- 10 Nisan 2020
- 345
- 415
- 34
VaLLa bazen kim neyi hakkediyorsa onu vereceksinKusura bakmayın ama haklı dahi olsanız susarsanız pasif kalırsanız sesi daha yüksek çıkan kendini her zaman haklı zanneder. Benim kayınpederim bana bağırıp küfür ettiğinde tek dediğim şey hooopp orda dur bakalım ben senin kızın değilim bana hakaret edemezsin sana dava açarımdı. Bir daha bana ağzını açamadı. Ben haklıyken bana kimse bağırmaz kvde kp hiçkimse beni kendi çocuğu gibi azarlayamaz. Siz çok pasif ve ezik kalmışsınız. Saygısılık yapmamak için odaya gittiğinizde eşiniz sizi ikna ettiğinizde tıpış tığış gitmişsiniz. Gitmeseydiniz tavrınız net olur herkez durması gerektiği yeri bilirdi. Ayrıca ben annem geldiğinde kv bana bağırıyorsa sebebi her ne olursa olsun buna müsade etmezdm.
Kv iş yapıyorsunuz diye ortalığı ayağa kaldırmış ben bunu bağırmak, laf söylemek, sinirlenmek, kızmak diye aldıladım. Anneniz de durumu izah etmiş. Bu durumda bağırmış yanş ortalığı ayağa kaldırmış oluyor gibi algıladm. Ayrıca kv bana karışamaz kimse karışamaz ben karıltırtmam eşim de ailesinr beni ezdiriyorsa ona da haddini bildiririn belki yapım bu belki de yılların verdiği bıkkınlık diyelm ama inanın nasıl başlarsa öyle dvm ediyor. Kendinizi kimseye ezdirmeyin. Sağlıcakla.Yanlış anlaşıldı galiba
kv bağırdığında annem yanımızda değildi.. dedigim gibi birbirimize uzağız annem ile bizde kalmasının sebebi de buydu
ayrıca kv bana iş yaptırmıyo gibi bi durum da yoktu onun icin o kızmasını anlayamadım ztn.
Allah yardımcınız olsun. Kv zor bir insan. Eşiniz de tavrını koymadığı sürece kv hep kendisinin dediğini yaptırır gibi duruyor.Ezilmek istedigimden degil ztn ama eşim de cok üzülüyo bu durumlara ve ben onun ailesi gibi acımasız olamıyorum...
şimdiki durum da şu: Nedeni bilinmez kv bana cok kızgın
eşim kendisi ile kavgalı bu yüzden ve uzun süredir evlerine gitmiyoruz fakat annemler ile cok gidip geldik o da bu durumu fark etmis ve kıskandı herhalde
iyice sinir olmuş olmalı ki eşime msj atmış senin gibi evladım yok diye. Bunun haricinde de bana saydırıp ne zmn boşanırsa o zmn gelebileceğini söylemiş
eşimden gizli olarak telefonunda okudum o söylemek istemedi ama sonradan fark etti okudugumu ve bu konuyu konuşmak istemediğini söyledi.
Bi yandan eşim annesini benim yüzümden kaybetsin istemiyorum
ama öbür yandan da hic bir sucum yok iken bu durumda olmak beni cok üzüyor ve derinden yaralıyor..
ne günah işledim de bu duruma düştüm bilmiyorum
Pasifsiniz, böyle devam ettikçe ezilmeye de devam edeceksiniz. Zahmet edip sizi korumayan, annesine sen ne biçim konusuyosun diyemeyen kocanizi kaybetmeyin derken kendinize duyduğunuz saygıdan da olmayın. Bu arada sizin koyamadiginiz sınırı o saygısızlık etmeyim diye yediğiniz hakaretlere rağmen odanıza çıktığıniz kvniz koymuş. Uzulmeniz gereken bu olmalı bence.Ezilmek istedigimden degil ztn ama eşim de cok üzülüyo bu durumlara ve ben onun ailesi gibi acımasız olamıyorum...
şimdiki durum da şu: Nedeni bilinmez kv bana cok kızgın
eşim kendisi ile kavgalı bu yüzden ve uzun süredir evlerine gitmiyoruz fakat annemler ile cok gidip geldik o da bu durumu fark etmis ve kıskandı herhalde
iyice sinir olmuş olmalı ki eşime msj atmış senin gibi evladım yok diye. Bunun haricinde de bana saydırıp ne zmn boşanırsa o zmn gelebileceğini söylemiş
eşimden gizli olarak telefonunda okudum o söylemek istemedi ama sonradan fark etti okudugumu ve bu konuyu konuşmak istemediğini söyledi.
Bi yandan eşim annesini benim yüzümden kaybetsin istemiyorum
ama öbür yandan da hic bir sucum yok iken bu durumda olmak beni cok üzüyor ve derinden yaralıyor..
ne günah işledim de bu duruma düştüm bilmiyorum
Bazı insanlar agzına geleni sayıp döküp sonra yüzyüze bakabiliyor. Biz gibiler agzımdan bir laf cıkar korkusuyla kendimize bir duvar örüyoruz. Ve kabahatli oluyoruz. Ben de kv den sogudum onu sevmiyorum. Ama dediğin gibi arada giderim cagırırım (gelmez) görüşünce agzımdan kötü kelime cıkmaz. Ama yaptıklarını hatırlayınca yüzüm asılıyor ve de kabahatli ben oluyorum.Merhaba arkadaşlar,
malesef ben de bir cok evli kadın gibi kaynanam ile sorunlar yaşıyorum.. evlenmeden önce benim durumumda olan kişilere cok kızar ve kendi kendime insan eşinin annesini nasıl bu kadar hor görür diye düşünürken aynısı benim başıma geldi diyebilirim. Hikayem biraz uzun olacak simdiden özür dilerim.
