Biraz uzun olacak ama yaşadıklarımı en kısa özeti ile size aktarmak istiyorum....
Biz eşimle dört yıllık flörtün sonunda evlenebildik.
Kendi evimizi, eşyamızı ve düğünümüzü sadece ikimiz yapacağımız için haliyle biraz uzadı evlenme işi....
Ben bekar iken ne olursa olsun her iki tarafa da uzak olma taraftarı idim, Ne kendi aileme nede eşimin ailesine yakın olmak doğru değildi.
Eşimle bekar iken oturduk uzun uzun bu konuyu konuştuk ve kirada oturma kararı aldık (yanılmışız)
Eşim karar aldığımız akşam eve gidiyor ve ailesi ile bu konuyu paylaşıyor (tamamen saflıktan) ...
Tabii ben o zaman ailesi ile tanışıyorum biliyorlar beni ve sevdiklerini söylüyorlar. Kv. olacak kadın kınalı kuzum der başka bir şey demezdi...
Neyse o akşam ev meselesi açılınca kiraya çıkıcaz vs.vs. bizim kaynana olacak kadın başlıyor salya sümük ağlamaya (Timsah gözyaşları)
Ben bu evi kim için yaptım (ha bu arada yanlış anlaşılmasın ortada bir ev yok, kendi oturdukları evin üzerine kat çıkılacak ev olacak), Siz kiralara gidin diyemi uğraştım bilindik erkek anası muhabbeti işte. Eşim de sağ olsun anasına kıyamaz ya o ağlayınca bizimkisi de beni arıyor durumu anlatıyor. Ben konuyu telefonda konuşmaktansa ailesi ile ve eşimle yüz yüze konuşmayı doğru buluyor ve yorum yapmıyorum....
Neyse tabii ertesi gün kaynanam olacak kadının evine gidiyoruz konuşmak ve konuyu netleştirmek için.
Kaynanam ağlayarak konuşmaya başlıyor
-ben bu güne kadar kim için uğraştım
-bu evde siz olmadıktan sonra ben ne yapayım
-Yıllarca didindim çabaladım ama siz kiraya çıkıcaz diyorsunuz (ortada ev yok)
-Hayır olmaz çıkmayın
ve uzayıp gidiyor bu mevzu bende tık yok kadının susmasını bekliyorum...
Nihayet susuyor ve bana söz sırası geliyor
ben...
aynı çatı altında asla şuan olduğumuz gibi olamayız, mutlaka bir yerden bir pürüz çıkar, muhakkak birimizin söylediği diğerine batar. Uzak olalım mutlu olalım. Amerika ya gitmiyoruz hoş bir kaç mahalle ötede olacağız ne var bunda. Biz her şeyi göze almışız. Hem altlı üstlü oturmak hiç bana göre değil ben rahat olmalıyım gelenim gidenim olur. Sevmem böyle şeyleri.... Anlatmaya çalışıyorum kendimi...
Karşımda beni anlamış gibi görünen kocam ve anası var....
Kaynana olacak kadın başlıyor konuşmaya
-Siz yeter ki burada oturun üst kat yapılırken girişler ayrı olur aynı yolu kullanmak zorunda değiliz.
-Ne sana ne gelene gidene karışırım, Siz çağırmadıkça yukarı bile çıkmam Yemin ederim, komşu gibi oluruz yeter ki kiraya gitmeyin diyor....
Eşim tabii dünden razı kıyamıyor anasına
bende Maalesef eşime kıyamıyorum ve kadında yemin etti ya karışmayacak haliyle güvenip kabul ediyorum (hay kafama)…
Neyse karar verildi ve ev yapılmaya başlanıyor ustalar geliyor malzemeler alınıyor bildiğiniz kat çıkılıyor parası da bizden çıkıyor. Ben de saf salak kendi evim olacak ya veriyorum paraları her ay…
Bu arada eşya alıyoruz taksit yapıyoruz ödüyoruz falan bir Allahın kulu da sormuyor nasıl yapıyorsunuz diye…
Neyse ki eşimle düğün salonunu da tutuyor sözleşmeyi imzalıyoruz ve Büyük günün tarihi belli oluyor.
Tabii her iki aileye de sürpriz bir durum bu kimse bilmiyor.
Bizim için kimse bir şey yapmadığından her şeyimize kendimiz karar veriyoruz. Düğün gününü de ailelere haber ediyoruz. Daha var 5 ay düğüne….
