- Konu Sahibi Kalbinin sesini dinle
-
- #81
Yazdığınız konular bence bir sorun değil, bire bir aynı olmak bence kötü bir durum. Sadece sizin enerjinizin eşinizi korkutması, bıkkınlık yaratması veya ilişkiniz konusunda eşinizi tembellik yaptığını düşünmeniz kötü olurdu.İyi geceler herkese,
Bir konuda fikirlerinizi merak ediyorum. Benim yaşadıklarımı yaşayan var mı ben anormal miyim merak ediyorum.
Konum eşimle ilgili. Eşimle tanıştığımız zaman fikirsel olarak ve hayat beklentisi olarak uyuştuğumuzu düşünüyordum. Evlilikten önce de bu düşüncem sabitti. Evlendikten sonra ise kişiliklerimiz arasındaki fark beni şaşırtmaya başladı.
Ben iflah olmaz bir romantik,hayalperest,ince düşünceli,duygusal bir insanım. Eşim ise tam tersim. Aşırı işkolik, realist, biraz acımasız ve hayal kurmak hiç ona göre değil. Yani onun hayatında boş şeylere hiç yer yok. O sadece çalışmalı, para kazanmalı, kendini geliştirmeli.
Hayata çok farklı bakıyoruz. Ben ona bir filmden, müzikten, manzaradan ne kadar etkilendiğimi anlatırken onun böyle şeylerden hiç etkilenmediğini görüyorum. Yani ilişkimiz aşırı hassas bir insanla hiç hassas olmayan bir insanın ilişkisi.
Şu an çalışmıyorum. Bu yüzden de bazen diyorum ki ben şımarıklık mı ediyorum. Yani o hayat mücadelesinde tek başına. Tabi ki daha sert olacak benim gibi olmayacak. Hayal kurmaya vakti mi var falan filan.
Mesela tatile çıkma planımız vardı. Ben o kadar heyecanlıyım ki. Araştırıyorum neler yaparız ne yeriz şunu mu giysem vs diye. O ise 0 heyecan. Gidicez işte denize girip gelicez modunda.
Birde bazen onu aşırı severken bazen bu tarz olaylardaki bakış açısı yüzünden ondan aşırı derecede soğuyorum. Kendime diyorum ki o beni hiç anlamıyor ne hissettiğimi hiç fark etmiyor.
Sizlere sorum: Erkekler genelde böyle midir? Ben anormalsem nasıl daha vurdumduymaz, nasıl katı, nasıl hissiz olabilirim ? Bu şekilde olmak bana çok acı veriyor. İçime dünyalar kadar umudu, hayali sığdırmaktan çok yoruldum.
Sorumluluklarını yerine getirmek saçlarını süpürge etmek değildir.Uykusuzluktan kimse ölmüyor ama uykusuzluk insani o gün yıprattığı genele yayarsak da yaşlandiriyor sürekli halsiz bırakıyor. Ben izinlerde geç yatmaya alışınca ise başladıktan sonra bir hafta düzen oturtamiyorum mesela ve o 1 hafta bitik geçiyor benim için. Ben gece 2de ertesi günün yemeğini yapıp yatan kadın da görmedim kendi cevremde saçlarını süpürge niyetine kullanan kadın yok. Ve evet kadın o erkeği yok her insanın uyuması gereken süre vardır bazısına 3 saat yeter- bunu gördüm üniversitede hocamdı- bazısına 10 saat yeter. Her gün bu duzeni tabii ki sağlayamazsın ama dikkat de etmelisin.
Siz sadece kadın yapıyor erkek hiç gördünüz mü dediginiz için öyle dedim. Evde yapacak başkası yoksa tabii ki sorumluluktur ve istediği saatte yapar. Diğer türlüsü evet başka şey.Sorumluluklarını yerine getirmek saçlarını süpürge etmek değildir.
Bu sorumluluklara hayatta görebileceğiniz her şey dahildir.
Ne kadar yoğun çalışmış olursa olsun birey, ailesine vakit ayırmalı, sohbeti gezmesi birlikte paylaşım yapması, sosyalleşmesi vs hepsi dahildir.
Her gün 10 saat uyuyan bir insanın hayatı da boşa gider zaten.
Beni bırakın değil 10, 20 saat uyuyabilirim ama sorumluluklarım buna izin vermiyor, değil mi?
Kısaca, yok yaşlanma yok ertesi günü düşünme, stres, kaygı vs.
Hayatın sadece şu andan ibaret olduğunu görecek kadar küçüklüğümden beri kayıp yaşadım ve aile değil, küçücük gencecik arkadaşlarımdı.
Belki de o yüzdendir ki geleceğe yönelik yaşamak yerine anın doyasıya tadını çıkarabiliyorum, birkaç saat sonrası olamayacağını biliyorum.
Ağzıma pelesenk olmuştur şu ‘tik tak geri sayım devam ediyor, niye erteliyorsun niye yarını düşünüyor şuanı kaçırıyorsun ki’ diye.
Anormal olduğum hissettirilse bile bir son var, bunun farkına varıp dünyevi sıkıntıları gözardı edip yaşayabilen herkes, hakkını vermiştir nefesinin.
Benim gibilerin tek derdi, aynı hakkı onlar da versin, nefes alışları hazza dönüşsün diyedir.
Yoksa romantizm ya da duygusallık işin bambaşka boyutu.
