İnancınız için gerekliyse öğrenirsiniz, çocuğunuza öğretirsiniz. Seçmeli olmasına zaten kimse laf etmiyor, eğer şu zorunlu "seçmeli"ler gibi olmayacaksa.arapçanın inancım için gerekli olduğunu düşünüyorum. Kuranı doğru ve güzel okumak, anlamak yaşamak için.
ancak diğer sektörlerde gerekli olan dilleri ihtiyaç duyanlar öğrenmeli diyorum.
şu anda tek dil ingilizce değil, sektöre göre arapça, almanca, farsça, rusça, çince vb diller gerekiyor.
neden diğer ülkeler türkçeye ihtiyaç duymuyor, bence sorgulanması gereken bu.
tabi yıllardır zorunlu olan ingilizce konusunda neden hala yerimizde sayıyoruz, bunu da sorgulamalı.
Memleketi olan Trabzon’un Of ilçesinde Çakıroğlu Vakfı’nca düzenlenen iftar yemeğine katılan Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, burada yaptığı konuşmada, Türkiye’nin Müslüman bir ülke olduğunu ve “konumu itibariyle” mucitler çıkaramadığını, bunu için gençlerini ara eleman olarak yetiştirmeye odaklanması gerektiğini söyledi.
yok sömürgecilikle alakalı değil. yaptığım meslek dolayısıyla pek çok yabancıyla konuştum. genel olarak ingilizce kabul gören bir dil. bir Alman'la da İngilizce anlaştım mesela.sömürgecilikle ilgili olduğunu düşünüyorum bu durumun. mesela sizden ev kredisi almak isteyen kişi alman, japon ya da koreli olunca da siz ingilizce anlaşıyorsunuz muhtemelen ancak diğer ülkelerde durum böyle midir sizce? yani ingilizce mecburi midir yoksa anadil bilmek yeterli görünüp yabancı kimseler için yaşadıkları ülkenin anadillerini öğrenip iletişim kurmaları mı genelde olan ya da mütercimler mi kullanılıyor?
Katılıyorum...En sonunda benim bu konuda taraflı olmadığımı anladın da buna da şükür be apranxx.
Daha önceki konulardaki mesajlarından dolayı tepki almış olabilir misin?
ne yani siz sektörde kullandığınız ingilizceyi devlet okullarında mı öğrendiniz?İnancınız için gerekliyse öğrenirsiniz, çocuğunuza öğretirsiniz. Seçmeli olmasına zaten kimse laf etmiyor, eğer şu zorunlu "seçmeli"ler gibi olmayacaksa.
Yetişkin olana kadar hangi sektörde çalışacağınızı bilemezsiniz. Ayrıca insanlar sektör de değiştiriyor. Aktif olarak iş hayatında mısınız bilmiyorum ama 5 sene otomotiv sektöründe çalıştıktan sonra (ki otomotivde mesela Renault için Fransızca, Honda İçin Japonca, Volkswagen için Almanca gerekir bu mantıkla) ayrılıp boya sektörüne geçebilir bir insan.
Sizin dil/iş hayatı bağlantınıza göre çocuğun 7-8 yaşındayken "ben 24 yaşıma geldiğimde otomotiv sektöründe Renault'da çalışacağım, o yüzden Fransızca öğreneyim" demesi lazım. Ama Fransızca bildiği için de Fransız menşeli veya Fransa'yla iş yapan bir şirket dışında da çalışmasın sektör değiştirse bile, çünkü sadece Fransızca biliyor olacak, İngilizce gereksiz ya öğrenmedi çünkü.
Neden diğer ülkeler Türkçe'ye ihtiyaç duymuyor demişsiniz, bkz:
Kimse ara eleman ülkesinin dilini öğrenme zahmetine girmez.
Ben sizin kadar öngörülü olamadım kusura bakmayın.ne yani siz sektörde kullandığınız ingilizceyi devlet okullarında mı öğrendiniz?
ve evet hangi sektörde işe girmeyi planlıyorsanız o dili öğrenme zahmetine katlanacaksınız. eğer risk ve ihtimal hesabı yapacaksak sadece ingilizce değil diğer diller de mecburi olmalı bu mantığa göre.
ayrıca bu senelerdir değişen saçma sapan sistemle hiçbiri olmaz.
normalde eğitim sistemi meslek edindirme odaklı olsa herkes istediği dili ve sektörü öğrenir. ilkokuldan itibaren yönlendirmeli eğitim verilmeli ama ülkede tek hedef üniversiteye kapağı atmak olunca mucit tabi çıkmaz.
