her aile evi dışarıdan daha mı iyidir gerçekten?

Çözüm odaklı olman çok güzel. Ancak çamaşır suyu, tutkal olayına biraz güldüm. Bende yurtta kaldım. Çekişmeler illaki olurda çamaşır suyu, tutkal olayı, ne bileyim çok fantastik geldi bana😃 Yurtta da sorunlar olacaktır ama idare etmeyi öğreneceksin. İyi etmişsin yurda geçmekle. Ev ortamınız biraz sıkıntılı.
 
Benım evım kucuk ,salon boydan boyaydı.Kıradayız.Ama kızım 3 yasında ve oda lazımdı artık.Staforla odayı ortadan bolduk salonu,kıza oda yaptık.Bıde duvar kagıdı kapladık.Yenı bır odamız oldu.Dogurduysak sartları zorlayacaz yanı.Kendıne o da ıste.Bolsunler bı oda,cekyatta yatmak ne?
Eğer ayrı eve vs cıkamayacaksanız oda ısteyın.O babada gece yarılaına kadar calısıyomus, kızına bı yatak bı masa alsın bı zahmet!
 
Daha çocuk bu. Çok mu güçlü, kesinlikle değil. Ailesini küçükseyen, "ne günahım vardı da bu aileye düştüm" gibi melankolik bir kafadaki insanın güçlü olması için ders çalışmaktan fazlasını yapması lazım. Geçmişine takılı kalıp kendi dramından beslenen, bunu yaparken de sürekli ajitasyon yapan birini görüyorum ben.

Burda gördüğüm en dangalakça yorumlardan biri. Kız yatağım yok kanepede orda burda yatıyorum diyor yahu aklınız yerinde mi sizin? Siz de yataksız takılın 3 gün perişan oluyor musun olmuyor musunuz bakın.
 
Burda gördüğüm en dangalakça yorumlardan biri. Kız yatağım yok kanepede orda burda yatıyorum diyor yahu aklınız yerinde mi sizin? Siz de yataksız takılın 3 gün perişan oluyor musun olmuyor musunuz bakın.
Mesele yatağının olmaması değil ki. Körün gözü açılınca ilk yaptığı şey bastonunu kırmakmış derler. Az ders çalışıp bir bölüm kazanınca ailem cahil, ben bu aileyi hak etmiyorum tarzı düşüncelerin olması çekyatta yatmasıyla değil, kişilik karakterle alakalı bir şey. Ona kalırsa ne şartlarda yaşayan insanlar var.
 
Mesele yatağının olmaması değil ki. Körün gözü açılınca ilk yaptığı şey bastonunu kırmakmış derler. Az ders çalışıp bir bölüm kazanınca ailem cahil, ben bu aileyi hak etmiyorum tarzı düşüncelerin olması çekyatta yatmasıyla değil, kişilik karakterle alakalı bir şey. Ona kalırsa ne şartlarda yaşayan insanlar var.
Hmm. Gene mi şükürcülük oyunu oynayalım yani ? Bu arada cahil aile nefretlik bir durumdur. İnsanı bezdirir.
 
Hmm. Gene mi şükürcülük oyunu oynayalım yani ? Bu arada cahil aile nefretlik bir durumdur. İnsanı bezdirir.
Şükür insanın kendisinin bileceği iş, ona bir şey diyemem. Ailesinin yanında büyüyüp onların emeklerini inkar eden, başıboş büyüdüğünü zannedip ailesinden kendini soyutlamış gençlerle o kadar çok karşılaşıyorum ki şaşırmıyorum artık.
 
Mesele yatağının olmaması değil ki. Körün gözü açılınca ilk yaptığı şey bastonunu kırmakmış derler. Az ders çalışıp bir bölüm kazanınca ailem cahil, ben bu aileyi hak etmiyorum tarzı düşüncelerin olması çekyatta yatmasıyla değil, kişilik karakterle alakalı bir şey. Ona kalırsa ne şartlarda yaşayan insanlar var.
Allahım bakıs acısına bakk bayılaaazam.
Kız sıgıntı olmus evde ?Sız neresınden tutuyıorsunuz konuyu ya pesss.
 