Biz eşim ile birbucuk sene önce severek evlendik. Öncesinde beş sene süren bir sevgililik dönemimiz vardı. Bu sürenin bu kadar uzun olmasının da sebebi benim. Ailem eşimi kültürfarklılığından dolayı onaylamayacağını biliyordum cünki ve kac defa ayrıldıysam eşimden yani o zamanlarki sevgilimden, her defasında yine bir araya geldik. Kimse yanlış anlamasın ailem normalinde cok acık görüşlüdür. Ama iş kız vermeye gelince, ailelerin kültürleri değişik olunca, birbirlerini tanımayınca ve üstelik mesafeler de cok uzak olunca işler biraz değişiyor ve insan ister istemez olabileceklerden korkuyor bir anne baba olarak. Buna rağmen uzun bir tanışma ve ikna etme çabasından sonra telli duvaklı annemlerin evinden gelin oldum.
Kaynanamın istediği gibi onların evine yerleşip altlı üstlü onunla bir yerde oturmak yerine üniversite ve iş bahanesi ile müstakil bir ev aldık onlardan bir saatlik uzaklıkta. Iyi ki de bu kararı alıp eşimi de ikna etmişim yoksa eminim ki ya eşim ile ayrılır yada piskolog yardımına ihtiyac duyardım coktan.. ki hala böyle birşeyin olmayacağının garantisini veremem cünki uzaktan da yapıyor yapacağını...
Coğu ufak tefek şeyleri hic anlatmicam cünki anlatmaya başlarsam sabaha kadar yazarım herhalde ve yinede bitmez yaptıkları.. Benim yanlışım belkide eşimin ailesi (özellikle annesi) hakkında bana olumsuz gelen herşeyi eşime anlatmam oldu. Icime atıp kendi kendime sinir olsaydım şu an belki eşimin düşünceleri farklı olurdu...
Size beni en cok üzen ve en ağır yaralayan olayı anlatmak ve sizin fikrinizi duymak istiyorum.
Evlendikten bir sene sonra eşim ile birlikte artık anne ve baba olmak istedigimize karar verdik. aradan cok fazla gecmeden de hamile kaldım. Bu sürecte tabiki herkes cok üstüme titredi. Aman onu yapma, aman oraya oturma aman onu kaldırma gibilerinden.
Görünüş olarak kaynanam da öyle.. ama sadece görünüş olarak.
Bir gün annem bi kac günlüğüne bize geldi. Dedigim gibi cok uzak aramizdaki mesafe o yüzden her gün gelip gitme gibi bi imkanımız yok malesef.
Eşim ve ben o sıralar cok calışmaktan zamanımız kısıtlı olduğu icin evi almamız bir seneyi gecmesine rağmen, ufak tefek işler yapılamadı (Bazı henüz kullanılmayan odaların boya badanası vs.) . O yüzden annem bizi ziyarete geldiğinde evimiz güzelleşsin diye bazı işleri kendi yapmaya karar verdi. Şimdi diyeceksiniz ki bunu anlatması ne alaka ama bu konu cok büyük bir önem taşıyacak ileride.. azar azar da olsa annemin sen yapma ben yaparım demesine rağmen anneme yardım ettim. Yaptıklarımız işler ağır işler değildi sonucta ve ben böyle işler yapmasını ev işi yapmasından daha cok severim. Bir gün, daha o belirttiğim evin işleri bitmeden kaynanamlar geldi. Benim ufak tefek anneme yardım ettiğimi görünce ortalığı ayağa kaldırdı. Ben bu halimle niye bu işlere girişirmişim, annem niye bu kadar acele edip boşuna para harcarcayıp o kadar malzeme almışmış şu an ztn durumları fazla yokmuşmuş (ki hep öyle der ama neticede herşeyin en yenisini en güzelini alıp herkese hava atar eşim ile kayınbabam da ortak calıştıkları icin bize pek bişey kalmaz hatta gören der ki o yeni gelin ben kac senelik evli evlerimizin düzeni o şekilde yani... ). Bunun üzerine annem de herşeyi kendi cebinden ödediğini ve kimsenin parasını harcamadığını söyleyince (ki gercekten kendisi ödedi) kaynanam lafı nasıl cevireceğini şaşırıp yok sen yanlış anladın ben öyle demek istemedim fln demeye başladı.
Bir gün eşim işyerinden aradı. Yeğeni'min doğumgünüymüş carşıya cıkıp pasta yaptırabilirmisin bizimkiler gelip bizde kutlicaz dedi. Yeğenini cok severim ufaklık da beni cok sever ama cocuğun annesinin evi dururken bizim evimizde kutlamamız cok tuhafıma gitti. Bütün hafta hamile hamile calışan ve her gün yorgunluktan neredeyse saat 8 de uyumak icin yatağa düşen ben, haftasonunu doğumgünü hazırlıkları yaparken buldum kendimi. Üstelik anneme yardım ederken bana o kadar yorma kendini senin bu halinle yapacağın iş mi o diyen kaynanam kılını bile kıpırdatmadı bütün gün.
