27 yaşındayım. 2018 senesine kadar hareketli bir hayatım oldu.Konservatuvarda okudum. Çevresi geniş sevilen biriydim.Sonra mezun oldum vs oraları geçiyorum.
Her şey ters gitmeye başladı 2018 ' de. Başlarda önemsemedim. Arkadaşlarım ile koptuk çoğu başka şehire / ülkeye taşındı.Bir kısmı evlendi derken iletişimde değiliz. Bale okudum, ayağımdan sakatlandıgım için mesleğimi icra edemiyorum. Ailem ile yaşıyorum.Aileminde çevresinde pek kimse kalmadı eskiden evimize gelen çok olurdu.Onlarda gitti uzaklaştık kavgasız sebepsiz.
Neredeyse hiç arkadaşım yok. Evlilik çağıma geldim bende istiyorum biri olsun ama yok.
Spora gidiyorum ( hafif olcak şekilde ) seramik kursu , resim kursu vs gibi bir sürü kursa gittim asla eve kapanan biri degilim. Kursta tanışıyorum ama arkadaşlıklar kurs sınırları içerisinde kalıyor. Dışarıya gitmiyor. ve Kurs bitince yine yalnız kalıyorum.
Özel hayatım ise yok. Asla çirkin biri degilim, alımlı biriyimdir. 2 Sene önce bir erkek ile flört dönemim oldu üstelik 8 senelik tanışıklığımız vardı her şey harika giderken en ufak sorun bile yokken birden çekti gitti.Hayırlısı degilmiş dedim.
7 ay önce biri ile tanıştım üstelik ailecek tanıdığımız birinin oğlu , onunlada 2-3 ay sürdü birden muhabbeti kesti.Düşünün çocuğun benimle muhabbeti yok , babası ile babam emlakçı ve ortaklar her gün beraberler.
Kimle tanışsam ( erkek ) muhabbeti kesiyor. Geçen haftalarda doğum günümde kutlayan olmadı.
Pes etmedim, yoga yaptım, pozitif düşündüm.Olumlama vs yaptım hep ama hiç bir zaman kapanan kapıların yerine başkası açılmadı.
Artık ne gideceğim kurs kaldı ne bir şey. Çalış işe gir demeyin, evden çalışıyorum zaten İngilizce dersleri veriyorum .
Biri bir şey mi yaptı , eskiden bana takıntılı olan bir erkek oldu o mu bir şey yaptı anlamıyorum .Normalde böyle şeyler düşünen biride degildim.Bu hale geldim. Bir insanın hiç mi işi rast gitmez ? Neden böyle anlayamıyorum .
İşin ilginç kısmı şu, hep Mart ayında bir başlangıç oluyor '' benim kontrolüm dışında '' bir giriyor hayatıma. Haziranda veya Temmuzda bitiyor. Bu 5. aynı durum.
Minik bir düzenleme:
Çok fazla kişi ilgilenmiş bu konu ile.Vaktini ayırıp iyi kötü yorum yapan herkese teşekkür ederim.
Fakat bazılarınız, '' konservatuvar mezunu bir balerin , nasıl olurda bu saçmalıklara inanır .. '' tarzı bir çıkış yapmış sarkastik bir biçimde.
Burada yazılanlarda, herhangi bir dini ima yok.Yaşadıgım ve anlamlandıramadıgım bir durumu hem iç dökme hem fikir alma amacı ile yazdım.
Bazıları yorumlarda '' çekim yasası, manifest, enerji, nazar, vs gibi alt konulardan '' bahsedince kendi fikrimi vs yorumlara yazdım.
Bazıları '' senin gibi eğitimli biri nasıl bunlara inanır ... '' Demeye başlamış.
İnsanları neden salt modern salt cahil şeklinde kategorize ediyorsunuz ?
Eğitimli biri olmuş olmam, inancımı değiştirir mi ? Ya da bu tarz şeylere (negatif enerji vs ) inanmak için cahil olmak mı gerekir ? Buna takılanlar olmuş ama tabulaştırıyorsunuz ... Dünyada açıklanamayan, bilim tarafından kanıt olmadıgı için , kanıtlanamayan ve bu sebeple bilime dahil olmayan bir sürü ilim var.
