Kendime,Ona herşeye kızgınım ama çok acı çekiyorum

bilmem konu sahibine suçlu dediğiniz bir ibareye rastlamadım yazınızda. aksine korur ve bunu normalleştirir bir havanız var. babamı hiçbir zaman haklı bulmadım ama kadının hiç suçu yok diyemem. burada her zaman olan şey gerçi,kötü olanı erkek yapınca yerden yere vurulup kadın yapınca "üzülme cnm geçti senin suçun yok cnmmm" oluyor. farklı bakıyoruz olaya bence. iyi forumlar size.
Canım benim gözlemlediğim bu tarz ilişki yaşayan ve yatkın olanlar bu işe onay verebilir. Yuvası yıkılan kadınların ve yuvasız kalan çocukların başta babası be kocası olmak üzere 2.kadın metreslere de kızması aynı şekilde suçlu bulması normaldir, Aldatan ve buna bile isteye çanak tutan, ortam hazırlayan herkes eşit derecede hem bu dünyada hem diğer dünyada(inançlıysa) yaşadıgı zinadan dolayı gideceği yer belli kimse masum değil, ikiside eşit derecede suçludur net...
 
Bak canım burda herkes bol keseden atıp konusur kendiside ahlak abidesi sanar. Arkadaşımın bizzat başından geçen olayı yaşamısın ama onlar şimdi evli ve mutlu sen adamdan yana çok çok dikkat edip artık hayatına yön vermelisin. Herkes hata yapar. Benim arkadaşımda bitmiş gitmiş bir evlilikten sonra tanıştı ama hakim tekrar davayı reddedince 3 yıl bekledi yargıtay onayı fln derken oldumu 4 yıl bu hukuki süreç içinde herkes bol keseden atmışta yılları heba olup boşanamayan böyle hayatına birini almak isteyipte alamayanlar var evli adam yazıp durmalarının sebebi dava sonuçlannadan senin böyle bir sürecin içine kendini atmışın arkadaşım çok yıpranmıştı hatırlıyorum. Bir de bitmemiş davada hakimler bile geri dönüş olabilir diye bekliyor o yuvanın kurtulması için o dönemde bir adamla birlikte olmak bana doğru gelmiyor. Bence zamanını daha da boşa harcayıp daha da üzülüp bu yolda devam etme.

arkadaşın şanslıymış, her bosanmada erkek hatalı olmayabilir, adam da arkadasınızı sevmiştir gercekten belki de baskalarını hiç sokmamıstır hayatına bu kadar cetrefilin içinde ama ben tuttugunu yakalamaya calıstıgını biliyorum baska kızla olan yazısmalarını unutamadım hiçbizaman. Evlensem herhalde kac kez aldatılırdım
 
Düşmüşsün bir hataya ama adam kendi öz evladına zaman ayırmazken sana nasıl zaman ayırsın?

Hatanın neresinden dönersen kardır senin için. Yoluna bak derim. Geçen yılların da sana tecrübe olsun.
 
Konu sahibine ne kadar lüzumsuz yüklenilmiş. Adam zaten evi ayırmış, konu sahibiyle birlikte olduğu için boşanmamış ki. Ayrıca konu sahibi olsa da olmasa da ayrı yaşıyormuş zaten anladığım. Dolayısıyla bir metres durumu yok. Güzelce davasını da açmış ama kadın bitmiş evliliği sürdürmek adına boşanmamış mevzu uzamış. Bunda konu sahibinin suçu ne yani?

Ama şu var, bu adam sizi sevmemiş ve gönül eğlendirmiş. Boş zaman etkinliği olarak görmüş hep sizi. Ayrılmanız isabet olmuş. Bırakın önünüze bakın.
 
Konu sahibine ne kadar lüzumsuz yüklenilmiş. Adam zaten evi ayırmış, konu sahibiyle birlikte olduğu için boşanmamış ki. Ayrıca konu sahibi olsa da olmasa da ayrı yaşıyormuş zaten anladığım. Dolayısıyla bir metres durumu yok. Güzelce davasını da açmış ama kadın bitmiş evliliği sürdürmek adına boşanmamış mevzu uzamış. Bunda konu sahibinin suçu ne yani?

Ama şu var, bu adam sizi sevmemiş ve gönül eğlendirmiş. Boş zaman etkinliği olarak görmüş hep sizi. Ayrılmanız isabet olmuş. Bırakın önünüze bakın.

Benle tanısmadan once dava acmaya karar vermiş zaten asla da dönüşü yok, kalan 1 yılı bekliyor, kendi düzenini kurdu evi barkı annesiyle kurdugu yaşam herşeyi dönecek gibi değil
 
hepsini okudum adamın nikahlı karısına hayrı olmamış ve göz gçre göre lades deyip senelerini verip çürütmüşsün.
 
Anneniz babanız metres yüzünden değil babanız uçkuruna sahip çıkamadığı için boşanmış. Ben pozitif ayrımcılık yapmıyorum suçluya suçlusun derim. Kadin erkek benim için fark etmez.

kadın kocasının bi ilişkisi olduğunu öğrendiyse zannediyor ki o kadın olmasaydı kocam bana bağlı kalacaktı..Halbuki ufacık bir fırsata bakıyor karşıdaki hoş bi bayansa ve biraz da duygusal zayıfsa öyle bir peşine düşüyorlar ki şaşırırsınız..Çoğu kadın kocası ayartıldı sanıyor halbuki bir erkek istemeden hiçbişi olmaz çok katılardır istemediklerinde...Evli bayanların bilmediği öyle detaylar var ki bu tarz adamlar herkese ayrı yalan söyl,yorlar ve o şekilde kendilerini mutlu ettiklerini sanıyorlar ama aslında kendi içlerinde de sürekli huzursuzlar bence..Ben metres hiç olmadım, evinde karısıyla yaşayan bir adam olsaydı asla kaldırmazdım bu durumu, ben sadece kağıt üzerinde bi imzası kalmış, asla dönmek istemeyen, eşinin telefonunu bile açmak istemeyen, gönlünde herşeyi bitirmiş biriyle belki biz mutlu olabiliriz diye düşünmüştüm...Benim kötü hiçbir niyetim yoktu
 
