Kaynanam ne bu evde huzur veriyor nede oğlundan ayrılmayı kabul ediyor, ne yapacağım?

Emin misiniz bunun daha uygun olduğuna.
Görümcenin hangi şımarıklığı.
Acısı olan bir insanın hastaneye gitmek istemesinden daha dogal ne olabilir ki?
Kapris yapan ve düğmeye basan konusahibi bence...

Olaya sarkastik ve ya ironik bakarsak evet eminim....
 
adamın ne suçu var burda biri eşi birisi annesi hangi birine ne desin

annesine sus karısına da sakin ol desin

para kazansın ayrı eve çıksın ya canım 4 aylık evliyiz bi korunalım hemen çocuk yapmayalım desin...

yani mantıklı davransın işin içinden çıkamayıp kafasını yerlere atmasın...
 
Görümceniz orada hasta, siz kapris yapıp durmuşsunuz..
Hamileliğin etkisi mi bilemedim ama biraz fazla olmuş.
O kadar ısrar etmelerine rağmen hem gitmiyorsunuz hemde korkuyorsunuz.

Bu nasıl iş anlamadım..Yazık eşinize çok yazık..
İnanın bu hikayede tek masum eşiniz ve ne hale getirmişsiniz elbirliğiyle onu.

Görümceniz hasta, hastaneye giden birini anneniz neden arıyor, neden hesap sorma zamanını ayarlayamıyor ?
Siz neden şikayet ediyorsunuz annenize ?

K.validenizin ettiği küfür, sizin ona ettiğiniz küfürler çok laçka, çok adap dışı.
Çok çok şaşırdım.Nasıl bakıyorsunuz birbirinizin yüzüne.Eşinizin yüzüne nasıl bakıyorsunuz ?

Boşatan kim anlayamıyorum..
Hamile halimle eşimden ayırıyorlar diyorsunuz ama hasta biriyle uğraşan insanlara valiz toplayıp gitme kaprisini yapıyorsunuz.

Birinci hata sizin, ikincisi sizin annenizin, üçüncüsü o saygısız kabul edilemez küfrü yapan k.valideniz.
Bu arada merak ettim, 4 aylık evlilikte nasıl bu kadar düşman olunabiliyor, görümceyle dahi aranız bozulmuş, sebebi ne ?

4 aylık evlilik ve böyle bir hayat..
Amacınız gerçekten olay çıkarıp evleri ayırmak mı bunu çok merak ettim.

Toparlanmak zorundasınız.Kendinize olan saygınızı yeniden kazanın.
Eşinizin kıymetini bilin ve o yavrucağı böyle bir ailede nasıl doğuracağınızı değil önce kendinizi düşünün, yuvanıza kıymet verin.Evliliğin kutsallığını tekrar hatırlatın kendinize ve eşinize.
 
hala görümceye " nazlı bebek " diyor ya,hastaneye gitmek için gelinden izin alacak görümce.
Evde yalnız kalamayan ana kuzuları kocaya varmasın bir zahmet evlilik bu kolay değil,yalnız kalıyorsun bazen gece eşini bekliyorsun.
Madem yaşın ergin değil,madem korkuyorsun evlenmeyeceksin,evliliği ilk ay yapılan aktiviteden(çocuk yapmak ) ibaret sanıyorlar.
şimdi sorsan yanlışlıkla hamile kalınmıştır şu kk'da normal yolla seviştik hamile kaldım diyen bir tek insan evladı görmedim.
Herkes kazara kalmış!
Kimseye acımıyorum kınamıyorum da zerre kadar da üzülmedim ne yalan söyleyeyim.
Evlen ilk aydan hamile kal,görümce hasta oldu hastaneye gidiliyor diyekocaya çemkir,kayınpederi tersle, anneni ara evi terket,sonra dayağı ye ,otur.
Bu davranışların devamında ne yaşanırdı ki daha ne yaşanabilirdi.
Yaşanması gereken sıralama yaşanmış.
Benim de oğlum rahatsız olsa düşse yerlerde bayılsa görümce hasta oldu diye oğluma surat yapan gelini yolarım.


