K.k'nün güzel hanımları, siz olsanız bundan sonrası için nasıl davranmayı seçerdiniz?

Eşlerinizin ailesi ile mutlu olmadan (onları yok sayarak), eşlerinizle mutlu olabilir misiniz?


  • Ankete Katılan
    238
Kendileri bilirler ister kayinvalidenin baskilarina boyun eger seninle gorusmezler keyifleri bilirse gorusurler cok dert etme benim kayonvalide problem yasasak belki kendi kardeslerine belki baski kurabilir ama yegenlerine onlarin eslerine sozunu geciremez onlarla da kafam uyusursa gorusurum uyusmazsa gorusmem,bana kendi akrabalarim yeter.Ekonomik bagimsizligimi elde edeyim de esimin hismi en son derdim acikcasi...

Bizimki öyle değil işte ailenin erkek fertleri bile bu hanımdan çekinir malesef. Nasıl bir yüz ifadesi var siz düşünün artık. Eşinin söz geçiremediği bir kadına kim söz geçirebilir ki?
 
Herkese Merhaba, uzun zamandır burayı takip ediyorum ve takıldığım bir noktada sizlerden fikir almak istiyorum.

Eşimle evlendiğimizde ben 24, eşim ise 29 yaşındaydı. Severek,isteyerek,aşık olarak,eşimin peşimden çokça koşması sonucunda, gençliğin ve güzelliğin de vermiş olduğu o özgüvenle, çok da hesap yapmadan evlendik. 3 yıllık evliyim.

Eşim 2 kardeş, bir abisi var; dolayısıyla benim de bir eltim. Eltim devlet memuru(öğretmen), kendi parasını kendisi kazanan, mesleği dolayısıyla aile içinde kendisine en üst sıralardan bir yer ve saygı sunulmuş. Sülalenin en iyi gelini,ılımlı,güleryüzlü,pasif :) 10 yıldır kv ile aynı apartmanda yaşıyorlar fakat eltim her anlamda kısıtlanmış durumda; arkadaşları ile dışarı çıkmak,sürekli ev oturmaları,eşiyle sık sık çıkıp gezmeler,yalnız tatile gitmeler vs hiçbiri yok. Sabahtan akşama kadar birlikteler, uyurken ayrılıyorlar. Kv, eşiyle arasında olan duygusal boşluk ve sorunları çocukları ve dolayısıyla hayatına dahil edeceği gelinleri ile doldurmak isteyen, kendimce "bencil" ve "herşeyi en iyi kendisi bilen" bir insan. Bende aynı apartmana karşı olmama rağmen, en başında çok saf ve iyi niyetli olduğumdan; diğer gelini ile de durum aynı olduğundan kabul ettim. Nişanlılık dönemimde gidip gelirken bana gayet de normal, eltime davrandığı gibi davranıyordu. Eşimde bilhassa annesine ve o diğer 3 kişiye bağımlı gibi durmuyordu.

Beni güle isteye aldılar, bu arada bende ailemin tek kızıyım. Fakat evlendik, ilk sabah baktım eve kahvaltılık namına hiçbir alışveriş yapılmamış ve kv ye çıkmamız istendi. Eşime bizim kültürümüzde bunun ayıp olduğunu söylesem de çıktık, doğal olarak ben hiç birşey yiyemedim utandığımdan, derken balayına gidildi gelindi. Sonrasında hayatımın en kötü,en kabus yılı başladı.

Şirketim kapanması dolayısıyla,düğün arefesinde işimden ayrılmıştım. Her sabah bir görev gibi yatağımı toplar toplamaz,eşimin kahvaltısını verip işe yollar yollamaz erkenden soluğu yukarda kv min yanında alırdım. Kural böyleydi, bir gün gitmesem sorun olur,surat asarlar kv laf sokardı. Eltim, eşim,abisi ve babası herkes kahvaltı eder etmez işe kaçıyorken, benimse gidecek bir işim yoktu. (Ben üniversite, eşim ise lise mezunu) fakat öğretmenlik gibi temiz bir mesleğim olsaymış, bende çalışabilirmişim dedi kayınvalidecim. Diğer işleri önemsiz ve saçma gördüklerinden, çalışmak istediğimde karşı çıktılar. Keseler, kararlar ortaktı, kimse yeni gelin olarak "alışabiliyor musun, nasılsın, ne hissediyorsun, fikrin ne" diye sormazdı. Eşimin küçük çocuk olması sebebiyle de olabilir, abisi ve yengesi daha kıymetliydi. (babanın yerine şirkette abi geçtiğinden diye düşünüyorum; parayı kazanan her zaman daha değerlidir) Sonrası sürekli her yaptığım işi elimden çekip yapmalar, beğenmemeler, sürekli bana ve aileme laf sokmalar, hergün acımasızca eleştiriler,aşağılamalar, beni beğenmemeler başladı. Bense hep sustum,cevap vermemeyi "saygı" zannettiğimden. Çok şükür yaşadığım sıkıntılar beni daha çok yöneltmişti Rabbime, ve kendi isteğimle kapandım bu arada. Ve her sıkıntıda ona sığındım,neredeyse her gün ağlıyordum... Kendi kararımla yaptığım evliliğim, tam bir hayal kırıklığı olmuştu. Kocamla yalnız kalmak istemem, yalnız dışarı çıkmak istemem sorun oldu. Heryere birlikte gidilmesi gerekiyordu, çağırmayınca surat asılıyordu, sürekli birlikten kuvvet doğar empoze edilmeye çalışılıyordu. Ailesine kısa sürede alışmam beklendi, insanlara ismiyle değil "abi" "abla" şeklinde hitap etmem bile söylendi, bana göre ise herşeyin bir vakti vardı.

