- 27 Ekim 2013
- 4.728
- 12.056
-
- Konu Sahibi Merkur Retrosu
- #41
Özellikle işyerinde yasak aşk yaşayanlar ekstra mutlular koşa koşa geliyorlar işeİş hayatında mutlu olan işyerinde birinden hoşlanıyordur. O zaman koşa koşa gidilir, yoksa kim neden çalışmayı sevsin.
İnşallah gerçekten şöyle söyleyeyim sırtım sivilce tarlasıydı düzeldi.bir tanesinde 3 yıl çalıştım sırf referans olsun yetişeyim diye çok köklü bir firmaydı büyük bir plaza ama içi leş gibiydi her gün ağlardım ezerlerdi el şıklatarak yanına çağırırlardı o kadar ağrıma giderdi ki yüreğim çarpa çarpa giderdim yanlarına canı sağolsun babam bir gün demedi çık ordan ben bakarım sana ağlama üzülme diye hatta çıktım oradan diye demediğini bırakmadı e büyüdüm artık laf da vermeye başladım sonra bastım istifayı çıktım aşırı dinci bir yerdi diz hizası ve üzeri etek giymek yasaktı dar pantolon giymek yasaktı zorla cumaya götürürlerdi erkekleri burayı bulmak hiçte kolay olmadıŞu anki çalıştığınız yer mükemmeliyi ki öncekinden kurtulmuşsunuz umarım ben de ebediyen kurtulurum böyle yerlerden
Akademik başarı iş hayatında bazen işe yaramayabiliyor. Okul hayatınızdaki işiniz size uygulamada fayda sağlamaya oluyor bazı durumdalar da.Hanımlar ne zamandır sorguladığım bir durum bu.
Ben iş hayatında 1 sene geçirdim sadece, kendi çapında bilindik ve az biraz kurumsal denebilecek bir yer olmasına rağmen sürekli dedikodu, altındakini ezme, üstündekine yağcılık yapma, işini düzgün yapmayıp altındakileri de mağdur etme, suçu başkasına atma vesaire… Her türlü saçma sapan mualemeyi yaşadım veya benim gibi mesleğe yeni adım atanlardan da dinledim benzer durumları.
İnsan doğal olarak çok sorgulamaya başlıyor. Her yer mi böyle, mutlu yer var mıdır diye. Haftanın 5 belki 6 günü sabahtan akşama aynı ortamda çalışılan yerlerde insanlar neden birbirine hayatı zorlaştırır?
1 senelik deneyimimden sonra daha kaliteli bir yere girdiğimi zannedip mutlu olmuştum. Tamam dedim her şey farklı olacak bu sefer. Güzelce iş öğrenip kendimi geliştireceğim. Ama burda da daha ilk günden departmanımdakilerin beni iş öğretme adı altında odalarına çekip başka departmandakilerin dedikodusunu yapmasıyla bütün hevesim yerle bir oldu. Onların dedikodu ve kışkırtmalarına kulak tıkayıp bireysel takıldığımda ise dışlanan, iş öğretilmeyen ben oldum. Yine iş öğretmemeler, alttakini ezmeler üsttekine yağcılıklar derken nefes alamadım kaçtım oradan.
Şimdi sütten ağzım yana yana yoğurt yemeye korkar oldum. Zaten ekonomi kötü, şartlar kötü, sırf kendimi geliştirme amacıyla para olarak zar zor yetinebileceğim yerlere girmesine girerim ama insanların iş yapmak iş öğrenmek yerine boş lakırtılara ve boş ego savaşlarına girmelerinden bunaldım sanırım.
Okul hayatımda hep çalışkan bir insan oldum, trde ilk 4 bine girmiş ve okul hayatında kendini yabancı dil olsun seminerler olsun geliştirmiş bir avukatım. Ama şimdi çalışma hevesi yerle bir olmuş çökmüş biriyim. Sabahtan akşama yine aynı şeyleri yaşamaktan, ayaklarımın geri geri gitmesinden korkuyorum.
Var mı böyle şeyler yaşayan? Veya tam tersi ben işimden mutluyum memnunum diyen?
Okuyan cevaplayan herkese teşekkür ederim. Kırıp dökmeden yazarsanız sevinirim.