Usenmedim okudum. Seytan doldurdu dedinya seytan degildir o bacim seytan olsaydi oyle yazdirmazdi sana:temizlik: bu aradailerde evlenirsen umarim senin kocanda sana bunlari yasatir
 
kadın kocasının bi ilişkisi olduğunu öğrendiyse zannediyor ki o kadın olmasaydı kocam bana bağlı kalacaktı..Halbuki ufacık bir fırsata bakıyor karşıdaki hoş bi bayansa ve biraz da duygusal zayıfsa öyle bir peşine düşüyorlar ki şaşırırsınız..Çoğu kadın kocası ayartıldı sanıyor halbuki bir erkek istemeden hiçbişi olmaz çok katılardır istemediklerinde...Evli bayanların bilmediği öyle detaylar var ki bu tarz adamlar herkese ayrı yalan söyl,yorlar ve o şekilde kendilerini mutlu ettiklerini sanıyorlar ama aslında kendi içlerinde de sürekli huzursuzlar bence..Ben metres hiç olmadım, evinde karısıyla yaşayan bir adam olsaydı asla kaldırmazdım bu durumu, ben sadece kağıt üzerinde bi imzası kalmış, asla dönmek istemeyen, eşinin telefonunu bile açmak istemeyen, gönlünde herşeyi bitirmiş biriyle belki biz mutlu olabiliriz diye düşünmüştüm...Benim kötü hiçbir niyetim yoktu

tamamen duygusal olarak düşünebilirsiniz yorumumu sıkıntı değil. aklı sürekli başkalarına kayan adamın aklının geri eşine kaymayacağının garantisi yok. Çocukları kaç yaşında bilmem ama sizi bilse ne düşünürdü hakkınızda ve çocuğunun tutumu adamın size karşı olan davranışlarını nasıl değiştirirdi lütfen bir düşünün.

bir hata yapmışsınız ve bedelini çok ağır ödemişsiniz doğrudur. herkes hata yapabilir bu da doğrudur. ama siz sütten çıkma ak kaşık değilsiniz. burada da bir konu vardı kadın sadece imza üzerinde kalan evliliği devam ederken başka bir adamla görüştü diye topa tutuldu. taraflar değişince bakış açısının değişmemesi gerektiğini düşünüyorum. evet siz de en az o adam kadar suçlusunuz. pişman olmuşsunuzdur orası ayrı ben adınıza üzülürüm de. ama o adamın karısı bunu öğrenip boşanma niyeti olsaydı gayet de eşinin kendisini aldattığını öne sürebilirdi. yani adam sizinle ilişki yaşarken tamamen özgür değildi. metres lafını kendinize yakıştıramıyor olabilirsiniz ama adam evliyken kağıt üzerinde olsa dahi bir aile kurumuna karşı sorumluluğu varken üzgünüm ama durum öyle görünüyor. konu hakkındaki som yorumum budur.

Kendinizi üzmeyin o halde. yeni bir başlangıç,yeni umutlar peşinde olun.
 
kadın kocasının bi ilişkisi olduğunu öğrendiyse zannediyor ki o kadın olmasaydı kocam bana bağlı kalacaktı..Halbuki ufacık bir fırsata bakıyor karşıdaki hoş bi bayansa ve biraz da duygusal zayıfsa öyle bir peşine düşüyorlar ki şaşırırsınız..Çoğu kadın kocası ayartıldı sanıyor halbuki bir erkek istemeden hiçbişi olmaz çok katılardır istemediklerinde...Evli bayanların bilmediği öyle detaylar var ki bu tarz adamlar herkese ayrı yalan söyl,yorlar ve o şekilde kendilerini mutlu ettiklerini sanıyorlar ama aslında kendi içlerinde de sürekli huzursuzlar bence..Ben metres hiç olmadım, evinde karısıyla yaşayan bir adam olsaydı asla kaldırmazdım bu durumu, ben sadece kağıt üzerinde bi imzası kalmış, asla dönmek istemeyen, eşinin telefonunu bile açmak istemeyen, gönlünde herşeyi bitirmiş biriyle belki biz mutlu olabiliriz diye düşünmüştüm...Benim kötü hiçbir niyetim yoktu
Bazı evli Erkeklerin gerçekten kötü niyetli, avcı gibi oldukları konusunda bende sizin gibi düşünüyorum da, Evli oldugunu bile bile ilişki yaşayan kadınları hiç çözemedim adam Evli evli belliki bir süre istediğini alıp tekmeyi basıyorlar genelde yalan dolan işleri. Arkadaş tamamen boşanmadan kimseyi sevmeyin o boşunma sürecinde belkide eşiyle yuvasıyla barışacak ama sizin gibi kadınlar bunu düşünemiyor sonra ah vah..demedi deme karısıyla barışır bu adam çünkü zaten çevredekilerle yeterince gönül eglendirmiş
 
Bı "metres" lafidir gidiyor. Ağır olmuyor mu arkadaşlar? :/

Ben gerçek anlamda "metres" hayatı yaşayan birine bile, direkt bunu demeye utanırım. Öyleyse bile, bunu bu şekilde zikretmekten imtina ederim. Olayın tarafı değiliz çünkü. Bence biraz daha duyarlı davranmak güzel olurdu.


Adam evli. Dava süreci işliyor bı yandan. Eşiyle manen paylaştığı bı şey yok, evler hayatlar ayrı, en ortak paydaları çocuk onda bile 'bir-birlikte" olamamışlar. Biz ayrıldık ama ana babayiz, bu sorumluluk evlilikten öte ve önemli bı durum diyemememisler. Onu dahi becerememisler. Tekrar diyorum adam evli, konu sahibinin cok yanlış davrandığını belirtiyorum (Allah sasirtmasin-hepimiz insanız :KK43: ) ama şu şartlar da olayın boyutunu biraz farklılastirmiyor mu? Ben mi yanlış düşünüyorum ? :/
metres demek evli adamla beraber olan kadin demek degil mi?

neden agir olsun? sizin kocanizla bi kadin beraber olsa metres demeyip aman agir konusmuyum hakkinda mi diyeceksiniz?
 