Sonrası çok daha kötü şeyler yaşadık,ailem evden kovuldu,eşim dolduruşa gelmişti ve her seferinde eşimin benim yanımda ve arkamda durmaması beni tüketti.(bu olay diğer paragraftan sonra) Surat asmaya başlamışım farkında olmadan,bunlar bahane edildi. Tüm gün aşağılanan bir insan başka ne yapabilirdi ki? En son dayanamadım eşime anlattım, abarttığımı söyledi, arada kaldı. Kısacası ailesi ile aramdaki dengeyi koruyamamışken, annesi yanındayken bile bana defalarca hakaret ettiğinde haksız yere "sadece gülümsedi" ortamı yumuşatmak adına".

Çok sevdiğim eşimden nefret eder oldum, huzursuzluklar başladı. Ben onun ailesi ile evlenmiş ve bir kocam daha olmuştu. Hiç böyle hayal etmemiştim. Bu arada 8 kilo vermişim 6 ayda, sonunda dayanamayarak ailemin yanına geldim. Ailemin o zaman herşeyden haberi oldu. Sonrası özürler vs tekrar bir şans verdim. Çünkü kocam beni dövmemiş,sövmemiş, aldatmamıştı ! Ailemin isteği üzerine barıştım. Her eve dönüşümde, küçük olduğum için kv nin ayağına gidip, özür diledim, hep alttan aldım eşimin hatrına. Ama böyle oldukça kendi hatalarını da görmez oldu,bildiği gibi devam etti.

Sonrası bana iyice düşman oldu eşimin ailesi, kv evden gitmemi sindiremedi çünkü eski kafalı idi hiçbir zaman kendisinin bundaki etkisini kabul etmedi. Eşim çaresizce "artık yukarı çıkmayacaksın,mutfağımızı da ayırıyoruz" çözümünü buldu. İyi hoş, ama aynı binada çok zordu bu. Mutlaka denk geliyorduk, her gördüklerinde düşmanca bakıp, moralimi bozup, gitmem için tüm şartları zorluyorlardı. Eltim, kp ve abisi de eşim gibi evde pasif ve sözü geçen kişiler olmadığından aileden kimse sahip çıkamadı bana yada kimse karşısına almak istemedi kv yi. Birgün herkes işteyken kv ye tüm cesaretimi toplayarak, konuşmak üzere gittim. Amacım sadece yapıcı olmak ve bu huzursuzluğu düzeltmekti. "Ben size ne yaptım anne" dedim yalnızca. Neden her iki gelininize farklı davranıyorsunuz? Yemin ederim saygı çerçevesinde bir konuşmaydı ve asla haddimi aşmadım; aşsam en başında bana onca lafı söylerken zaten aşardım. İlk günden itibaren benim için "bir büyük" ve "anne" olduğu için sevmesem de saygı duymaya çalışıyordum. Ben sizi ayırmıyorum, ikinizde el'siniz sonuçta benim için dedi. Fakat evlendiğim ilk günden itibaren her konuda bana eltimi örnek gösterdi ve kendim olmamı değil de onun gibi olmamı istedi. Olmaya çalışmak için kendimi zorlayınca da "yapmacıksın" dediler. Evet zorla olmuyordu,ne yapsam olmadı yani. Eşim eve gelince de "gelin bana saygısızlık yaptı vs diye kocamı güzelce doldurmuş" ve kavga kıyamet.
Sonuç tekrar ayrılık, fakat bu kez yaşadıklarımı haketmediğimi düşündüğümden "anlaşmalı boşanma protokülünü imzalayarak".
Çünkü artık eşim de kötü davranıyordu bana ve o evde kalmam için hiçbir sebep yoktu...

Eşim evde yokken kendime ait neyim varsa topladım birkaç kuzenim ile. Ve hepsi o eşyaların araca yüklenmesini yukarıdan izledi. Bir Allah'ın kulu da aşağı inip, ne oluyor,nereye gidiyorsun, sen bizim namusumuzsun falan gibi yalan cümleler dahi olsa kurmadı (!) Çünkü istedikleri buydu. Ama çok yorulmuştum, Allah'ından bulsunlar dedim ağlayarak çıktım evimden.

Yaklaşık 2 ay babamın evinde kaldım, kimse gelmedi. Eşime onlara uyum sağlayamadığımı söyleyip, beynini yıkayıp, vicdanlarını rahatlatmışlar ailecek. Fakat evimde, düzenim, temizliğim,eşime ve evliliğime karşı özverim çevrem tarafından da bilindiğinden; ailecek ortak görüştüğümüz arkadaş çevremizin de baskıları üzerine; hasretime de dayanamayan eşim, aklı başına gelmiş ve çok pişman olmuş bir şekilde samimiyetiyle geldi bu kez. Ve herşeyin bu saatten sonra benim istediğim gibi olacağı sözünü verdi.

