Kendimi değiştirmek istiyorum ama başaramıyorum.

Yani yargılama maksatlı yazmıyorum bunu, işi ne olursa olsun herkes kendini böyle bir girdabın içinde bulabilir ama psikiyatrist olduğu hâlde hastasının söylediği şeylere takılıp, hastalarına iyi gelmediğini, olaylara olması gerektiği gibi yaklaşamadığını düşünen psikiyatrist var.
Yani şimdi sizin öğrencilerinizde takıldığınız durum da buna benziyor aslında.Bizde sırf ders anlattığı için sevilmeyen öğretmen vardı hahahsd.Bir öğretmenimiz başka bir öğretmen hakkında atıp tutuyordu ortaokulda.Atıp tutan sınıf öğretmeni diğer öğretmeni derste sessizliği sağlayamamakla suçlamıştı üstüne dedikodusu dönüyordu ama yüz yüze değil bizimle sınıfta konuşulurken kapıdan duymuştu.Şimdi bu kadına yapılan zorbalık değil de ne ?Her yerde blender misali ortalığı birbirine kırdırmaya çalışan fesatlık çıkaran durduk yere insanları birbirine fişteklemeye çalışan insanlar var yani.Burada o dedikodusu dönen öğretmen suçlu olsaydı bile
1.Bu durum diğer öğretmeni ilgilendirmez.
2.Kimse sınıfın düzenini tam anlamıyla sağlayamaz.Hiçbir öğretmeni herkes tam anlamıyla sevmez.Mutlaka sevmeyen birileri çıkar,memnun olmayan zaten hep var.Sevmeyen öğrencilerin çok oluşu o öğretmenin fazla ders anlattığını ve çok not kırdığını gösterir Herkesin değerlendirme ölçütü farklıdır yani.Sizin moral bozukluğunuzdan bile enerji çeken birini üzünce garip bir şekilde mutlu olan insanlar var , emin olun.Bilinçli olarak size bunu söyleyip sonra nasıl bozuldu ama falan diye gülüşebilir bile arkanızdan.Takılmayın çok.
Herkesi itici bulan biri de hep var.Genel olarak öğrencilerinizin sizi sevmemesi için hiçbir sebep yok.Kaldı ki sevmiyorlar diyelim,bence çok zor bir şey ama diyelim ki sevmiyorlar.Bundan daha normal hiçbir şey yok.Ortaokulu Adana'da değişik bir yerde çinçinde okudum.Döner bıçaklarıyla insanların kavga ettiği bir ortaokul düşünün.Yüzüne karşı zorbalık yapılmayan hiçbir öğretmeni tanımıyorum, bir kişi hariç.O da herkesin nefret ettiği ve korktuğu biriydi.Derslerinin %75'i köpeği fındıkla ilgiliydi.3 yıl kaldı sonra bacağı çatladı son yıl da çok şükür ingilizce anlatan biri geldi yerine
 
Ya hayır öyle düşünmeyin.Beni ben onu 1 kere bile aramadığım hâlde sürekli arayan bir arkadaşım var liseden, sen beni sevmiyorsun galiba ama ben senden vazgeçmicem sen benim arkadaşımsın diyor bana.Özgüvene bakar mısın? Ben olsam bir yerden sonra rahatsız mı ediyorum acaba niye hep ben arıyorum istenmiyor muyum diye düşünürüm ama işte kafasında bazı şeyleri aşmış.Ben istemiyorum artık arama diyene kadar benden devam edicek galiba.Şimdi mesela tedirgin olsa ve benim ne düşündüğümü kafasında kursa (akıl okuma) , ne olacağını tam olarak bilemez.
Ben ne kadar özgüvenli bir kız , yakın zamanda tekrar bir araya geleyim onunla demek ki beni gerçekten arkadaşı olarak görmüş unutmamış, önemsiyor diye de düşünebilirim ; demek ki hiç arkadaşı yok ,bir tek ben kalmışım, kaç ay oldu görüşmeyeli hâlâ daha benimle iletişime geçmeye çalışıyor diye de düşünebilirim.
Ne olabileceğini benim aklımdan geçeni bilemez ama beni merak etmiş ve aramış bu kadar basit.Ben ona beni bir daha arama artık da diyebilirdim ama o reddedilmekten korkmadı.Ki bence bir zamanlar birlikte vakit geçirmiş iki insan hiçbir zaman birbirine öyle şeyler söylemez.Ama söylese de bu sizi yıkmamalı.
 

İstediğiniz kitabı okuyabilirsiniz ancak okuyacağınız kitaplar; iş arkadaşlarınızın size karşı davranışlarını değiştirmeye yetmeyecektir.