Merhaba bu siteyi takip ediyordum. İçimde hüzün, ağırlık, kendime öfke, ona öfke, kırgınlık, kızgınlık, kendime kızgınlık o kadar yoğun şeyler var ki buraya yazmak istedim. Biraz uzun olacak çünkü yorum yapabilmek için böyle olması gerekiyor. Okumaya sabrı ve vakti olanlar veya kendinden bişeyler bulanlar okuyup yorum yaparsa sevinirim. Şu an cidden kendimi kötü hissediyorum ve içinde bulunduğum ruh halinden kurtulmanın yolunu bulmalıyım.

Bi ortamda tesadüf eseri biriyle tanıştım. Ben 33, O 39 yaşındaydı. Akrep burcu erkeği...Bana arada sırada mesaj atıyordu ama benim öyle ilgimi çok çekmemişti ben de iyiyim vs diye cevap atıyordum kısa konuşuyorduk. Bu konuşmalarda daha sonra bana eşiyle boşanma noktasına geldiğini, evden ayrıldığını ve boşanma davası açacağını söyledi biraz sohbet edince.

Sonra 1 gün buluştuk arkadaşça ben zaten onu öyle görüyordum. Birbirimize hayatlarımızdan bahsettik. Ben mühendisim, o ile aynı sektörde uzman teknisyen diyebileceğimiz bir pozisyonda 2 yıllık yüksekokul mezunu, yıllardır aynı şirkette deneyimli biri. Neyse buluştuğumuzda onun evlilik sorunlarını da konuştuk uzun uzun anlattı. Her şeyi denediğini, psikologlara gidildiğini ama artık kesin karar verdiğini, 1 tane de çocuk vardı 12 yaşında. Sohbetimiz güzeldi, yani ben aslında o sıralarda birinden ayrılmıştım ve boşluktaydım, dost olabiliriz diye düşündüm, ilk defa da ilk görüşte 4-5 saat biriyle muhabbet etmiştim. Fakat eve geldiğimde dedim ki kendi kendime bu adamın önünde zorlu süreç var, sıkıntılı ve tehlikeli, sen arkadaş olarak kal mesafeni koru dedim..Kısa bi süre sonra boşanma davasını da açtı, 6 ay olmuş evden ayrılalı.

İşte ben de o sıralar yalnızlık çektiğimden onun arkadaşlığı bana benimkisi ona iyi geldi, sohbetlerimiz arttı, onun bana duygusal yaklaşımları oldu ve biz sevgili olmaya başladık. Ben asla evli biriyle olmam fakat o zaten boşanıyor ve ayrı olduğundan baştan kestirip atamadım. Başlarda bana bir daha evlilik düşünmediğini söyledi, ben de daha yeni bi evlilikten kurtulmaya çalıştığı için fikirlerinin beni tanıdıkça değişebileceğini düşündüm ki öyle de oldu, fikirleri değişti sonra, iş ilerledikçe daha sonraki zamanlarda bi çocuk daha çok istediğini söylemişti mesela ve evleneceğini benle.

Onunla 3-3.5 yıl gibi bir ilişkim oldu fakat bu süreç benim için çok zor oldu. İlk 1 yıl boşanma süreci geçti, boşanma kararını beklerken hakim davayı reddetti ve 3 yıl bekleme süresi verdi. Ancak 3 yıldan sonra tekrar dava açabilecekti tekrar. Eşi istemediği için boşamadı hakim..Kendisine eğer eve dönmeyi istersen, tekrar denemek istersen ben hayatından giderim, öyle bir şansın varsa beni düşünme dedim. Asla istemediğini, onun için herşeyin bittiğini sadece formalite bi boşanma kaldığını, o eve asla dönmek istemediğini, benle ilgisi olmadığını söyledi. 3 yıl bekleme sonra tekrar dava, 1 yıl da o sürse beni 4 yıl bekliyordu. Onu gerçekten sevmiştim bırakıp gidemedim, kritik yaşlarda olmama rağmen ondan kopmayı göze alamamıştım. Bu 3 yılın 2'sinde birlikteydik ve bu süreçte bu ilişkiyi gizli sürdürmek beni çok yordu zamanla, ayrı da olsa sadece boşanmayı da beklese sadakat yükümlülüğü devam ediyordu o yüzden dışarda hiç elele gezemez, belli kalabalık yerlere gidemez, hiçbir tanıdığı akrabası ile tanışamazdım, her daim anlayışlı olmak, kendi hayatımdan isteklerimden fedakarlık etmek zorundaydım.

Bi taraftan benim her şeyimde yanımda, beni sevdiğine inandığım, iyi kalpli olduğuna inandığım biriydi. Evimi süpürür yeri geldi mi bulaşıkları bile yıkardı, gün içinde 4-5 kez konuşur her sabah günaydın mesajları vs. Bilirsiniz kadın çabuk bağlanır ve sevdiği zaman çok sever bazıları, ben de onu her şeyim yapmıştım. O benim babam, abim, sevgilimdi... Ben onun içinde bulunduğu durumlara göğüs gerdim. Çocuğu ona küsmüştü ve dışarda asla görüşmüyordu, onu görmek için eşinin evine girmesi gerekiyordu. Haftada 1 kere çocugunu görmek için o eve girerdi, oraya her gittiğinde eşiyle tartışırlar çeşitli olaylar yaşanırdı. Kendisi öyle çok taviz vermeyen, oğluyla bile inatlaşabilen biriydi ve ben ona oğluyla iletişiminde hatalarını hep düzeltici şeyler söyledim, bak öyle yapma böyle yap gibi..

Sonra malesef bana karşı hatalar yaptı. İlişkinin ilk yılında benle tanışmadan önce görüştüğü biri olduğunu öğrendim ama bana bitti dedi. 20 yıllık dostuymuş, bu evden ayrılınca kadın da tamam biz bunla evleniriz demiş ,, o da eşinden ayrılmış biri. Bunun evine yemekler getirmiş ve cinsellik te yaşamışlar. İşte bu kadın hep onun boşlukta sığındığı limanıydı. Benle tanışınca ondan uzaklaşmış. Bir gün biz beraber dışardayken bu kadın aradı. Ben o sırada bişeylere bakıyordum. Kadın bundan evindeki tadilat için yardım isteyip evine çağırmış. Ben de neden bittiğini açıkça söylemiyorsun dedim, söyledim arıyor dedi zaten gelemem dedim dedi..Ama daha sonra bu kadın hep bi gölge kabus gibi karşıma cıkıpdurdu. Bigün telefonunu karıstırdım ve kadın bunu bi konsere davet etmiş mail atarak, bu da kadına cvp yazmış. Kadının konserde çekildiği bi fotoyu facebook tan alıp maile yapıştırıp konsere gelemedim demiş..Kısacası gönlünü almış gibi bişeydi...Ben bunu gördüğümü söyledim, büyük olay çıkardım bana hata ettiğini cevap vermeseydim de olurdu dedi falan...Bisüre sonra unuttuk olayı çünkü her daim benim yanımdaydı artık onunla tamamen koptuğunu düşündüm sonuçta görüşmemişti.

