her aile evi dışarıdan daha mı iyidir gerçekten?

Gerçek değil gibi geliyor değil mi? Keşke ben de böyle düşünecek kadar hayattan kopuk olsaydım. Akran zorbalığı... yaşamayan bilmez
Hayattan kopuk? Olmayı isterdim tıpkı senin gibi küçüğüm :)

Bütün ekstrem şeylerin senin başına gelmiş olması, aranılan yeni yaz dizisi senaryosu gibi, bir numaralı izleyicin olurum. Senarist olmayı düşün 😄
 
Hayattan kopuk? Olmayı isterdim tıpkı senin gibi küçüğüm :)

Bütün ekstrem şeylerin senin başına gelmiş olması, aranılan yeni yaz dizisi senaryosu gibi, bir numaralı izleyicin olurum. Senarist olmayı düşün 😄
Umarım anne olup da bir çocuğun hayatını karartmazsın. Unutma senin hikayen daha bitmedi.
 
Yurtlarda kalmak hiç kolay degil. Her türden insan var. Gece gürültüden uyuyamadigim olurdu benim. Temizlik, yemekler çoğu zaman sorun oluyor. Ama en azından kendine ait bir yatağın, dolabın ve çalışma masan olur.
Ailenle konuşmayı dene olmadı yurda çık. Işin zormuş ama üzme kendini. Belliki azimli bir kızsın, umarım güzel bir geleceğin olur 💜
 
Bu senarist arkadas üyelerden para koparmaya çalışacak olabilir mi? bi çok kişiye özelden konuşalımlar.. ısrarla bölümü yazmayıp özel'den söylerimler? üyeler dikkatli olun bu ihtimali göze alın..
 
Hayatın başında olduğun o kadar belli ki. Böyle amatör ruhlu ama ayakları yerden kesik insanları görünce nedense üzülüyorum. Ne diyeyim, hayırlısı olsun.
Allalla bu kıza da amatör ruhlu ayakları yerden kesik demek de ne bileyim? Her türlü imkansızlık ilgisizlik cahillik ve engellemeye rağmen şu duruma gelebilmiş , gayet aklı başında gencecik ama çok güçlü bir kadın görüyorum ben. Siz neye uzuldunuz acaba tam olarak? Biraz açar mısınız?
 
Pek çok yorumda konu sahibine fake iddiası yapılmış ama bana anlattıkları çok samimi ve gerçek geldi. Benim karşı komşumun da 3 çocuğu var ....Kız erkek hepsi tikis tikis aynı odada kalıyorlar, anne-baba aynı profil, cehalet ilgisizlik imkansızlık kavga dövüş rezillik diz boyu... anlattığı herşey bana çok tanıdık yani...tek fark var benim komşunun çocuklarının hiçbiri bu aileden sıyrılıp okuyup kurtulamadı henüz, pek de mümkün görünmüyor ama konu sahibinin bunu basarabilecegine inanıyorum ben.
 
Allalla bu kıza da amatör ruhlu ayakları yerden kesik demek de ne bileyim? Her türlü imkansızlık ilgisizlik cahillik ve engellemeye rağmen şu duruma gelebilmiş , gayet aklı başında gencecik ama çok güçlü bir kadın görüyorum ben. Siz neye uzuldunuz acaba tam olarak? Biraz açar mısınız?
Daha çocuk bu. Çok mu güçlü, kesinlikle değil. Ailesini küçükseyen, "ne günahım vardı da bu aileye düştüm" gibi melankolik bir kafadaki insanın güçlü olması için ders çalışmaktan fazlasını yapması lazım. Geçmişine takılı kalıp kendi dramından beslenen, bunu yaparken de sürekli ajitasyon yapan birini görüyorum ben.
 