Neyse aradan aylar gecti ve ben bir sonraki doktor kontrolümü ip ile cektim, cünki eşim ilk defa benimle gelip cocuğumuzu görüp kalp atışlarını duyacaktı.. en azından biz öyle düşünüyorduk. O gün geldi ve muhteşem bir gün olmak yerine hayatımdaki en kötü günlerimden biri oldu o gün. Sebebi ise o gün cocuğumuzun kalbi artık atmadığını öğrenmek zorunda kaldığımızdı. Eve vardıktan ve önce annemi arayıp acı haberi verdikten sonra kaynanamı aradım. Ben teselli etmesini beklerken haberi aldıktan sonra telefonda bana bağırmaya başladı. Herşey benim yüzümden olmuşmuş.. o bana o kadar yapma demişmiş ama ben onu dinlememişim.. annem ile birlikte o işlere girişmeseydik cocuğum şimdi yaşıyor olcakmış. Telefonda kendiliğinden gecmiş bir şekilde bağırınırken kayınbabama annem hakkında dedikleri de şuydu: o kadın evimizi yıktı! Kız iki hafta orada kaldı eminim ki orda da iş yaptırmıştır kıza!
Eşimi telefona isteyip ona da öfkesini belli ettikten sonra tamam kapat telefonu geliyoruz dedi. Eşime dönüp, geldiğinde de böyle bağırıp anneme laf söyliyecek ise hic gelmesin dedim ve eşim de kendisinin gelmesi gerekmediğini belirtmesine rağmen kaynanamı kimse tutamadı. Yarım saat sonra cümbür cemaat geldiklerinde kapıdan girir girmez yine bağırmaya başlayan kaynanam, benim dayanamayıp ve ağızımdan birşey kacırıp saygısızlık etmemek icin odama cıkmamı saygısız bir davranış olarak algılayıp yine eşime beni şikayet etti.
Eşim beni ikna edip birlikte yine oturmaodasına gectiğimizde kaynanam sanki başka birisiymişcesine beni teselli etmeye calışıp onun da ilk cocuğu düştüğünü ve üzülmememi söyledi. Yani anlıyacağınız bir dediği bir dediğini tutmuyor ve özellikle öfkeli iken cok kırıcı olabiliyor kendisi.
Eşim de biliyor annesinin zor bir insan olduğunu ama yinede benim onu arayıp sormamı istiyor. O güne kadar da herşeyi alttan almaya calıştım ama o günki davranışı bende herşeyi bitirdi. Cok kırgın ve öfkeliyim ona karşı ama eminim ki kırgınlığımı belirtip yaptıklarını göz önüne tutarsam aramız daha da cok bozulur cünki kendisi eleştiriye hic acık birisi değil. Fakat o da tabiki benim deyiştiğimi fark edip her eşimi gördüğünde bunu belirtiyormuş. Eşim de alttan al onun da huyu öyle diyor ve ona yine eskisi gibi davranmamı bekliyor benden. Aile terbiyemden dolayı ona kesinlikle bile bile saygısızlık etmem ama bundan sonra arayıp sormak gelmiyor icimden! Eşim, birlikte ailesine gitmemizi isterse sesimi cikarmadan giderim hizmet de ederim ama durup dururken telefon acıp halini hatrını sormam bundan sonra. Veya eşim herhangi bir konu yüzünden haklı olarak ona öfkelendiğinde boşver ne olursa olsun annen o senin diyip kaynanamı kollamam mesela. Aynen bu lafımı eşime de söyledim kac defa.
Öfkemin sebebini bilmesine rağmen bu konu yüzünden cok tartışıyoruz. Ufacık bişey söylesem, sen anneme karşı bi tuhaf oldun diyip duruyor. Bu durumdan sonra nasıl tuhaf olmayım? Üstelik benim bu duygularımdan dolayı sanki sebepsiz bir şekilde o da benim annemlerden soğudu gibi bir his var icimde.
Aslında hala bir cocugumuz olsun istiyorum ama kaynanam yüzünden eşim ile aramız açılacak diye korkmuyorum da değil...
Kafam cok karışık.. Cocuk isteğim öncekinden daha da büyük ama aynı zamanda korkum da cok büyüdü.. Eşim ile ayrılıp cocuğumu babasız büyütme korkusu cok ağır basar oldu icimde bu konudan dolayı.. hatta bazen diyorum ki belki de bu sebepten dolayı cocuğum dünyaya gelemedi.. hani her şer de bir hayır vardır derler ya...
Sizce ne yapmalıyım?
Tek duam herşeyin hayırlısı olması ama artık beynim düşünmekten yoruldu diyebilirim... Yanlış mı düşünüyorum kaynanam konusunda? Siz olsanız yinede eskisi gibi davranırmıydınız? Ayrılık yoluna kadar gidermi bu olay?
Annem bize geldiginde mutlaka bir gün bile olsa kaynanamlara giderdik.. yaptığı onca şeyden sonra annemin artık kaynanamı göresi bile yok..
Bu konu haricinde eşim ile benim aramda hic bir sorun yok.. Annesi bu kadar zor bir kişilik olmasa eşim ile ömrümüzün sonuna kadar beraber kalacağımızdan 100/100 emin olurdum cünki birbirimizi cok seviyoruz.
caresizim...
okuduğunuz icin teşekkür ederim.
Evet aynen öyleBazı insanlar agzına geleni sayıp döküp sonra yüzyüze bakabiliyor. Biz gibiler agzımdan bir laf cıkar korkusuyla kendimize bir duvar örüyoruz. Ve kabahatli oluyoruz. Ben de kv den sogudum onu sevmiyorum. Ama dediğin gibi arada giderim cagırırım (gelmez) görüşünce agzımdan kötü kelime cıkmaz. Ama yaptıklarını hatırlayınca yüzüm asılıyor ve de kabahatli ben oluyorum.
Arada git gel. Samimi olma. Evliliğin bir kırılma yasamış ama bunun için boşanılmaz. Eşine annesini kötüleme.
