Her erkeğin konuyu sonunda hep cinselliğe bağlamasına ne diyorsunuz?

Aynen öyle benim yaşlarım 20Li yaşların başında ve tanıdığım hepsi böyle bir arkadaşım var her aradığında cinsellik şakaları kaç kere kızdım ettim bu ne ya hayır dedim benimle mi yatmak istiyorsun söyle açıkca hayır diyor. Eee o zaman derdin ne yani
 
Asla abartı bir tespit değil ve barzo erkek görmek için nargile kafeye gitmek gerekmiyor.

Kalabalık bir sohbet grubundayım. Eğitimli, modern, Avrupai tipler dolu bir grup. Erkekler öyle leş muhabbet yapıyor ki anlatamam. İğrenç seks muhabbeti, tecavüz esprileri, kadınlara karşı tacizci söylemler. Bu adamları seven ve yakın arkadaş olan kadınlar var. Ben nefret ediyorum. Midem bulanıyor. Yani kadınların "iyi" gördüğü erkeği ben genelde iyi göremiyorum. O yüzden benim için büyük çoğunluğu leş.
 
Allah Allah..bugüne kadar ne bir kız arkadasimdan ne bir erkek arkadaşımdan buna benzer bir cümle duydum, ki yaşım otuz.
Kaldı ki hep 'sevgilimle tatildeyken' falan diye anı anlatmaya başlarım, soracak olsalar fırsat da var.
Ama kimsenin haddi değildi ve cidden kimse sormadı da. Bence sizin çevre biraz mal
 

Düşününce evet seksist erkekler her yerde. Eğitimli olması adamı seksizmden azade etmiyor... Her toplumda varlar. Eğitimle doğrudan ilişkili de değil aslında... Bir tane podcast vardı mesela Deniz Dülgeroğlu diye bir kadının. Kadın Robet Kolejde öğrenciyken arkadaşları tarafından tacize uğradığından bahsediyordu. Duvara sıkıştırma gibi saçma sapan bir oyunları-adetleri varmış lisede. Her devre bir sonrakine öğretirmiş, gırgır şamata niyetiyle arkadaşının üstüne çullanmaca... Ve bir gün daha lisede öğrenciyken yani çocukken kendisini de "şakasına" duvara sıkıştırmışlar arkadaşları, ve taciz etmişler, baya travmatize olmuş. Tacize uğramış gibi hissetmiş, daha doğrusu gibi hissetmek değil, lise çocuğuyken tacize uğramış yani "şakasına". Yıllar sonra bunu lise arkadaşlarının Whatsapp grubunda yazmış ve arkadaşlarının çoğu bunun zararsız bir oyun olduğunu, abartmamasını filan söylemişler, kadının deneyimini yok saymışlar yani. Bunu şu an 30larına gelmiş, Robert Kolej mezunu, muhtemelen Amerika'da filan master yapmış, iş güç sahibi adamlar yapıyor, o bilince ulaşmamışlar yani.

2000lerin başında Galatasaray lisesinde yatılı öğrenciydim, sözde Türkiye'nin batıya açılan pencerelerinden, en çağdaş kurumlarından biri. Yani birçok açıdan aslında öyleydi de ama bir sürü açıdan da hiç öyle değildi, mesela bir anımı hatırlıyorum. Öğrenciler olarak kafamıza estiğinde toplaşır "loyloy" diye bir şey yapardık. Yani yıllar önce filan üst devreler tarafından uydurulmuş eğlenceli şarkı türküleri bir çember oluşturur, hoplaya zıplaya bağıra çağıra söylerdik. Şarkının sözlerinde idareye müdüre filan laf geçirmeler olurdu, işte ne bileyim muzur komikli sözler olurdu. İdare gelip dağıtana kadar bahçede tüm okul toplaşır kocaman halka oluşturur zıplaya zıplaya şarkı söylerdik. Sözkonusu şarkıların bazıları üst devrelerden bize öğretilen şeyler.