Akrep burcu erkeğini bilen bilir aşırı kıskanç ve tartışırken çok acımasız oluyor, bi bakıyorsun seni acayip sevdiğini düşünüyorsun bir bakıyorsun merhametsizin teki. Zamanla bu gizli saklı süreç dediğim gibi beni yordu, hep sabır sabır sabır...Bi bayan sevgilisiyle zaman geçirmek ister, yanında olmasını ister, zaten gelmişiz ileri yaşlara. Bigün yine çocuğunu görmeye gittiğinde karısı bunu öpmeye çalışmış bu da zor kaçmış, bunu anlattı, nefret ettiğini vs...Ama bunlara dayanmak duymak çok zor oldu benim için, beynimde yer etti. İstersen sen dön evine dedim bir gün, benim için sözkonusu bile değil dedi her zaman...

Zaman içinde bi kızla yazıştığını da gördüm, pek bişi yoktu ama yine de sadakatsizlikti, geyik muhabbet gibi bişey ama sanki kız biraz daha yakın olsa gerisi gelecekmiş gibi...Geyikti dedi, telefonuna baktığım için beni suçladı. Ben güvenimi yitirdiğim için hep telefona bakmak isteyen biri oldum çıktım. Kardeşi başka bir şehirde evli. İlk geçireceğimiz yılbaşında bana izin aldığını 1 hafta ve kardeşinin ve annesinin yanında olacağını söyledi. Ben normal olarak beraber oluruz diye düşünüp hiç plan yapmamıştım ve buna bozuldum. Bari Ocak 1 de gitseydin dedim, biletimi aldım dedi. Gidebilir ama bana hiçbişi demeden konuşmadan plan yapması beni hayalkırıklığına uğratmıştı ve bozuldugumu soyledim. O gitti ve Ben de dedim ki bikac gun sonra yanına geleyim ben de otelde kalırım 1 gün, yani 2 gun gezeriz donerim. Gittim 1 gün otelde kaldım, o ise kardesinin evinde yine kaldı, annesi falan beni bilmediği için arkadaslarla cıkıcam deyip kardesinin evinden oyle cıktı 2 gun sonra ben geri döndüm ucakla. o da aynı gün annesiyle arabalarıyla donduler. Ertesi sene yine yılbaşı geldiğinde yine izin alıp yine aynı sekilde orda gecirecegini soyledi. (ailesiyle olduguna eminim bu arada ) Artık içimde daha cok yılgınlık vardı, onun için değerlendirmesi gereken tatildi ve yılda 2 kere kardesini gormesi hakkıydı. Ben de ondan once kendi memleketime gittim. Oraya gittiğimde sürekli mesajlar attı ama ben cevap vermedim, çünkü böyle güzel günleri hep ayrı geçirmek beni çok üzüyordu. Bayramda mecburen ayrı, yılbaşında ayrı artı yaz tatilinde de ayrı...İlk sene yazın 20 gün izin aldı ben köyde geçiricem dedi...Beraber bi plan yapsaydık dedim, benim maddiyatım yok dedi, peki dedim. O ordayken ben de kendi evimi dip köşe temizliğe giriştim 1-2 hafta boyunca. Eski bi masayı boyadım. Buna da bahsettim. Sen beni bile beklemiyorsun bana ihtiyacın yok diye kavga çıkardı. Orda 17 gün geçirdin, bari son 2 gününü bana ayır da tatilin son haftasonu bari yanımda ol dedim. Sen böyle yaptın ya hele hiç gelmem dedi, ben tatilimi son güne kadar değerlendirmek istiyorum köyümde dedi...Bu da bir darbe daha zaten...

Bu birikenlerle ve bana yapılan şu an hatırlamadığım bir haksızlık karşısında ayrılık kararı aldım, ayrıldık. Ama ben bisüre sonra onu özlemeye başladım, şu an pişmanım o kararların arkasında durmadığım için ama yine başladık bisüre sonra ve ben yokken neler yapmış diye teline baktığımda bu 20 yıllık kadına mailelr attığını gördüm. İşte ben şurdayım hava bugün böyle, burda böyle ağaçlar var vs gibi saçma sapan paylaşımlar. canım cicimli değil...Yani boşlukta hemen gidilen liman...Daha yeni barışmışken ben yine yıkıldım, bana ayrı olduğumuzu bundan onu sorumlu tutamayacağımı soyledi. Başkası olsaydı haklıydın ama hani o bitmişti dedim, aramda bişey yok dedi, özür diledi boşluğ düştüm hata ettim dedi...Şu an yazarken bile bunları kendimden utanıyorum, insan topluca yazınca daha çok farkına varıyor herşeyin...

Bu olanlar benim tertemiz sevgimi kirletmeye başladı, oysa ben ona karşı hata yapmamıştım, tek istediğim olabilecekken yanımda olması, birliktelikti, giderek tartışan birine dönüştüm ben...Kavgalar arttı, benim sinirlerim sanırım laçka olmuştu iyce, herşeyi sorun eden biri haline geldim. Ben beni kaybettim, tatlı kız gitti yerine çabuk sinirlenen telefonda hemen bağırmaya başlayan biri geldi...Buna biraz da gelecekten hiç konuşmaması yol açtı...Bizim ikimizin bir planı yoktu, bizimle ilgili tek plan duymadım ağzından. Ben konu açtığımda da hep aynı laf: ben daha kurtulamamışım zincirimden nasıl plan yapayım, nasıl sozler vereyim. Ben boş sozler vermem yapacağım zaman yaparım...Oysa ben birlikteliği hissetmek anlamında istiyordum bunu illa sözler verilsin diye değil...

