- 3 Ağustos 2013
- 688
- 1.132
- Konu Sahibi mavinehir17
- #20.321
Çok sevindim hatırladım seni :)Slm kızlar,
Tüp bebek sürecini yaşamış ve daha önce Kaan beyin hastası olan biri olarak size sadece destek ve ümit olmak için yazmak istedim. Bir kişiye bile faydam dokunsa ne mutlu bana. Ben çikolata kistinden ameliyat olduktan sonra yumurta rezervim çok azaldığı için (AMH 0,46) uzun bir süre ardından tüp bebeğe başladım. Ankara'da olduğum önce başkent hastanesine gittim aylarca ama FSH yüksek olduğu için oradaki doktorum hiç tedaviye başlamadı, ben de sıkıldım bu durumdan ve başka doktorlarla görüştüm. FSH yüksekliğinin normal bir sonuç olduğunu ve asla düşmeyeceğini öğrendim. Dolayısıyla başkenti bıraktım. Bir tanıdığım vasıtasıyla Ankara'dan İzmir'e Kaan beye geldim gittim. Kaan bey ile 2 kez deneme yaptık. Yumurta rezervim az olduğu için her seferinde maksimum 2-3 yumurtam olabiliyordu. İlkinde döllenme bile olmadı, tedavi yarım kaldı. O kadar gel git boşa gitti. Çok korktum belki de bizimkilerin bir sorunu vardı ve hiç döllenmiyordu diye. Sonra 2. tedaviye başladık bu sefer daha hızlı gelişti yumurtalar ama 3 tane düşük kalite yumurtam döllendi. Kaliteleri düşük olduğu için Kaan bey hepsini birden transfer etti. Çok sayıda embriyo salgısıyla birbirinin tutma şansını arttırabiliyormuş. Ama maalesef hiç biri tutmadı. Yaşım genç diye ümitliydik ama olmadı. O zaman hem işim çok yoğundu hem de uzmanlık sınavının stresi vardı. Gidiş gelişler de sağlıklı olmuyor, beni çok yoruyordu. Transferden 3 gün sonra uçakla Ankara'ya gelmek durumunda kalıyordum. Kaan beyin de onayıyla orayı bırakıp Ankara'da merkez araştırdık. Novaart diye bir merkezde başladık üçüncü denemeye. Buranın kullandığı ilaçlar farklıydı ve yine yumurta sayım az ve ilerlemesi çok yavaş olmasına rağmen doktorumuz kalite iyi olsun diye ilaç dozlarını hiç arttırmadı. Kaan bey arttırmıştı hızlansınlar diye. Diğer yandan, doktorumuz Mehmet bey kanımda genetik test ile ortaya çıkan pıhtılaşma sorunum için daha tedavi aşamasında her gün kan sulandırıcı iğne yaptırdı. İnternette araştırdım, sırf bu pıhtılaşma sorunu nedeniyle bile insanlar gebe kalamıyormuş. Bu iğnenin çok etkili olduğuna inanıyorum. Kaan beyin hatası diyemem bu iğneyi vermeyişine. Zaten gidiş gelişler sık olmasın rahat izin alayım diye uğraştı o da, belki ilk denemelerim diye vücudum yeterince adapte olamadı onun verdiği ilaçlara. Orası tamamen kısmet. Sonra Mehmet bey hiç vitamin içirmedi bana sadece coenzim q alabilirsin, diğerleri hiç etkili değil dedi. Vitamin de almadım. Sonra sınavım ve işimin yoğunluğu geçti ve üstümdeki stres kalktı. Ayrıca geliş gidiş izinler stresi ve yorgunluğu da gitti. İlk tedavim olmadığı ve biraz ümidimi kaybettiğim için de her zamankinden rahattım. 2 yumurtam döllendi. Birisi iyi biri düşük kaliteydi. İkisi de transfer edildi. Transferin ertesi günü doktorumuz tatil yapın kafanız oraya gitmesin dediği için Ankara'dan arabayla Antalya'ya tatile gittik. Havuza denize hiç girmedim ama bol bol ananas suyu içtim, kabak çekirdeği yedim, yattım dinlendim, kitap okudum. O kadar rahattım ki. İnsanın ümidinin kesilmesi de rahatlık getiriyor bir şekilde. Sonra Ankara'ya döndük ve testimizi yaptırdık. Pozitif, yavrucuğumun biri bana tutunmuş. Kaliteli olan mı düşük olan mı bilmem ama inşallah haftaya cinsiyetini öğreneceğiz. Buradan size diyeceğim sonuç olarak, gerçekten rahat olmak gerekiyor, herşey kısmet. Allah emeklerimizin karşılığını verir inşallah hep. Doktor tabi önemli ama Kaan bey asla kötüydü diyemem, Mehmet beyde ilk seferde başarılı olmamızın nedeni de tamamen onun iyiliği midir bilemem. Ama kan pıhtılaşma probleminiz olup olmadığını bi araştırın, ben o testi migren için yaptırmıştım. Transfer sonrası ananas ve kabak çekirdeğinin de faydası olmuş olabilir ve ilkinde hep yatmıştım transferden sonra, bence yatmayın hiç. Ben 6 saat yolculuk yaptım ve hep gezdim. Aklınız orada olmasın kesinlikle. Allah yolunuzu açık etsin.
Allah tamamına erdirsin, sağlıklı bir hamileliğin ve evladın olsun inşallah.
Darısı hepimize :)