Bir de yengenin doğum gününden sana ne ya. Böyle işlere girişine ya da ok deme.
Bende kv çok çektim lohusalığımı burnumdan getirdi anneme saygısızlık yaptı aynen sennki gibi çok kıskandı bnde 10 günlük bebekle annemn evine geldm çünkü kv altlı üstlü oturyrz 3 katlı villa ev girişlernz ayrı ama sürekli sesini duyuyorn bahçede karşılaşyrm yani aynı ev gibi eşimin hatrına geri döndüm 2 ay oldu asla konuşmuyorum karşılaşsak bile tavrımı bu şekilde koydum senn işin daha kolay uzaksın bnde saygısızlık yapmamak için şimdiye kadar sustum sustm ama iş bnm anneme ve bana hakarete gelince dayanamadım ki lohusa bi kadına hoşgörülmesi gerekir her davranışına ben neymiş kv inip halini hatrını sormuyomuşum 30 dikişm var bebeğim hastanede bi de kv hal hatır sorcakmşm bunlar böyle hele ki annen sana sahip çıkınca kudurmuştur bizimkife öyle kıskançlar kıskanççç ay delirdim. YineInanın bana sizin dediğiniz gibi davranıp kaynanama dediğiniz gibi davransam ortalık tam karışır ve biz eşim ile bu sefer gercekten ayrılma noktasına geliriz cünki kaynanam sınır tanımıyor
eşimin de annesi sonucta atamaz görüşmeyi de ömrünün sonuna kadar kesez
ve ben sizin dediginiz gibi davraniportalığı tam karıştırırsam eğer kaynanam ile yüz yüze bakamaz oluruz.. aslında o şu an bu yaptıklarından dolayı benim yüzüme bakmaktan utanmalı ama herkes aynı olamıyor malesef.. ben onun kadar vurdum duymaz olamadığım icin suyu daha fazla bulandırmamaya calışıyorum...
Merhaba, baya ağır gecmis o günleriniz. Sonucta sen bir anneydin ve o çocuğu sen kayıp ettin. Bu durumda kaynanan asiri derece de sana haksızlık etmiş. Bunu eşine bir şekilde izah etmen gerek. Soğuman cok normal. Bende olsam ayni davranırdim. Belki kaynananla bir araya gelip konusmalisin. Seni çok üzdüğünü ve tabikide anneni. Sonucta ecel. O çocuk senin yüzünden gitmedi. Ömrü okadarmis. Yeri ve nasibi yokmus bu dünyada, yani kaderi oymuş. Senin su an teselliye ihtiyacın var ve hemen hazir olmadan sakin tekrar çocuk olsun fikrine kapılma derim. Öncelikle bu gerginlik gitsin. Eşinde empati kurmayı öğrensin. Kimse eşine ya sen veya annen demiyor. O da gelmesin üzerine. Bunu ilk esinle sonra kaynananla konuş derim. Bizi içini nasil doktuysen kaynanada yap. Ona soyle, artik çocuk yapmaktan korktuğunu, esinle aran kotu olacağından ve manevi desteğe ihtiyacin olduğunu onun bu süreçte sana destek olması ve sana psikolojik baskı yapmaması ve sacma sapan şeylerden nem kapıp eşine gitmemenin söyle!! Acik acik konuş! Umarim anlar kaynanan ve geri atar adımlarını.Merhaba arkadaşlar,
malesef ben de bir cok evli kadın gibi kaynanam ile sorunlar yaşıyorum.. evlenmeden önce benim durumumda olan kişilere cok kızar ve kendi kendime insan eşinin annesini nasıl bu kadar hor görür diye düşünürken aynısı benim başıma geldi diyebilirim. Hikayem biraz uzun olacak simdiden özür dilerim.
Biz eşim ile birbucuk sene önce severek evlendik. Öncesinde beş sene süren bir sevgililik dönemimiz vardı. Bu sürenin bu kadar uzun olmasının da sebebi benim. Ailem eşimi kültürfarklılığından dolayı onaylamayacağını biliyordum cünki ve kac defa ayrıldıysam eşimden yani o zamanlarki sevgilimden, her defasında yine bir araya geldik. Kimse yanlış anlamasın ailem normalinde cok acık görüşlüdür. Ama iş kız vermeye gelince, ailelerin kültürleri değişik olunca, birbirlerini tanımayınca ve üstelik mesafeler de cok uzak olunca işler biraz değişiyor ve insan ister istemez olabileceklerden korkuyor bir anne baba olarak. Buna rağmen uzun bir tanışma ve ikna etme çabasından sonra telli duvaklı annemlerin evinden gelin oldum.
Kaynanamın istediği gibi onların evine yerleşip altlı üstlü onunla bir yerde oturmak yerine üniversite ve iş bahanesi ile müstakil bir ev aldık onlardan bir saatlik uzaklıkta. Iyi ki de bu kararı alıp eşimi de ikna etmişim yoksa eminim ki ya eşim ile ayrılır yada piskolog yardımına ihtiyac duyardım coktan.. ki hala böyle birşeyin olmayacağının garantisini veremem cünki uzaktan da yapıyor yapacağını...
Coğu ufak tefek şeyleri hic anlatmicam cünki anlatmaya başlarsam sabaha kadar yazarım herhalde ve yinede bitmez yaptıkları.. Benim yanlışım belkide eşimin ailesi (özellikle annesi) hakkında bana olumsuz gelen herşeyi eşime anlatmam oldu. Icime atıp kendi kendime sinir olsaydım şu an belki eşimin düşünceleri farklı olurdu...
