İnanamıyorum simdi su halimize.

dediğimi yapmayacaksan neden evlendin ? ben bu evin reisiyim gibi cümleler tipik ataerkıl yetişmiş birey cümleleridir..bana kalırsa geri adım atmayın ,yani evlilikte olur böyle şeyler deyip geçiştirilebilir mi bilmiyorum fakat bu tavır bana fena saygısızca geldi..yani çalışmadığınızı ve evin tüm maddi yükünü eşinizin karşıladığını düşünün,o zaman da sizden neredeyse kölesi olmanızı mı isteyecekti? bu eve ben bakıyorum her dediğim olacak kıvamına mı gelecekti ? sizi yüzde yüz haklı buldum ,belki alışkın olmadığımdan maaş miktarının bilinmemesi garibime gitti fakat onda da orta yol bulmaya çalışmışsınız..geri adım atmayın,ayaklarınızın üzerinde duran bi kadınsınız,ona muhtaç değilsiniz,ayrılık kelimesini bu kadar çabuk dile getiriyorsa ağırlığınızı koruyun ve kimsenin vazgeçilmez olmadığını gösterin
 
Bir evlilikte sen-ben olduktan sonra,''biz''olabilmek kolay olmuyor..
Çalışmayan bir bayana,nasıl eşi sahiplenip bakıyorsa..paran varmı diye soruyorsa..
Çalışan bayanında belkide tek beklediği,belkide sahiplenilmek..sorulmak..
Eşin şöyle düşünüyor olabilir..parasından bir harcama yapmadığına göre..parası illaki vardır diye düşünüyordur..
evinizin giderleri,tatilleri ve özel yatırımlarınız için..bir defter tutun..
o da sizde maaşın miktarını yazın..giderlerinizi yazın..
ortak bir yatırım yapın..mesela maaşınızdan ikinizden ayırın altın yada başka bir yatırım yapın..
eşinizde 'bizlik'bilince oluşsun..
siz kendi paranızı harman savurmamışsınız -yatırım yapmışsınız..ama onu ikiniz yapın..
 
Kazandığınız parayı ortak bir hesaba atıp biriktirebilirsiniz. Böylece hem eşiniz mutlu olur hem paranızı ayırmadığınızı göstermiş olursunuz hem de onun evin bütün masraflarını karşılaması zamanla gücüne gitmez.

Sanırım siz eşinize güvenmiyorsunuz ve paranızı başka birşey için ayırıyorsunuz. Bu tepkiniz birşeyleri sakladığınızı gösterir. En azından benim dışarıdan gördüğüm bu ; eşinizde böyle görüyordur.

Eşinizin reis kavramını size telaffuz etmesinin nedeni yok sayıldığını düşünmesinden geçiyor.
Ona bunu hissettirirseniz bunu diretmekten vazgeçer.

Bir diğer konu, yazışmayı yanlış bulmuyorum ben. Eşler tıkandığında konuşarak anlaşamıyorsa yazışabilir, yazışarak anlaşamıyorsa konuşabilir.
Her yol denenmeli.

Sizin yazışmalarınızdan gördüğüm; ikinizde birbirinizi seviyorsunuz. İletişiminizde iyi ancak çok resmi.

Yani çok yolunuz var daha. :) Size tavsiyem eğer anlaşıp tekrar devam etmeyi duşunuyorsanız lütfen boşanma kelimesini bu kadar kolay ağza almayın.
Evin bereketinide alır huzurunuda.. Saygıyı azaltır. Guveni sarsar.

Gerçekten birgün ayrılacağınız zaman kullanın.

Biz yapamıyoruz , hadi eyvallah " değildir evlilik. Bu kadar kolay değildir.

Sarılın birbirinize. Sohbet edin. Konuşun.
Bunlar çocukça tripler. :)
Tamam olabilir yapılabilir ama sonu boşanmaya bağlanması mantık dışı.
 
Bu ne biçim evlilik ya, evlilikte gizlemek saklamak boyun eymek söz konusu olamaz. Açık olun birbirinize, o evin reisi olmak istiyorsa olsun, sende evin hanımısın ne var bunda bu kadar büyütecek anlamadım.
Çocuk oyunumu evlilikten bahs ediyoruz, lütfen böyle șeyler ile ağzınızın tadını bozmayın
 
8 yılda ilişkideki saygıyı korumanız çok güzel ama açıkcası maaş konusundaki tavrınız bence sizin gibi aklı başında birinin empatiyle düşünmesi gereken bir konu . eviniz yuvanız yedikleriniz içtikleriniz ortakken büyük çoğunluğu eşinizin ödemesi sizce doğru mu ? Patronluk reislik hatta eşinizin sizden ne kadar çok para kazanmasıyla alakalı değil . Dünyanın binbir türlü hali var diye kenara gizli birikim yapmışsınız ancak yarın birgün allah korusun boşanırsanız ' para yiyen kadın olmak ' ' eve doğru dürüst bir çöpü geçmeyen insan olmak ' da bence yeterince kötü .
 