Biraz süründürdüm, günlerce beklettim... Önce kendime bir iş buldum, sonra farklı bir ilçeye taşınıp, kiraya çıktık. Ailesi eşimi reddetmekle tehdit etti, altından yıllardır kullandığı babasına ait olan aracı aldı, çıktığımız evin kirasını vermeyerek (şuan hala boş) ,annesi duygu sömürüleri yaptı benimle barışmaması için! Sonuç olarak eşim ilk kez dik durdu ve o binayı terkedip, tüm tabuları yıktık. (bu yıllardır kimsenin yapmaya cesaret edemediği bir baş kaldırı idi,o saatten sonra da ebedi bir düşman kazandığımı biliyordum fakat eşimden böyle bir şey de beklemiyordum. Kafamdaki şey ayrılıktı,hazırlamıştım kendimi gayet dik duruyordum)

Karşılıklı sözler verdik, geçmişin açılmaması üzerine, kendi kurallarımızla kurduğumuz düzenimizde Şuan 1,5 yıl oldu, eşimle aramızda bir problem yok çok şükür. Ailesi ile görüşmüyorum, başta kendisi de gitmiyordu ama yeğenlerini özlediğinde görüp geliyor.(zamanla affetti, neticede aile; yeğenlerine arattırıp çağırıyorlar gitmeyince) Bayramlarda gitmeyi teklif ediyorum, beni götürmek istemiyor, bir laf söylerler üzülürsün yine diye. Çünkü gerçek yüzlerini gördü, zamanında inanmıyordu. Bu şekilde de içime sinmiyor. İlerde eşimle olan ilişkimi etkiler diye kokuyorum ?
Geçtiğimiz bayram kendisi de gitmedi. Düğünlerde görüşüyoruz mecburen, onda da masalarına oturduğumda, kv ve eltim kalkıp masa değiştiriyorlar,yüzüme bakmıyorlar. Şimdi yine eşimin kuzeni nişanlanıyor, sizce gitmeli miyim geçen seferki terbiyesizlikten sonra?
Toplum içinde gülümseyip belli etmesemde, çok üzülüyor ve görüştükten sonra bir süre kendime gelemiyorum...

Sıla-i rahim yapmak istiyorum ama karşı taraf da "gençler,cahiller,yapmışlar bir hata" diyip büyüklük gösteren bir "anne" yok. Kayınvalide bizi kabul etse, diğerileri ses çıkarmaz bile eminiz.

Bu sene kpss ye hazırlanıyorum ayırca, haftanın 5 buçuk günü çalışıp, kalan 1,5 günde de kursta oluyorum yani kendime ayıracak bile vaktim yok. Siz olsanız bu saatten sonra, eşinizin ailesi olan ilişkinizi nasıl devam ettirirdiniz?

Ve bir bebeğim olduktan sonra, durumlar nasıl olur kestiremiyorum. (eltimin 5 ve 2 yaşlarında olan iki çocuğunu da kv büyüttü, hala da büyütmeye devam ediyor kimseye bırakmaz annesinden başka. Hastaneye gelip, ortamı gerecekler diye doğum bile yapmak istemiyorum tövbe :) Bebek sahibi olmak için uygun kıvama gelmek gerekiyor her iki anlamda ama bizim aile içi ilişkiler hiçbir zaman iyi olmayacak galiba. Fakat ilerde istemem ki, eşim çocuklarımı alıp babaannelerine bensiz götürsün. Siz ne düşüyorsunuz bu konuda? Çocuklu ve eşinin ailesi ile sorun yaşamış hanımlar, bebek sahibi olduktan sonra neler yaşadılar yorumlarınızı tek tek okuyorum.

Hakkınızı helal edin çok uzun oldu anlaşılabilir olsun diye, yorum yapanlardan Allah razı olsun... Sevgiler.
 
Katilmiyorum size
Esiniz demek ki sizinle daha mutlu ki ailesini geri plana atabilmis
Bir insan nerde mutluysa orda kalir
Ileride belki hastalik vs olursa esiniz yumusayabilir , o zaman da karsilikli oturur konusursunuz zaten
Ben hala su anda dusunecek , endise edilecek bir durum olmadigini dusunuyorum
Bazi seyleri zamana birakin

Evet en başta da belirttiğim gibi eşim çok severdi beni flört dönemimizde, sonra nasıl bu kadar üzüp, yalnız bıraktı anlayamadım ama o kötü şeyler yaşanırken bile genel olarak mutluyduk. Fakat sorunlar hep vardı, gözardı ediyorduk. Vageçmek değil de, geri plana atmak bence çok güzel bir tabir. Mutlu etti beni söyledikleriniz, çok teşekkür ederim. Zamana bırakacağım, tüm yaralarımızı sarar umarım zaman.
 
Bayramdan önce tekrar eski mevzuların açılması ve benim doğruları söyleyip, onun da zoruna gitmesi üzerine tartışmıştık biraz. Ve bunun üzerine ne kendi ailesine gitti ne benim aileme geldi. İnat etti, kendi ailesine gitmeyi bile teklif etti o durumda.Bayram’ı şehir dışına taşınan, evli çocukluk arkadaşı ile geçirdi. Bende anne tarafımdan akrabalarım ile. Bayram bitip eve döndükten sonra da burnundan getirdim ama ne hacet olan olmuştu. Eşim bazen böyle çok dengesiz... Aynı apartmanda yaşarken de böyle çok zor durumlarda bırakırdı beni keyfi davranışlarıyla, Hale’n olgunlaşmamış bir tarafı... sonrası oturduk konuştuk, böyle birşeyin çok yanlış olduğunu ve birdaha yaşamak istemediğimi söyledim. Yine sözler verdi, artık üzerine düşmüyorum. Ben düşmedikçe o benim üzerime düşüyor bunu farkettim,bende kullanıyorum.