Size beni en cok üzen ve en ağır yaralayan olayı anlatmak ve sizin fikrinizi duymak istiyorum.
Evlendikten bir sene sonra eşim ile birlikte artık anne ve baba olmak istedigimize karar verdik. aradan cok fazla gecmeden de hamile kaldım. Bu sürecte tabiki herkes cok üstüme titredi. Aman onu yapma, aman oraya oturma aman onu kaldırma gibilerinden.
Görünüş olarak kaynanam da öyle.. ama sadece görünüş olarak.
Bir gün annem bi kac günlüğüne bize geldi. Dedigim gibi cok uzak aramizdaki mesafe o yüzden her gün gelip gitme gibi bi imkanımız yok malesef.
Eşim ve ben o sıralar cok calışmaktan zamanımız kısıtlı olduğu icin evi almamız bir seneyi gecmesine rağmen, ufak tefek işler yapılamadı (Bazı henüz kullanılmayan odaların boya badanası vs.) . O yüzden annem bizi ziyarete geldiğinde evimiz güzelleşsin diye bazı işleri kendi yapmaya karar verdi. Şimdi diyeceksiniz ki bunu anlatması ne alaka ama bu konu cok büyük bir önem taşıyacak ileride.. azar azar da olsa annemin sen yapma ben yaparım demesine rağmen anneme yardım ettim. Yaptıklarımız işler ağır işler değildi sonucta ve ben böyle işler yapmasını ev işi yapmasından daha cok severim. Bir gün, daha o belirttiğim evin işleri bitmeden kaynanamlar geldi. Benim ufak tefek anneme yardım ettiğimi görünce ortalığı ayağa kaldırdı. Ben bu halimle niye bu işlere girişirmişim, annem niye bu kadar acele edip boşuna para harcarcayıp o kadar malzeme almışmış şu an ztn durumları fazla yokmuşmuş (ki hep öyle der ama neticede herşeyin en yenisini en güzelini alıp herkese hava atar eşim ile kayınbabam da ortak calıştıkları icin bize pek bişey kalmaz hatta gören der ki o yeni gelin ben kac senelik evli evlerimizin düzeni o şekilde yani... ). Bunun üzerine annem de herşeyi kendi cebinden ödediğini ve kimsenin parasını harcamadığını söyleyince (ki gercekten kendisi ödedi) kaynanam lafı nasıl cevireceğini şaşırıp yok sen yanlış anladın ben öyle demek istemedim fln demeye başladı.
Bir gün eşim işyerinden aradı. Yeğeni'min doğumgünüymüş carşıya cıkıp pasta yaptırabilirmisin bizimkiler gelip bizde kutlicaz dedi. Yeğenini cok severim ufaklık da beni cok sever ama cocuğun annesinin evi dururken bizim evimizde kutlamamız cok tuhafıma gitti. Bütün hafta hamile hamile calışan ve her gün yorgunluktan neredeyse saat 8 de uyumak icin yatağa düşen ben, haftasonunu doğumgünü hazırlıkları yaparken buldum kendimi. Üstelik anneme yardım ederken bana o kadar yorma kendini senin bu halinle yapacağın iş mi o diyen kaynanam kılını bile kıpırdatmadı bütün gün.
Neyse aradan aylar gecti ve ben bir sonraki doktor kontrolümü ip ile cektim, cünki eşim ilk defa benimle gelip cocuğumuzu görüp kalp atışlarını duyacaktı.. en azından biz öyle düşünüyorduk. O gün geldi ve muhteşem bir gün olmak yerine hayatımdaki en kötü günlerimden biri oldu o gün. Sebebi ise o gün cocuğumuzun kalbi artık atmadığını öğrenmek zorunda kaldığımızdı. Eve vardıktan ve önce annemi arayıp acı haberi verdikten sonra kaynanamı aradım. Ben teselli etmesini beklerken haberi aldıktan sonra telefonda bana bağırmaya başladı. Herşey benim yüzümden olmuşmuş.. o bana o kadar yapma demişmiş ama ben onu dinlememişim.. annem ile birlikte o işlere girişmeseydik cocuğum şimdi yaşıyor olcakmış. Telefonda kendiliğinden gecmiş bir şekilde bağırınırken kayınbabama annem hakkında dedikleri de şuydu: o kadın evimizi yıktı! Kız iki hafta orada kaldı eminim ki orda da iş yaptırmıştır kıza!
Eşimi telefona isteyip ona da öfkesini belli ettikten sonra tamam kapat telefonu geliyoruz dedi. Eşime dönüp, geldiğinde de böyle bağırıp anneme laf söyliyecek ise hic gelmesin dedim ve eşim de kendisinin gelmesi gerekmediğini belirtmesine rağmen kaynanamı kimse tutamadı. Yarım saat sonra cümbür cemaat geldiklerinde kapıdan girir girmez yine bağırmaya başlayan kaynanam, benim dayanamayıp ve ağızımdan birşey kacırıp saygısızlık etmemek icin odama cıkmamı saygısız bir davranış olarak algılayıp yine eşime beni şikayet etti.
Eşim beni ikna edip birlikte yine oturmaodasına gectiğimizde kaynanam sanki başka birisiymişcesine beni teselli etmeye calışıp onun da ilk cocuğu düştüğünü ve üzülmememi söyledi. Yani anlıyacağınız bir dediği bir dediğini tutmuyor ve özellikle öfkeli iken cok kırıcı olabiliyor kendisi.