Size birşey daha söylemek / sormak istiyorum ; madem reisliği kabul etmiyorsunuz , biz eşitiz diyorsunuz ,
Neden eşiniz bütün masrafları üstleniyor? Madem ortada hayat arkadaşlığı var reislik yok sizde elinizi taşın altına koyun.

O size bunu yapsa , çalışıp tek bir masraf yapmasa o zaman tepkiniz ne olurdu bunu çok merak ettim.

Ha erkektir eve bakmak zorundadır diyorsanız o zaman evet eşiniz reistir.
 
Ve yine haksız, haksız olduğunu bilen buyüzden kendi söyledikleri ile çelişen, eşine kendince tehdit savuran, yaşamda otoriteyi eşinin dizginlerini eline alarak yaşayıp egolarını tatmin etmek isteyen, diyalog kurmayı bilmeyen buyüzden hemen kestirip atan bir adam. Ve ne istediğini bilen, ayrılsa rahatlıkla kendi ayakları üzerinde durabilecek olmadına rağmen kurduğu yuva için verdiği mücadeleyi bir kerede çöpe atmak istmeyen, karşısındaki tüm tutarsızlık ve sert konuşmaya rağmen mantıklı yanıtlar veren kadın.

Zor bir evlilik. Yani ana konu aynı olmasada birçok konuda bizde aynı yız. 8 yıldır evliyiz. Ama özellikle son bir kaç yıldır sürekli kafamda boşanma çanları. Hep diyorum kendi kendime birgün olacak ama nezaman. Kendisine de söykemişliğim var ama sanırım o bunu sinirle söylenmiş bir söz sanıyor.

Mesela dün daha yatmadan önce kalbimi çok kırdı. Sabah telefon u hayatım diye açtı. Ben bunu yapamıyorum. Çünkü bu lafı kullandığım insana kırıcı davrandıysam önce gönlünü almam gerek o sorunu çözmem gerek. Akşam eve gelince de noldu bugün kötü bişey mi oldu suratın niye böyle der mesela.

8 yıl oldu böyle sizin gibi tatlı tatlıda anlattım bağardım çağar dım da. Ama artık hiçbirini yapmıyorum. Çünkü ben onu dinliyorum ama ben anlatırken o tüm alıcılarını kapatıp cümlemin sonunda ben bir cevap beklerken başka bir konu hakkında saldırıyor. En iyisi susmak şimdilik benim için. Bir çocuk yaşlı ve yeni boşanan bir annem. Sadece kendim değil düşündüğüm. Artık onunla ilgili hiç bir hayalim yok.

En acısıda nasıl evlenmeden önce evliliğimiz üzerine hayallerim varsa. Şu anda da sürekli kendimi hakimin karşısında hayal ediyorum.

İçimden geçen ise boşanmak değil herşeyin yoluna girmesi ve mutlu mesut olmamız. Ona göre öyleyiz tabi. Çünkü tartışsak olumlu yada olumsuz bir çıkış noktamız olmuyor. Bende susuyorum.
 
Sebep; o fıtratta yaratıldığımızı düşünüyorum. Kadın korunup kollanmayı, erkek koruyup kollamayı sever. Tüm cinslerde bu böyledir. Bu benim şahsi görüşüm, erkeğin bir tık önde olması iki taraf için de daha tatmin edici olacaktır.

Ben ve benim gibilerin fitratı eksik mi girilmiş.Konuşturuyorsunuz beni
Ben bir kadın olarak erkekten daha aşağı bir varlık degilim.
Koruyup kollamak ayri birsey ben reisim benim dedigim olacak ayri birsey
Sen erkek yönetiminde yaşayabilirsin ,senin kafan okadar calisiyordur,sen hep eksiksindir anlarım ama bunu bir kesinlikmiş gibi sunmayın ..
 