katılıyorum sana. Tencere kapak olayı tam da bu duruma göre.ailelerin kültür seviyeleri denk gelin kaynana muhabbeti gelinin annesiyle damat öylesine.allah akıl fikir versin ne diyelim
 
bir kere ev ev üstüne olmaz diye boşuna dememişler, niçin en başından beri aynı evde oturuldu. En candan en tonton kayınvalideyle bile oturmak sıkıntıya yol açabilir. Benim anneannem bile bizdeyken ne kadar tatlı mazlum bir kadınsa oglunun evinde o kadar koltukları kabarık gururla oturan biraz da patron pozlarına yatan bir kadın. Değil oğlan annesi, kadınlar kendi anneleriyle bile aynı evde otursa, hatta ortada bir koca dahi olmasa, kız bekar olsa, bir yaştan sonra sorunlar yaşanmaya başlar.. Tartışmasız şu bir gerçek ki bir şekilde kendi evinize çıkmanız lazım...

Kayınvalideye gelince, el karşılıklı ses verir. Ve tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır demek istiyorum. Kısa bir hikaye var, gelin bir gün nefret ettiği ve aynı evde yaşadığı kayınvalidesinden kurtulmak için hocaya gider, "aman hocam bir büyü yap ki bu kadın ölsün gitsin" der. Hoca bir karışım hazırlar ve geline verir, verirken de "bunu al kayinvalidene içir, lakin büyünün tutması için 1 ay boyunca onu hoş tutman, onunla iyi geçinmen lazım. Bir ay iyi geçindikten sonra büyün tutacak ve kayınvalidenden kurtulacaksın" der. Bizim gelin bir şekilde büyülü karışımı kayınvalidesine içirir ve başlar iyi geçinmeye. "Annecim bir şey ister misin?" diye etrafında pervane olur, güler yüzünü esirgemez, sevdigi yemekleri yapar, onu hiç yormaz üzmez. 10 günün sonunda bir bakar ki o huysuz kayınvalide gitmiş yerine bir melek gelmiş. Gelin kaynana olmaktan çıkıp ana kız oluvermişler. Gelin koşarak hocaya gider "aman hocam" der, "boz bu büyüyü, benim annem bir meleğe dönüştü, ne olur ölmesin!". Hoca da der, "kızım, o büyü de değildi zehir de, zaten ölmeyecek annen, ben senin onun içindeki iyiliği güzelliği görmeni sağladım" der. 10 gün iyi davranmak en kötü insanı çözer, değiştirmeye yeter.

Ama kayınvalide sütten çıkmış ak kaşık da demiyorum. Belli ki oglunu da kocasını da pıstırmış. Bunun tek çıkar yolu ayrı eve çıkmak. Ama ilişkileri düzeltmekte fayda var, nefret dahi ediyorsanız o kadından, ogluna olan sevginiz saygınız hatrına ayrı eve çıkana kadar katlanın. Evde yalnız kalamama sıkıntınıza çareler arayın ve ailevi sıkıntılarınızı asla annenizle paylaşmayın, belli ki sıkıntılarınızı hafifletmek yerine ortalıgı daha beter karıstırıyor, sizi de dolduruşa getiriyor. Ne anne babanızı eşinize kötüleyin, ne eşinizi anne babanıza.. Ev içinde yaşanan ev içinde kalsın.
 
Son düzenleme:
bizmi kizlarimizi ve oglumuzu egitemiyoruz
evliligi cocuk oyuncagi gibi görüyorlarki
4 aylik kiz icin annesini babasini brakan oglan baska kadin icin senide birakir diyemiyoruz kizlarimiza
ogullarimizada esinin annenin yerini ögretemiyoruz
evliligin sorumlulugunu almak icin ayri ev acamiyan oglani niye eveririz
cocuklarimia en güzel okulda okumayi her keze saygiyi ama kendi ailesine esine saggiyi sevgiyi merhameti ögretemiyormuyuz
hem gelin oldum hemde su anda evlenmeye hazir oglum var böyle kizlarin simarikligini okuyunca nasil insanlar var yarap bizi koru diyorum
ne olursa olsun saygi giderse her sey biter
 
Merak ettiğim birşey daha var,siz evde gündüz bile yanlız kalamıyorsanız evi nasıl ayırmayı düşünüyorsunuz?Annenizin evine mi taşınacaksınız?