Sanki gaz vermişler gibi eşine canım. Ailesi yani.
 
Kaynana ile aynı binada bile oturmaya karşıyım. Mümkünse aynı sokakta bile oturmamak lazım. Her gün yeni bir örnekle ne kadar haklı olduğumu görüyorum. Bence uzaklaşmışken hiç adım atmayın. Eşiniz gidip görsün ailesini. Siz mesafeyi koruyun. Zira baştaki duruma bakılırsa eşiniz de sorunlu imiş. Etkilenip eskiye dönmesin.

Bırakın aynı sokağı aynı şehirde bile yaşamamak lazım :) Ben de yanyana oturuyorum evlenirken bir allahın kulu bile beni uyarmadı kızım sorun olur diye. Sorunların daniskanısı yaşadım ama göz göre geldi yani .
 
Defalarca konuşmayı denedim Allahıma sığındım beni aşağılamaktan başka birşey yapmadı ailesine cok ezdirdi kızımız olacak ama umarım bana yaşattıklarını birgün kızımız yaşamaz , ve şuan bekar hayatı yaşıyor vicdanı bile sızlamıyor buna eminim.

Eşinizde hiç merhamet duygusu yokmuş o zaman, bakın kızı olacakmış işte "Allah korusun". Cinsiyetini bilmeden yazdım, kusura bakmayın yanlış anlamayın ama böyle sorumsuz insanlar bugün sizden boşanıp yarın başkası ile evlenseler bile başka birinin başını yakarlar. Allah akıl fikir versin, insan kendi canından olan birşeye nasıl reva görür böyle birşeyi hadi annesini geçtik diyelim. Sabırlı olun ve bol bol dua edin, Allah bir kapı açacaktır size.
 
İşte ben gidemediğimden o tarafta neler oluyor, gittiğinde neler konuşuluyor veya konuşulmuyor bunu merak ettiğimden, yalnız göndermek istemiyorum biraz da. Yoksa onlarla tekrar samimi olmak değil derdim, yüz yüze bakacak kadar bir mesafe koymak.

Aynen benim başıma da bu gelmişti biliyorsun ama şu da var canım, sen eşinin yanında olamazsın ki 24 saat, gaz vermek isteyen her türlü veriyor emin ol. Bak benim kv mesela, dün yattım baktım sesler geliyor gece 12 de aramış oğlunu ve şunu farkediyorum uyumuyor haftaiçi benim eşimden erken yattığımın farkında ve ben yatınca arıyor adamı. Şaka gibi değil mi...

Bak benim meseleleri en iyi sen bilirsin, huylu huyundan asla vazgeçmiyor, sen idare ediyorsun sadece. Biz şimdi tatile gideceğiz diye klasik kv bana gene tavırlı, mesajlarıma cevap vermemek şu bu gibi ama ben değişik taktik yapıyorum onu ciddiye almıyorum, ama inan kadının yanında durdukça şok oluyorum o kadar art niyetli ki anlatamam sana. Görümceme çocukluk arkadaşlarını kötülüyor, fitliyor yani nasıl desem kendi tabiriyle "muzur". Ve ben bu insana artık tek kelime samimiyet duyamam. Bizim de gittiği yere kadar gidecek, yarın ne olur bilemem, ama hayata bir kez geliyorum, baktım gene aynı şeyler oluyor kesip atarım. Kimse için üzülmeye değmiyor.
 
Bırakın aynı sokağı aynı şehirde bile yaşamamak lazım :) Ben de yanyana oturuyorum evlenirken bir allahın kulu bile beni uyarmadı kızım sorun olur diye. Sorunların daniskanısı yaşadım ama göz göre geldi yani .

Keşke önümde bir örnek olsaydı da beni de uyarsalardı diyorum ama yaşanacağı varsa yaşanır. İnsan kaderine mani olamaz belki ama en azından yol ayrımlarını belirleyebilir, evliliklerinize sahip çıkın hanımlar. Bazen sahip çıkmanız gereken durumda başka bir kadın, bazen bir anne, bazen bir görümce veya bir elti olabiliyor. Rabbim sağlıkla sınamasın yeterki, tüm kötülükler de biyere kadar. Allaha havale edelim..
 
Aynen benim başıma da bu gelmişti biliyorsun ama şu da var canım, sen eşinin yanında olamazsın ki 24 saat, gaz vermek isteyen her türlü veriyor emin ol. Bak benim kv mesela, dün yattım baktım sesler geliyor gece 12 de aramış oğlunu ve şunu farkediyorum uyumuyor haftaiçi benim eşimden erken yattığımın farkında ve ben yatınca arıyor adamı. Şaka gibi değil mi...

Bak benim meseleleri en iyi sen bilirsin, huylu huyundan asla vazgeçmiyor, sen idare ediyorsun sadece. Biz şimdi tatile gideceğiz diye klasik kv bana gene tavırlı, mesajlarıma cevap vermemek şu bu gibi ama ben değişik taktik yapıyorum onu ciddiye almıyorum, ama inan kadının yanında durdukça şok oluyorum o kadar art niyetli ki anlatamam sana. Görümceme çocukluk arkadaşlarını kötülüyor, fitliyor yani nasıl desem kendi tabiriyle "muzur". Ve ben bu insana artık tek kelime samimiyet duyamam. Bizim de gittiği yere kadar gidecek, yarın ne olur bilemem, ama hayata bir kez geliyorum, baktım gene aynı şeyler oluyor kesip atarım. Kimse için üzülmeye değmiyor.