Ayy çevremde sizin gibi 2-3 insan olsa daha ne isterim. Ne güzel bu farkındalık, anda kalmanın bilinci, hayatın şu andan ibaret olduğunu bilmek... İnsanlar bu seviyeye gelmek için para döküyor eğitimlereSorumluluklarını yerine getirmek saçlarını süpürge etmek değildir.
Bu sorumluluklara hayatta görebileceğiniz her şey dahildir.
Ne kadar yoğun çalışmış olursa olsun birey, ailesine vakit ayırmalı, sohbeti gezmesi birlikte paylaşım yapması, sosyalleşmesi vs hepsi dahildir.
Her gün 10 saat uyuyan bir insanın hayatı da boşa gider zaten.
Beni bırakın değil 10, 20 saat uyuyabilirim ama sorumluluklarım buna izin vermiyor, değil mi?
Kısaca, yok yaşlanma yok ertesi günü düşünme, stres, kaygı vs.
Hayatın sadece şu andan ibaret olduğunu görecek kadar küçüklüğümden beri kayıp yaşadım ve aile değil, küçücük gencecik arkadaşlarımdı.
Belki de o yüzdendir ki geleceğe yönelik yaşamak yerine anın doyasıya tadını çıkarabiliyorum, birkaç saat sonrası olamayacağını biliyorum.
Ağzıma pelesenk olmuştur şu ‘tik tak geri sayım devam ediyor, niye erteliyorsun niye yarını düşünüyor şuanı kaçırıyorsun ki’ diye.
Anormal olduğum hissettirilse bile bir son var, bunun farkına varıp dünyevi sıkıntıları gözardı edip yaşayabilen herkes, hakkını vermiştir nefesinin.
Benim gibilerin tek derdi, aynı hakkı onlar da versin, nefes alışları hazza dönüşsün diyedir.
Yoksa romantizm ya da duygusallık işin bambaşka boyutu.
Ben çalışma hayatında olan bir erkekle çalışmayan bir kadının aynı sistem içinde olmadıklarını, çalışma hayatındaki yoruculuk ve tempo ile ilişkilendirdiğiniz için, çalışan kadın örneğini vermiştim.Siz sadece kadın yapıyor erkek hiç gördünüz mü dediginiz için öyle dedim. Evde yapacak başkası yoksa tabii ki sorumluluktur ve istediği saatte yapar. Diğer türlüsü evet başka şey.ü
Uyku derken de uyku ihtiyacından bahsettim. Her bünyeninki farklıdır. Ve günlük temposu da bunu etkiler. Ben tutup uyumayı sevdiği için insan 10 saat uyusun demedim.
Mantık yönü ağır basan insanların hayattan zevk almadığını, anın tadını çıkarmadığını, zamanın kıymetini bilmediğini nerden çıkarıyorsunuz.
Çok basit aslında, bir bardak suyumuz var ne kadar dolu olduğunu bilmeden her gün akıtıyoruz onu.Ayy çevremde sizin gibi 2-3 insan olsa daha ne isterim. Ne güzel bu farkındalık, anda kalmanın bilinci, hayatın şu andan ibaret olduğunu bilmek... İnsanlar bu seviyeye gelmek için para döküyor eğitimlereBen de eskiden çok kaygılı biriydim ama anda kalmanın bilincini yeni yeni oturtuyorum hayatımda. Son 1 senedir hayat daha keyifli
Ben de azicik odunum, Kadin erkek degi bu, yapi meselesi, romantiklik, mum isiginda yemek falan dusununce bile icim sikiliyo benim, kalkip isigi acasim geliyoBen sizle yapamazdım mesela çok romantiklik her dk dizi tadinda hayaller kurmak çok itici mesela bana göre
Sürekli romantizm beklemiyorum aslında. Hatta benim kadar az şikayet eden ve onu çalışması için diğer bütün sorumluluklarından kurtaran bir kişiyi zor bulabilir.Esin olmasi senle ayni hissedecegi anlamina gelmez..ayni anadan babadan kardesler bile farkli tepkiler veriyor -Ki senin kocanin yemek
Yemeye vakti yok diyorsun.. adam diger konularda sana iyiyse genel olarak yani bu yaptigin simariklik.. butun gun pertim ciksaydi benim kocam romantiklik beklese gicik olurdum herhalde.. ama
Diger yandan bende yeri gelince baya duygusalim.. surekli bir romantizm beklemek hata bence
Baklısınız ben de çalışırken bu tarz şeylere pek zaman ayıramazdım. Ama yine de çalışmayı hayatımın merkezi değil de yaşamam için gerekli olan şeylerden biri olarak görürdüm. Yani yine planlar, deneyimler beni heyecanlandırırdı.Bazen hayat şartları insanları buraya getiriyor .romantiklik felan çok gerilerde kalıyor .çünkü bir ekmek kavgası var. Eşinize bunların boş gelmesi çok normal .siz de iş hayatına karışınca bu istekleriniz gider.çünkü eve yorgun geliyorsunuz .işinizin yükü stresi her şey etkiliyor .sevgililik döneminde gibi bir eşin devam etmesi çok zor .çünkü hayat yükü onun omuzlarında .erkeklerin gerçekçi olması her zaman iyidir
Evet ben onun gibi olmaya başladım. 5 yıl önceki halim yok zaten. Yaşın da etkisi var.Böyle durumlarda genelde düşen siz olursunuz. Eşiniz takmıyor bile bu durumu hatta farkında bile değildir belki. Sizin de gitgide ona benzemeniz dümdüz bi insan olmanız enerjinizin yok olması kuvvetle muhtemel ne yazıkki
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?