Bu yönü hiç aklıma gelmemişti.Gerçekten zekice bir soru.. Bende merak ettim.
 
Bizim ailede de böyle bir evlilik yaptırıldı bir erkeğe ve herşey çok daha kötüye gitti.
Daha bu yaşanlar ne ki neler yaşandı yazmaya cesaret edemem ben.
İnsan nasıl kıyar çocuğuna nasıl kendi elleriyle yapar bunu aklım almıyor,çocuklarını hiç mi sevmiyor bu insanlar?
Kimi insanlar var 25 de evlenir kimisi 35 de olgunlaşır.
Kız annesine yorum bile yapmak istemiyorum,banlanırım.


Bir cok evlilikler türkiye de bu sekilde gerceklesiyor. Bütün toplumsal sorunlari dile getiyoruz ama cevabi en dipte o ailede. Kizlarimiz okumadiklari icin ev kizi statüsünde evlilik icin hazirlik yapmaya basliyorlar. Genc yasta evleniyorlar. Bazen onlarin dünya ya gelmede tek amacinin evlenmek ve cocuk yapmak oldugunu düsünüyorum. Cok yazik....

Egitimin her ne kesimden olsursa olsun , alinmasi gerektigini düsünüyorum. Herkes üniversite mezunu olmak zorunda degil. Ama kendi ayaklari üzerinde durabilmeliler.
 
Soke olarak okudum yazinizi. Bu ne kapristir böyle.
Ben evde tek kalmaktan korksam ve esim gelse " itersen yat dinlen" dese, " ay asla kalamam tek, kesinlikle sizle geliyorum" derim.
Kim istemiyorsa istemesin.
Ayrica resmen olaylari bu noktaya getirmek icin urasmissiniz, yani baya bir efor gerekli olaylar bu seviyeye gelsin diye.
Kayinvalideniz zaten insanliktan nasip almamis, cünkü ne olursa olsun bir anne ogluna " bu evden gidersen ölüme gelme" diyemez, hamile esini bosamasini hic söyleyemez.
Yani kaynana gelin siz birbirinizi bulmussunuzda, arada olan o zavalli esinize olacak, daha cok krizler gecirir gibi geliyor.
 
Bir cok evlilikler türkiye de bu sekilde gerceklesiyor. Bütün toplumsal sorunlari dile getiyoruz ama cevabi en dipte o ailede. Kizlarimiz okumadiklari icin ev kizi statüsünde evlilik icin hazirlik yapmaya basliyorlar. Genc yasta evleniyorlar. Bazen onlarin dünya ya gelmede tek amacinin evlenmek ve cocuk yapmak oldugunu düsünüyorum. Cok yazik....

Egitimin her ne kesimden olsursa olsun , alinmasi gerektigini düsünüyorum. Herkes üniversite mezunu olmak zorunda degil. Ama kendi ayaklari üzerinde durabilmeliler.

Evet kadın kendi ayakları üzerinde durabilmeli ama buna güvenerek de pervasızca davranmamalı, en ufak şeyde çantasını toplayıp gitmemeli. Kadının ailesi de onu yatıştırmalı, dinleyip anlamalı ama kalitesini bozmamalı, burnunu sokmamalı, olaylara iki cepheden bakabilmeli "topla bavulunu gel" dememeli.
 