Art niyetli olduğu ve tekrar aldanmaman konusunda bende seni uyarmıştım biliyorsun. Seninki yüzüne de güldüğü için rengini anlayamaman gayet normal, benimkinin en azından tavrı belli önüme de aynı arkama da. :) Ama ben duyacak birini bırakmadım çevremde, arkamdan konuşuyorsa da konuşsun, nasıl olsa bana gelmiyor konuşulanlar.

Hayata 1 kere geliyoruz haklısın, ve mutlu olmak tüm yükü çeken kadınların hakkı en çok da. Eşine de çok takılma, ne kadar az önemsersen, o da seni o kadar çok önemser.
 
Art niyetli olduğu ve tekrar aldanmaman konusunda bende seni uyarmıştım biliyorsun. Seninki yüzüne de güldüğü için rengini anlayamaman gayet normal, benimkinin en azından tavrı belli önüme de aynı arkama da. :) Ama ben duyacak birini bırakmadım çevremde, arkamdan konuşuyorsa da konuşsun, nasıl olsa bana gelmiyor konuşulanlar.

Hayata 1 kere geliyoruz haklısın, ve mutlu olmak tüm yükü çeken kadınların hakkı en çok da. Eşine de çok takılma, ne kadar az önemsersen, o da seni o kadar çok önemser.

Aynen öyle zaten evliliğe devam kararı almamda da bunu konuşmuştuk, inan kendine ne kadar kıymet verirsen o kadar kıymetli oluyorsun. Açık açık yapması daha iyi herkes biliyor görüyor sonuçta. Benimki millete karşı kendini melek ilan ediyor en kötüsü de bu. Allah biliyor ya yeter.

Ama bir şey diyeyim mi, geçen bayramda yaşadıklarımızı resmen Allah içim soğusun diye yaşattı bana. Neler yaşadı benim yanımda neler, bende eleştirdiği her şeyi kendi ailesinde gördü, bu da bana yeter.
 
Herkese Merhaba, uzun zamandır burayı takip ediyorum ve takıldığım bir noktada sizlerden fikir almak istiyorum.

Eşimle evlendiğimizde ben 24, eşim ise 29 yaşındaydı. Severek,isteyerek,aşık olarak,eşimin peşimden çokça koşması sonucunda, gençliğin ve güzelliğin de vermiş olduğu o özgüvenle, çok da hesap yapmadan evlendik. 3 yıllık evliyim.

Eşim 2 kardeş, bir abisi var; dolayısıyla benim de bir eltim. Eltim devlet memuru(öğretmen), kendi parasını kendisi kazanan, mesleği dolayısıyla aile içinde kendisine en üst sıralardan bir yer ve saygı sunulmuş. Sülalenin en iyi gelini,ılımlı,güleryüzlü,pasif :) 10 yıldır kv ile aynı apartmanda yaşıyorlar fakat eltim her anlamda kısıtlanmış durumda; arkadaşları ile dışarı çıkmak,sürekli ev oturmaları,eşiyle sık sık çıkıp gezmeler,yalnız tatile gitmeler vs hiçbiri yok. Sabahtan akşama kadar birlikteler, uyurken ayrılıyorlar. Kv, eşiyle arasında olan duygusal boşluk ve sorunları çocukları ve dolayısıyla hayatına dahil edeceği gelinleri ile doldurmak isteyen, kendimce "bencil" bir insan. Bende aynı apartmana karşı olmama rağmen, en başında çok saf ve iyi niyetli olduğumdan kabul ettim. Nişanlılık dönemimde gidip gelirken bana gayet normal davranıyorlardı. Eşimde bilhassa annesine ve o diğer 3 kişiye bağımlı gibi durmuyordu.

Beni güle isteye aldılar, bu arada bende ailemin tek kızıyım. Fakat evlendik, ilk sabah baktım eve kahvaltılık namına hiçbir alışveriş yapılmamış kv ye çıkmamız istendi. Eşime bizim kültürümüzde bunun ayıp olduğunu söylesem de çıktık, doğal olarak ben hiç bişey yiyemedim utandığımdan, derken balayına gidildi gelindi. Sonrasında hayatımın en kötü,en kabus yılı başladı.

Şirketim kapanması dolayısıyla,düğün arefesinde işimden ayrılmıştım. Her sabah bir görev gibi yatağımı toplar toplamaz, soluğu yukarda kv min yanında alırdım. Kural böyleydi, bir gün gitmesem sorun olur,surat asarlar kv laf sokardı. Eltim, eşim,abisi ve babası herkes kahvaltı eder etmez işe kaçıyorlardı. Benimse gidecek bir işim yoktu. (Ben üniversite, eşim ise lise mezunu) fakat öğretmenlik gibi temiz bir mesleğim olsaymış, bende çalışabilirmişim dedi kayınvalidecim. Diğer işleri önemsiz ve saçma gördüklerinden, çalışmak istediğimde çalıştırmadılar. Sonrası sürekli her yaptığım işi elimden çekip yapmalar, beğenmemeler, sürekli bana ve aileme laf sokmalar, hergün acımasızca eleştiriler,beni beğenmemeler başladı. Bense hep sustum,cevap vermemeyi "saygı" zannettiğimden. Çok şükür yaşadığım sıkıntılar beni daha çok yöneltmişti Rabbime, ve kendi isteğimle kapandım bu arada. Ve her sıkıntıda ona sığındım,neredeyse hergün ağlıyordum... Kocamla yalnız kalmak istemem, yalnız dışarı çıkmak istemem sorun oldu. Ailesine kısa sürede alışmam beklendi, insanlara ismiyle değil "abi" "abla" şeklinde hitap etmem bile söylendi,üstelik herşeyin bir vakti varken.