Daha çocuk bu. Çok mu güçlü, kesinlikle değil. Ailesini küçükseyen, "ne günahım vardı da bu aileye düştüm" gibi melankolik bir kafadaki insanın güçlü olması için ders çalışmaktan fazlasını yapması lazım. Geçmişine takılı kalıp kendi dramından beslenen, bunu yaparken de sürekli ajitasyon yapan birini görüyorum ben.
Ayol ne desin bu aileye? Geçmişini falan değil zaten evin şu andaki düzenini, ebeveynlerin tavrını tane tane anlatmış işte, ajitasyon bunun neresinde? cahile cahil kötüye kötü deyince küçümsemiş mi oluyoruz ayrıca? Ne diyelim peki,mahmut mu diyelim, ne diyelim ? Bu koşullarda yaşayan bir çocuk "Oh oh ne güzel,anne babamiz şuursuzca doğurup durmuşlar, sayelerinde hayata 10-0 yenik başladık , iyi ki bu aileye doğmuşum, ponciklerim benim" dese çok mu gerçekçi mi olacak?
 
Son düzenleme:
Ayol ne desin bu aileye? Evin düzenini, ebeveynlerin tavrını tane tane anlatmış işte, ajitasyon bunun neresinde? cahile cahil kötüye kötü deyince küçümsemiş mi oluyoruz ayrıca? Ne diyelim peki, Mahmut mu diyelim, ne diyelim? Oh oh ne güzel,anne babamiz şuursuzca doğurup durmuşlar, sayelerinde hayata 10-0 yenik başladık , iyi ki bu aileye doğmuşum dese gerçekçi mi olacak?
Hanımefendi yazılanları tam okuyup öyle cevap verseniz keşke. Neyse tanımadığım insan hakkında daha fazla yorum yapmak istemiyorum.
 
Diğer konulardaki yorumlarınızı da okudum geldim ve şu anda anladım ki banlanmaya değmeyeceksiniz... O yüzden kib :cool::KK25:
Tanımadığım insan derken sizi kastettiğimi düşünmediniz herhalde. Konu sahibinden bahsetmiştim. Banlanacak kadar ne söyleyeceksiniz merak ettim, bu kadar kişiselleştirmeye ne gerek var?
 
cahil değil de babam... pasif. eve sadece uyumaya gelen bir baba düşün. yaşadığın zorlukları anlatınca da biz bir odada 6 kardeş yattık diyor. annem cahil. ablam pasif+deneyimsiz+saygısız
Bir odada 6 kişi yaşarken çok mu mutluymuş kendisi de size bu normalmiş gibi gösteriyor? Düpedüz cahil işte. Uzgünüm ama ailenizde bir tane bile normal, iyi niyetli birisi yok. Yrn bir gün siz meslek sahibi biri oldugunuzda anne ve babanızın bizim sayemizde bir yerlere geldi diye böbürleneceklerinden emin olun. O zaman, siz insani şartlarda yaşarken anneniz evinize gelip bizim böyle tuvaletimiz olmadı, bizim böyle salonumuz olmadı diye sanki şartları elvermemiş de olmamış gibi söylenir. Hadi cahilliklerini, size yapilanlari felan geçelim. Hayır, aileniz hiç mi konu komşu, akraba vs ziyaretine gidip normal şartlarda olması gerektiği gibi konforlu yaşayan aileleri görüpte kendi hayatlarıyla kıyas etmiyorlar. Nerde yaşıyorsunuz bilmiyorum ama artık köyde yaşayan insanlar bile çekyatta divanda değil normal bazalı yataklarda yatıyorlar. Fakirlikten olsa anlarım ama olmadığını söylüyorsunuz.

Hiç misafir ağırlamıyor musunuz? Ağırlıyorsanız da size gelen insanlar demiyor mu, salonda masa üzerinde kıyafetlerin ne işi var diye? Üzgünum ama insani şartlarda yaşamadıkları gibi sizin de yaşamanıza müsaade etmiyorlar. En kötü yurt bile evinizden daha konforludur. Yurttaki arıza tiplerin de en fazla ablanizinki kadar zarari dokunur. En fazla kreminizi şampuanızı cantanizda yaninizda taşırsınız, bir şekilde adepte edersiniz kendinizi.
 