Şükür insanın kendisinin bileceği iş, ona bir şey diyemem. Ailesinin yanında büyüyüp onların emeklerini inkar eden, başıboş büyüdüğünü zannedip ailesinden kendini soyutlamış gençlerle o kadar çok karşılaşıyorum ki şaşırmıyorum artık.
Böyle aileler pek emek vermiyor zaten. Emek veren bir ailede büyüdüm şükür ondan biliyorum. Çocuğa sığıntı muamelesi göstermişler.
 
Siz size çalışacak bir masa, yatacak bir yatak vermeyen bir ailenin evinden çıkıp, sizin paranızla araba alıp okey arkadaşlarına hava atacak, bütün ev işlerini sizin sırtınıza yükleyip size eşşek muamelesi yapacak bir insanla evlenebilirsiniz. Ve bunun için yatıp kalkıp şükredebilirsiniz. Ama bazı insanlar daha iyilerini hakediyor ve bunun bilincindeler. İnsanların yaşam enerjisini sömürmeyin.
Şükür insanın kendisinin bileceği iş, ona bir şey diyemem. Ailesinin yanında büyüyüp onların emeklerini inkar eden, başıboş büyüdüğünü zannedip ailesinden kendini soyutlamış gençlerle o kadar çok karşılaşıyorum ki şaşırmıyorum artık.
 
Benim ailem 2000 yılındaki krizde iflas edip her şeylerini kaybetti. Aynı evde babannem ve dedemle yaşıyorduk. Ben liseye hazırlanıyorum diye odalardan birini alçıpan duvarla ikiye ayırıp bana çalışma odası yaptılar. Annem ev hanımıyken ve o güne kadar rahatı yerindeyken otuzundan sonra işe girdi dershaneye gidebileyim diye. Bunların hiçbir bahanesi yok. İsteyen yapar. Benim ailem dört dörtlük mü, hayır asla değiller. Ben de değilim. Ama çocuğunun yediğini içtiğini yattığı yeri derslerini umursamayan aileye de buna da şükür diyip güzelleme yapamayız burda. Gençleri şaşırtmayın.
 
Bu senarist arkadas üyelerden para koparmaya çalışacak olabilir mi? bi çok kişiye özelden konuşalımlar.. ısrarla bölümü yazmayıp özel'den söylerimler? üyeler dikkatli olun bu ihtimali göze alın..
yaşadıklarım insanlara senaryo tadında gelince daha çok üzülüyorum demek ki bu yaşadıklarım gerçekten normal değil ama aynı anda kendimle gurur da duyuyorum demek ki bunları ve daha yazmadığım birçok şeyin üstesinden gelmeyi başaracak kadar güçlüyüm. Bana yardımcı olmak isteyenler özel mesajdan ne yapabileceğimi söylüyorlar, sağ olsunlar. Sanırım size senaryo tadında gelen ve dalga geçtiğiniz bu yaşama dair bilgiler eksik kalınca üzüldünüz. Kendi kimliğini ifşa edecek bilgileri herkes açık yazmak istemem neden bu kadar anormal geldi?
 
yaşadıklarım insanlara senaryo tadında gelince daha çok üzülüyorum demek ki bu yaşadıklarım gerçekten normal değil ama aynı anda kendimle gurur da duyuyorum demek ki bunları ve daha yazmadığım birçok şeyin üstesinden gelmeyi başaracak kadar güçlüyüm. Bana yardımcı olmak isteyenler özel mesajdan ne yapabileceğimi söylüyorlar, sağ olsunlar. Sanırım size senaryo tadında gelen ve dalga geçtiğiniz bu yaşama dair bilgiler eksik kalınca üzüldünüz. Kendi kimliğini ifşa edecek bilgileri herkes açık yazmak istemem neden bu kadar anormal geldi?
Canım aklı olan kimse bir forumda biri ekonomik sıkıntı yaşıyorum dedi diye çıkarıp para vermez. İş bulmana yardımcı olabilirler. Aklına gelmeyen bir çözüm yolu önerebilirler. Seni aşağı çekmeye çalışan insanları bir unut. Yaşadıkların normal de değil, doğal da değil. Hayatın gerçeklerinden nasıl kopuk insanlar var ki hiç öyle bir evde bulunmamışlar. Kızamıyorum çünkü ben de gözümle böyle evler, böyle insanlar görmesem anlamakta zorlanırım. Sen iyiye güzele odaklan.
 
