gelen bi kalıntı .Ama ondan daha çok sevgi verdiğimi düşünüyorum evlatlarıma .
Çocuklarımı kaybetsem dünya basıma yıkılır onları çok seviyorum ama onlar doğmamış olsaydı onları hiç tanımamış hiç sevmemiş olacaktım.O zaman olmayan bişeyin yokluğu için ağlamayacaktım .
İş hayatım bittikten sonra çocuklar daha ağır gelmeye başladı.Ve durmadan kavga eden iki erkek çocuk .Büyüdüler iş kolaylaşacak diye beklerken gün ve gün benim isyanım artıyor .Onlara yapabildiğim tek şey avazım çıktığı kadar “yeter “diye bağırmak oluyor .Anlamıyorlar tatlı tatlı anlatsam da beş dakika sonra herşey yine aynı.Büyük oğlum doğduğundan bu yana zor bi çocuktu hala öyle .Küçük nispeten daha sakindi artık o da ön teker arka teker misali abisinden geri kalır yanı kalmadı .
Büyük oğlumu cimnastik,yüzme futbol aktivitelerine gönderdim yaz okullarına gitti hiç bir fayda göremedim ,enerjisi yine hiç tükenmedi .
Evin her yerine yiyecek taşıyorlar şeftali ile duvar kapı pencere siliyorlar .Birbirlerini meyve suyu ile yıkıyorlar.Birbirleri ile çoğu zaman kavga halindeler küçük canı hep acıtılan taraf .Tv den nefret ederim hiç açmam ;büyük oğlum çizgi film bagımlısı ev de gün boyu tv bangır bangır.Şöyle rahat rahatı elime kitap ,telefon alıp keyif yapamıyorum .Yani yazacak çok sey var ama şimdi öyle aklıma gelenler .
Ben anaç bi kadın değilmişim .Keşke hiç evlenmeseydim keşke hiç çocuk sahibi olmasaydım boguluyorum.Anne olmak böyle birşey mi yoksa benim çocuklarım mı böyle bilmiyorum çok daralıyorum .
İlk oğlum doğduğundan 2 yaşınadek mükemmel besledim 2 sene mememde uyudu resmen emme refleksi çok güçlüydü çok düşkündü sütüm çok güzeldi .Sabahlara kadar emerdi.Özellikle hayatımda ki o 1 yıl sadece meme vermek üzerine kurulu idi hayatım .Banyo için bile 1 saat hazırlık yapardım .Cocuklarıma bir kez emzik dahi vermedim emmelerini etkilemesin diye .
Büyük oğlumu büyütürken kardeşi doğmadan önce bi kere kızıp bağırmadım .Suan ise evde her gün sesi göklerde bi anne olmaktan bitap düştüm yıldım arkadaşlar ben ....
Ay tamam aslanlarda böyle, genel olarak tabiatımızdan bahsetmek istedim. Demek ki aslanlar istisnaymış. Yanlış hatırlamışım olabilir. Konu bu değil. Konudan zaten komple çıktık. Şuan konu sahibi ne diyo bunlar diyordur.Hala ısrar ediyorsunuz.Eğer erkek aslan eşiyle kaldıysa dişi avlanir baba yavrularina bakar.Baba yoksa anne yine yiyecek bulmak zorundadir, bu yüzden bir sürünün icinde degilse yavrular tehlikededir çünkü yavrularını yalnız bırakır.Benim rahatsız olduğum yanlış bilmeniz degil,yanlış bildiğiniz bir şey üzerinden çıkarım yapmanızdı. O yüzden bir hipotez ortaya koyacaksınız önce verilerinizin doğruluğunu kontrol edin.
Konu sahibi boşanmış arkadaşlar. Sanırım asıl sorun da burda.
Buradan ahkam kesmek o kadar kolaykiŞöyle konularda annelik dersi veren , " kutsal ana"lara da ne diyim bilmiyorum.Kadıncağız zaten daralmış , bunalmış , bi' de bazısı "Aaaa canım öyle deme Rabbimin verdiği güzellikler , Rabbim vermiş , öyle deme... " diye başlıyor.Ya bu kadın ne diyor siz ne yazıyorsunuz?
Hissetikleri gayet insanî ve doğal.Belli ki çocukları çok yaramaz.Bazı anneler çocuğu baskıyla disipline ediyor.Belli ki öyle de yapmıyor.Yani sizin çocuklarınız belki de çok uslular , belki baskı yapıp çocuklarınızı disipline ettiğinizi sanıyorsunuz , belki eşleriniz yardım ediyor.Konu sahibi başka bişey söylüyor.
Lütfen biraz duyarlı olun.Kadıncağız zaten yorgun , üzgün.Siz de kendini iyice kötü hissettiyorsunuz yazdıklarınızla.
Kuzu inan bagirmaya , yuksek sese , kavgaya gerek yok sadece modun düsuk bile olsa anliyorlarEvet az da olsa sakinleşti. En azından tutturma süreleri azaldı. Bugün bir şeye delirdi yine, sofradaki tabağı aldı havaya kaldırdı ve yerine koydu. Normal şartlarda o tabak parçalara ayrılırdı. Kendini kontrol etmeye başladı ufaktan. Ben hep çocuğa bağırmıyorum, yanında kavga etmiyoruz bizimle alakası yok durumunun derdim. Ama oğlan gülmeye hasret imiş meğersem :)
Yine de o kadar büyük konuşmayın..Benim de bir kızım var 7 aylik. İkinci cocugu kesinlikle düşünmüyorum. Hatta günah belki ama Allah bana ikinciyi nasip etmesin diyorum. İlki de kaza ile oldu çünkü. Çok iyi anlıyorum sizi. Eskiden arkadaşlarımla şehir şehir gezerdim şimdi gezdiğim yerler bebek mağazaları. Ama tabiki insan her koşula uyum sağlayabiliyor . Artık şehir şehir gezmenin imkansız olduğunu bildiğim için daha makul isteklerim var mesela çocuk erken uyusa biraz daha kitap okusam gibi.
Ben de feministim ya huKesinlikle sana katiliyorum
Fazlasiyla feminist bir kadin olmama ragmen bu konuda bende anneligin babaliktan farkli olduguna inaniyorum
Ama bdvde kesfettigim birsey var , her kadin ayni degil , o yuzden senin su savunduklarini ben rahatlikla anlayabiliyorum ama baskalari anlayamiyor
Takilma bence , bu da normal , herkesin dusuncesi , yasayisi , cocuguna hissettikleri vs farkli
Ay tamam aslanlarda böyle, genel olarak tabiatımızdan bahsetmek istedim. Demek ki aslanlar istisnaymış. Yanlış hatırlamışım olabilir. Konu bu değil. Konudan zaten komple çıktık. Şuan konu sahibi ne diyo bunlar diyordur.