Son düzenleme:
Ortaokuldaydık sanırım 5 falandı. Arkadaşımın Doğum günüydü. Orada 5 kişi falan kalmıştık işte, birden ikisi üzerime çullandı ve pantolonumu çekip kilodumu indirildiler, önümde oğlan vardı sınıf arkadaşım o hemen gözlerini kapamıştı. Ben bunu anneme söyleyemedim. Bir çocuk normalde ağlaya ağlaya annesine anlatır değil mi? Şimdi düşünün neden bir çocuk annesine anlatamaz. eskiyi hatırlayınca yoruluyorum.
bununadi zorbalık degil taciz... resmen tacize uğramişsin külodunu indirmek nedir ya.. keşke annene söyleseydin.. belki okula gidip şikayet edebilirdin... bu çocukluk travma resmen.
 
Daha çocuk bu. Çok mu güçlü, kesinlikle değil. Ailesini küçükseyen, "ne günahım vardı da bu aileye düştüm" gibi melankolik bir kafadaki insanın güçlü olması için ders çalışmaktan fazlasını yapması lazım. Geçmişine takılı kalıp kendi dramından beslenen, bunu yaparken de sürekli ajitasyon yapan birini görüyorum ben.
Geçmişine takılıp kalmasi için bazı şeylerin geçmişte olup bitmesi gerekir ama burda hala süre gelen olumsuz muameleler var ve kişi, bu sartlardan en makul şekilde kurtalabilmenin yolunu arıyor. Bu yolu ararken de olmasi gerektigi gibi yaşadıklarını detaylandırıyor. Iyiye iyi diyebilmek kötüye de kötü diyebilmek küçümsemek değil akli selimliktir bence. Ailesini cahil olarak belirtmesi de bunun bi getirisidir. "Bencil olmak, iyi niyetli olmamak, kafayı kuma gommek, saygısızlık" bunlar gayette küçümseneci özelliklerdir ayrıca. "Bana bu yapıldı, şu yapıldı diye anlatmakta illa ajitasyon amaçlı olmak zorunda değil dertleşmek amaçlı da olabilir. Sanıyorum ki bu konu başlığı da bunun için var. Ders çalışmanın ötesinde de bir şeyler yapması gerektiğini söylemişsiniz fakat bunu açmamışsınız. Bence bunu da somut bir şekilde açın ki konu sahibinin faydalanabilecegi bir öneri ise faydalanabilsin.
 
Çocuksun anlarigim kadarıyla
Taktigin şeylere bakacak olursak
Okumaya devam edemedim başları yetti.
Çoluk çocuğun derdini okuyup napcam amaaan

İnsanlar burada dertlerini paylaşıp çözüm arıyor, okumayacak kadar sabırsızsanız başka konuya geçin.

“Çoluk çocuk” meselesi değil, bu yaptığınız resmen saygısızlık.

İş yerinde patron çalışma masasını alıp koridorlarda yerlerde çalışın desin bakalım ne kadar sabredeceksiniz?
 
güzel yorumunuz için teşekkür ederim. bence bana yapılanlar doğru değil. Saygısızlık hepsi ve ben artık dayanamıyorum. Stresten egzamam çıktı ve geceleri bilmeden diş sıkıyormuşum. Tedavi oluyorum diş sıkması için 1 yıldır. Bu aile resmen düşman bana ki benim sağlığım gidiyor. Çekyatlarda yatmaktan belim ağrıyor. Hiç unutmuyorum bir kere bel ağrısından uykumdan uyandım. İster onaylasınlar ister onaylamasınlar, ben taksitli diye 1 senelik kontrat imzalayacağım. Her hafta okul döneminde 400-500TL alıyorum. Part-time bulup o parayla aylık taksit ödemeyi planlıyorum
Üst katta boş dediğiniz dairede yaşayın madem işe gireceksiniz. Daire ne ile ısınıyor kombi var mı ? Yoksa soba kurun tek odasında gayet hayatınızı idame ettirebilirsiniz.
 