Sahte bir twitter hesabı açarak yaptığınız paylaşımları, yöneticiniz bir başka iş arkadaşınızın yaptığını sanmıştı. Siz bu konu hakkında arkadaşlarınızdan gizleyerek, yöneticinizle konuşup paylaşımı sizin yaptığınızı söylemiştiniz. Yöneticiniz durumu arkadaşlarınızla paylaşmamanızı söylemişti.

İş arkadaşlarınız, paylaşımı sizin yaptığınızı öğrenmiş olabilirler. Zan altında kalan iş arkadaşınız, size sorduğunda sessiz kaldığınız için; artık size güvenmiyorlardır. Bu yüzden, sizinle işle ilgili konular dışında; iletişim kurmamayı seçmiş olabilirler.
 
Akraba demişsiniz kendi başıma gelenden bir örnek vermem gerekirse,teyzem diğer kuzenimle hep daha yakındı , ben düşünüyordum niye benimle böyle olmuyo diye.Sonra fark ettim ki gelişine samimi arkasını düşünmeden konuşamamışım hiç.Ortamda bir gülüşme sohbet muhabbet döndüğünde sürekli bir şeyler kurup onlara katılamamışım.Neden ?Çünkü benim düşündüğüm söylediğim şey kesin komik olmaz.Kesin ilgi çekmez.Ben onlar gibi espri yapamam , sohbet edemem,kesin ben konuşunca az önceki gibi kimse gülmez ve ortam buz keser
Hiç de öyle olmadı boşuna kurulmuşum başka da bir şey değil.Ve dediğiniz gibi insanlar bazen sizin özgüven eksikliğinizden değil soğuk bir insan olduğunuzdan falan kaynaklandığını düşünüyor . Düşünün yani gerçekten özgüveniniz eksik olduğunda bile çoğu zaman fark edilmiyor xd
Ve evet insanları fazla yargılayan , çok bilmiş, sürekli her şeyden şikayetçi,şaka yapıyorum derken dalga geçen, insanların damarına basıp sinir bozan insanlarla genelde kimse birlikte vakit geçirmek istemiyor.Ama ben sizden bu izlenimi almadım yazdıklarınızı okuduktan sonra.Daha konuşkan ve istediğiniz gibi biri olmaya başladığınızda da bunları yapmamaya dikkat edersiniz.Benim başta pot kırdığım olmadı mı? Oldu.O esnada insanların yüz ifadelerini daha iyi okuyup ne hissettiklerini anlamaya çalıştım sonrasında söylediklerimle az önce söylediğim şey yanlış anlaşılmış izlenimi verip toparladım.
İnsanların hatta kendi arkadaşlarının yüzüne gülüp arkasından konuşan insanlar bile hakkında ne düşünüleceği konusunda çekinmiyor.Siz mi çekineceksiniz ?
 
Evet ,zan altında kalan kişinin size yüklenmeye çalışması çok beklendik bir tepki aslında.
 
Sanırım böyle bir şey yaşasam, yöneticimi dinlemeyip insanlara açıklamak zorunda kalmayı tercih ederdim.Ama konu sahibini de anlamak gerek, eğer açıklasa bu sefer de müdürün ondan istediği şeye zıt düşmüş olacaktı.O esnada tam olarak ne yapması gerektiğini bilememiş,hatta durum çok anî gelişmiş diyebiliriz.Kendi yazdığı biçimiyle iki uçlu değnek.
Belki de kendinizi suçlanan zan altında kalan iş arkadaşının yerine koyduğunuz içindir bu tepkiniz bilmiyorum ama ben sizi fazla ofansif buldum.Sonuçta belli sınırlar dâhilinde isteyen istediği gibi düşüncesini ifade etmekte özgür bu forumda :)
 
İstediğiniz kitabı okuyabilirsiniz ancak okuyacağınız kitaplar; iş arkadaşlarınızın size karşı davranışlarını değiştirmeye yetmeyecektir.
Ve ayrıca zaten kitabı okuduğu zaman değil,kitabı okuyup tavsiyeleri uyguladıktan sonra iş arkadaşının ona karşı davranışı değişecek
ANLAMAMIŞSINIZ HİÇ Kİ AHAHAHAH
Okuduktan sonra ona durumunu nasıl açıklaması ve aralarını nasıl düzeltmesi gerektiğine yönelik kitapta verilen tavsiyeye uyabilir ve özgüveniyle ilgili sorunlar yaşarken ,ona açıklama yapma konusunda çekinik kalırken yeni bir yaklaşım getirebilir duruma.Olay bu.Ve olan olmuş sonuçta,ilişkileri geri dönülmez bir hasar almış olsa bile bundan sonrasında kendini daha iyi ifade edebilen güçlü bir kadın olucak.
 