Eşim de biliyor annesinin zor bir insan olduğunu ama yinede benim onu arayıp sormamı istiyor. O güne kadar da herşeyi alttan almaya calıştım ama o günki davranışı bende herşeyi bitirdi. Cok kırgın ve öfkeliyim ona karşı ama eminim ki kırgınlığımı belirtip yaptıklarını göz önüne tutarsam aramız daha da cok bozulur cünki kendisi eleştiriye hic acık birisi değil. Fakat o da tabiki benim deyiştiğimi fark edip her eşimi gördüğünde bunu belirtiyormuş. Eşim de alttan al onun da huyu öyle diyor ve ona yine eskisi gibi davranmamı bekliyor benden. Aile terbiyemden dolayı ona kesinlikle bile bile saygısızlık etmem ama bundan sonra arayıp sormak gelmiyor icimden! Eşim, birlikte ailesine gitmemizi isterse sesimi cikarmadan giderim hizmet de ederim ama durup dururken telefon acıp halini hatrını sormam bundan sonra. Veya eşim herhangi bir konu yüzünden haklı olarak ona öfkelendiğinde boşver ne olursa olsun annen o senin diyip kaynanamı kollamam mesela. Aynen bu lafımı eşime de söyledim kac defa.
Öfkemin sebebini bilmesine rağmen bu konu yüzünden cok tartışıyoruz. Ufacık bişey söylesem, sen anneme karşı bi tuhaf oldun diyip duruyor. Bu durumdan sonra nasıl tuhaf olmayım? Üstelik benim bu duygularımdan dolayı sanki sebepsiz bir şekilde o da benim annemlerden soğudu gibi bir his var icimde.
Aslında hala bir cocugumuz olsun istiyorum ama kaynanam yüzünden eşim ile aramız açılacak diye korkmuyorum da değil...
Kafam cok karışık.. Cocuk isteğim öncekinden daha da büyük ama aynı zamanda korkum da cok büyüdü.. Eşim ile ayrılıp cocuğumu babasız büyütme korkusu cok ağır basar oldu icimde bu konudan dolayı.. hatta bazen diyorum ki belki de bu sebepten dolayı cocuğum dünyaya gelemedi.. hani her şer de bir hayır vardır derler ya...
Sizce ne yapmalıyım?
Tek duam herşeyin hayırlısı olması ama artık beynim düşünmekten yoruldu diyebilirim... Yanlış mı düşünüyorum kaynanam konusunda? Siz olsanız yinede eskisi gibi davranırmıydınız? Ayrılık yoluna kadar gidermi bu olay?
Annem bize geldiginde mutlaka bir gün bile olsa kaynanamlara giderdik.. yaptığı onca şeyden sonra annemin artık kaynanamı göresi bile yok..
Bu konu haricinde eşim ile benim aramda hic bir sorun yok.. Annesi bu kadar zor bir kişilik olmasa eşim ile ömrümüzün sonuna kadar beraber kalacağımızdan 100/100 emin olurdum cünki birbirimizi cok seviyoruz.
caresizim...
okuduğunuz icin teşekkür ederim.
Ohoooo kaynanam boşanmamızı istiyor şimdi sanki ben bişey yapmışım gibi.. saygısız ve terbiyesizmişim ben...Merhaba, baya ağır gecmis o günleriniz. Sonucta sen bir anneydin ve o çocuğu sen kayıp ettin. Bu durumda kaynanan asiri derece de sana haksızlık etmiş. Bunu eşine bir şekilde izah etmen gerek. Soğuman cok normal. Bende olsam ayni davranırdim. Belki kaynananla bir araya gelip konusmalisin. Seni çok üzdüğünü ve tabikide anneni. Sonucta ecel. O çocuk senin yüzünden gitmedi. Ömrü okadarmis. Yeri ve nasibi yokmus bu dünyada, yani kaderi oymuş. Senin su an teselliye ihtiyacın var ve hemen hazir olmadan sakin tekrar çocuk olsun fikrine kapılma derim. Öncelikle bu gerginlik gitsin. Eşinde empati kurmayı öğrensin. Kimse eşine ya sen veya annen demiyor. O da gelmesin üzerine. Bunu ilk esinle sonra kaynananla konuş derim. Bizi içini nasil doktuysen kaynanada yap. Ona soyle, artik çocuk yapmaktan korktuğunu, esinle aran kotu olacağından ve manevi desteğe ihtiyacin olduğunu onun bu süreçte sana destek olması ve sana psikolojik baskı yapmaması ve sacma sapan şeylerden nem kapıp eşine gitmemenin söyle!! Acik acik konuş! Umarim anlar kaynanan ve geri atar adımlarını.
Bunlar yuva yıkıcı eşinden eminsen boşanma bi kv için boşanılmazOhoooo kaynanam boşanmamızı istiyor şimdi sanki ben bişey yapmışım gibi.. saygısız ve terbiyesizmişim ben...
konuşsam nolcak.. kendisi kusursuz bir kişilik ya hic bir hatayı kabul etmez daha fazla üste cıkmaya calışır...
Saldım artık ipin ucunu ne olacaksa olsun..
Bu nedir yahu insan oğlu için az da olsa çenesini kapar. Is eşinize bakiyo. Ona bağlı hersey. Eger sizi kaybetmek istemiyorsa annesine söyler herseyi. Siz sakin alttan almayin.Ohoooo kaynanam boşanmamızı istiyor şimdi sanki ben bişey yapmışım gibi.. saygısız ve terbiyesizmişim ben...
konuşsam nolcak.. kendisi kusursuz bir kişilik ya hic bir hatayı kabul etmez daha fazla üste cıkmaya calışır...
Saldım artık ipin ucunu ne olacaksa olsun..