Sonrası çok daha kötü şeyler yaşadık ve her seferinde eşimin benim yanımda ve arkamda durmaması beni çok üzdü. Surat asmaya başlamışım istemeden,bu da sorun oldu. Tüm gün aşağılanan bir insan başka ne yapabilirdi ki? En son dayanamadım eşime anlattım, abarttığımı söyledi, arada kaldı. Kısacası ailesi ile aramdaki dengeyi koruyamamışken, annesi yanındayken bile bana defalarca hakaret ettiğinde haksız yere "sadece gülümsedi" ortamı yumuşatmak adına".

Çok sevdiğim eşimden nefret eder oldum, huzursuzluklar başladı. Ben onun ailesi ile evlenmiş ve bir kocam daha olmuştu. Hiç böyle hayal etmemiştim. Bu arada 8 kilo vermişim 6 ayda, sonunda dayanamayarak ailemin yanına geldim. Ailemin o zaman herşeyden haberi oldu. Sonrası özürler vs tekrar bir şans verdim. Çünkü kocam beni dövmemiş,sövmemiş, aldatmamıştı ! Her eve dönüşümde, küçük olduğum için kv ayağına gidip, özür diledim, hep alttan aldım eşimin hatrına. Ama böyle oldukça kendi hatalarını da görmez oldu.

Sonrası bana iyice düşman oldu eşimin ailesi, kv evden gitmemi sindiremedi çünkü eski kafalı idi hiçbir zaman kendisinin bundaki etkisini kabul etmedi. Eşim "artık yukarı çıkmayacaksın,mutfağımızı da ayırıyoruz" çözümünü buldu. İyi hoş, ama aynı binada çok zordu bu. Mutlaka denk geliyorduk, her gördüklerinde düşmanca bakıyorlardı. Eltim, kp ve abisi de eşim gibi evde pasif ve sözü geçen kişiler olmadığından aileden kimse sahip çıkamadı bana yada kimse karşısına almak istemedi kv yi. Birgün herkes işteyken kv ye tüm cesaretimi toplayarak, konuşmak üzere gittim. Amacım sadece yapıcı olmak ve bu huzursuzluğu düzeltmekti. "Ben size ne yaptım anne" dedim yalnızca. Neden her iki gelininize farklı davranıyorsunuz? Yemin ederim saygı çerçevesinde bir konuşmaydı ve asla haddimi aşmadım. İlk günden itibaren benim için "bir büyük" ve "anne" olduğu için saygı duyuyordum kendisine. Ben sizi ayırmıyorum, ikinizde el'siniz sonuçta benim için dedi. Fakat evlendiğim ilk günden itibaren her konuda bana eltimi örnek gösterdi ve kendim olmamı değil de onun gibi olmamı istedi. Sonra da "yapmacıksın" dediler. Ne yapsam olmadı yani. Eşim eve gelince de "gelin bana saygısızlık yaptı vs diye kocamı güzelce doldurmuş"
Sonuç tekrar ayrılık, fakat bu kez yaşadıklarımı haketmediğimi düşündüğümden "anlaşmalı boşanma protokülünü imzalayarak".
Çünkü artık eşim de kötü davranıyordu bana ve o evde kalmam için hiçbir sebep yoktu kendimce...

Eşim evde yokken kendime ait neyim varsa topladım birkaç kuzenim ile. Ve hepsi o eşyaların araca yüklenmesini yukarıdan izledi. Bir Allah'ın kulu da aşağı inip, ne oluyor,nereye gidiyorsun sen? demedi. Çünkü istedikleri buydu. Ama çok yorulmuştum,Allah'ından bulsunlar dedim ağlayarak çıktım evimden.

Yaklaşık 2 ay babamın evinde kaldım, kimse gelmedi. Eşime onlara uyum sağlayamadığımı söyleyip, vicdanlarını rahatlatmışlar. Fakat evimde, düzenim, temizliğim,eşime ve evliliğime karşı özverim çevrem tarafından da bilindiğinden; ailecek ortak görüştüğümüz arkadaş çevremizin de baskıları üzerine; hasretime de dayanamayan eşim eşim, aklı başına gelmiş ve çok pişman olmuş bir şekilde samimiyetiyle geldi bu kez. Ve herşeyin bu saatten sonra benim istediğim gibi olacağı sözünü verdi.

Biraz süründürdüm... Önce bir işe girdim, sonra farklı bir ilçeye taşınıp, kiraya çıktık. Ailesi eşimi reddetmekle tehdit etti, annesi duygu sömürüleri yaptı benimle barışmaması için! Sonuç olarak eşim ilk kez dik durdu ve o binayı terkedip, tabuları yıktık.