Soke olarak okudum yazinizi. Bu ne kapristir böyle.
Ben evde tek kalmaktan korksam ve esim gelse " itersen yat dinlen" dese, " ay asla kalamam tek, kesinlikle sizle geliyorum" derim.
Kim istemiyorsa istemesin.
Ayrica resmen olaylari bu noktaya getirmek icin urasmissiniz, yani baya bir efor gerekli olaylar bu seviyeye gelsin diye.
Kayinvalideniz zaten insanliktan nasip almamis, cünkü ne olursa olsun bir anne ogluna " bu evden gidersen ölüme gelme" diyemez, hamile esini bosamasini hic söyleyemez.
Yani kaynana gelin siz birbirinizi bulmussunuzda, arada olan o zavalli esinize olacak, daha cok krizler gecirir gibi geliyor.

amacim kimseyi korumak degil burada. hamile esini bosamasini hic söyleyemez demissiniz. ben en az 2-3 tane anne biliyorum ve taniyorum ki ogullarini bi evlendirmeye bide bosamaya meraklilar. yan komsumuz oglunu zorla evlendirdi sonra ne yapti etti 1 cocuktan sonra bosatti karisindan. insanin ici kötü oldumu ha kv olmusun ha anne olmusun hic farketmez
 
Evet kadın kendi ayakları üzerinde durabilmeli ama buna güvenerek de pervasızca davranmamalı, en ufak şeyde çantasını toplayıp gitmemeli. Kadının ailesi de onu yatıştırmalı, dinleyip anlamalı ama kalitesini bozmamalı, burnunu sokmamalı, olaylara iki cepheden bakabilmeli "topla bavulunu gel" dememeli.

Evliliğini emekle oluşturan,ayakları üstünde duran,makul bir yaşta evlenen kadın ne böyle kaprisler yapar,ne birlik oturmak zorunda kalır ne de evliliğini riske atar.
Zincir gibi herşey.. Bir olay diğerinin sonucu veya nedeni.
Kendine güveni olan hangi kadın "nazlı bebek görümce doktora gidiyor "diye bu kadar olay çıkartır ki?
Umrunda bile olmaz,belki sadece kaygılanır cidden birşey oldu mu diye..
Ötesini umursamaz bile..