Kusura bakmayinda benim esim erkek haliyle bile bana parasinin hesabini verir vermek zorunda siz bunu cok buyuk olay haline getirmissiniz evlilikte senin paran benim param ne cirkin konusmalar hangi erkek olsa sizin bu konusmalarinizdan sonra evliligini söyle bir gözden gecirme ihtiyaci duyar
 
Size birşey daha söylemek / sormak istiyorum ; madem reisliği kabul etmiyorsunuz , biz eşitiz diyorsunuz ,
Neden eşiniz bütün masrafları üstleniyor? Madem ortada hayat arkadaşlığı var reislik yok sizde elinizi taşın altına koyun.

O size bunu yapsa , çalışıp tek bir masraf yapmasa o zaman tepkiniz ne olurdu bunu çok merak ettim.

Ha erkektir eve bakmak zorundadır diyorsanız o zaman evet eşiniz reistir.

Şöyleki biz iş nedeniyle kahvaltı,öğle yemeği ve akşam yemeğini iş yerinde yiyoruz.Evde sadece meyve masrafımız oluyo_Onu da eşim bana söylemeden kendi alır getirir zaten.Bizim asıl masrafımız kısın olur ama kısın da butun masrafları onun uzerıne yıkmıyorum tabii.Mesela ben işten dönerken alırım birşeyler.Alışveriş de yaparım bazen.Ha o 3 yapıyosa ben 1 yaparım ama yine de yardımcı olmaya calısırım.
 
Ve yine haksız, haksız olduğunu bilen buyüzden kendi söyledikleri ile çelişen, eşine kendince tehdit savuran, yaşamda otoriteyi eşinin dizginlerini eline alarak yaşayıp egolarını tatmin etmek isteyen, diyalog kurmayı bilmeyen buyüzden hemen kestirip atan bir adam. Ve ne istediğini bilen, ayrılsa rahatlıkla kendi ayakları üzerinde durabilecek olmadına rağmen kurduğu yuva için verdiği mücadeleyi bir kerede çöpe atmak istmeyen, karşısındaki tüm tutarsızlık ve sert konuşmaya rağmen mantıklı yanıtlar veren kadın.

Zor bir evlilik. Yani ana konu aynı olmasada birçok konuda bizde aynı yız. 8 yıldır evliyiz. Ama özellikle son bir kaç yıldır sürekli kafamda boşanma çanları. Hep diyorum kendi kendime birgün olacak ama nezaman. Kendisine de söykemişliğim var ama sanırım o bunu sinirle söylenmiş bir söz sanıyor.

Mesela dün daha yatmadan önce kalbimi çok kırdı. Sabah telefon u hayatım diye açtı. Ben bunu yapamıyorum. Çünkü bu lafı kullandığım insana kırıcı davrandıysam önce gönlünü almam gerek o sorunu çözmem gerek. Akşam eve gelince de noldu bugün kötü bişey mi oldu suratın niye böyle der mesela.

8 yıl oldu böyle sizin gibi tatlı tatlıda anlattım bağardım çağar dım da. Ama artık hiçbirini yapmıyorum. Çünkü ben onu dinliyorum ama ben anlatırken o tüm alıcılarını kapatıp cümlemin sonunda ben bir cevap beklerken başka bir konu hakkında saldırıyor. En iyisi susmak şimdilik benim için. Bir çocuk yaşlı ve yeni boşanan bir annem. Sadece kendim değil düşündüğüm. Artık onunla ilgili hiç bir hayalim yok.

En acısıda nasıl evlenmeden önce evliliğimiz üzerine hayallerim varsa. Şu anda da sürekli kendimi hakimin karşısında hayal ediyorum.

İçimden geçen ise boşanmak değil herşeyin yoluna girmesi ve mutlu mesut olmamız. Ona göre öyleyiz tabi. Çünkü tartışsak olumlu yada olumsuz bir çıkış noktamız olmuyor. Bende susuyorum.

Şimdi kendi konumu unuttum senin için üzülüyorum.Allah umarım hayatına güzellikleri katar.Herşeyi gönlünün istediğine olabildiğince yakınlaştırır.Hayatın nereden,ne getiriceği,getirdiği şeyin bizi nasıl sarsıcağını bilemeyiz.Güzel dileklerim senin için :)
 
Eşinizin üslubundan rahatsız oldum.
Dediğimin yapılmasını isterim, ben evin reisiyim, dediğimi yapmayacaksan neden evlendin vs bunlar çirkin ifadeler.
Maaşınızı en başından bilmemesi garip.
İletişim yolu sağlıklı görünmedi, eşinizin bu zihniyetini değiştirmesi lazım.
Aşılmayacak problemler gibi gelmedi bana ama bunun tek yolu eşinizin 'ben evin ve karımın patronuyum' zihniyetini değiştirmesi bence.
 