Şuan 1 yıl oldu, eşimle aramızda bir problem yok çok şükür. Ailesi ile görüşmüyorum, başta kendisi de gitmiyordu ama yeğenlerini özlediğinde görüp geliyor. Bayramlarda gitmeyi teklif ediyorum, beni götürmek istemiyor, bi laf söylerler üzülürsün yine diye. Bu şekilde de içime sinmiyor. İlerde eşimle olan ilişkimi etkiler diye kokuyorum ?
Geçtiğimiz bayram kendisi de gitmedi. Düğünlerde görüşüyoruz mecburen, onda da masalarına oturduğumda, kv ve eltim kalkıp masa değiştiriyorlar,yüzüme bakmıyorlar.
Toplum içinde hep gülümseyip belli etmesemde, çok üzülüyor ve görüştükten sonra bir süre kendime gelemiyorum...

Sıla-i rahim yapmak istiyorum ama karşı taraf da gençler,cahiller,yapmışlar bir hata diyip büyüklük gösteren bir "anne" yok. Kayınvalide bizi kabul etse, diğerileri ses çıkarmaz bile.
Bu sene kpss ye hazırlanıyorum, haftanın 5 buçuk günü çalışıp, kalan 1,5 günde de kursta oluyorum yani kendime ayıracak bile vaktim yok. Siz olsanız bu saatten sonra, eşinizin ailesi olan ilişkinizi nasıl ilerletirdiniz?

Hakkınızı helal edin çok uzun oldu anlaşılabilir olsun diye, yorum yapanlardan Allah razı olsun...
Yasadiklarıni kusursuzca ifade etmissin cok uzun ama net..Esin takdire layik cunku senden vazgecmemesi icin sebebi cokmus..En dogru olani yapmissiniz ayrilmakla..Kaynanani bu hale getiren diger gelin..Bana ogretmen bir kadinin asosyal hali garip geldi..calisan kadin hic mi tatil istemez yahu..Bayramdan bayrama git bence esinle resmi bir sekilde konus ama caya kahveye yardim da et..insanlik gorsunler kocan da mutlu olur..Bence hic gorusmemek de kotu ..
 
Eşinizde hiç merhamet duygusu yokmuş o zaman, bakın kızı olacakmış işte "Allah korusun". Cinsiyetini bilmeden yazdım, kusura bakmayın yanlış anlamayın ama böyle sorumsuz insanlar bugün sizden boşanıp yarın başkası ile evlenseler bile başka birinin başını yakarlar. Allah akıl fikir versin, insan kendi canından olan birşeye nasıl reva görür böyle birşeyi hadi annesini geçtik diyelim. Sabırlı olun ve bol bol dua edin, Allah bir kapı açacaktır size.
Teşekkür ederim desteğiniz için kusurluk bişey yok ki ben sadece üzüldüğüm şuan bekar gibi kızlarla takılması ama kızı olacak yarın oda yetişkin olacak merhametsiz beni gectim kzına sahip cık .ÇOk şükür ailem arkamda ona ihtiyacım yok ama kızının bi babaya ihtiyacı var.
 
Demek istediginiz vicdanen rahatsizliginiz sanirim dini açıdan. Isriyorsunuz ki küs olmayalim bayramda seyranda selam sabah olsun ama mesafemiz yine dursun ben evimde mutluyum.. o öyle olmuyor işte karsidaki insan bunu sorun yapmıyorsa sizin kadar ince düşünmüyor umursamıyorsa siz de öyle yapacaksınız mutlu olmak icin böyle yapmak zorundasınız.. ki siz elinizden geleni yapmışsınız o konuda iciniz rahat olsun bence ..
Bi laf var ya bana 1 adim gelene 10 adim giderim die siz onlara bir cok kez adim atmissiniz eger onlar karsilik vermediyse o onlarin ayibi günahı.
Ben de sizin gibiyim bu konularda aman kimsenin gönlü kirilmasin huzursuz olmayalim gibi hep kendinden ödün veren bi yapim var malesef olmuyorsa olmuyordur biraz degismemiz lazim lütfen düşünmeyin artik bunları

Çok güzel anlatmışsınız bizi ve bizim gibileri, huzursuzluk ve kaostan beslenen bir yapım yok malesef ve böyle olunca bu beni ziyadesiyle yoruyor. Eşimin akrabaları da gelmiyorsunuz, gitmiyorsunuz diyip duruyorlar bayramda seyranda görüşmediğimizden en azından telefon açtığımda. Aradıktan sonra aradığıma da pişman oluyorum. Hepten ölü taklidi mi yapmak gerekiyor bilmiyorum
 
Bırakın aynı sokağı aynı şehirde bile yaşamamak lazım :) Ben de yanyana oturuyorum evlenirken bir allahın kulu bile beni uyarmadı kızım sorun olur diye. Sorunların daniskanısı yaşadım ama göz göre geldi yani .

Ne zaman evlendiniz? Vallahi ben de çevreme baka baka soğudum. Başta iyi olanlar bile zamanla kötü oluyor galiba. Sizin de mi öyle oldu?
 
Yasadiklarıni kusursuzca ifade etmissin cok uzun ama net..Esin takdire layik cunku senden vazgecmemesi icin sebebi cokmus..En dogru olani yapmissiniz ayrilmakla..Kaynanani bu hale getiren diger gelin..Bana ogretmen bir kadinin asosyal hali garip geldi..calisan kadin hic mi tatil istemez yahu..Bayramdan bayrama git bence esinle resmi bir sekilde konus ama caya kahveye yardim da et..insanlik gorsunler kocan da mutlu olur..Bence hic gorusmemek de kotu ..