Ben bu boşanma olayı sonuçlansın diye önüme yılları katıp beklerken şartlar daha da zorlaşmaya başladı. Annesi köyden gelip kışları bunda kalmaya başladı. Dolayısıyla görüşmelerimiz kısıtlandı. Annesi artık beni biliyordu ve çok ta seviyordu. Bana boşanma kararı çıkınca evlenmenizi istiyorum yuzukleri ben bizzat alıcam dedi. Çünkü oğlunu seven düzgün çöpsüz üzüm bi kızdım ben, Allah var annesi çok iyiydi ama tabi onda kalması beraber yaşamaları görüşmeye kısıt oldu. Önceden daha rahattı. Kışın böyle, yazın ise o da sık sık köye giderdi hsonları, o gitmese bu sefer illa bir düğün çıkardı bütün hsonu bir akrabasında olur orda kalırlardı, artı haftada 1 zaten oğlunu görme günü..Yani evimiz arası araçla 10 dk ama bizim 1 hafta görüşemediğimiz zamanlar oluyordu

Ben çok hırçınlaştım, son derece sakin ve uysal zeki akıllı olan ben , hiç yapmayacağım şeyler yaptım. Tartışınca küsme huyu vardı, 2-3 gün konuşmazdı, zaten aynı evde yaşamadığımız için zıvanadan çıkıyordum küstüğü günlerde, gidip evinin kapısını bile tekmeledim bi kere...Bu tarz davranışlarımı da aylarca yüzüme vurdu, hep söyledi rezil ettin beni diye ama beni o noktaya getiren sebeplerin önemi yok tabi...

Ve sonuna geldim. Buraya kadar okuduysanız :) 3. yıl yine yaz geldi çattı, yine küstüğü birkaç gün vardı o sürede uçak biletini ve iznini almış, annesiyle beraber yine kardeşinin yanına gidecekmiş. Neden biz beraber plan yapamıyoruz deyince konuşmuyorduk ben bilet alırken küstük ayrıca ben tatile değil kardesime gidiyorum dedi. Her sene ben üzülmeme rağmen yine de kendi bildiğini okuması beni çok üzüyordu. Geçen seneki gibi ben yine geleyim yanına seni çok özlerim 2 hafta dedim,zaten beraber zamanlarımız az dedim, öyle rahat olmuyor kardesimgil plan yapıyor suraya gidelim diyorlar vs dedi...Tamam son 3 günü ayır bari bize, koca yaz dedim, erken ayrılırsın 3 gün dedim, olur dedi...Ama sonra düşündükçe benim bu kadar çaba harcamam, onun bunları hiç planlamadan ben gidiyorum demesi, her ne kadar en son 3 gununu sagolsun ayırmayı kabul etse de düşündükçe bana koymaya başladı. Düşüne düşüne kendimi fena halde doldurdum. Bensiz gitmesi (kardeşinin oturduğu yer deniz kenarı turist dolu yer), ben tatile mi gidiyorum demesi...Geçmişte de birikenlerle nasıl patladıysam bir patladım ona mesajlar döşedim, fena şekilde...Bilmiyorum yani delirmiş gibi bişeydim, sanki şeytan kulağıma fısıldıyor bana hakarete varan laflar yazdırıyordu sonunu düşünmeden...Her sene aynı her sene ayrı olmaya dayanamıyordum her tatilde...Konuşmadan kendine göre planını yapmasına dayanamıyordum. Neyse patlamam şiddetli oldu 1 hafta boyunca yazdım da yazdım. O da benden ayrıldı o sözleri gururuna yediremedi, insan sevdiğine bunları söyleyemez diyerek... Sonra çok özür diledim, herşeyin sebebini neden o hale geldiğimi çok anlattım ama aşırı kinci olduğundan kabul etmedi, ben ısrar ettikçe de kıymete bindi. en son ben de bıraktım 2-3 ay geçti...

Bu kadar zorluğun yanında beraber geçirdiğimiz güzel günler, 3 senenin alışkanlığı elbette vardı ve ben acı çektim aylarca ağladım, beni hiç anlamadı, yani neden patladıgımı, zaten beraberkenki tartısmalarda da anlamazdı ki, sadece kendine edilen laflara odaklanırdı.
3 yılın sonunda geldim 37-38'e sil baştan yeniden sevmek, evlenmek...Artık herşey sanki imkansız elde var sıfır gibi hissediyorum...Çok sevip çok emek verdim, baştan girmemem gereken bir sevdaya girdim, o da ben ayrıldıkça peşimden koştu, belki mutlu oluruz sandım ama olmadı olmadı olmadı

3 yılını zindan etmişsin kendine önündeki 30 yılı kirtardigina sukur etmelisin bence . Ders almis oldun kayip olarak dusunme yasanmasi gerekiyormus demekki bu da bana birseyler katti de ve daha guclu devam et hayatına . Kendinden ödün verme ...
 
Merhaba bu siteyi takip ediyordum. İçimde hüzün, ağırlık, kendime öfke, ona öfke, kırgınlık, kızgınlık, kendime kızgınlık o kadar yoğun şeyler var ki buraya yazmak istedim. Biraz uzun olacak çünkü yorum yapabilmek için böyle olması gerekiyor. Okumaya sabrı ve vakti olanlar veya kendinden bişeyler bulanlar okuyup yorum yaparsa sevinirim. Şu an cidden kendimi kötü hissediyorum ve içinde bulunduğum ruh halinden kurtulmanın yolunu bulmalıyım.

Bi ortamda tesadüf eseri biriyle tanıştım. Ben 33, O 39 yaşındaydı. Akrep burcu erkeği...Bana arada sırada mesaj atıyordu ama benim öyle ilgimi çok çekmemişti ben de iyiyim vs diye cevap atıyordum kısa konuşuyorduk. Bu konuşmalarda daha sonra bana eşiyle boşanma noktasına geldiğini, evden ayrıldığını ve boşanma davası açacağını söyledi biraz sohbet edince.