Sizin hiç mi eş dost akrabanız yok evin halini gören bu ne demiyor mu bi akıl vermiyor mu
Eve giren 4 maaş ne oluyor. Para sıkıntısı yok neden taşınmıyorlar sorusuna annem rezil oluruz diyor yazmışsınız neyin rezilliği ne demek istiyor anneniz burda.
Babamın sayesinde okuyorum demişsiniz imkan varken sehbada dizüstü çocuk mu okutulur şu zamanda. Ailenizin ruh sağlığı mı bozuk para hırsı mı var anlayamadım. Tek eleştireceğim şey evden çıkarken nereye diye soran annenize nereye gittiğinizi söyleyin. Kızsanız da söyleyin.
Kaç yaşında insanım nereye gitsem illaki birine haber veririm. Başıma bi iş gelirse nerde olabileceğim bilinsin isterim. Kimse için değil kendim için
 
Arkadaşlar merhaba,

Sorun şu ki ben aileme katlanamıyorum. Annem, ablam özellikle... Babama da bir yandan kızıyorum yine de en iyi anlaştığım kişi aileden.

Biz varlık içinde yokluk çekiyoruz. 20 yaşındayım diyelim benim 20 senedir bir tane yatağım, bazam bile yok hep çekyatlarda sürünüyorum, üç kardeş aynı odada kalıyorduk. Üç insanın tabii ki her şeyi tutmaz ama insan saygılı olur değil mi? Ben uyuyorum üzerime sürekli lamba açılıyor, lambanın ışığı da tam gözüme giriyor uyanıyorum, zaten rahat bir yerde yatmıyorum. 13-14 yaşına kadar da annemle babamın yatak odasına yattım ayrı bir çekyatta. Özel bir masam hiç olmadı, odada bir tane masa vardı. Ben üzerine kitaplarımı, kalemleri koyardım. Her zaman eve geldiğimde okuldan, o masanın üzerinde kirli peçeteler, makyaj artıkları, takılar, hatta iç çamaşırları olurdu -ablamın eşyaları- ben hep onları temizlemek zorunda kalırdım. Yani ders çalışmaya başlamam için en az bir yarım saatim gidiyordu. Ev halkı desen en ufak şeyde bile ses yükseltiyor. Onun stresi var hep, acaba bir şey mi oldu, kavga mı edecekler gibi hep aklımdan sorular geçiyordu ki halen geçiyor. Babamın sürekli işte olup evde olmaması da bunda büyük bir etken. Uzun uzun anlatmayacağım ama şunu söyleyeyim bizi tanıyan herkes yazık onlara o kadar da eve para gidiyor neden orada yaşıyorlar diyor. Çok haklı bir soru, 90m2 evde yaşam mücadelesi veriyorum ben resmen. 3 çocuk ve ebeveynler... Olmuyor işte her yer rutubet olmuş sürekli bir arıza çıkıyor evden, geçen su bastı tüm evi vesaire... Hep çile yani. Neyse daha uzun anlatmadan kopuş noktalarımı anlatacağım.