@HayyaL bak burada da türkçe sevdalısı, arapça düşmanı, ingiliz hayranı var, nicki ingilizce hem de :)
diğer mesaja düzenleme yaptım burada da yazayım.yok sömürgecilikle alakalı değil. yaptığım meslek dolayısıyla pek çok yabancıyla konuştum. genel olarak ingilizce kabul gören bir dil. bir Alman'la da İngilizce anlaştım mesela.
işte burada "anlaşma" meselesi ortaya çıkıyor. ben İngilizceyi iyi düzeyde yazar, konuşur, okurum, eğitimimi de kolejde ya da özel okulda değil, devlet okulunda aldım.
konuştuğum çoğu yabancının İngilizcesi benim kadar değildi, ancak Avusturyalı arkadaşımın İngilizcesi benimkinden iyi, kendisinin bir şirketi var yurtdışıyla iş yapıyor, Norveçte yaşıyor. yani Anadili Almanca, yaşadığı ülkenin dili Norveççe, mesleki dili İngilizce, ki İngilizce Norveç'te anadil kadar çok kullanılır ve Norveç bir İngiliz Sömürgesi değildir, zaten kökenleri Cermendir, yani Almanlarla aynı soydan gelirler.
bahsi geçtiği kadar kolay olsaydı ben de öğrenmiş olurdum. üniversitede dahi kaldığım tek ders ingilizce ama arapça ve osmanlıcam iyiydi.
ne yani siz sektörde kullandığınız ingilizceyi devlet okullarında mı öğrendiniz?
ve evet hangi sektörde işe girmeyi planlıyorsanız o dili öğrenme zahmetine katlanacaksınız. eğer risk ve ihtimal hesabı yapacaksak sadece ingilizce değil diğer diller de mecburi olmalı bu mantığa göre.
ayrıca bu senelerdir değişen saçma sapan sistemle hiçbiri olmaz.
normalde eğitim sistemi meslek edindirme odaklı olsa herkes istediği dili ve sektörü öğrenir. ilkokuldan itibaren yönlendirmeli eğitim verilmeli ama ülkede tek hedef üniversiteye kapağı atmak olunca mucit tabi çıkmaz.
ben de sizle aynı durumdaydım. abimle aynı okulda okumak istediğim için imam hatipi seçtim. sonra öğretmenlik güzel meslek, hem 3 ya tatili de var diye üniversitede o bölümü seçtim ama ingilizceden kaldım sürekli :) ben ingilizce öğretmeni olmayacağım ki ya da o konuda ders vermeyeceğim ama ingilizce ders alıyorum, saçma.Ben sizin kadar öngörülü olamadım kusura bakmayın.
7 yaşımdayken hangi sektörde hangi ülkenin firmasıyla çalışmak istediğimi seçemedimO yüzden İngilizce öğrendim Benim hatam, halbuki o yaşta daha nokta atışı ile 20 yıl sonra Volkswagen'de veya Volvo'da, Hyundai'de çalışacağımı düşünüp ona göre dil öğrenmem gerekirdi.
İlkokul çocuğuyken üniversite sonrası çalışacağınız şirket ve sektöre göre dil öğrenebildiğiniz için sizi kutlarım. Ayrıca sektör değiştirmeden 58 yaşınıza kadar aynı sektörde çalışma azminizden ötürü tebrik ederim.
seduluca mı o? :)ba beyli bala bulalı hoppala ve de cuppala
Arkadaş ne yiyip içiyorsunuz azıcık bizde kafa bulalım.
bizimkiler de ne isterse onu öğrenir sıkıntı yok :)Eşim yıllar önce fransız bir şirketteydi, ondan sonra italyan bir şirkete geçti, şimdi alman-kore ortaklığı olan bir şirkette. Hepsinde iyi seviyede ingilizcesiyle tercih sebebi oldu.
Neyse sizin çocuklarınız arapça öğrensin bizimkiler ingilizce ve gerekli olan diğer dilleri. Böylece bizimkiler bir adım önde olur, benim işime gelir. Tek sıkıntım o seçmeli dersin "zorunlu seçmeli" haline getirilmemesi.
bence komik olan arapça bölüme girebilmek için ingilizce sınav olması. resmen dayatma var.Arapça anlayıp konuşabiliyorum, okuyup yazamıyorum. Şimdiye kadar tek kullandiğim yer arap turistlere yol tarif etmek oldu. İş ararken kimse umursamıyor arapça bilip bilmediğinizi. İngilizce sıruluyor, ingilizce sınavlarına giriliyor.
İkinci sınıf çocuğu daha kendi dilini tam anlamıyla okuyup yazamazken arapça gibi öğrenmesi zor şimdiye kadar öğrendiği her şeyden farklı bir dili öğretmeye çalışmak son derece saçma. O yaşlarda herhangi bir dili okuyup yazmayı öğretmeyi de yanlış buluyorum. Sadece anlama ve konuşma üzerine gidilmeli küçük yaşlarda bir dil öğretilecekse.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?