Hocaya gitmekten kastım ( ki bu benim amacım degil yorumlarda birine , ailemden biri bu fikri yöneltti dedim ) sırlar dünyasında ki gibi olanlar degil.
Ekşi sözlükte , bu konu ile alakalı bir kaç başlık var.En inananında en inanmayanına kadar açıklanamayan bir dizi olay gizem yaşayan insan var.
Vatikandan tutun, amerika da kaybolanların bulunması için medyumlara baş vuruna kadar bu konu uzar gider.
Kısmet açmak demek, negatif enerji vs gibi alt konuları olan bir sürü sebepten ötürü kişinin şans alanı daralır.Halk içinde kısmet denir, bazıları baht der, bazıları şans, bazıları çakra.
Terapiye gitmemi öneren '' atanamamış freudlar '' sizede şunları söylemek isterim.Yorum yapıp fikir belirtmek ile haddini aşmak arasında fark var.
Bir çok ülke gezmiş, kendini geliştirmiş biri olarak dar görüşlü degilim.Terapiye gitmem gerekirse giderim zaten. Hayatta bir çok olasılığa inanan, esnek bir insanım.
Bir kaç yorumu görüp konuyu başka yere çekmenizden, sıkıldım. Sizde benim yaşadıklarımı yaşasaydınız, Denize düşen yılana sarılır misali, oradan oraya savrulur çözüm arardınız.
Lütfen aynı yorumu yapıp durmayın artık.Kötü niyetiniz yok biliyorum fakat, siz benim yaşadıklarımı yaşayın, ondan sonra beni güzel sanatları bitirmiş bir balerin olarak bu konular hakkında düşünmekten eleştirin .
Kınamayın ki başınıza gelmesin, iyi niyet ile yazıyorum,İyi günler.
Son Edit: Burayı okuyup , mesaj atanlara öncelikle teşekkür ederim.Aynı şeyleri yaşadıgımı bilmek rahatlattı. Beklediğimden çok daha fazla mesaj geldi.
Onun dışında bazı kullanıcılar burayı tamamen kişisel algılayıp konuyu başka yerlere çektirip , kişisel haklara saldırarak yorum yapıyor ki buna kafayı takarsam , uğraşacağımıda, şikayetçi olmaktan çekinmeyecegimide belirtmek isterim :)
Çünkü bazı yorumlar hakaret barındırıyor ..Hakaret demek illa küfür etmek demek degildir.Kişisel değerlere, ve kişiliğe yönelik alaycı veya saldırgan yorumlarda birer hakarettir. İlk defa burada kendi dini inancım ile ilgili eleştiri aldım küçümseyici yorumlara denk geldim.
Her ne kadar gülüp geçsemde, kişisel değerler ile dalga geçilmesinden, bir çeşit , bazı kullanıcı grupları tarafından topluca Mobbing yapılmaya, yazdığım bu sorun üzerinden bel altı vurmaya çalışanlar olsada , herkesin sabrı bir yere kadar.
Kendi hayatında mutsuz olup her dakikasını burada geçirenler , tabiki egolarını burada tatmin etmek isteyecekler. Ben bunu son kez yazıyorum, çünkü her hangi bir şekilde yapılan hiç bir yoruma bakmayacağım, girip takip etmeyeceğim.Buraya giriş yapmayacağım.
Ama olurda , bir gün, yine aynı kişiler tarafından yapılan yorumları okuduğum takdirde, gerekeni yapacagım.
Hassas durumda olan bir kişinin yazıları için bu kadar üstüne gitmek , hem yanlış hem etik degil. Kimse kimsenin ne yaşadıgını bilmiyor.
Herkes eninde sonunda kalbinin ekmeğini yer. Gönlünüzde ki gibi bir hayat diliyorum.Teşekkürler.
Alıntı Yorumla Şikayet Et Düzenle 
