Yok yok, emojiledim geçtim
Okudukça da uyuz oldum ama, daha 5. ayında şöyle bir şey demişsin;
"Benim için evlilik parmakta bir yüzük, bol bol ütü ve ödenmesi gereken bir yığın borç. Bana kattığı bir şey yok. "
okurken kalbim kırıldı
ne hayallerle evleniyorsun, adam haftanin yarısında yok. Naif bir insansın, "kişisel alanına saygı duyayım" diye ses etmiyorsun. Kocanla ilk ramazaninda sahurunu bile kendi başına yapacak hale geliyorsun
Sesini çıkarttığın anda 'beni erkek gibi hissettirmiyorsun, saygınlık vermiyorsun' diyor.
oysa bilmiyor ki erkek olmak sorumluluk almak demek. Bu hareketleri, her gece pişpirik oynamaya kaçması, eline is almamasi falan erkek olmak değil, ergen olmak...
Çok üzücü gerçekten. İnsan ne hayallerle evleniyor, nelerle karşılaşıyor.
eski konuları okuduktan sonra şey düşündüm ama, adamın belki de canına minnet olmuştur senden gelen tepki (para hariç).
çünkü zaten bıraksan haftanın günü eş dosta gidecek biriymis. Kavgayla triple haftanın çoğunda evde kalıyormuş, onda da "belli ki gitmek istiyor,zorla evde oturuyor gibi hissediyorum" demissin. Şimdi hazır kavgalisiniz, adam tam da hayal ettiği gibi her akşam pişpirik masasında , okey muhabberinde , kahvehanede takılıyor.
geçen senelerde annemle bir büyük kavga etmiştik, beni evlatlıktan reddetmişti (
) . O zaman ben de evi otel gibi kullanırdım. Şansıma sevgilim şehrime taşınmıştı o kavgadan bir süre sonra. İş çıkışı rahat rahat çocukla takılırdim. Normalde 11 olmadan arayıp darlayan annem küs olduğu için arayamazdi da. Evde hiç konuşmazdik, yemeğimi de çocukla yerdim, annem 'nereden boyle' de diyemezdi. Cidden canıma minnet olmuştu yani.
sizin adam da bence benim o zamanki hislerimi besliyor olabilir. Canına minnet, zaten gidesi vardı.
eski konulara bakınca gerçekten de bu adamı etkileyecek tek şeyin maaşın olduğuna emin oldum. Ne trip, ne kavga, ne uzulmen ona hiç etki etmezmis.
Bir de seye uyuz oldum. 'sen böyle yaptığın için kahveye gidesim geliyor' demiş , sizi suçlamış.
Demek ki kahvehane evden kaçma yeri onun için.
E o zaman senin o her gittiğinde kötü hissetmen çok normal, çünkü "demek ki benden kaçıyor" diye düşüneceksin. Belki de o cümleyi kurmasa 'seni seviyorum ama arkadaşlara çok alıştım, ısrar ediyorlar. Zaten iki el oynayıp dönüyorum, kafam dağılıyor is sorunlarini atıyorum. Yoksa evimi sevmememle hiç ilgisi yok' falan dese en azından 'genclik alışkanlığı' der, daha az sinir olursun. Acık acık evden kaçtığı yer olduğunu söylemiş...
Gel de boğma. Vallahi çok sabırlısın. İnsanüstü bir sabır :)