Bence sorun kesinlikle esinizde.Hangi hakla anne babasını size bagirttiriyorr.herkese haddinide yerinide bildirmesi lazım.kv-kp ne curretle size bağırır,eşiniz buna nasıl.musade eder anlamadım..Merhaba arkadaşlar,
malesef ben de bir cok evli kadın gibi kaynanam ile sorunlar yaşıyorum.. evlenmeden önce benim durumumda olan kişilere cok kızar ve kendi kendime insan eşinin annesini nasıl bu kadar hor görür diye düşünürken aynısı benim başıma geldi diyebilirim. Hikayem biraz uzun olacak simdiden özür dilerim.
Biz eşim ile birbucuk sene önce severek evlendik. Öncesinde beş sene süren bir sevgililik dönemimiz vardı. Bu sürenin bu kadar uzun olmasının da sebebi benim. Ailem eşimi kültürfarklılığından dolayı onaylamayacağını biliyordum cünki ve kac defa ayrıldıysam eşimden yani o zamanlarki sevgilimden, her defasında yine bir araya geldik. Kimse yanlış anlamasın ailem normalinde cok acık görüşlüdür. Ama iş kız vermeye gelince, ailelerin kültürleri değişik olunca, birbirlerini tanımayınca ve üstelik mesafeler de cok uzak olunca işler biraz değişiyor ve insan ister istemez olabileceklerden korkuyor bir anne baba olarak. Buna rağmen uzun bir tanışma ve ikna etme çabasından sonra telli duvaklı annemlerin evinden gelin oldum.
Kaynanamın istediği gibi onların evine yerleşip altlı üstlü onunla bir yerde oturmak yerine üniversite ve iş bahanesi ile müstakil bir ev aldık onlardan bir saatlik uzaklıkta. Iyi ki de bu kararı alıp eşimi de ikna etmişim yoksa eminim ki ya eşim ile ayrılır yada piskolog yardımına ihtiyac duyardım coktan.. ki hala böyle birşeyin olmayacağının garantisini veremem cünki uzaktan da yapıyor yapacağını...
Coğu ufak tefek şeyleri hic anlatmicam cünki anlatmaya başlarsam sabaha kadar yazarım herhalde ve yinede bitmez yaptıkları.. Benim yanlışım belkide eşimin ailesi (özellikle annesi) hakkında bana olumsuz gelen herşeyi eşime anlatmam oldu. Icime atıp kendi kendime sinir olsaydım şu an belki eşimin düşünceleri farklı olurdu...
Size beni en cok üzen ve en ağır yaralayan olayı anlatmak ve sizin fikrinizi duymak istiyorum.
Evlendikten bir sene sonra eşim ile birlikte artık anne ve baba olmak istedigimize karar verdik. aradan cok fazla gecmeden de hamile kaldım. Bu sürecte tabiki herkes cok üstüme titredi. Aman onu yapma, aman oraya oturma aman onu kaldırma gibilerinden.
Görünüş olarak kaynanam da öyle.. ama sadece görünüş olarak.
Bir gün annem bi kac günlüğüne bize geldi. Dedigim gibi cok uzak aramizdaki mesafe o yüzden her gün gelip gitme gibi bi imkanımız yok malesef.
Eşim ve ben o sıralar cok calışmaktan zamanımız kısıtlı olduğu icin evi almamız bir seneyi gecmesine rağmen, ufak tefek işler yapılamadı (Bazı henüz kullanılmayan odaların boya badanası vs.) . O yüzden annem bizi ziyarete geldiğinde evimiz güzelleşsin diye bazı işleri kendi yapmaya karar verdi. Şimdi diyeceksiniz ki bunu anlatması ne alaka ama bu konu cok büyük bir önem taşıyacak ileride.. azar azar da olsa annemin sen yapma ben yaparım demesine rağmen anneme yardım ettim. Yaptıklarımız işler ağır işler değildi sonucta ve ben böyle işler yapmasını ev işi yapmasından daha cok severim. Bir gün, daha o belirttiğim evin işleri bitmeden kaynanamlar geldi. Benim ufak tefek anneme yardım ettiğimi görünce ortalığı ayağa kaldırdı. Ben bu halimle niye bu işlere girişirmişim, annem niye bu kadar acele edip boşuna para harcarcayıp o kadar malzeme almışmış şu an ztn durumları fazla yokmuşmuş (ki hep öyle der ama neticede herşeyin en yenisini en güzelini alıp herkese hava atar eşim ile kayınbabam da ortak calıştıkları icin bize pek bişey kalmaz hatta gören der ki o yeni gelin ben kac senelik evli evlerimizin düzeni o şekilde yani... ). Bunun üzerine annem de herşeyi kendi cebinden ödediğini ve kimsenin parasını harcamadığını söyleyince (ki gercekten kendisi ödedi) kaynanam lafı nasıl cevireceğini şaşırıp yok sen yanlış anladın ben öyle demek istemedim fln demeye başladı.
Bir gün eşim işyerinden aradı. Yeğeni'min doğumgünüymüş carşıya cıkıp pasta yaptırabilirmisin bizimkiler gelip bizde kutlicaz dedi. Yeğenini cok severim ufaklık da beni cok sever ama cocuğun annesinin evi dururken bizim evimizde kutlamamız cok tuhafıma gitti. Bütün hafta hamile hamile calışan ve her gün yorgunluktan neredeyse saat 8 de uyumak icin yatağa düşen ben, haftasonunu doğumgünü hazırlıkları yaparken buldum kendimi. Üstelik anneme yardım ederken bana o kadar yorma kendini senin bu halinle yapacağın iş mi o diyen kaynanam kılını bile kıpırdatmadı bütün gün.