Çok tatlısınız ne güzel içtenlikle yazmissiniz
 

Otomatik düşünceler (özeleştiri):
Ben bütünüyle benmerkezci ve düşüncesizim.Ben hiç iyi değilim.
=Bilişsel çarpıtma,ya hep ya hiç tarzı düşünme.
Yani konu sahibi benmerkezci olsa bile -ki bence de biraz öyle evet- ,
Bazen düşüncesizim ve bazen de gayet düşünceli olabiliyorum.Olasılıkla bazı zamanlarda açıkça benmerkezci davranıyorum.Bunun üzerinde çalışabilirim.Mükemmel olmayabilirim,ama "iyi değil" değilim.
Yine yaklaşım bu olmalı.
Ama yine de sosyal ilişkilere kâr zarar olarak yaklaşan biri olduğunu düşünmüyorum.İnsanlardan bir şey bekleyen biri değil.Sadece bazı insanlar için çok kolay olan şeylerin kendi için zorluğundan bahsetmiş.
 
Çok tatlısınız ne güzel içtenlikle yazmissiniz
Teşekkür ederim,şu an benimle dalga geçtiğinizi düşündüm; ama aklınızı okuyamam, sonuçlara atlayıp bilişsel çarpıtma yaptım az önce yine
Arada bir yapıyorum ama çok şükür farkındayım artık kendi kendimi istismar ettiğimin :) O yüzden yanlış düşünceleri zihnimden kolaylıkla savabiliyorum.
 



Somut, yaşanmış bir olay ve konu sahibinin o olayın üzerine açılmış 2 konusu mevcut. (Bknz1. - Bknz2.)

Yorumumun, şu anki durum ve iş arkadaşlarının davranışlarıyla ilgili olduğu da açıkça anlaşılmakta.
 
Bir şeyleri kompleksinizden kaynaklı sürekli reddediyorsunuz, olabilir sizin tercihinizdir. Ancak şunu fark etmelisiniz, insanlardan bu şekilde kaçarak, sicak davranmayarak onlar ile aslında özlemini çektiğiniz samimi ilişkileri kuramazsınız. Bu işin doğasına ters.

Yani ya gerçekten güzel ilişkiler istiyorsanız zihninizde sizin için ne diyecekler düşüncenizi bir kenara bırakıp, çift olarak görüşün, sohbete katılın, insanları davet edin. Ya da kafanıza taktığınız sorunlar bu derece önemliyse sizin için yalnizliginizla barışın.

Arkadaşlıklar, güzel ilişkiler inşaa edilir. Yoktan var olmazlar. Emek gerekir, görüşmeye devam etmek gerekir.

Değil bir iki defa görüşmek, düzenli olarak karşılıklı buluşmak vakit geçirmek gerekirken en başında bir iki defa cagrildiginiz yere daha bahane bulup gitmediğiniz ortam ve kişilerden tabii ki bir yakınlık göremezsiniz. Bu çok normal.

İletişim taktiği olarak önerebileceğim en önemli şey, bu derece hayır demeyi bırakın.

Evet diyin çağrılınca siz de evet diyin, çağırın. Gerçekten kötü niyetliyse insanlar tabii ki uzak durun. Ancak maalesef elbet herkesin bi lafı insanı sinir edebiliyor napiyoruz bu durumda ara veriyoruz o kişiyle görüşmeyi. Ama iki haftada bir gorusuyorsak ayda bir görüşüyoruz. Sizin yaptığınız gibi temelli görüşmelerden kacmiyoruz.

Biraz bu derece korkmak yerine haksızlık yaşadığınız durumda hakkınızdan çıkmayı öğrenseniz, lafınızı söyleseniz daha iyi olur. Aksi durumda bu yapı sizi yalnız olmaya mahkum eder maalesef.
 
Neden beni alıntılayıp böyle bir şey yazdığınızı anlayamadım açıkçası. Ben de zaten farkındalığı artsın yaklaşımını değiştirsin dedim. Söylediğiniz pek farklı değil.

Konu sahibinin konularına bakmamıştım ama bu iş yerindeki sorunda da yaklaşım ben merkezci. Dünya hiçbirimizin etrafında dönmüyor. Sosyal yakınlık kurulamaması doğal çünkü yakınlık için karşı tarafın hisleri be deneyimleriyle içten bir şekilde ilgili olmak lazım.
 