Bir tane şarkı var şey diyordu: "glu glu zemzem onu bunu bilmem benim bu karıları s..mem lazım". Biz de 14 yaşındayız, normalde o kadar beyinsiz diiliz ama topluluk olunca sorgulamamışız yani söylüyoruz öyle kız erkek karışık komik buluyoruz sözleri küfürlü ya. Bir tane bizden mezun bir kadın müdür yardımcımız vardı, bir gün bizi topladı ve "o benim bu karıları bilmem ne yapmam lazım dediğiniz şarkıda geçen söz konusu karılar bu okula giriş yapan ilk kız öğrenciler, ablalarınız" dedi. Galatasaray lisesine kız öğrenciler alınmaya başlayınca erkek öğrenciler böyle iğrenç ötesi bir türkü yazmış. Biz tabi bir an "oha doğru lan ne söylüyoruz biz böyle" olduk. O akşam uzun uzun konuştuk kendi aramızda, devremizde her türlü ayrımcılığı, mantıksız ve şiddet içeren şakalı "gelenekleri" uygulamamaya karar verdik. Hatta bu yüzden okulda üst devreler bize biraz da küçümseyerek "hümanist devre" adını takmıştı. Sanki insan haklarına önem vermek küçümsenecek bir şeymiş gibi... Ki hala mesela üst devrelerden filan çok mal, gerizekalı insanlar tanıyorum, sırf tanıdıklarım değil, basında filan da aktif ve ünlü epey tıynetsiz mezunlarımız var, eğitim almış ama insan olamamış paçavralar, ama mesela kendi devremden arkadaşlarımı genel olarak severim yani, çoğunun cinsiyetçilik konusunda en azından kendi davranışlarına dikkat ettiğini gözlemledim. O seksist kültürün, erkeklerin kendi aralarında ayrıcalıklarını koruduğu kahvehane kültürünün doktora yapmakla filan alakası yok ama bence bilinçli bir seçimle alakası var. Ben seksist veya homofobik transfobik... olmak istemiyorum ve hareketlerime dikkat edeceğim demekle alakası var kanımca. Ve bunu yapan erkekler var diye düşünüyorum, çoğunluk olmasalar da...
 
Biz de lisede hep tacize uğradık. Ben düz lisede okudum diye öyle olduğunu düşünüyordum ama büyüdükçe anladım. Bu ülkedeki her yere, her erkeğe sirayet etmiş, kadın düşmanı ve tacizci kültür. Nefret ediyorum.
 
konu sahibinin problemi aslında içten içe "bakire" olduğu halde kendisine "bakire olmayan" sıfatının yakıştırılması. isyan noktası bu. bazı üyelerin de belirttiği gibi bilinçaltında seks yapan kadınları "kötü" kodlamış ve kendisi farkında değil, bu nedenle sürekli açıklama yapar bir pozisyonda haliyle bu da dışarı yansıyor.