Aklı selim her insan bu yazılardan sizin haklı olduğunuz sonucunu çıkarabilir.sizin ciddi bir medeniyet farkınız var hem yazılanlara hemde isteklere bakılırsa..siz kendini saygılı bir şekilde gayet güzel ifade edebilen,hatta alttan alan(ki bence bunu yapmamalısınız )ve evlilik için yazdığı şeylerin hepsi sağlıklı bir evlilikte olması gerekenler olan bir kadınsınız..eşinizde klasik cahil,ufku dar,ataerkil yetiştirilmiş ama kendisini babasından bir adım öteye taşıyamamış ve sadece egosundan beslenen sizinde onun egosunu beslemenizi isteyen klasik bir türk erkeği(!) burda ciddi bir kültür ve medeniyet farkı var tabiki boşanmak için gayet geçerli bir sebep..hayata bakışına baksanıza adamın;"ben reisim sözümü dinlemiceksen niye evlendin? Şaka gibi..ve takıntılarıda normal değil onun içinde bir psikiyatre görünsün..asla ama asla taviz vermeyin.bundan verseniz sıra başka şeye gelicek,taviz verme beklentisi bitmicek.üstelik adam bunları taviz bile değil kendinde hak görüyor.sınırları hep zorlıcak acaba daha ne kadar ileri gidebilirim diye..işte bunun son noktasıda aldatıp kendini affettirebilmek..

aklı selim olan her insan? vay canına...
aklı selim insan olarak size sesleniyorum;
burada haklı ya da haksız diye ayırıma gitmeniz hanımefendiyi kocasına düşman etmekten başka bir işe yaramaz.
amacınız evlilik bitirmek için şeytana alet olmak ise bravo. yazdıklarınız ile bunu başarabilecek kadar aklı selimsiniz.

hiç tanımadığınız ve tek bir sözünü cımbızla çektiğiniz bir adam için de bu denli ağır hitamlarda bulunup hemen asabildiniz.

neyse ki sanırım konu sahibi barışmış da böyle şeyleri okumadan hayatına devam edebilecek duruma gelmiş.

yoksa kadını şimdi mahkemelerde uğraştıracaktınız...
 
Tamül değil tahammül

Deyil = değil

Hanımefendi cümle kuramıyorsunuz :) yukarıda bir tane düzgün kurulmuş cümleniz yok.ilkokul çocukları daha iyi yazıyor.ve kalkıp beni mi eleştirmeye kalkıyosunuz hemde bu ağızla!!önce bir ağzınızı toplayın.kocanız tarafından ezilıp ezilip katlanmanın ezikliğini de diğer insanlardan çıkarmaya kalkmayın.Bu dünya senin gibiler yüzünden bu halde zaten :) keşke benim gibiler biraz daha fazla olsaydı.sanki küfretmişim gibi tepki vermeniz (üstelik sizinle konuşmuyordum bile) ruh sağlığınızın yerinde olmadığını gösterir.yakında panik ataklar başlar merak etmeyin :) birdaha yazsanızda sizi muhattap alıp polemiğe girmicem

tatlım :) hemde yazılmaz, oradaki bağlaçtır :) hem de olarak yazılır. ah seni seni... insanları aşağılama...
 
hiçkimse 4-4 lük değildir..bende geçen karı koca hadislerini araştırıyordum..ne çok yanlış yaptığımı gördüm bazı şeyleri okuyunca..

Hz. Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Şayet ben bir insanın başka bir insana secde etmesini emredecek olsaydım, kadına, kocasına secde etmesini emrederdim."
Tirmizi, Rada' 10, (1159).

Ümmü Seleme (radıyallahu anhâ) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Hangi kadın, kocası kendisinden razı olarak vefat ederse, cennete girer.''
Tirmizi, Radâ 10, (1161).



Bir başka rivâyette: "Kadın küskünlükle kocasının yatağından ayrı olarak sabahlarsa, melekler onu lânetler" denmiştir.
Buhari, Nikâh 85, Bed'ü'l-Halk 6; Müslim, Nikâh 120 - 122 (1436); Ebu Dâvud, Nikâh 41, (2141).