Sonra 1 gün buluştuk arkadaşça ben zaten onu öyle görüyordum. Birbirimize hayatlarımızdan bahsettik. Ben mühendisim, o ile aynı sektörde uzman teknisyen diyebileceğimiz bir pozisyonda 2 yıllık yüksekokul mezunu, yıllardır aynı şirkette deneyimli biri. Neyse buluştuğumuzda onun evlilik sorunlarını da konuştuk uzun uzun anlattı. Her şeyi denediğini, psikologlara gidildiğini ama artık kesin karar verdiğini, 1 tane de çocuk vardı 12 yaşında. Sohbetimiz güzeldi, yani ben aslında o sıralarda birinden ayrılmıştım ve boşluktaydım, dost olabiliriz diye düşündüm, ilk defa da ilk görüşte 4-5 saat biriyle muhabbet etmiştim. Fakat eve geldiğimde dedim ki kendi kendime bu adamın önünde zorlu süreç var, sıkıntılı ve tehlikeli, sen arkadaş olarak kal mesafeni koru dedim..Kısa bi süre sonra boşanma davasını da açtı, 6 ay olmuş evden ayrılalı.

İşte ben de o sıralar yalnızlık çektiğimden onun arkadaşlığı bana benimkisi ona iyi geldi, sohbetlerimiz arttı, onun bana duygusal yaklaşımları oldu ve biz sevgili olmaya başladık. Ben asla evli biriyle olmam fakat o zaten boşanıyor ve ayrı olduğundan baştan kestirip atamadım. Başlarda bana bir daha evlilik düşünmediğini söyledi, ben de daha yeni bi evlilikten kurtulmaya çalıştığı için fikirlerinin beni tanıdıkça değişebileceğini düşündüm ki öyle de oldu, fikirleri değişti sonra, iş ilerledikçe daha sonraki zamanlarda bi çocuk daha çok istediğini söylemişti mesela ve evleneceğini benle.

Onunla 3-3.5 yıl gibi bir ilişkim oldu fakat bu süreç benim için çok zor oldu. İlk 1 yıl boşanma süreci geçti, boşanma kararını beklerken hakim davayı reddetti ve 3 yıl bekleme süresi verdi. Ancak 3 yıldan sonra tekrar dava açabilecekti tekrar. Eşi istemediği için boşamadı hakim..Kendisine eğer eve dönmeyi istersen, tekrar denemek istersen ben hayatından giderim, öyle bir şansın varsa beni düşünme dedim. Asla istemediğini, onun için herşeyin bittiğini sadece formalite bi boşanma kaldığını, o eve asla dönmek istemediğini, benle ilgisi olmadığını söyledi. 3 yıl bekleme sonra tekrar dava, 1 yıl da o sürse beni 4 yıl bekliyordu. Onu gerçekten sevmiştim bırakıp gidemedim, kritik yaşlarda olmama rağmen ondan kopmayı göze alamamıştım. Bu 3 yılın 2'sinde birlikteydik ve bu süreçte bu ilişkiyi gizli sürdürmek beni çok yordu zamanla, ayrı da olsa sadece boşanmayı da beklese sadakat yükümlülüğü devam ediyordu o yüzden dışarda hiç elele gezemez, belli kalabalık yerlere gidemez, hiçbir tanıdığı akrabası ile tanışamazdım, her daim anlayışlı olmak, kendi hayatımdan isteklerimden fedakarlık etmek zorundaydım.

Bi taraftan benim her şeyimde yanımda, beni sevdiğine inandığım, iyi kalpli olduğuna inandığım biriydi. Evimi süpürür yeri geldi mi bulaşıkları bile yıkardı, gün içinde 4-5 kez konuşur her sabah günaydın mesajları vs. Bilirsiniz kadın çabuk bağlanır ve sevdiği zaman çok sever bazıları, ben de onu her şeyim yapmıştım. O benim babam, abim, sevgilimdi... Ben onun içinde bulunduğu durumlara göğüs gerdim. Çocuğu ona küsmüştü ve dışarda asla görüşmüyordu, onu görmek için eşinin evine girmesi gerekiyordu. Haftada 1 kere çocugunu görmek için o eve girerdi, oraya her gittiğinde eşiyle tartışırlar çeşitli olaylar yaşanırdı. Kendisi öyle çok taviz vermeyen, oğluyla bile inatlaşabilen biriydi ve ben ona oğluyla iletişiminde hatalarını hep düzeltici şeyler söyledim, bak öyle yapma böyle yap gibi..

Sonra malesef bana karşı hatalar yaptı. İlişkinin ilk yılında benle tanışmadan önce görüştüğü biri olduğunu öğrendim ama bana bitti dedi. 20 yıllık dostuymuş, bu evden ayrılınca kadın da tamam biz bunla evleniriz demiş ,, o da eşinden ayrılmış biri. Bunun evine yemekler getirmiş ve cinsellik te yaşamışlar. İşte bu kadın hep onun boşlukta sığındığı limanıydı. Benle tanışınca ondan uzaklaşmış. Bir gün biz beraber dışardayken bu kadın aradı. Ben o sırada bişeylere bakıyordum. Kadın bundan evindeki tadilat için yardım isteyip evine çağırmış. Ben de neden bittiğini açıkça söylemiyorsun dedim, söyledim arıyor dedi zaten gelemem dedim dedi..Ama daha sonra bu kadın hep bi gölge kabus gibi karşıma cıkıpdurdu. Bigün telefonunu karıstırdım ve kadın bunu bi konsere davet etmiş mail atarak, bu da kadına cvp yazmış. Kadının konserde çekildiği bi fotoyu facebook tan alıp maile yapıştırıp konsere gelemedim demiş..Kısacası gönlünü almış gibi bişeydi...Ben bunu gördüğümü söyledim, büyük olay çıkardım bana hata ettiğini cevap vermeseydim de olurdu dedi falan...Bisüre sonra unuttuk olayı çünkü her daim benim yanımdaydı artık onunla tamamen koptuğunu düşündüm sonuçta görüşmemişti.

Akrep burcu erkeğini bilen bilir aşırı kıskanç ve tartışırken çok acımasız oluyor, bi bakıyorsun seni acayip sevdiğini düşünüyorsun bir bakıyorsun merhametsizin teki. Zamanla bu gizli saklı süreç dediğim gibi beni yordu, hep sabır sabır sabır...Bi bayan sevgilisiyle zaman geçirmek ister, yanında olmasını ister, zaten gelmişiz ileri yaşlara. Bigün yine çocuğunu görmeye gittiğinde karısı bunu öpmeye çalışmış bu da zor kaçmış, bunu anlattı, nefret ettiğini vs...Ama bunlara dayanmak duymak çok zor oldu benim için, beynimde yer etti. İstersen sen dön evine dedim bir gün, benim için sözkonusu bile değil dedi her zaman...