33 yaşında bir sahil kentinde yaşayan bekar bir kadın olarak sana diyeceğim şu ki önce kendinle problemini çöz, kendi bakış açın üzerine uğraş. aynı toplumda yaşıyoruz seninle, yurtdışında okudum, yüzlerce ortam gördüm, Türkiye'de de öyle. evet ülkemizde garip bakış açıları var, fakat seçimi sen yapacaksın. ya kendine güvenip, kendinin ne istediğini ne olduğunu bilip tek karar mercii sen olacaksın ya da hep hayatın başkalarını değiştirmeye çalışmakla geçecek. benim ailem asla kısıtlayan bir aile olmadığından benimde bazı ortamlar da "ailen burada değil sanırım, ya da ailen nasıl izin veriyor gece dışarıda olmana" diye karşılaştığım densizlikler ya da sırf reddettim ya da görüşmek istemedim diye "bilmem ne" imaları vs. oldu. hepimiz yaşıyoruz, yaşamayan kadın yok. fakat ben bu insanlara ömrümün 1 dksını bile ziyan etmiyorum, ne sevgili ne arkadaş ne de başka ilişki türü. herkes kendi kalitesinden sorumlu, bir insan densizlik ediyorsa onun problemi benim değil.
bu algı nereden geliyor biliyor musun? çünkü senin yaşlarında kendimi, ne istediğimi, nelerin bize kadınlar olarak yanlış empoze edildiğini araştırdım, çok okudum, güvendiğim büyüklerimle konuştum, farklı hayatlar düşünceler gözlemledim ve bunun sadece bir coğrafya meselesi olduğunu fark ettim. bu noktada iş sende bitiyor kendini fiziksel olarak burada olsan bile "mantalite" olarak bu orta doğu coğrafyasına hapsetmek zorunda değilsin. kimseye zarar vermediğin sürece hayatını nasıl istiyorsan yaşarsın. fakat içinde bu noktayı bulamazsan, "mış gibi" yaşarsan hep hesap verir pozisyonda, sahte biri olursun.

ben bir kadın olarak sürekli hemcinslerimin hesap verir pozisyonda olmalarından, erkeklerin her minik şeyde önce bunu kontrol mekanizması olarak kullanmalarından tiksiniyorum ve üzülüyorum. ama iş kadınlar olarak bizde bitiyor, biz buna izin vermemeliyiz. erkekleri suçlamak çözüm getirmez, önce kadınlar kendi içlerinde "değerli" olduklarını ve "erkeklerle eşit haklara sahip olduklarını" içselleştirmeliler. cinsellik yaşadığı için özür dileyen, açıklama yapan, başını öne eğen erkek görmedim ama üniversite mezunu kadınları -görece eğitimli-bile bu kültürel kodları aşmasa bile "sorgulamıyor" görmek çok üzücü.
 
Hanımlar, her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Konumu ciddiye alarak bana uzun uzun iyi kötü tüm düşüncelerinizi aklımdan çıkartmayacağım, değişeceğim. Sizleri seviyorum.

 

Ben sınırlarımızı çizmeme fırsat bulamadan tacize uğradım. Gittiğim bir telefon bayiinde faturamdaki fişten adımı bulup beni de taciz ettiler, cinsellik yaşamak istemediğim ve bunu belirttiğim halde adam bana ısrarla yazdı ısrarla... Okuduğum küçük kentte bende eteğimi giydim, adam arabasını dibime yanaştırıp popomu avuçladı mesela. Zor kurtuldum. Bu yüzden bu şekilde yaklaşanlara "benim düşüncem bu, bana yaklaşma" psikolojim sanırım. Ama açıklama yapmakta gereksiz tabii.
 
Son düzenleme:

Ohhh sonunda benimle aynı sorunu yaşayan biri. Resmen kanlı canlı görsem seni omuzunda ağlarım. Sanırım bu erkeklerin hedefi 20-25 yaşlarındaki kızlar. Amaç yatmak değilse o zaman sorulan soruların manası nedir? Ben söyleyeyim belki de yoklamaktır. Biz ona yeşil ışık yaksak bize yürüyecek yani. Bu isteklerine karşılık verebilen biriyle konuş hatta daha kolay emeline ulaşırsın belki. Seks karşılıklıdır, yaşayan herkese saygı duyarım. Lakin bir taraf istemiyorsa istemeyen tarafında zamanını çalmaya gerek yok bence.
 
Bunu ben de çok yaşadım hiçbir şey yok ortada samimiyetimiz de yok sayılır birden konu cinselliğe geliyor benim cinselliğime değil tabi ama geliyor ne alakaysa ayıplığından falan değil iğreniyorum baskasinin cinsel hayatını dinlemekten.
 

Ben de öyle. Samimiyete mi arkadaşlık ilişkisine mi inanarak bunu yaptıklarını bilmiyorum ama bazı erkekler eski sevgilileriyle yaşadıkları tüm şeyleri anlatıyor, evet bu resmen karaktersizlik. Hemen o insanlardan uzaklaşıyorum.
 