Yurtlarda kalmak hiç kolay degil. Her türden insan var. Gece gürültüden uyuyamadigim olurdu benim. Temizlik, yemekler çoğu zaman sorun oluyor. Ama en azından kendine ait bir yatağın, dolabın ve çalışma masan olur.
Ailenle konuşmayı dene olmadı yurda çık. Işin zormuş ama üzme kendini. Belliki azimli bir kızsın, umarım güzel bir geleceğin olur 💜
Teşekkür ederim, bugün yurtla konuşup belgeleri nereye teslim etmem gerektiğini soracağım. Babamla konuştum, yurda git dedi. Çok teşekkür ederim, kalbi de aldım kabul ettim. Bu da benden 💝
 
Teşekkür ederim, bugün yurtla konuşup belgeleri nereye teslim etmem gerektiğini soracağım. Babamla konuştum, yurda git dedi. Çok teşekkür ederim, kalbi de aldım kabul ettim. Bu da benden 💝
Maddi anlamda destek olacak mı baban yurt işine?
 
Pek çok yorumda konu sahibine fake iddiası yapılmış ama bana anlattıkları çok samimi ve gerçek geldi. Benim karşı komşumun da 3 çocuğu var ....Kız erkek hepsi tikis tikis aynı odada kalıyorlar, anne-baba aynı profil, cehalet ilgisizlik imkansızlık kavga dövüş rezillik diz boyu... anlattığı herşey bana çok tanıdık yani...tek fark var benim komşunun çocuklarının hiçbiri bu aileden sıyrılıp okuyup kurtulamadı henüz, pek de mümkün görünmüyor ama konu sahibinin bunu basarabilecegine inanıyorum ben.
Teşekkür ederim... Büyük bir şeyler başardığımda buraya yazacağım.
 
Daha çocuk bu. Çok mu güçlü, kesinlikle değil. Ailesini küçükseyen, "ne günahım vardı da bu aileye düştüm" gibi melankolik bir kafadaki insanın güçlü olması için ders çalışmaktan fazlasını yapması lazım. Geçmişine takılı kalıp kendi dramından beslenen, bunu yaparken de sürekli ajitasyon yapan birini görüyorum ben.
Geçmişte yaşamıyorum sadece içim doldu derdimi döktüm. Bunları yazmandan önce de annemle tartıştım büyük bir duygu patlamasıyla konuyu açtım. Ajitasyonun kelime anlamını bile bilmediğin o kadar belli ki. Senin pencerenden öyle gözüküyorsam yapacak bir şey yok.
 
Ayol ne desin bu aileye? Geçmişini falan değil zaten evin şu andaki düzenini, ebeveynlerin tavrını tane tane anlatmış işte, ajitasyon bunun neresinde? cahile cahil kötüye kötü deyince küçümsemiş mi oluyoruz ayrıca? Ne diyelim peki,mahmut mu diyelim, ne diyelim ? Bu koşullarda yaşayan bir çocuk "Oh oh ne güzel,anne babamiz şuursuzca doğurup durmuşlar, sayelerinde hayata 10-0 yenik başladık , iyi ki bu aileye doğmuşum, ponciklerim benim" dese çok mu gerçekçi mi olacak?
Beni anladığınız için teşekkür ederim. Ailemin bana yaptıklarını ve yapamadıklarının farkındayım. En büyük hayallerimden birisi annemle-babama Bahçeli 3 katlı bir ev almak. Çünkü benim annem de böyle değildi gençken muhtemelen hayat onu değiştirdi ben sadece onun yanlış zamanına denk geldim. Babam da elinden geleni yapmaya çalışıyor, hayatta “arkamda babam var” diyebiliyorum şu anlık. Hatta bazen ölecekler diye çok üzülüyorum çünkü onlarla doğru dürüst vakit göremedim. Sadece böyle bir sıkıntım var ve yazmak istedim. Gelen bazı tepkileri anlayamadım bile... Beni anlamaya çalıştığınız için teşekkür ederim.
 