Zaman içinde bi kızla yazıştığını da gördüm, pek bişi yoktu ama yine de sadakatsizlikti, geyik muhabbet gibi bişey ama sanki kız biraz daha yakın olsa gerisi gelecekmiş gibi...Geyikti dedi, telefonuna baktığım için beni suçladı. Ben güvenimi yitirdiğim için hep telefona bakmak isteyen biri oldum çıktım. Kardeşi başka bir şehirde evli. İlk geçireceğimiz yılbaşında bana izin aldığını 1 hafta ve kardeşinin ve annesinin yanında olacağını söyledi. Ben normal olarak beraber oluruz diye düşünüp hiç plan yapmamıştım ve buna bozuldum. Bari Ocak 1 de gitseydin dedim, biletimi aldım dedi. Gidebilir ama bana hiçbişi demeden konuşmadan plan yapması beni hayalkırıklığına uğratmıştı ve bozuldugumu soyledim. O gitti ve Ben de dedim ki bikac gun sonra yanına geleyim ben de otelde kalırım 1 gün, yani 2 gun gezeriz donerim. Gittim 1 gün otelde kaldım, o ise kardesinin evinde yine kaldı, annesi falan beni bilmediği için arkadaslarla cıkıcam deyip kardesinin evinden oyle cıktı 2 gun sonra ben geri döndüm ucakla. o da aynı gün annesiyle arabalarıyla donduler. Ertesi sene yine yılbaşı geldiğinde yine izin alıp yine aynı sekilde orda gecirecegini soyledi. (ailesiyle olduguna eminim bu arada ) Artık içimde daha cok yılgınlık vardı, onun için değerlendirmesi gereken tatildi ve yılda 2 kere kardesini gormesi hakkıydı. Ben de ondan once kendi memleketime gittim. Oraya gittiğimde sürekli mesajlar attı ama ben cevap vermedim, çünkü böyle güzel günleri hep ayrı geçirmek beni çok üzüyordu. Bayramda mecburen ayrı, yılbaşında ayrı artı yaz tatilinde de ayrı...İlk sene yazın 20 gün izin aldı ben köyde geçiricem dedi...Beraber bi plan yapsaydık dedim, benim maddiyatım yok dedi, peki dedim. O ordayken ben de kendi evimi dip köşe temizliğe giriştim 1-2 hafta boyunca. Eski bi masayı boyadım. Buna da bahsettim. Sen beni bile beklemiyorsun bana ihtiyacın yok diye kavga çıkardı. Orda 17 gün geçirdin, bari son 2 gününü bana ayır da tatilin son haftasonu bari yanımda ol dedim. Sen böyle yaptın ya hele hiç gelmem dedi, ben tatilimi son güne kadar değerlendirmek istiyorum köyümde dedi...Bu da bir darbe daha zaten...

Bu birikenlerle ve bana yapılan şu an hatırlamadığım bir haksızlık karşısında ayrılık kararı aldım, ayrıldık. Ama ben bisüre sonra onu özlemeye başladım, şu an pişmanım o kararların arkasında durmadığım için ama yine başladık bisüre sonra ve ben yokken neler yapmış diye teline baktığımda bu 20 yıllık kadına mailelr attığını gördüm. İşte ben şurdayım hava bugün böyle, burda böyle ağaçlar var vs gibi saçma sapan paylaşımlar. canım cicimli değil...Yani boşlukta hemen gidilen liman...Daha yeni barışmışken ben yine yıkıldım, bana ayrı olduğumuzu bundan onu sorumlu tutamayacağımı soyledi. Başkası olsaydı haklıydın ama hani o bitmişti dedim, aramda bişey yok dedi, özür diledi boşluğ düştüm hata ettim dedi...Şu an yazarken bile bunları kendimden utanıyorum, insan topluca yazınca daha çok farkına varıyor herşeyin...

Bu olanlar benim tertemiz sevgimi kirletmeye başladı, oysa ben ona karşı hata yapmamıştım, tek istediğim olabilecekken yanımda olması, birliktelikti, giderek tartışan birine dönüştüm ben...Kavgalar arttı, benim sinirlerim sanırım laçka olmuştu iyce, herşeyi sorun eden biri haline geldim. Ben beni kaybettim, tatlı kız gitti yerine çabuk sinirlenen telefonda hemen bağırmaya başlayan biri geldi...Buna biraz da gelecekten hiç konuşmaması yol açtı...Bizim ikimizin bir planı yoktu, bizimle ilgili tek plan duymadım ağzından. Ben konu açtığımda da hep aynı laf: ben daha kurtulamamışım zincirimden nasıl plan yapayım, nasıl sozler vereyim. Ben boş sozler vermem yapacağım zaman yaparım...Oysa ben birlikteliği hissetmek anlamında istiyordum bunu illa sözler verilsin diye değil...

Ben bu boşanma olayı sonuçlansın diye önüme yılları katıp beklerken şartlar daha da zorlaşmaya başladı. Annesi köyden gelip kışları bunda kalmaya başladı. Dolayısıyla görüşmelerimiz kısıtlandı. Annesi artık beni biliyordu ve çok ta seviyordu. Bana boşanma kararı çıkınca evlenmenizi istiyorum yuzukleri ben bizzat alıcam dedi. Çünkü oğlunu seven düzgün çöpsüz üzüm bi kızdım ben, Allah var annesi çok iyiydi ama tabi onda kalması beraber yaşamaları görüşmeye kısıt oldu. Önceden daha rahattı. Kışın böyle, yazın ise o da sık sık köye giderdi hsonları, o gitmese bu sefer illa bir düğün çıkardı bütün hsonu bir akrabasında olur orda kalırlardı, artı haftada 1 zaten oğlunu görme günü..Yani evimiz arası araçla 10 dk ama bizim 1 hafta görüşemediğimiz zamanlar oluyordu

Ben çok hırçınlaştım, son derece sakin ve uysal zeki akıllı olan ben , hiç yapmayacağım şeyler yaptım. Tartışınca küsme huyu vardı, 2-3 gün konuşmazdı, zaten aynı evde yaşamadığımız için zıvanadan çıkıyordum küstüğü günlerde, gidip evinin kapısını bile tekmeledim bi kere...Bu tarz davranışlarımı da aylarca yüzüme vurdu, hep söyledi rezil ettin beni diye ama beni o noktaya getiren sebeplerin önemi yok tabi...