Üniversite hazırlık yılım online oldu o bir şekilde gitti asıl mesele normalleşmeye gidilince patlak verdi. 1. Sınıftaydım üniversite ve ders çalışmam gerekiyor haliyle bakıyorum çalışma masası gitmiş, üzerinde ablamın kremleri, her şeyi var bulamayınca kavga çıkartıyor ben de kullanmıyorum o, onun oldu. Gardırobum zaten yok, elbiselerimi o eskiden soğanlık denilirmiş onun içine sığdırmaya çalışıyorum, sığmayanları da katlayıp çekyatın üzerine koyuyorum. Salondaki koltukta yatmaya başlamıştım. Evde çalışmaya çalıştım, kürsü ve zigon sehpayı aldım annemle babamın odasında dizlerimin üzerine çöke çöke ayaklarım uyuşa uyuşa çalışmaya başladım. Kitap düşüyor sonra laptop sığmıyor baktım ayaklarım her seferinde acıyor kalkınca. Bunu gören babam “ne güzel kızım imkan yaratmış kendine” diyor ben de “bu doğru bir şey değil” diyorum sinir oluyorum. Gece 11 gibi yatmak istiyordum dersimi bitirip, salonda yattığım için onların çıkmasını bekliyorum sonuçta lamba, televizyon her şey açık, salondaki masada da Ablam işlerini hallediyor ayrı bir dağınık orası. Bakıyorum gece 2 gibi herkes dağılıyor ben de öyle yatırıyorum hâl böyle olunca uykusuz kalıyorum uyanamıyorum. Bir de bana gelip “neden sabahki dersine gitmedin” demezler mi ben gıcık kapıyorum. 1-2 ay böyle geçti tam kış ayları geldi. Dedim bu böyle olmayacak ev zaten eski tam ısınmıyor ev. Bizim apartmanın en üst katı boş, ama nasıl eski nasıl her yeri bitmiş mecbur ders çalışmaya oraya gittim. 1 aya yakın orada çalıştım ama ev ısınmıyor tam eski olduğu için, kimse de yok. Battaniyelere sarıla sarıla çalıştım. Baktım ben hasta oldum. Hemen Ablam “gelme bizim bulunduğumuz ortama, maskeni tak, git oturma burda” falan demeye başladı. Ben dedim ki içimden ya ben hastayım bana moral vereceğine yaptığı şu tavırlara bak. Ben o üst katta çalıştım diye ciğerlerim soğuk almış bir de boğazım acayip mikrop kapmış. Doktora gittim ilacımı aldım, hasta halimle bana “gel sen salonda az da olsa rahat et” diyeceklerine bana hiçbir şey yapmıyorlar ben orda Boğaz ağrısından uyuyamıyorum. Annemle babamın odasında yere yorgan serdim, bazı derslere online katıldım öyle sırtım koptu. 2-3 haftada iyileştim ama bana bu yaptıkları çok dokundu. Demiyorlar ki bu kız bizim yüzümüzden gitti oralarda çalıştı hasta oldu tam tersine “niye hasta oldun şimdi sen, korona mısın” diyerek moralimi bozdular. Sonra zaten vizeler geldi, vizeleri bir şekilde verdim... Sonra baktım bu böyle olmayacak çözüm yolu aramaya başladım, sabah 8-9 gibi otobüse biniyordum okula gidiyordum akşam 10 gibi eve geliyordum artık. Sürekli kütüphanede kalıyordum. Ama her gün git gel, yemek parası, yol parası derken benim enerjim bitiyordu. Saat gece 1 babam geldi eve herkes salonda, ben Çekyatı açtım artık, uyumak istiyorum diye mesaj verdim yani. Babam diyor ki “hemen uyuyacak mısın kızım” o kadar sinirlendim ki içimden. Bunlar beni yavaş yavaş sinir hastası ediyor zaten. Ya ben ne ev yemeği yiyorum ne evin içindeyim doğru dürüst sadece uyumaya geliyorum onu da tam yapamıyorum bu evde. Finallere 1,5 ay kalmıştı. Ben artık yorgun düştüm vücudum bu tempoyu kaldıramadı derslerde baktım uyumaya başladım farkında olmadan. Amcama gittim, onların bir odası boştu yatak da vardı. Orada kaldım vizeler bitene kadar.vizeleri de bir şekil verdim. Sonra zaten tatil... Bu sefer o evde tıkılıp kaldım, ne bir saygı var ne bir düzen var ne başka bir şey. Arkadaşımla buluşacağım değil mi? Annem hemen, sen nereye gidiyorsun, kiminle gidiyorsun, onu nereden tanıyorsun sorgu da sorgu. Sinirlenip çıkıyorum evden. Neyse,
bahar dönemi geldi ben dedim yukarıdaki üst kat şimdi iyidir orada da yatarım koltukta dedim. Öyle de yaptım. Yine sabah 9 akşam 10 gelip orada yatmaya çalışıyordum. Şimdi tatildeyiz, artık her haraketleri bana daha çok batmaya başladı. Zaten evdeki kavgaları üst katta olsam bile duyuyordum, moralim bozuluyordu. Bütün mahalleye rezil olduk zaten. Evde baktım herkes birbirine karışıyor, ben evde bile giyinik, bakımlı dururum. Annem diyor ki sen nereye gideceksin hele onu bi söyle bana. ya da atıyorum markete gideceğim söylemeye gerek duymuyorum, gidip geleceğim yani. Annem hemen diyor ki sinirli sinirli sen nereye gideceksin bu saatte. Bana insan gibi söylese ben zaten derim ama böyle olunca sinirleniyorum söylemiyorum gidiyorum, işimi halledip geliyorum. hepimiz illa aynı anda hareket etmeliyiz aynı anda aynı yerlere gitmeliyiz. Ben başka zaman gideceğim dediğimde “neden başka ne işin var ki senin” hemen sorgu hemen yargılama. Bütün planlarını öğrenmek istiyorlar öyle düşün. Nerede nasıl kiminle saat kaçta neden... daha anlatamayacağım çünkü bu kadar negatiflik yeter. Ablamların kavgaları, babamın pasifliği, annemin cahilliği... ben dayanamıyorum.