Evet ,ben de anladım zaten.
Sadece sorun şu ki karşısındaki zan altında kaldığı söylenen şahsın çevresi zaten onun yapmadığını biliyor.Yani onun yapmadığı anlaşılmış,artık taşın altında kalan eli kurtarılmış ortada bir sorun kalmamış olmasına rağmen iş arkadaşı gidip herkese kurdele dağıtıyor,pasta kesiyor 'bilinçli olarak ve planlanmış bir şekilde' onu dışlamaya çalışıyor.Sanki Twitter'dan yazdığı şeyle konu sahibi ona komplo kurmuş ve bilinçli olarak onun o duruma düşmesini istemiş,ona bilinçli olarak tuzak kurmuş gibi durumu yansıtmaya çalışmış.Üstüne helallik olayı var , dramatize ettiğini düşünme konusunda da haklı.Konu sahibi çaresiz kalmış bir bakıma ne yapacağını bilemediği bir durumda.Ama karşısındaki kişi suçlamalar ondan kalktıktan sonra zaten suçsuz olduğum anlaşıldı diyebilirdi.Buna rağmen uzatan o.Kurdaleyle pastayla liseli bir ergen gibi davranıyor.Bence insan ilişkilerinde kimseyi tamamen suçsuz bulamayız ortada bir sorun varsa.Konu sahibinin hatası %40 oranındaysa karşısındaki kişinin %60.
ÇÜNKÜ HERKES ONUN YAPMADIĞINI BİLİYOR OLMASINA RAĞMEN YİNE DE DIŞLAMAYA YÖNELİK ŞEYLER YAPMIŞ, KARŞISINDAKİ KİŞİYE BİLİNÇLİ OLARAK KENDİNİ KÖTÜ HİSSETTİRMEYE ÇALIŞMIŞ.Ama konu sahibinin yaptığı ONU DIŞLAYAN İŞ ARKADAŞINA YÖNELİK BİLİNÇLİ BİR HAREKET DEĞİLDİ.
Böyle bir durumda eğer konu sahibi bilerek o arkadaşını özellikle zan altında bırakmak için o yazıyı yazmış olsaydı ancak bu dışlanması için mantıklı bir sebep olabilirdi benim açımdan.Ama görüyoruz ki durum öyle değil.
Yine de benim kaçırdığım ayrıntılar olabilir ama sonuçta burada haklı haksız savaşı vermiyoruz.
İyi açıdan düşünmek gerekirse bu yaşanan olaydan sonra kendini geliştirmeye yönelik bir adım atmaya karar verdi.
BU YAŞANAN OLAYLARDA ONUN YAPABİLECEĞİ BİR ŞEYLER VARDI BELKİ,AMA ONUN BİR SUÇU YOKTU.
Ve bence asla dayanamayacak durumda değilsen,bunu bir fırsat olarak değerlendirmelisin konu sahibi.O yüzden işten ayrılma, hissettiklerinle yüzleş.Suçun olmasa bile burdan kendine olan güveninle,çekingen oluşunla ilgili alman gereken dersler var.
 
Aslında bu konuda size katıldığımı yazmıştım zaten yorumda.Orada nasıl bir yaklaşım getirmesi gerektiğiyle ilgili sizi alıntılayarak fikrimi belirtmek istedim, mesajların konusu aynı çünkü ama benimkinde sizinkine ek başka bişey daha var dikkatli okursanız görceksiniz ) Bir arada bulunursa çok daha net olur diye.Burada konu açanlara yardımcı olmaya çalışıyoruz ya hani :)
Benmerkezci oluşuna yönelik bir eleştiri var ve bu doğru bana göre de.AMA BİRAZ.Sizce altında daha doğru bir yaklaşıma yönelik bir yorum olması yanlış mı ? Ya da nasıl yanlış olabilir?Böyle bi kural mı var ?
Söylediğim farklı değilse sizin mesajınızda nerde ? Ben göremiyorum
SADECE OLUMSUZ ELEŞTİRİ YAPICAKSAK MI YORUMU ALINTILAYABİLİYORUZ BU SİTEDE?
Böyle bir kural yok.
 
Hanımefendi alıntıladığınız için farklı bir şey söylemeye çalıştınız ya da katılmadınız sandım ama ne demeye çalıştığınızı anlayamadım. Anlayamadım dedim, “illa beni eleştirmeniz gerekirdi” demedim.

Böyle büyük harfler (bağırmaya denk yazı dilinde), kalın format kullanmak falan biraz gereksiz açıkçası.

Neyse ben konuyla ilgili söyleyeceğimi söyledim.
 