Neyse aradan aylar gecti ve ben bir sonraki doktor kontrolümü ip ile cektim, cünki eşim ilk defa benimle gelip cocuğumuzu görüp kalp atışlarını duyacaktı.. en azından biz öyle düşünüyorduk. O gün geldi ve muhteşem bir gün olmak yerine hayatımdaki en kötü günlerimden biri oldu o gün. Sebebi ise o gün cocuğumuzun kalbi artık atmadığını öğrenmek zorunda kaldığımızdı. Eve vardıktan ve önce annemi arayıp acı haberi verdikten sonra kaynanamı aradım. Ben teselli etmesini beklerken haberi aldıktan sonra telefonda bana bağırmaya başladı. Herşey benim yüzümden olmuşmuş.. o bana o kadar yapma demişmiş ama ben onu dinlememişim.. annem ile birlikte o işlere girişmeseydik cocuğum şimdi yaşıyor olcakmış. Telefonda kendiliğinden gecmiş bir şekilde bağırınırken kayınbabama annem hakkında dedikleri de şuydu: o kadın evimizi yıktı! Kız iki hafta orada kaldı eminim ki orda da iş yaptırmıştır kıza!
Eşimi telefona isteyip ona da öfkesini belli ettikten sonra tamam kapat telefonu geliyoruz dedi. Eşime dönüp, geldiğinde de böyle bağırıp anneme laf söyliyecek ise hic gelmesin dedim ve eşim de kendisinin gelmesi gerekmediğini belirtmesine rağmen kaynanamı kimse tutamadı. Yarım saat sonra cümbür cemaat geldiklerinde kapıdan girir girmez yine bağırmaya başlayan kaynanam, benim dayanamayıp ve ağızımdan birşey kacırıp saygısızlık etmemek icin odama cıkmamı saygısız bir davranış olarak algılayıp yine eşime beni şikayet etti.
Eşim beni ikna edip birlikte yine oturmaodasına gectiğimizde kaynanam sanki başka birisiymişcesine beni teselli etmeye calışıp onun da ilk cocuğu düştüğünü ve üzülmememi söyledi. Yani anlıyacağınız bir dediği bir dediğini tutmuyor ve özellikle öfkeli iken cok kırıcı olabiliyor kendisi.
Eşim de biliyor annesinin zor bir insan olduğunu ama yinede benim onu arayıp sormamı istiyor. O güne kadar da herşeyi alttan almaya calıştım ama o günki davranışı bende herşeyi bitirdi. Cok kırgın ve öfkeliyim ona karşı ama eminim ki kırgınlığımı belirtip yaptıklarını göz önüne tutarsam aramız daha da cok bozulur cünki kendisi eleştiriye hic acık birisi değil. Fakat o da tabiki benim deyiştiğimi fark edip her eşimi gördüğünde bunu belirtiyormuş. Eşim de alttan al onun da huyu öyle diyor ve ona yine eskisi gibi davranmamı bekliyor benden. Aile terbiyemden dolayı ona kesinlikle bile bile saygısızlık etmem ama bundan sonra arayıp sormak gelmiyor icimden! Eşim, birlikte ailesine gitmemizi isterse sesimi cikarmadan giderim hizmet de ederim ama durup dururken telefon acıp halini hatrını sormam bundan sonra. Veya eşim herhangi bir konu yüzünden haklı olarak ona öfkelendiğinde boşver ne olursa olsun annen o senin diyip kaynanamı kollamam mesela. Aynen bu lafımı eşime de söyledim kac defa.
Öfkemin sebebini bilmesine rağmen bu konu yüzünden cok tartışıyoruz. Ufacık bişey söylesem, sen anneme karşı bi tuhaf oldun diyip duruyor. Bu durumdan sonra nasıl tuhaf olmayım? Üstelik benim bu duygularımdan dolayı sanki sebepsiz bir şekilde o da benim annemlerden soğudu gibi bir his var icimde.
Aslında hala bir cocugumuz olsun istiyorum ama kaynanam yüzünden eşim ile aramız açılacak diye korkmuyorum da değil...
Kafam cok karışık.. Cocuk isteğim öncekinden daha da büyük ama aynı zamanda korkum da cok büyüdü.. Eşim ile ayrılıp cocuğumu babasız büyütme korkusu cok ağır basar oldu icimde bu konudan dolayı.. hatta bazen diyorum ki belki de bu sebepten dolayı cocuğum dünyaya gelemedi.. hani her şer de bir hayır vardır derler ya...
Sizce ne yapmalıyım?
Tek duam herşeyin hayırlısı olması ama artık beynim düşünmekten yoruldu diyebilirim... Yanlış mı düşünüyorum kaynanam konusunda? Siz olsanız yinede eskisi gibi davranırmıydınız? Ayrılık yoluna kadar gidermi bu olay?
Annem bize geldiginde mutlaka bir gün bile olsa kaynanamlara giderdik.. yaptığı onca şeyden sonra annemin artık kaynanamı göresi bile yok..
Bu konu haricinde eşim ile benim aramda hic bir sorun yok.. Annesi bu kadar zor bir kişilik olmasa eşim ile ömrümüzün sonuna kadar beraber kalacağımızdan 100/100 emin olurdum cünki birbirimizi cok seviyoruz.
caresizim...
okuduğunuz icin teşekkür ederim.
o an orda olmadığı icin duymamış o yüzden bişey diyemezmiş diyor kendisiBence sorun kesinlikle esinizde.Hangi hakla anne babasını size bagirttiriyorr.herkese haddinide yerinide bildirmesi lazım.kv-kp ne curretle size bağırır,eşiniz buna nasıl.musade eder anlamadım..