Yasadiysan da yaşadın bize ne çok iğrenç ya
 
benimde bir arkadaşıma yeni tanıştığı ve ciddi bir ilişki evlilik olacağını düşündüğü kişi tarafından bu tarz bir konuşma yapılmıştı.İşte ben önceki sevgililerimle cinsel birliktelik yaşıyordum,seninle de yaşamak isterim demiş.Tabi arkadaşımda yaşayamacağını vs demiş ama çok üzülmüştü ağlıyordu neden böyle dedi ben bu tarz bir konu açılması için bilmeden bi davranışta mı buşundum vs demişti.Çağımızın erkekleri bence yani hepsi değil ama toplumsal bi yozlaşma olduğunu düşünüyorum artık evlilik öncesi cinsellik,herkes için normal geliyor.Buna bir lafım yok olamaz da ama hem cinselliği yaşayıp,hemde bakire aramıyorlarmı tam irite edilesi tipler
Allah uzak etsin
 

Yani demek ki tek sorun bende değilmiş. Buradaki yorumlardan sonra tek suçun ben de olduğunu düşündüm, ama demek ki karşı tarafında bu konuda hassasiyet göstermesi lazımmış. Ne üzücü. Allah herkesi iyi insanlarla karşılaştırsın. Bu tarz bazı erkeklerin her kıza potansiyel bir seks objesi olarak bakıldığını söylediğimde de linç yedim. Garip yani Iyi olduğu kadar kötü erkekler de var, ve ben o zihniyeti değiştirmek istiyorum evet, bu çok normal.
 
bence de çevrenizi değiştirin birisi daha yazmış yukarıda aynen katılıyorum. kimse bana böyle bir şey sormaya cesaret edemedi şimdiye kadar. hele ki hayatımda biri varken. ben olsam acayip terslerim ya.
 
şimdi erkekler evlilik gibi bir sorumluluğa girmek istemiyor ama cinsellik ihtiyaç ee birlikte olduğu kadınla her şeyi yaşıyor ama içinde evlilik gibi düşünce yok akışına bırakalım diyorlar sonra eğer senden daha iyisini bulabilirse yada bulursa sana tekmeyi basar aynı şey iki cins için de geçerli tabi ki.
 
Erkeklerin çoğu öyle eşimden önce tanıştığım tüm erkekler ilk günden cinsellik bekledi. Daha tanımadan etmeden neden samimi olayım. Sanırım güler yüzlü davranınca yanlış anliyorlar. Bende hemen ayrılırdım. Neyseki eşim öyle değildi. İyiler azınlıkta
 

Zihniyet ne yazık ki öyle, ben de bunun bir parçası olmak istemiyorum. Cinsellik bana göre özel birşeydir, aynı ilk öpücük gibi. Nasıl ilk öpücüğün sevdiğin kişiyle olsun istersin, cinsellikte sadece sevdiğin kişinle yaşanmalı diyorum kendi kendime. Evet bu karşılıklı bir ihtiyaç ama ben sadece erkeklerin bunu "Her kızla" yaşama mentalitesini doğru bulmuyorum, bulmayacağım da. Ha bir kız bu teklife hayır derse ona atılan laflar ya da yadırgayıcı sözlere de tahammülüm yok açıkcası. Fakat gelgelelim bunu anlatamadım henüz.


Evet, dediğim gibi iyiler de var kötüler de. Benim hayatımdaki insan da bu konuda saygılı ve sorgulamamıştır mesela, ama başka bir erkeğin dediğiniz gibi "güler yüz ve samimiyet" i arkasına alarak bunları sorması tam bir karaktersizlik.
 

ben evlilik niyeti olmadan görüşülmesine de karşıyım çünkü işin sonu hep aynı yere çıkıyor.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…