Bir odada 6 kişi yaşarken çok mu mutluymuş kendisi de size bu normalmiş gibi gösteriyor? Düpedüz cahil işte. Uzgünüm ama ailenizde bir tane bile normal, iyi niyetli birisi yok. Yrn bir gün siz meslek sahibi biri oldugunuzda anne ve babanızın bizim sayemizde bir yerlere geldi diye böbürleneceklerinden emin olun. O zaman, siz insani şartlarda yaşarken anneniz evinize gelip bizim böyle tuvaletimiz olmadı, bizim böyle salonumuz olmadı diye sanki şartları elvermemiş de olmamış gibi söylenir. Hadi cahilliklerini, size yapilanlari felan geçelim. Hayır, aileniz hiç mi konu komşu, akraba vs ziyaretine gidip normal şartlarda olması gerektiği gibi konforlu yaşayan aileleri görüpte kendi hayatlarıyla kıyas etmiyorlar. Nerde yaşıyorsunuz bilmiyorum ama artık köyde yaşayan insanlar bile çekyatta divanda değil normal bazalı yataklarda yatıyorlar. Fakirlikten olsa anlarım ama olmadığını söylüyorsunuz.

Hiç misafir ağırlamıyor musunuz? Ağırlıyorsanız da size gelen insanlar demiyor mu, salonda masa üzerinde kıyafetlerin ne işi var diye? Üzgünum ama insani şartlarda yaşamadıkları gibi sizin de yaşamanıza müsaade etmiyorlar. En kötü yurt bile evinizden daha konforludur. Yurttaki arıza tiplerin de en fazla ablanizinki kadar zarari dokunur. En fazla kreminizi şampuanızı cantanizda yaninizda taşırsınız, bir şekilde adepte edersiniz kendinizi.
Kıyafetlerim çekyatın üzerindeyken salonda yatıyordum, şimdi hepsini sıkıştırdım soğanlığa ve 5-6 askılığa sığdırdım. Şimdi çekyatın üzerinde elbise kalmadı ben de annemle babamın odasında yatıyorum.
Evet bunu bizi tanıyan herkes ama herkes söylüyor. “Ayıptır çıkın bu evden” “helal olsun o çocuklar orada kalıyorlar” ve daha niceleri... evdeki kavgaların çoğu da evden çıkıyor. Annem eve artık misafir gelsin istemiyor, sinirleniyor. Ben ise evdekilerin tam tersiyim, arkadaşımı da çağırdım oturdum da yemek de yedim. Ben buyum sonuçta. Beni anlamaya çalıştığınız için teşekkür ederim. Sağ olun.
 
bununadi zorbalık degil taciz... resmen tacize uğramişsin külodunu indirmek nedir ya.. keşke annene söyleseydin.. belki okula gidip şikayet edebilirdin... bu çocukluk travma resmen.
Ben o yaşta nereden bileyim taciz falan bir de iki kız yapınca aklıma öyle şey gelmedi. Çok utandığımı hatırlıyorum ve boğuştuğumu hatırlıyorum. Anneme söylesem bana Kızar diye korktum.
 
Arkadaşlar merhaba,

Sorun şu ki ben aileme katlanamıyorum. Annem, ablam özellikle... Babama da bir yandan kızıyorum yine de en iyi anlaştığım kişi aileden.

Biz varlık içinde yokluk çekiyoruz. 20 yaşındayım diyelim benim 20 senedir bir tane yatağım, bazam bile yok hep çekyatlarda sürünüyorum, üç kardeş aynı odada kalıyorduk. Üç insanın tabii ki her şeyi tutmaz ama insan saygılı olur değil mi? Ben uyuyorum üzerime sürekli lamba açılıyor, lambanın ışığı da tam gözüme giriyor uyanıyorum, zaten rahat bir yerde yatmıyorum. 13-14 yaşına kadar da annemle babamın yatak odasına yattım ayrı bir çekyatta. Özel bir masam hiç olmadı, odada bir tane masa vardı. Ben üzerine kitaplarımı, kalemleri koyardım. Her zaman eve geldiğimde okuldan, o masanın üzerinde kirli peçeteler, makyaj artıkları, takılar, hatta iç çamaşırları olurdu -ablamın eşyaları- ben hep onları temizlemek zorunda kalırdım. Yani ders çalışmaya başlamam için en az bir yarım saatim gidiyordu. Ev halkı desen en ufak şeyde bile ses yükseltiyor. Onun stresi var hep, acaba bir şey mi oldu, kavga mı edecekler gibi hep aklımdan sorular geçiyordu ki halen geçiyor. Babamın sürekli işte olup evde olmaması da bunda büyük bir etken. Uzun uzun anlatmayacağım ama şunu söyleyeyim bizi tanıyan herkes yazık onlara o kadar da eve para gidiyor neden orada yaşıyorlar diyor. Çok haklı bir soru, 90m2 evde yaşam mücadelesi veriyorum ben resmen. 3 çocuk ve ebeveynler... Olmuyor işte her yer rutubet olmuş sürekli bir arıza çıkıyor evden, geçen su bastı tüm evi vesaire... Hep çile yani. Neyse daha uzun anlatmadan kopuş noktalarımı anlatacağım.