Ve sonuna geldim. Buraya kadar okuduysanız :) 3. yıl yine yaz geldi çattı, yine küstüğü birkaç gün vardı o sürede uçak biletini ve iznini almış, annesiyle beraber yine kardeşinin yanına gidecekmiş. Neden biz beraber plan yapamıyoruz deyince konuşmuyorduk ben bilet alırken küstük ayrıca ben tatile değil kardesime gidiyorum dedi. Her sene ben üzülmeme rağmen yine de kendi bildiğini okuması beni çok üzüyordu. Geçen seneki gibi ben yine geleyim yanına seni çok özlerim 2 hafta dedim,zaten beraber zamanlarımız az dedim, öyle rahat olmuyor kardesimgil plan yapıyor suraya gidelim diyorlar vs dedi...Tamam son 3 günü ayır bari bize, koca yaz dedim, erken ayrılırsın 3 gün dedim, olur dedi...Ama sonra düşündükçe benim bu kadar çaba harcamam, onun bunları hiç planlamadan ben gidiyorum demesi, her ne kadar en son 3 gununu sagolsun ayırmayı kabul etse de düşündükçe bana koymaya başladı. Düşüne düşüne kendimi fena halde doldurdum. Bensiz gitmesi (kardeşinin oturduğu yer deniz kenarı turist dolu yer), ben tatile mi gidiyorum demesi...Geçmişte de birikenlerle nasıl patladıysam bir patladım ona mesajlar döşedim, fena şekilde...Bilmiyorum yani delirmiş gibi bişeydim, sanki şeytan kulağıma fısıldıyor bana hakarete varan laflar yazdırıyordu sonunu düşünmeden...Her sene aynı her sene ayrı olmaya dayanamıyordum her tatilde...Konuşmadan kendine göre planını yapmasına dayanamıyordum. Neyse patlamam şiddetli oldu 1 hafta boyunca yazdım da yazdım. O da benden ayrıldı o sözleri gururuna yediremedi, insan sevdiğine bunları söyleyemez diyerek... Sonra çok özür diledim, herşeyin sebebini neden o hale geldiğimi çok anlattım ama aşırı kinci olduğundan kabul etmedi, ben ısrar ettikçe de kıymete bindi. en son ben de bıraktım 2-3 ay geçti...

Bu kadar zorluğun yanında beraber geçirdiğimiz güzel günler, 3 senenin alışkanlığı elbette vardı ve ben acı çektim aylarca ağladım, beni hiç anlamadı, yani neden patladıgımı, zaten beraberkenki tartısmalarda da anlamazdı ki, sadece kendine edilen laflara odaklanırdı.
3 yılın sonunda geldim 37-38'e sil baştan yeniden sevmek, evlenmek...Artık herşey sanki imkansız elde var sıfır gibi hissediyorum...Çok sevip çok emek verdim, baştan girmemem gereken bir sevdaya girdim, o da ben ayrıldıkça peşimden koştu, belki mutlu oluruz sandım ama olmadı olmadı olmadı
Bende okudum baştan sona kadar. Acımasızca yorum yapmicam. Çok fedakarlık vermissiniz resmen rolleri değişmişsiniz. Sen erkek o kadın!!! Ama çok korkunç bir tipmis. Okudukça kötü oldum.. kendine haksızlık etme sen herşeyin fazlasını yapmışsın. Hangi kadın ister evli adama aşık.olmak kim.kndisini bile bile yakar. Demekki söz geçmemiş kalbe beyine. Peki şimdi son durumun ne iyimisin atlattinmi bitti mi bu başı bozuk sevdaa?
 
Bende okudum baştan sona kadar. Acımasızca yorum yapmicam. Çok fedakarlık vermissiniz resmen rolleri değişmişsiniz. Sen erkek o kadın!!! Ama çok korkunç bir tipmis. Okudukça kötü oldum.. kendine haksızlık etme sen herşeyin fazlasını yapmışsın. Hangi kadın ister evli adama aşık.olmak kim.kndisini bile bile yakar. Demekki söz geçmemiş kalbe beyine. Peki şimdi son durumun ne iyimisin atlattinmi bitti mi bu başı bozuk sevdaa?

teşekkür ederim. Yazının sonunda vardı, ben ona aşırı kızgındım artık baştan sona yaşadıklarım bi film şeridi gibi geçti gözümün önünden ve ona içimdekileri haykırdım resmen mesajlarla maillerle, çok kötü sözler de ettim. Noluyor diye defalarca aradı açmadım telde yine kavga edecek diye...O da bu kadar lafı gururuna yediremedi, bitti.
 
metres demek evli adamla beraber olan kadin demek degil mi?

neden agir olsun? sizin kocanizla bi kadin beraber olsa metres demeyip aman agir konusmuyum hakkinda mi diyeceksiniz?
Metresin kelime anlamını mi tartışıyoruz burada?


Başıma öyle bı hal gelse, ben de derdim belki.. Ama burada hiçbirimiz olayda bahsedilen adamın nikahlı eşi degiliz, di mi?

Ama milletce seviyoruz etiket yapıştırmayı.
 
Son düzenleme:
Metresin kelime anlamını mi tartışıyoruz burada?


Başıma öyle bı hal gelse, ben de derdim belki.. Ama burada hiçbirimiz olayın tarafı değiliz. Ama milletce seviyoruz etiket yapıştırmayı.

ya ne etiketi? burada konu sahibinin yerinde bir erkek olsa "şrfszzz" diye neler yazılırdı. biz konu sahibi idam edilsin demedik ama öyle sütten çıkma ak kaşık da yapılmasın. suçluya suçlusun denir.
 
ya ne etiketi? burada konu sahibinin yerinde bir erkek olsa "şrfszzz" diye neler yazılırdı. biz konu sahibi idam edilsin demedik ama öyle sütten çıkma ak kaşık da yapılmasın. suçluya suçlusun denir.
Sen konuya yazdığım mesajları okudun mu ki bu soruyu soruyorsun?
Tek tek alıntı yapıp altını çizmeye gerek yok sanıyorum.
 
X