 
Geçen akşam görümcem rahatsızlandı hastaneye götürelim dedi kayınvalidem. Görümcemle benim aram açk diye eşim gelip bana gelirmisin sende diye sordu. Evde tek kalmaktan korktuğum için gelirim niye gelmeyeyim dedim. Sonra eşim, neyse aşkım sen uyu dinlen en iyisi dedi. Görümcemin gitmemi istemediğini düşündüm, eşiminde uygun bi dille bana anlatmaya çalıştıgını düşündüm. Kırıldım ve tamam gelmiyorum dedim. Kırıldığımı anladı, sonra kayınpederim hadi kızım hazırlan dedi, ben uyuycam baba siz gidin dedim. Kızım gündüz duramıyosun evde gece nasıl durcaksın dedi. Eşimde baya ısarar etti, yanlış anladığım için özür filan diledi ama bi kez kırıldım ya gitmekten vazgeçtim. En sonunda kayınvalidem oğlum hadi yürü kız kapıda bekliyo dedi ve çıkıp gittiler. Ben bekarlığımdan beri akşamları evde yalnız duramam. Tesadüf önceki akşamda kaınvalidem filan köylerinde gerçekleşen üç harfli olaylarını anlatmıştı bir iki saat. Ben onlar gdince titremeye başladım. Annemi aradım. Annem huyumu bildiği için çok sinirlendi. Eşimi aradı. Yaptığın doğru bişey mi bu saatte kızı neden yalnız bıraktın gibisinden sitem etmiş. Eşim araba kullanıyo diye açıklamaya çalışıp annesine vermiş. O da annemle biraz sert konuşmuş. Biraz ileri gitmiyomusun demiş. Annemde kızımın boynu altında kalsın, oraya gitmeseydi bunları yaşamazdık demiş annemin suratına telefonu kapatmışlar. Annem beni aradı, çıkıp gidicem bu evden dedim. Eşim aradı üzerine ona da aynısını söyledim, gitme bi yere bekle heene geliyorum dedi. Kapattı iki dk sonra aradı, kardeşim fenalaştı gelemiyorum dedi(oradan öyle emir çıktı çünkü!) Tamam geldiğinde beni bulamıycaksın dedim telefonu kapattım. Annem bir taraftan kızım gitme diye ağlıyo ben br taraftan korkudan delirmek üzereyim. Hazırlandım tam çıkıyordum kapı çaldı. Eşim karşı komşuyu göndermiş beni çağırması için. Onlara gitmemek için baya direndim ama kız sağolsun ikna edene kadar ısrar etti. Anneminde içi rahatladı telefonu kapattık onlara geçtik. Kıza derdimi anlattım baya rahatladım. 3 saat geçti ve bizimkiler geldiler. Eşim gelip beni çağırdı. Kimseyle konuşmadım direk odama geldim. Kyınvalidem peşimden odaya girip, bana bak o ananın ağzına s... dedi. Ben zaten sinirliyim, anneme de küfür edince elim ayağım boşaldı. Bağırarak annem senin ağzına... dedim. O ananla artık sık sık konuşmuyosun dedi. Sen kimsin benim konuşmama sınır getiriyosun be dedim. Üzerime yürüdü bana vurmak için. Eşim araya girdi annesini alıp odadan çıkardı. Ben sinir kriizi geçiriyorum artık ağlamaktan. Eşim beni sakinleştirmeye çalışıyor. Kapıyı tekrar açtı, kes sesini gelin olsaydın da mutfağı temizleseydin dedi, (görümcemin beceri sınavı var ve bütün bulaşıkları o uğraşırken çıkardı) bende bağırarak hizmetçi değilim ben burda git kendin temizle dedim. Si.tirgit bu evden dedi bana ben çantamı alıp çıkıyordum eşim yine önüme geçti beni tuttu. Annesini yine çıkardı odadan. Kovulduğum yerde kalamam gidicem diye ağlıyorum ben. Eşimde geldi bana sarıldı, tamam sakin ol yarın sabah gidicez. Kadın hala kapının arkasından laf sayıp duruyo. Eşiminde sinir hastalığı var, çok üzerine gidilince kriz geçiriyor kendini kaybediyor. Eşim fenalaşmaya başladı. Beni soğuk suyun altına sok dedi. Hemen banyoya götürdüm suyu açtım. Biraz ıslandı annemi çağır ayakta duramıyorum dedi. Ben zaten normalde onu taşıyamıyorum, bide hamileyim hiç tutamadım. Anne diye seslendi, annesi geldi. Bana bağırarak çekil ordan dedi, nereye çekilcem dedim cehennemin dibine kadar çekil dedi. Beni kocamdan ayırıyosun Allah seni bildiği gibi yapsın dedim. Orda bana vurmaya kalktı eşim bağırdı anne dur diye. Biz kadınla tartışa tartışa eşimi oturma odasının önüne kadar götürdük. Orada yine bana ağır şeyler söyledi bende aynı şekilde karşılık verdim. Kadın oğlunu bıraktı bana vurmaya başladı. Eşim artık tam kriz anında olduğu için beni korumaya gücü kalmadı. Yeter diye bağırarak kendini yere attı kafasını yerlere vurmaya başladı. Kadın beni bıraktı oğlunu tuttu. Eşim bayıldı. Ambulans filan çağırdık. Geldiler sakinleştirici yapıp gittiler. Ben eşimin başında ağlıyorum. Annesi bana vururken burnumun yan tarafını tamamen kanatmış. Eşim gözlerini açıyor kendine geliyor benim yüzümü görüp ağlayarak tekrar bayılıyor. En sonunda kendine geldi. Babasını çağırdı baba ne yapayım bana bi akıl ver diye. Hepsii konuşmuş karar vermişler. Hamile hamile beni boşatıcaklar. Oğlum görüyosun yürümüyo bitirin gitsin dedi. Baba öyle bişey yok. Sonunda ölüm olsa bitmeyecek dedi. E ne olacak peki dedi. Ben kovulduğum evde durmam dedim. Bizim başka oğlumuz yok öyle şey olmaz gbisinden konuştu. Gidip karısına söylemiş. Kadın hala defolup gitsin o kız bu evden diye bağırıyo ben duyuyorum. Gittiler konuştular sonra beni odaya çağırdılar. LAdın bana; ben oğlumu hiçbi yere göndermiyorum gitmek istiyosan kapı oarada gidersin, oğlumda karımı bırakmam peşinden giderim derse ne ölüsü ölüme de dirisi dirime. Sesini çıkarmadan oturcaksan otur bi kenarda dedi. Eşim beni alıp odaya geldi. Ne olur biraz daha zaman ver. Söz veriyorum sana en ufak bi haksızlık daha yapsınlar gidicez bu evden ne olur beni anla dedi. Ne evde kalmayı kabul edebiliyorum ne de onların tehdidine karşı eşime diretebiliyorum. Tamam dedim sonunda. Ertesi gün eşimin teyzesi geldi arayı bulmak için bana o kadının elini öptürdü herkes birbirinden özür diledi. Şimdi herkes birbiriyle zorla konuşuyor gibi. Eşim yokken bu ev bana mezar gibi. Daha evleneli 4 ay olmadı, boşanmak da bi rezillik, üstelik eşimi seviyorum, o da beni seviyor. Annem keşke bebek yapmasaydın kzıım senin sonun iyi değil o evde dedi. Bebekde 3 aylık artık aldıramıyorum da. Ama ondan da o kadar vazgeçtim ki artık bi şansım olsa kesinlikle böyle bi ailede onu da dünyaya getirip sorunlarla büyütmek istemem. Şuan karmakarışık durumdayım ne yapacağımı bilmiyorum...