Cidden öyle ya, bizim evli bi abla var yemek yapıyor erkeklere onlar da ona iltifat ediyorlar yere göğe sığdıramıyorlar. Karşılıklı Mutualist bir yaşam oh. Ben de daha küçükken iş yerinde birinden hoşlanıyordum koşa koşa gidiyordum. Şimdi ayağımı sürüye sürüye gidiyorum hoşlandığım kimse yok işyerinde aşk güzel şeyÖzellikle işyerinde yasak aşk yaşayanlar ekstra mutlular koşa koşa geliyorlar işe
Ohooo evli barklı erkekler ve kadınlar ilişki yaşıyorlar,işyerinde gayet flört ediyorlar, aralarda kaçamak yapıyorlar,iş onlar için sevgiliyle buluşma yeri olduğundan koşarak geliyorlar cidden.yüzde 90 ın mutsuz olduğu bir yerde, imkan olsa çalışmam diyen insanların içinde ,ay ben seviyorum çalışmayı ben gelirim diyen biri oldu meselaCidden öyle ya, bizim evli bi abla var yemek yapıyor erkeklere onlar da ona iltifat ediyorlar yere göğe sığdıramıyorlar. Karşılıklı Mutualist bir yaşam oh. Ben de daha küçükken iş yerinde birinden hoşlanıyordum koşa koşa gidiyordum. Şimdi ayağımı sürüye sürüye gidiyorum hoşlandığım kimse yok işyerinde aşk güzel şey
Aynısını yaşadım ve arkadaşımın iş yerinde de yaşandı demek tüm kurumlar da var bu i-rezillikOhooo evli barklı erkekler ve kadınlar ilişki yaşıyorlar,işyerinde gayet flört ediyorlar, aralarda kaçamak yapıyorlar,iş onlar için sevgiliyle buluşma yeri olduğundan koşarak geliyorlar cidden.yüzde 90 ın mutsuz olduğu bir yerde, imkan olsa çalışmam diyen insanların içinde ,ay ben seviyorum çalışmayı ben gelirim diyen biri oldu meselatam bir kamuflaj yeri yani
Yokya cikarmiyim hic o kadar para verdim ise girdim 3yildir evliyim baska sehire tasindim maas karti mudurdeydi benide ise geliyormus gibi gosteriyodu, gecen ay isten cikartildida hersey ortaya cikti, bakalim bundan sonrasi nasil olacak. Memlekete tasinma ihtimalimiz var o yuzden isi kaybetmek istemiyorum bidaha o kadar parayi nerden bulupta vericem is alicamAzerbaycanda rüşvetin çok yaygın olduğunu biliyordum da bu kadarını bilmiyordum. Yaptıkları çok büyük bir saygısızlık… Neyse tamamen kurtuldunuz sanırım onlardan şimdi. Umarım bundan sonra düzgün insanlar çıkar karşınıza.
20 yaşımda başladım 31 yaşındayım 11 senedir aynı yerdeyim işimden çok memnunumHanımlar ne zamandır sorguladığım bir durum bu.
Ben iş hayatında 1 sene geçirdim sadece, kendi çapında bilindik ve az biraz kurumsal denebilecek bir yer olmasına rağmen sürekli dedikodu, altındakini ezme, üstündekine yağcılık yapma, işini düzgün yapmayıp altındakileri de mağdur etme, suçu başkasına atma vesaire… Her türlü saçma sapan mualemeyi yaşadım veya benim gibi mesleğe yeni adım atanlardan da dinledim benzer durumları.
İnsan doğal olarak çok sorgulamaya başlıyor. Her yer mi böyle, mutlu yer var mıdır diye. Haftanın 5 belki 6 günü sabahtan akşama aynı ortamda çalışılan yerlerde insanlar neden birbirine hayatı zorlaştırır?
1 senelik deneyimimden sonra daha kaliteli bir yere girdiğimi zannedip mutlu olmuştum. Tamam dedim her şey farklı olacak bu sefer. Güzelce iş öğrenip kendimi geliştireceğim. Ama burda da daha ilk günden departmanımdakilerin beni iş öğretme adı altında odalarına çekip başka departmandakilerin dedikodusunu yapmasıyla bütün hevesim yerle bir oldu. Onların dedikodu ve kışkırtmalarına kulak tıkayıp bireysel takıldığımda ise dışlanan, iş öğretilmeyen ben oldum. Yine iş öğretmemeler, alttakini ezmeler üsttekine yağcılıklar derken nefes alamadım kaçtım oradan.
Şimdi sütten ağzım yana yana yoğurt yemeye korkar oldum. Zaten ekonomi kötü, şartlar kötü, sırf kendimi geliştirme amacıyla para olarak zar zor yetinebileceğim yerlere girmesine girerim ama insanların iş yapmak iş öğrenmek yerine boş lakırtılara ve boş ego savaşlarına girmelerinden bunaldım sanırım.