Ama gel gelelim her iki tarafı da aldı bir telaş sanki bir şey yapacaklarmış gibi…
Biz gidiyoruz eşimle her şeyi abartmıyorum her şeyi ikimiz yapıyoruz gelinliğimi bile kendim aldım kendi maaşımla. Gelin saçımı bile ben yaptırdım düşünün. Yeter ki tadsızlık olmasın bitsin bu evlilik muhabbeti diye…
Evi biz yaptırıyoruz dedik ya tabi ben sürekli çalışan ustaların başında olamıyorum ama kaynana olacak kadın her Dakka yukarıda…
İç kapılar geldi takıldı (her kuruşu bizden çıktı tabii)
Kaynana olacak kadın yukarıya çıkmıyor ben yukardayım çünkü…
Neyse adam kapıları taktı bende bir ara indim aşağıdan içme suyu almaya.
Kaynana soruyor
- KV. Nasıl oldu kapılar bittimi
- Ben – Hayır bitmedi ama az kaldı
- KV.- Nasıl peki güzel mi
- Ben - Güzel olmaz mı harika evin havası değişti
Diyor ve yukarı koşuyorum… Adamın işi bitti gidiyor kaynana yukarıda
- KV. - Bumu senin güzel dediğin kapı bu ne biçim işçilik böyle, çivilerin kafaları başka, kapının rengi başka….
Allahım gel de delirme
- Ben - Beğenmediniz madem siz yaptırsaydınız
Diyor ve yanından uzaklaşıyorum sinirimden gebericem…
Hem hiçbir şey yapmıyorlar hem de karışıyorlar çıldırmamak mümkün değil…
Ertesi gün İş çıkışı tekrar gidiyorum evde yine ustalar var malum
Kaynana olacak kadın sokakta komşularla konuşuyor beni görünce
KV. – Heh işte geldi benim kınalı kuzum Hoş geldin kızım…
Ben – Hoş bulduk anne…
Kaynana komşulara beni anlatıyor :
KV – Bunlar her şeyi kendileri yapıyorlar bizim hiç bir şeyden haberimiz yok valla evi de kendileri yapıyor, düğünü de…
Komşu – E daha ne istiyorsun Ayşe hanım böyle gelin dostlar başına
KV. – aman orası öyle ama sağ olsunlar işte…
Kadın memnun değil durumdan. Hem cebinden para çıkmıyor hem de ona sormamızı danışmamızı istiyor her bir şeyi…
İçeri giriyoruz dışarıda konuşan o değilmiş sanki
- Ah kızım bir gelinliğini bile ben alamadım nasıl içim yanıyor (Bu arada elimi tutuyor ve ağlıyor yine) Bari kuaföre ben götüreyim seni. (mahallede saç kesmeyi bilen bir kadın kuaför oldu)
- Yok Anne istemez biz her şeyi hallediyoruz gerek yok Sağ ol .
Diyor ve konuyu kapatıp çıkıyorum.
Velhasıl İki yüzlü oynayan kadını düğün ev eşya telaşı derken göremiyorum belki de görmek istemiyor yada konduramıyorum. Acemiliğine veriyorum. İlk Geliniyim ve hiç düğün derken görmemişler…
Neyse ki düğün günü geliyor çatıyor arada çıkan pürüzleri yazmıyorum bile…
Davetiye dağıtmak bir dert, Araba ayarlamak bir dert, Gideceğim tatil bile dert oldu kadına anlatamam…
Veeeeee evleniyoruz sonunda…
Evin işi son güne kadar sürdüğünden benim çeyizim, gelen eşya her şey kolilerde hurçlarda evin ortasında duruyor. Evde ise inşaat pisliği var son geceye kadar ustalar çalıştı yetiştiremediler. Düğün tarihini de değiştiremedik neyse evlendik. E tabi salondan çıkınca o eve gidemeyiz üzerimde gelinlik ne yatacak yer var ne girecek ev.
Otele gideceğiz eşimle öyle karar verdik zaten ev hazır bile olsa istemiyorum ilk geceyi kaynana ile aynı çatı altında geçirmeyi… Ters geliyor.
Salondan çıktık eve uğradık cüzdan almaya. Düğüne gelen akrabalar kaynana vs. kalablık bir gurup evin önünde oturmuş muhabbeti ediyor.
Ben inmiyorum tabi arabadan ne gerek var… Eşim cüzdan alıp gelecek
Arabada yalnızım eşimi bekliyorum kaynana geldi yanıma
KV. – hadi kızım insene bak halalar bekliyor seni ayıp
Ben – ya ne ayıbı anne gidicez şimdi biz geç oldu
KV. – ama bak görmek istiyorlar seni hadi gel beş dakika
Ben – bütün gece salonda görmediler mi daha neyimi görecekler
KV. – olsun sen gel yinede
Israr ısrar ısrar daralıyorum artık… Ve inmiyorum tabi arabadan.
Artık inmeyeceğimden emin olunca başka yerden vurmaya çalışıyor kaynana
KV. – hem siz nereye gidiyorsunuz bu saatte
Ben – nereye olacak otele
KV. – burada ev dururken otelde ne işiniz var
Ben – evde yatacak yermi var Anne???