Yine Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Ey Allah'ın Resulü. dendi, hangi kadın daha hayırlıdır?''
"Kocası bakınca onu sürura garkeden(sevince boğan), emredince itaat eden nefis ve malında, kocasının hoşuna gitmeyen şeyle ona muhalefet etmeyen kadın!" diye cevap verdi."
Nesâi, Nikâh 14 (6,68)

işte yapmamız gereken bu hanımlar, kurana göre yaşa mutlu ol. parola bu.
 
simdi sunu deliyicem ben calisirken ki yaklasik 10 ay calistim isim geciciydi 1 ay calisin cikarildim sonra tekrar cagirildim sonra 2 ay 15 gun bu dure zarfinda esim benden hic para istemedi cunku gecici bir isim vardi ben de 1 yil ondan harclik istemedim kiyafetlerimi kendim aldim kisisel ihtiyaclarimi kendi paramla halledim konu sahibi para konusinda birazcik yanlis yapiyor
 
Ben ve benim gibilerin fitratı eksik mi girilmiş.Konuşturuyorsunuz beni
Ben bir kadın olarak erkekten daha aşağı bir varlık degilim.
Koruyup kollamak ayri birsey ben reisim benim dedigim olacak ayri birsey
Sen erkek yönetiminde yaşayabilirsin ,senin kafan okadar calisiyordur,sen hep eksiksindir anlarım ama bunu bir kesinlikmiş gibi sunmayın ..

:)
güzel hanımefendi,
kadın erkek ile eşit olsaydı eğer; kadın erkeğin kemiğinden yaratılmazdı.
kurana inancınız var mı bilmiyorum ama varsa şuan yazdıklarınız sizi günaha iter bilesiniz. çünkü erkeğin bir adım önde olduğu kuranda açıkça belirtilmiştir. bu kadının aşağılık olduğu manasına gelmiyor. yine o kuran, kadının ayakları altına cenneti sermiştir. bu çalışan kafayla ilgili bişi değil.

ha ben bildiğimi söyliyim de siz ister onay verin ister vermeyin. benim üzerime düşen yük, kardeşime bu bilgileri aktarmak ve ona doğru yolu göstermek.

karar sizindir. ancak cümleleri seçerken lütfen biraz daha ince düşünmeye çalışın.

sevgiler..
 
Bir tek senin esin degil tüm erkekler ilişkilerde söz sahibi olmak ister...Söz sahibi demeyeyim de karşıda insanın kendisine ihtiyacı olduğunu bilmesini ister...erkekler neden kendisinden uzun kız olsun istemez genelde kendisinden kısa olan kızları tercih eder? dominant olabilmek için...erkekler neden zayıf kız sever yatak odasında ona hükmedebilmek için...kızlar neden kaslı erkek ister ? güçlü olduğu için...kızlar neden kendisinden uzun olan erkek ister, ya da neden geniş omuzlu erkek ister? bunlar hep korunup kollanmak içindir... yani biz habrerimiz olmadan fıtratımıza ve içgüdülerimize göre hareket ediyoruz...yoksa bi kız neden geniş omuzlu erkek ister ki......

ha eşiniz sizden ona, erkeklik içgüdüsünden gelen o istekleri istiyor...ona ihtiyacınız olduğunu belirtmenizi istiyor, siz de eğer "benim sana ihtiyacım yok, ben sensiz de bir bireyim. senin hayatın sana benimki bana" diyorsan, keşke hiç evlenmeseydin.....evlilik herkesin kendi kafasına göre yaşadığı sadece aynı evi otel olarak kullandığı bir müessese değil....siz ona ihtişyacınız olduğunu göstermezeniz, yarın öbür gün bir kadın çıkar ona "aslansın,kaplansın,koçsun ağasın" der... o da ona meyletmeye çalışır... günümüz aldatmalarının sebebi de odur...evdeki kadın ona değerli olduğunu hissettirmez , ama dışardaki ona değerli olduğunu hissettirir, o da evde mutlu olamadığı için mutlu olduğu yere gider.....
bunlar benim sözlerim değil, biyolojik ve geneteik bunun böyle olduğunu söylüyor....fıtrat bu....
 
ayrıca kadın erkek eşittir, ama kanun önünde hukuksal olarak....
yoksa fıtraten ve biyolojik olarak aynı değiliz...
erkekler bir seferde milyonlarca sperm verirken kadınlar tek tek yumurtluyor...
kadınlar daha duygusal erkekler daha mantıksal...
yani bizim eşitliğimiz kanun önünde....
onun dışında genetiğimizin bize verdiği görevler duygular hisler içgüdüler ve davranışlar ayrı ayrı...
 
para konusunda eşinizin size karışması yanlış.... sizin paranızı sizin izniniz olmadan kullanamaz...ama diğer konularda ona evde reis olduğunu hissetirin...şöyle bir laf vardır : "akıllı kadın kendi deiğini yaptırı ama eşine de lider olduğunu hissettiri" bu tarz birşeydi :))))
 
X