Üniversite hazırlık yılım online oldu o bir şekilde gitti asıl mesele normalleşmeye gidilince patlak verdi. 1. Sınıftaydım üniversite ve ders çalışmam gerekiyor haliyle bakıyorum çalışma masası gitmiş, üzerinde ablamın kremleri, her şeyi var bulamayınca kavga çıkartıyor ben de kullanmıyorum o, onun oldu. Gardırobum zaten yok, elbiselerimi o eskiden soğanlık denilirmiş onun içine sığdırmaya çalışıyorum, sığmayanları da katlayıp çekyatın üzerine koyuyorum. Salondaki koltukta yatmaya başlamıştım. Evde çalışmaya çalıştım, kürsü ve zigon sehpayı aldım annemle babamın odasında dizlerimin üzerine çöke çöke ayaklarım uyuşa uyuşa çalışmaya başladım. Kitap düşüyor sonra laptop sığmıyor baktım ayaklarım her seferinde acıyor kalkınca. Bunu gören babam “ne güzel kızım imkan yaratmış kendine” diyor ben de “bu doğru bir şey değil” diyorum sinir oluyorum. Gece 11 gibi yatmak istiyordum dersimi bitirip, salonda yattığım için onların çıkmasını bekliyorum sonuçta lamba, televizyon her şey açık, salondaki masada da Ablam işlerini hallediyor ayrı bir dağınık orası. Bakıyorum gece 2 gibi herkes dağılıyor ben de öyle yatırıyorum hâl böyle olunca uykusuz kalıyorum uyanamıyorum. Bir de bana gelip “neden sabahki dersine gitmedin” demezler mi ben gıcık kapıyorum. 1-2 ay böyle geçti tam kış ayları geldi. Dedim bu böyle olmayacak ev zaten eski tam ısınmıyor ev. Bizim apartmanın en üst katı boş, ama nasıl eski nasıl her yeri bitmiş mecbur ders çalışmaya oraya gittim. 1 aya yakın orada çalıştım ama ev ısınmıyor tam eski olduğu için, kimse de yok. Battaniyelere sarıla sarıla çalıştım. Baktım ben hasta oldum. Hemen Ablam “gelme bizim bulunduğumuz ortama, maskeni tak, git oturma burda” falan demeye başladı. Ben dedim ki içimden ya ben hastayım bana moral vereceğine yaptığı şu tavırlara bak. Ben o üst katta çalıştım diye ciğerlerim soğuk almış bir de boğazım acayip mikrop kapmış. Doktora gittim ilacımı aldım, hasta halimle bana “gel sen salonda az da olsa rahat et” diyeceklerine bana hiçbir şey yapmıyorlar ben orda Boğaz ağrısından uyuyamıyorum. Annemle babamın odasında yere yorgan serdim, bazı derslere online katıldım öyle sırtım koptu. 2-3 haftada iyileştim ama bana bu yaptıkları çok dokundu. Demiyorlar ki bu kız bizim yüzümüzden gitti oralarda çalıştı hasta oldu tam tersine “niye hasta oldun şimdi sen, korona mısın” diyerek moralimi bozdular. Sonra zaten vizeler geldi, vizeleri bir şekilde verdim... Sonra baktım bu böyle olmayacak çözüm yolu aramaya başladım, sabah 8-9 gibi otobüse biniyordum okula gidiyordum akşam 10 gibi eve geliyordum artık. Sürekli kütüphanede kalıyordum. Ama her gün git gel, yemek parası, yol parası derken benim enerjim bitiyordu. Saat gece 1 babam geldi eve herkes salonda, ben Çekyatı açtım artık, uyumak istiyorum diye mesaj verdim yani. Babam diyor ki “hemen uyuyacak mısın kızım” o kadar sinirlendim ki içimden. Bunlar beni yavaş yavaş sinir hastası ediyor zaten. Ya ben ne ev yemeği yiyorum ne evin içindeyim doğru dürüst sadece uyumaya geliyorum onu da tam yapamıyorum bu evde. Finallere 1,5 ay kalmıştı. Ben artık yorgun düştüm vücudum bu tempoyu kaldıramadı derslerde baktım uyumaya başladım farkında olmadan. Amcama gittim, onların bir odası boştu yatak da vardı. Orada kaldım vizeler bitene kadar.vizeleri de bir şekil verdim. Sonra zaten tatil... Bu sefer o evde tıkılıp kaldım, ne bir saygı var ne bir düzen var ne başka bir şey. Arkadaşımla buluşacağım değil mi? Annem hemen, sen nereye gidiyorsun, kiminle gidiyorsun, onu nereden tanıyorsun sorgu da sorgu. Sinirlenip çıkıyorum evden. Neyse,
bahar dönemi geldi ben dedim yukarıdaki üst kat şimdi iyidir orada da yatarım koltukta dedim. Öyle de yaptım. Yine sabah 9 akşam 10 gelip orada yatmaya çalışıyordum. Şimdi tatildeyiz, artık her haraketleri bana daha çok batmaya başladı. Zaten evdeki kavgaları üst katta olsam bile duyuyordum, moralim bozuluyordu. Bütün mahalleye rezil olduk zaten. Evde baktım herkes birbirine karışıyor, ben evde bile giyinik, bakımlı dururum. Annem diyor ki sen nereye gideceksin hele onu bi söyle bana. ya da atıyorum markete gideceğim söylemeye gerek duymuyorum, gidip geleceğim yani. Annem hemen diyor ki sinirli sinirli sen nereye gideceksin bu saatte. Bana insan gibi söylese ben zaten derim ama böyle olunca sinirleniyorum söylemiyorum gidiyorum, işimi halledip geliyorum. hepimiz illa aynı anda hareket etmeliyiz aynı anda aynı yerlere gitmeliyiz. Ben başka zaman gideceğim dediğimde “neden başka ne işin var ki senin” hemen sorgu hemen yargılama. Bütün planlarını öğrenmek istiyorlar öyle düşün. Nerede nasıl kiminle saat kaçta neden... daha anlatamayacağım çünkü bu kadar negatiflik yeter. Ablamların kavgaları, babamın pasifliği, annemin cahilliği... ben dayanamıyorum.