KV. – E o zaman bizde kalın gitmeyin
Ben – ohaaaaaaaaaaaa diyorum yaaaaa ilk gece….
En nihayetinde eşim geliyor arabaya basıp gidiyoruz. Ertesi gün Güneye gidicez balayı için eve uğrayıp valiz alacağız. Akrabalar hala evde. Yazın ortası bende de diz üstü etek var
KV. – Hoş geldiniz nasıl geçti geceniz
Ben – ses yok nasıl olsun… Sanane be kadın sanane
KV. – Senin eteğinde kısa imiş oğlum nasıl izin verdi giymene
Ben – İlk defa giymiyorum bu eteği Anne oğlun da ilk defa görmüyor…
Belli saracak bana bu kadın…
Tatile gittik günde 35 kere aradı ne yediniz ne içtiniz ne yaptınız offff….
Eve döndük günde 20 kere yukarı çıktı ev düğüne yetişmedi ya, Millet merak ediyormuş, komşular evi görecekmiş, Çeyiz sermesi olmamış
Millete neyi göstereceksem artık olay olmuş bitmiş hala ev görme derdindeler
Kadına istemiyorum diyorum her seferinde başka bahane ile geliyor karşıma.
KV. – Evin kirlenmesin istiyorsan hamur işlerini ben yapar getiririm sen sadece çay demle…
KV. – Tabakları bardakları da ben getiririm.
KV. – İstersen mevlüd okutalım
KV. – Valla çok kişi gelmicek
Daha neler neler… Israrla hayır hayır diye diye umudunu yitirdi.
Bende iş başı yaptım konu kapandı…
Evlendikten bir ay sonra hamile kaldım (Şükürler olsun.)
Bu arada kaynana ile atışmalarımız falan yok artık huyuma suyuma gidiyor. Ne istersem yapıyor, bana karışmıyor . Bildiğiniz melek oldu kadın bir kanatları yok.
Sürekli bunumu yersin kızım ne yapayım sana kızım ne pişireyim tatlım canın istiyor güzelim
Devamlı bu haldeyiz. Nede olsa torununu taşıyorum ben üstelikte İLK TORUN…
Keşke hep böyle sürseydi de ağız tadımız bozulmasaydı.
Kendi annem bile imrenirdi babam hep kayınvalidenin kıymetini bil kızım seni evladı gibi görüyor deyip nasihatler verirdi…
Yaptığımız programa göre ilk üç ay doğum izini ben bakacağım çocuğa sonra kaynana bakacak emekli çünkü evde tüm gün…
Ama evdeki hesap çarşıya uymadı Kaynana olacak kadın her şeyi mahvetti sağ olsun…
Bir gece aniden sancılandım ve hastaneye gittik. Eşimle sözleşmiştik kimseye haber vermicez milleti başımıza toplamıcaz diye. Sağolsun sözünü tuttu ve doğum gerçekleşene kadar kimseye haber vermedi. Kızım doğdu odaya çıktık ondan sonra aileleri aramaya başladı. Kaynana kayınpeder koşa koşa geldiler hastaneye loğusa yatağımda yatıyorum daha kendime gelememişim laf sokuyor göya iyiliğimi istiyor:
KV. – İnsan bir haber verir birde alt katta oturuyoruz nasıl çıkıp gelmişler kimsesizler gibi
KV.- Ama tabi yok bizi insan yerine koyan yok
Eşim – haberin olsa ne olacak anne sen mi doğurtacaktın?
Sessizlik….
Ve kızım ağlar herkes ona adapte…
Gece hastanede kaldı kaynana yanımda gitmedi kadın ya annemde var ama bütün gece ara ara laf sokmalar, İğnelemeler. Benim sancım var lohusayım birde bununla uğraştım…
Sabır sabır sabır…
Eve çıktık loğusa yatağımda yatıyorum sözüm ona konu komşu bebek görmeye geliyor. Küllüm yalan millet evi geziyor göremediler ya bebeği gören yok…
Artık kızım oldu 45 günlük kaynana yarım saatte bir yukarıda kapı açmaktan gına geldi en sonunda patladım:
- Ya burada dur aşağı inme yada bu kadar sık gelme.
Yazın ortasında doğum yapmışım, Bebeğimin gaz sancısı var gece uyumuyor, Göğüs uçlarım yara olmuş resmen kanıyor ve kızım emmek istiyor emziremiyorum acıdan… Evde yarı çıplak dolaşıyorum emzirmek için uğraşıyorum sıcakta kaynana her seferinde bir komşu ile kapıma dayanıyor.
Siz olsanız ne yaparsınız bu durumda arkadaşlar???
Bana cevap verin sonra neler olduğunu yazayım…