Bağırmaya denk olduğunu düşünmeniz sizin kendi fikriniz,ben vurgularken öyle olduğunu düşünmedim.Sadece mesajlarım uzun,uzun cümleler kurmayı seven biriyim ve bazı kısımlar daha önemli oraları vurgulamak istedim hepsi bu.
Ama istersem mesajdaki her yeri vurgular simsiyah yaparım,bütün harfler kocaman olunca size bağırdığımı düşünürsünüz hem yine :)
BEN ÖZELLİKLE KASITLI YAPMADIM, BENİM NE YAPTIĞIMI DEĞİŞTİRMEM DEĞİL EĞER RAHATSIZ OLDUYSANIZ SİZİN NE DÜŞÜNDÜĞÜNÜZÜ DEĞİŞTİRMENİZ GEREKİYOR .YANLIŞ BİR ŞEY YOK.
KİMSE SİZ RAHATSIZSINIZ DİYE BÜYÜK HARF KULLANMAYI BIRAKAMAZ.
AMA SİZ ÜSTÜNÜZE ALINMAYARAK RAHATSIZ OLMAYI BIRAKABİLİRSİNİZ
İSTERSENİZ BIRAKMAYIN O DA OLUMLU AMA BENİ BİR DAHA ALINTILAMAYIN (öyle bir tercih hakkımız varsa ben istemiyorum çünkü xd)
Alıntılarken size katıldığımı yazdım 100 kere zaten,daha ne yaziyim
 
Ben o konulardan birisini okumuştum.Konu sahibi bilinçsizce yaptı tamam.Karşı taraf konu sahibini dışlatmaya çalışmış,orası da tamam.Ama ilk olarak haksızlığa uğrayan biri var ve herşeye rağmen bilinçsizce de olsa yaptığı hataya karşılık konu sahibinin bir özür borcu var.Patronlarım konuyu kapatmamı istedi gibi bir bahane de bence geçerli değil.Herkes hata yapar ama bir özür dilemek bu kadar zor olmamalı.Size yönelik değil bu yazdıklarım ama konu sahibi ile ilgili benim görüşüm de bu.
 
Tabii ki.Ama o noktada özür dilemesi bir zorunluluk değildir bana göre.Çünkü dolaylı yoldan başka biri kötü etkilenmiş evet.Ama bu onun suçu mu ? Değil.Yani dışlanmayı asla hak etmemiş.Ama ben olsam kesinlikle özür dilerdim.Zaten konu sahibi diyor çekingenim diye.Belki de aslında yazanın o olduğu ortaya çıktığında karşıdan göreceği tepkiden çekinip uzak durmuştur.Bocalamıştır,ki öyle zaten.Buna ek tabii müdürün konuyu kapatmasını isteme mevzusu var.Özür dilerse konuyu tekrar açmış olacaktı.O yüzden ne yapacağını bilememiş olması doğal ve anlaşılabilir.O yüzden geliştirmeye yönelik çalışması gereken şeyler var benim daha önce yaptığım gibi.Kendisi de kabul ediyor o yüzden konu açmış zaten.
 

Özür dilemem gereken kişi bence yöneticiydi ve ben de kendisinden özürümü diledim. Bunu kovulmamak için yaptığımı düşünebilirsiniz ama öyle değil. Aksine şu an kovulmayı çok isterim, hiç üzülmem. Çünkü benim için katlanılmaz bir hale geldi orası. Sadece şu an ben yarım bırakıp gitmek istemiyorum ama onlar bırak git derse sevinirim. Ya da bilmiyorum belki de dönem sonuna kadar böyle devam edemeyip pes edeceğim.

Açıkçası olayın en başında yöneticiye durumu ifade ederken diğer arkadaşla da konuşmayı düşündüm kısa bir süre. Ama şimdi diyorum ki iyi ki konuşmamışım. Çünkü hiç iyi niyetli olmadığını görmüş oldum. Bu olay olmasa bile zaten benimle ilgili fırsat kolluyormuş demek ki. Çünkü bu yaptığım şey hiçbir şekilde kendisinin davranışlarını haklı çıkarmıyor. Birincisi niyetime bakılarak yorum yapılırsa asla niyetim onunla ilgili değildi. İkincisi diyelim ki ona yönelik olsun, bu durumda da sadece kendisiyle aramda olmalıydı ve iletişimi kesmesi yeterliydi. Ama o şu an herkesi bana karşı doldurmayı ve beni yalnız bırakmayı, hatta belki de pes edip gitmemi hedefliyor. Ben onu işinden etmek gibi hedefler gütmedim ve hatta zan altında kaldı diye gidip açıklama yaptım ama o beni işimden etmek istiyor.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…