Güneşcim seni başka bir topicteki yazılarından tanıyorum... Yorumlarını özellikle takip ettiğim ve çok mantıklı bulduğum bir insansın öncelikle bunu belirteyim. Bence sorun sadece İstanbul'da yaşıyor olman değil. Ankara'da nasıl bir çevren, nasıl bir hayatın vardı bilmiyorum tabi ama İstanbul'a geleli de 15 sene olmuş. 16 yaşında geldiğini yazmışsın, yani neredeyse Ankara'da yaşadığın süre kadar İstanbul'da da yaşamışsın. Bir şehre alışmak için yeterli bir süre sayılabilir aslında ama işte hayat bazen öyle bir yerde düğümleniyor ki çözmek için insanın elinden hiçbirşey gelmiyor malesef. Sence Ankara'ya dönmek sana istediğin gibi bir hayat sağlayacak mı yoksa farklı bir şehirde aynı duygularla mı yaşıyor olacaksın? İstanbul'a geldiğinde anneciğini kaybetmek gibi oldukça zor bir durum yaşamışsın. Bu durum seni yaşadığın evden ve şehirden soğutmuş olabilir mi? Çünkü memnuniyetsizliğin kendinden kaynaklanıyor gibi geldi bana sanki biraz. Bence yapman gereken ilk şey seni gerçekten mutsuz eden şeyin ne olduğunu bulmak. Ama bunu yaparken kendine karşı dürüst olman gerek. Aksi halde şehir değiştirmek de sonuç vermeyebilir. Ankaraya yapacağın ziyareti de kafanı dinlemek ve duygularını gözden geçirmek için bir fırsat olarak görebilirsin bence.
güzel sözlerin için çok teşekkür ederim canım :)
çocukluğum Ankarada geçtiği için artık iyice oranın insanına yapısına alışmıştım..
tam kendime çevre yaptım tam yerime ısındım kendimi buldum derken hop istanbula taşındık...
istanbula geldiğimden beri yüzüm gülmedi...zaten taşınırken ağlayarak geldim istanbula...
ondan sonrasında ise lise hayatım berbattı..lise bitti işe girdim iş hayatı berbattı...derken annem vefat etti ve sonrasında
babam yaş haddinden emekli olup eve çekildi ve herşey benim üzerime yıkıldı...
tabi ki annemin istanbulda vefat etmesinin de etkileri vardır..şimdi o hayatta olsaydı babam benim yaşamımı bu kadar engellemeyecekti
çünkü evin işlerini yürüten ve babama arkadaşlık eden birisi olacaktı evde...ve belki babam da özel hayatıma karışmayacaktı...
karışsa bile annem araya girecekti....ama şimdi arada kimse olmayınca her yaptığım göze daha çok batıyor...
ben malesef şimdi hem evin kadını gibiyim hem de evladı gibiyim
ve bu arada kendi kişisel dertlerimle de uğraşıyorum...ve hayatı bu denli çokyönlü yaşamak beni çok yoruyor...annemim evde yaptığı görevler
de benim üzerime kaldı..
üstüne üstlük deşarj olabileceğim arkadaş çevresi veya eğlence gibi imkanlarım da yok...
hani hiç değilse nasip bulup evlensem evimin kadını olsam hiç değilse ne olduğumu ne yaptığımı bilirim..
birtane sıfatım olur..."ben buyum" derim...bazen bizi dışarıda görenler beni babamın hanımı sanıyorlar ve ters ters bakanlar oluyor..yaşlı adam genç kadın almış diye...bu durumlardan da utanıyorum artık...
ankara memur şehri olması dolayısıyla belli bir nizam intizam vardı orada...yani taşkınlık yapan kişiler çok azınlıktaydı..
yani ankaranın insanlarının belli bir profili vardı..yani tahmin edilebilir insanlar vardı...
istanbul ise malum ipini koparan iş imkanı var diye buraya geliyor 50 çeşit insan var...hatta yabancılar bile var...
şehir çok büyük...yaşam şartları zor...trafik konusuna değinmiyorum bile...
insanlar pek hoşgörülü değiller ve çok tahammülsüz sabırsız tavırlar içindeler...yani böyle kendi halinde yaşayan etliye sütlüye
bulaşmayan insanlara
burada yer yok...istanbulda insan yaşamak için savaşıyor ve güçlü olan ayakta kalıyor...ve bu atmosfer beni çok olumsuz etkiliyor..açıkcası kendimi istanbulda güvende hissetmiyorum...Ankarada tek başına çıkıp gezebilirdim ama burada yapamıyorum...zaten benden fazla babam karşı çıkıyor buna..burası istanbul it köpek dışarıda..gideceğin yere ben götüreyim diyor..ben de vazgeçip evde oturmayı tercih ediyorum dışarıda babamla görülmektense...
ankarada yaşam istanbula göre daha monoton olabilir belki....ve akşam belli bir saatten sonra herkes evine çekilip oturur ancak orada da
huzur vardı...şu an evde mutlu olmadığım gibi dışarıda da mutlu olamıyorum..çünkü çevredeki insanlar bana ve babama hiç benzemiyorlar..profilleri
tamamen farklı...ben istanbuldan arkadaş veya eş bulacak olsam aile yapıları görenekler vesaireler uymadığı için yine kabul etmeyecektir..
babam da kendi motifinden farklı olan insanlara karşı oldukça katıdır zaten o yüzden kendisi de istanbulda çevre edinemedi..
ama istanbulun güzelliğini gördükten sonra da Ankaraya dönmeye hiç niyeti yok...
ama sonuç olarak haklısın canım acele davranıp yanlış karar vermek de var...belki şimdi ankaraya gittiğimde 15 sene önceki ankarayı ve o profildeki
insanları da göremeyebilirim...hele bi gidip bakayım öyle düşüneyim ne yapacağımı senin dediğin gibi :)