Çözümü evden ayrılmakta buldum. Kiracılarla konuştum birçoğuna gücüm yetmiyor yani part-time çalışsam bile yetmiyor. Oda-apart- kiralayanlarla konuştum işte 5 oda var diyor. Odanın kirası 2.500. Arkadaş buldum 2-3 tane okuldan onlar da yabancı olduğu için kiracılar kefil istiyor vesaire. Olmadı yani. Yurtları araştırdım 4 kişilik odalar 40bin lira falan. En son cemaat yurtlarını bile aradım. Maalesef birçoğunda yer kalmamış olanlar da okuluma çok uzak. Bir tane yurt var okuluma yakın o da yıllık 30m civarı. Taksit yapıyorlar, en son onu düşündüm büyük ihtimalle o olacak. 4 kişilik odalar, yemek falan dahil değil okuluma çok yakın. Sadece yurt ortamından biraz korkuyorum bana bir şey yaparlar diye. Belki kıskanç biri gelecek gece ben uyurken kremlerime tutkal, çamaşır suyu falan koyacak bilmiyorum. Ama en azından aileden uzak, güvenlikli bir yerde olacağım bu kesin. Yurt ortamında olan var mı? Nasıl oluyor o işler, içerdekilere anlaşabiliyor musunuz? Yılda 1 kere oda değiştirme hakkımız varmış.

Ve en önemlisi bunlar sadece buz dağının görünen kısmı. Siz benim yerimde olsanız be yapardınız?
Okurken içim şişti umarım en kısa sürede okulunu bitirir eline mesleğini alır be kendi hayatını mümkünse başka şehirde kurarsın.
 
X