Evet bence de kötü ve ilerde mutlaka problem yaratacak. Bende resmi olmaktan yanayım zaten bu saatten sonra, mümkünse siz li biz li hatta düşüncem. Ben yalnızca masalarına oturdum,düğün bitene kadar gürültüyü bahane edip hal hatır bile sormadım. Ben farklı bir masaya otursam, insanlar onların gerçekk yüzlerini görmeyecekti. Düğünden çıktıktan sonra hiçbişey söylemedim, eşim söylendi arabada "ne var sanki bu kadar abartacak diye" onlara kızdı :) Gerçi bir süre sonra onu da unuttu ama ondan sonra bayramlarda da götürmek istemedi beni.

Beklentiyi yükselten eltim zaten, onlar kötü gelin görmemişler. Eltimin ailesi şehir dışında, yazın 3 ay tatili oluyor, ailesinin yanına giderken bile eşinden önce kv nin gönlünü yapıp gider. Anlaşıyor gibi görünüyorlar ama ben sabrettiğini düşünüyorum bazen yüz şeklinden öyle okunuyor. Asosyalden ziyade eltimin politik ve mesafeli bir ilişkisi var genel olarak tüm insanlar ile. Samimiyetten pek hoşlanmaz, tam bir evcimendir. Kendisini 5 yıl sonra gelen mucize bebeğine, ve sonrasında 2.bebeğine,evine,kocasına ve kocasının ailesine adamış bir kadın.
 
Ne zaman evlendiniz? Vallahi ben de çevreme baka baka soğudum. Başta iyi olanlar bile zamanla kötü oluyor galiba. Sizin de mi öyle oldu?

3 yıl oldu. Evet başta isteme, nişan, düğün zamanları şimdiye göre iyiydi yada ben kimseyi kırmamak için herşeye evet demişim. Gelinliğimi bile kv min isteği üzerine seçmiştim, bende çok tolerans gösterdim, bende de tecrübesizliğin vermiş olduğu çok hata var. Sonra bana seni ben istememiştim, oğlum istediği için aldım; bana sen bakmazsın diğer gelinim bakar zaten bile dedi. Ortada ona bakmayacağıma dair en ufak bir kanıt veya söz bile yokken. (siz düşünün) Bende almasaydın, zorla mı geldim veya kaçtım size demek istedim ama işteeeee
 
Ne zaman evlendiniz? Vallahi ben de çevreme baka baka soğudum. Başta iyi olanlar bile zamanla kötü oluyor galiba. Sizin de mi öyle oldu?

5,5 senelik evliyim. Ya aslında herkes gösteriyor kendini bir şekilde, görmek önemli olan. İnsan deneyimsiz oluyor, etraftada uyaran yoksa, aileniz de iyi niyetli insanlarsa sonunuz böyle oluyor. Çok uyanık olmak lazım, her küçük olay bir işaret aslında. Bakın kv başta benim suratıma bakmıyordu, mesela evi gezdiriyor bize, eşimle konuşuyor ona bakıyor ben sanki yokum, surat nemrut ötesi. Ben kv nin beni kıskandığını ve hiç bir zaman istemediğini, ama eşimi kaybetmemek adına kabul ettiğini düşünüyorum, ayrıca kabul etsin etmesin benden daha iyi bir gelin adayı asla bulamazdı. Kaç defa yanımda laf soktu eşime eee oğlum çalışan kadın aldın bak ayak uyduramıyor, sanırsın ki gelen gideni bitmeyen sosyal çevreleri harika insanlar. İnanın alakası yok. Kendini öyle tanıtıyor ki kendine değer verilsin.

Benim kv kendi anlattığına göre okutulmamış çalıştırılmamış bir kadın ama böyle anlatmanın onun işine geldiğini düşünüyorum. Yaşamak istediği şeyleri ben yaşadığım için ölesiye kıskançlık duyuyor, beni üzmekten gizli bir zevk alıyor gayet farkındayım. Ama bir yandan da oğlunu benden vazgeçiremiyor. Ayrıca psikolojik rahatsızlığı olan biri dolayasıyla yaptıklarını ciddiye almayıp gülüp geçmeye çalışıyorum. Ha tabi her yaptığını değil, her şeyin bir sınırı var.
 
Teşekkür ederim desteğiniz için kusurluk bişey yok ki ben sadece üzüldüğüm şuan bekar gibi kızlarla takılması ama kızı olacak yarın oda yetişkin olacak merhametsiz beni gectim kzına sahip cık .ÇOk şükür ailem arkamda ona ihtiyacım yok ama kızının bi babaya ihtiyacı var.

Arkanızda olan bir aileniz var, yine de çok şanslısınız bence. Benim babam beni tehdit bile etmişti, yok öldürücem onu yok bilmem ne; bizde ayrılmak yoktur malesef. Acaba beni aldatsa falan da aynı şekilde barış derler miydi?. Fakat o gün anladım bana benden ve eşimden başka kimsenin yardım edemeyeceğini. Hep iyi öğütle, eşimin sağ duyusundan yararlanarak, güzel güzel işlemeye çalışıyorum. Yoksa çekip gitmek çok kolay, önemli olan zor ama güzel zaferler.
 
X