benim açımdan bu olayda ilk suçlu sensin, sonra da k.validen:

madem evde duramıyorsun, o zaman onlar nere gidiyorsa, sen de yalnız kalmamak için gideceksin veya ben komşuya giderim diceksin...bu konuda kırılıp nazlanmaya hiç gerek yok...eşin çok iyi niyetli birisi, hatta senden özür dilemiş, insanlar kaç kez hadi kızım gel sen de demiş...çocuksu davranışlara gerek yok...hamilesin ve anne olacaksın, olgun olman lazım, bir dert varken üstüne dert eklemek olmaz...eşine zarar veriyorsun, krizlere giriyor...değdi mi bunlara?

her kız annesinin huyunu iyi bilir...benim annem mesela herşeyi anlattığı için herşeye üzüldüğü için ona herşeyi anlatmam...bu durumda anneni arayıp herşeyi anlatmaya ne gerek vardı...ama belki de anneni sinirlendirip k.valideni aramasını ortada kavga çıkmasını istiyordun?
k.valide ne derse desin sen ona bağırarak küfrederek karşılık veremezsin, o seviyesizleşiyorsa, sen de seviyesizleşmene gerek yok...
eşine acımıyorsan, kendine acı, kendine acımıyorsan, karnındaki masum bebeğe acı...
ben burda eşine gerçekten çok acıdım, seni çok seviyor, değerini bil ve artık olgun ve saygılı olmaya çalış derim, yoksa daha çok pişman olursun...
 
ben yeni gelinim
ve hamileyim kaprisde yaparım huzurda bozarım bana bişi olmaz diyen cinslerden..
ALlahım hayırlı insanlarla karsılastırsın..ne diyim!!..
 
Evet kadın kendi ayakları üzerinde durabilmeli ama buna güvenerek de pervasızca davranmamalı, en ufak şeyde çantasını toplayıp gitmemeli. Kadının ailesi de onu yatıştırmalı, dinleyip anlamalı ama kalitesini bozmamalı, burnunu sokmamalı, olaylara iki cepheden bakabilmeli "topla bavulunu gel" dememeli.

Haklisiniz. Ailenin en büyük sorun teskil ettigini yazdiklarimda da belirttim. Diger taraftan ise egitimin olgunluk ve diger güzel karakterleri verdigini düsünmekteyim.
 
X