Okul hayatımda hep çalışkan bir insan oldum, trde ilk 4 bine girmiş ve okul hayatında kendini yabancı dil olsun seminerler olsun geliştirmiş bir avukatım. Ama şimdi çalışma hevesi yerle bir olmuş çökmüş biriyim. Sabahtan akşama yine aynı şeyleri yaşamaktan, ayaklarımın geri geri gitmesinden korkuyorum.
Var mı böyle şeyler yaşayan? Veya tam tersi ben işimden mutluyum memnunum diyen?
Okuyan cevaplayan herkese teşekkür ederim. Kırıp dökmeden yazarsanız sevinirim.
O kadar benı anlatmışsınkı .Ama artık ınsanların dedıkodularına bıle doyma noktasındayım.9 yıldır bı ısyerındeyım .Profosyonelım artık .Ama o kadar yoruldumkı .Bulundugum ılde işte yok .Gercı hıc aramafım bılmıorum .O kadar yorgunumkı .Herkesten once fıkır aldım .Sozlesmeyı ımzalamıcam dıye .Pişman olursun doyle yaparsın boyle olursun dıye .Pişman olmucsm .Artık yapamıorum .Olmuyor .Gıtmıyor .Hanımlar ne zamandır sorguladığım bir durum bu.
Ben iş hayatında 1 sene geçirdim sadece, kendi çapında bilindik ve az biraz kurumsal denebilecek bir yer olmasına rağmen sürekli dedikodu, altındakini ezme, üstündekine yağcılık yapma, işini düzgün yapmayıp altındakileri de mağdur etme, suçu başkasına atma vesaire… Her türlü saçma sapan mualemeyi yaşadım veya benim gibi mesleğe yeni adım atanlardan da dinledim benzer durumları.
İnsan doğal olarak çok sorgulamaya başlıyor. Her yer mi böyle, mutlu yer var mıdır diye. Haftanın 5 belki 6 günü sabahtan akşama aynı ortamda çalışılan yerlerde insanlar neden birbirine hayatı zorlaştırır?
1 senelik deneyimimden sonra daha kaliteli bir yere girdiğimi zannedip mutlu olmuştum. Tamam dedim her şey farklı olacak bu sefer. Güzelce iş öğrenip kendimi geliştireceğim. Ama burda da daha ilk günden departmanımdakilerin beni iş öğretme adı altında odalarına çekip başka departmandakilerin dedikodusunu yapmasıyla bütün hevesim yerle bir oldu. Onların dedikodu ve kışkırtmalarına kulak tıkayıp bireysel takıldığımda ise dışlanan, iş öğretilmeyen ben oldum. Yine iş öğretmemeler, alttakini ezmeler üsttekine yağcılıklar derken nefes alamadım kaçtım oradan.
Şimdi sütten ağzım yana yana yoğurt yemeye korkar oldum. Zaten ekonomi kötü, şartlar kötü, sırf kendimi geliştirme amacıyla para olarak zar zor yetinebileceğim yerlere girmesine girerim ama insanların iş yapmak iş öğrenmek yerine boş lakırtılara ve boş ego savaşlarına girmelerinden bunaldım sanırım.
Okul hayatımda hep çalışkan bir insan oldum, trde ilk 4 bine girmiş ve okul hayatında kendini yabancı dil olsun seminerler olsun geliştirmiş bir avukatım. Ama şimdi çalışma hevesi yerle bir olmuş çökmüş biriyim. Sabahtan akşama yine aynı şeyleri yaşamaktan, ayaklarımın geri geri gitmesinden korkuyorum.
Var mı böyle şeyler yaşayan? Veya tam tersi ben işimden mutluyum memnunum diyen?
Okuyan cevaplayan herkese teşekkür ederim. Kırıp dökmeden yazarsanız sevinirim.
Artık şey oldu bende mobbınglerle bıle başa cıkıyorum .Dedıkoduları duymuorum .Cunku bunlar bıtmıcek .Ama iş venı çok yoruo .Bır call canter calıstıgım yer .Çok kurumsal .Ama bu kadar uzun sure calısılmazHanımlar ne zamandır sorguladığım bir durum bu.
Ben iş hayatında 1 sene geçirdim sadece, kendi çapında bilindik ve az biraz kurumsal denebilecek bir yer olmasına rağmen sürekli dedikodu, altındakini ezme, üstündekine yağcılık yapma, işini düzgün yapmayıp altındakileri de mağdur etme, suçu başkasına atma vesaire… Her türlü saçma sapan mualemeyi yaşadım veya benim gibi mesleğe yeni adım atanlardan da dinledim benzer durumları.