Çözümü evden ayrılmakta buldum. Kiracılarla konuştum birçoğuna gücüm yetmiyor yani part-time çalışsam bile yetmiyor. Oda-apart- kiralayanlarla konuştum işte 5 oda var diyor. Odanın kirası 2.500. Arkadaş buldum 2-3 tane okuldan onlar da yabancı olduğu için kiracılar kefil istiyor vesaire. Olmadı yani. Yurtları araştırdım 4 kişilik odalar 40bin lira falan. En son cemaat yurtlarını bile aradım. Maalesef birçoğunda yer kalmamış olanlar da okuluma çok uzak. Bir tane yurt var okuluma yakın o da yıllık 30m civarı. Taksit yapıyorlar, en son onu düşündüm büyük ihtimalle o olacak. 4 kişilik odalar, yemek falan dahil değil okuluma çok yakın. Sadece yurt ortamından biraz korkuyorum bana bir şey yaparlar diye. Belki kıskanç biri gelecek gece ben uyurken kremlerime tutkal, çamaşır suyu falan koyacak bilmiyorum. Ama en azından aileden uzak, güvenlikli bir yerde olacağım bu kesin. Yurt ortamında olan var mı? Nasıl oluyor o işler, içerdekilere anlaşabiliyor musunuz? Yılda 1 kere oda değiştirme hakkımız varmış.

Ve en önemlisi bunlar sadece buz dağının görünen kısmı. Siz benim yerimde olsanız be yapardınız?
Ailenizi degıstıremeyız. Fakat sende de iletişim sıkıntısı var bence. Sinirlenip hasta olacağına sen söyle onlar bıksın yapmasın
 
Konunuzu okudum genç arkadaşım. Ve başlığınıza cevap veriyorum. Ben genelde aile evinin her yerden daha iyi olduğunu düşünürüm. Çünkü sizin yaşınız ve tecrübesizliğinizde gençler evden kaçıyor,dayakçı ipsiz sapsız heriflerle evleniyorlar vs. O durumlar için geçerli. Kocadan dayak yiyeceğinize aile evinize geri dönün diyorum. Yani her zaman için geçerli değil.

Üniversitedeyken yurtlarda kalan çok arkadaşım vardı. Koruyucu annelik de yaptım belli dönemler (maddi durumum iyi olduğu zamanlarda) ve hep yurtlarda kaldı çocuklarım. Bir sıkıntı çekmediler çünkü hepsi yokluktan gelmişti. Şimdi bu sene 2 öğrencim var biri İstanbul diğeri Ankara yolcusu olacak ve yine kykda kalacaklar. Bence siz de rahat edersiniz yurtta. Part time çalışırsınız. Ailenizden harçlık alma durumunuz hiç mi yok,babanız vermez mi? Döven söven bir adam değil sanırım,belki biraz ılımlı yaklaşabilir size.
 
X