İnsan doğal olarak çok sorgulamaya başlıyor. Her yer mi böyle, mutlu yer var mıdır diye. Haftanın 5 belki 6 günü sabahtan akşama aynı ortamda çalışılan yerlerde insanlar neden birbirine hayatı zorlaştırır?
1 senelik deneyimimden sonra daha kaliteli bir yere girdiğimi zannedip mutlu olmuştum. Tamam dedim her şey farklı olacak bu sefer. Güzelce iş öğrenip kendimi geliştireceğim. Ama burda da daha ilk günden departmanımdakilerin beni iş öğretme adı altında odalarına çekip başka departmandakilerin dedikodusunu yapmasıyla bütün hevesim yerle bir oldu. Onların dedikodu ve kışkırtmalarına kulak tıkayıp bireysel takıldığımda ise dışlanan, iş öğretilmeyen ben oldum. Yine iş öğretmemeler, alttakini ezmeler üsttekine yağcılıklar derken nefes alamadım kaçtım oradan.
Şimdi sütten ağzım yana yana yoğurt yemeye korkar oldum. Zaten ekonomi kötü, şartlar kötü, sırf kendimi geliştirme amacıyla para olarak zar zor yetinebileceğim yerlere girmesine girerim ama insanların iş yapmak iş öğrenmek yerine boş lakırtılara ve boş ego savaşlarına girmelerinden bunaldım sanırım.
Okul hayatımda hep çalışkan bir insan oldum, trde ilk 4 bine girmiş ve okul hayatında kendini yabancı dil olsun seminerler olsun geliştirmiş bir avukatım. Ama şimdi çalışma hevesi yerle bir olmuş çökmüş biriyim. Sabahtan akşama yine aynı şeyleri yaşamaktan, ayaklarımın geri geri gitmesinden korkuyorum.
Var mı böyle şeyler yaşayan? Veya tam tersi ben işimden mutluyum memnunum diyen?
Okuyan cevaplayan herkese teşekkür ederim. Kırıp dökmeden yazarsanız sevinirim.
Akademik başarı iş hayatında bazen işe yaramayabiliyor. Okul hayatınızdaki işiniz size uygulamada fayda sağlamaya oluyor bazı durumdalar da.
Ben iş hayatını çok seviyorum. Çünkü ben para kazanmakla arkadaşlığı ayırıyorum. İş arkadaşı iş arkadasimdir. Genelde bana söyledikleri şey şu "hii hii " diyorsun ama dinlemiyorsun oluyor. Gerçekten dinlemiyorum işime yaramayn bilgileri.
Size tavsiyem kim kime yalakalık yapıyor, kim kimi eziyor bu kısmı bırakın. Müdürümun omuzlarına masaj yapıldığını biliyorum. 15 kişinin önündeasla yapmam. Yapana da karışmam.
Ben profesyonel im insan ilişkileri beni bağlamaz.
Çok sevdiğim bir kaç arkadaşım var onlarla takılırım. Ama onlarla da 3 sene sonra samimi oldum.
Artık şey oldu bende mobbınglerle bıle başa cıkıyorum .Dedıkoduları duymuorum .Cunku bunlar bıtmıcek .Ama iş venı çok yoruo .Bır call canter calıstıgım yer .Çok kurumsal .Ama bu kadar uzun sure calısılmaz
Benim şuan 3. İş deneyimim ve bundan da nefret ediyorum. Evlenip 2 yıllık tazminatımı almak için sabrediyorum. Çok şey yaşadım çok sabrettim buraya çıktığımda nasıl kutlasam bilmiyorum. Ben girdikten sonra başka pozisyonlarda 10 kişi girdi çıktı en fazla dayanan benim.
Zamanla tabi ki. İlk yıl ağladığım çok oldu. Fakat orada bir arkadasim kapıdan çıktığın an burayı burada bırak demişti o bana ders olmuştur.Meslek hayatınızın ilk yıllarında da böyle miydiniz yoksa zamanla mı kazandınız bunu
Kalitesiz hareketler görünce insanlardan aşırı soğuyorum, umursamamam lazım farkındayım
Bende böyleydim daha akşamdan sabah işe gideceğim diye panik oluyordum geceleri 3 4 e kadar uyuyamıyordum nabzım aşırı hızlı atıyordu resmen psikolojim bozuldu ve günün birinde aşırı baş dönmesi yaşadım nöroloji psikolojik olduğunu söyledi. Bünyem dayanamadı işten ayrıldım ve hayatımda verdiğim en doğru karar işi bırakmaktı