• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Hakkini sert savunan kocam

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
i p e k i p e k anlattıklarınız haklı birinin hakkını savunmasına örnek konular değil, eşiniz hakkını savunmuyor, herkese karşı öfkeli ve sürekli alttan alınıp idare edilmek istenen bir adamın yaptıklarına örnek şeyler anlatmışsınız.

İlk sayfada daisy yazmıştı, diğer sayfalarda yazan oldu mu bilmiyorum, kabul etmez ama öfke kontrolü için yardım alması lazım.

Bu haklılık falan değil, market çalışanı herkese indirimli ürünlerden almak ister misiniz diye soruyor, şefi müdürü tarafından müşterilere indirimli ürün tanıtımı yapacaksın denilen çalışana bağırmak haklılık değil özür dilerim ama saygısızlık.

Hayır, teşekkür ederim almak istemiyorum der geçersiniz, çalışan size ölümü görün almazsanız diye ısrar edip poşetinize tıkmaya çalışırsa tepkinizi gösterirsiniz, ki öyle bir şey yapmıyorlar zaten.

Eşiniz her konuyu ben bilirim, benim dediğim olacak, herkes çenesini kapatacak haklısın paşam diyecek moduna girmiş, bir gün sert bir kayaya çarpar arada olan size olur:KK43:
 
10 yıllık evliyiz bu konudan dolayı çok tartismisliğimiz var o yüzden buraya konu açıp sizin de fikirlerinizi öğrenmek istedim.
Belki tartışmamız azalır belki düşüncelerim değişir diye düşündüm.
Belki de doğru davranıyorum bunu da en azından sizlerden öğrenmek istedim.
Dışarıdan gözlere ihtiyacim var.
Artık konuya geçebilirim.

Eşim ailesine, aileme, çevresine karşı hiç bir şeyi alttan almayan tabi haklıysa devamli savunma ve haklı çıkma derdinde olan birisi.
Çoğu konularda eşime hak vermiş olsamda bazen büyüklerine karşı saygıdan susan taraf olmasını o kadar isterdim ki .
Çünkü bu davranışı hep itici bulunuyor herkes tarafından kendi annesi tarafından bile.
Benimle bile bazen bir konuda 1 saat konuşur ta ki ben haklısın tamam bidahakine daha dikkat ederim diyene kadar.
Yakın zamanda olan olayları örnek vericem daha net anlarsınız.
2 Çocuğu doktora götürdük doktor birisine serum
Verelim ama diğerine gerek yok tahliller temiz dedi.
Eşim ama bu çocuk devamli kusuyor mide boş deyince doktor
Burda takip edelim onu da yine kusarsa ona da serum verelim dedi.
Eşim orda çok sinirlendi bağırarak
"İyi o zaman şimdi odanızın kapısına kussun bakalım o zaman verecek misiniz" diyerek doktoru tersledi.
Ben eşime döndüm.
"Tamam demek çok mu zor niye doktorun huzursuz ettin ki durduk yere" dedim.
Kendini savundu durdu.

Başka bir gün kasiyerle tartıştı. Hani kasaya şu indirimde almak ister misiniz diye soruyorlar ya
Almayacaksan almicam de geç de mi ?
Ama Eşim gitti "siz ne insan kandırıyorsunuz zaten o falan markette o fiyatta, siz indirim falan yapmıyorsunuz. " diye başladı tartışmaya kasiyer konuşuyor bizimki konuşuyor 10 dakika ben onları dinledim.
O kadar geriliyorum ki.
Trafik deseniz felaket her gün birine söylenir "ordan hiç gidilir mi mal?
Dönerken ne sinyal vermiyorsun" deyip arabadaki kişilere el kol hareketi yapıyor.

Ben de " ya niye daha mülayim olmuyorsun niye hazı şeyleri görmezden gelmiyorsun tamam haklı olabilirsin ama sakın kalsan "
diyorum bu sefer de asla öyle olamayacağına dair nutuk çekiyor.

Şöyle düşünün sayın hemcinslerim sizler güler yüzlü sakin kişilerin yanında siz de mutlu olursunuz değil mi?
Ama devamli gergin bir ortam düşünün tartışmayı çok seven birisi etrafındaki insanların yüzünü düşüren birisi sizin de gülen yüzünüz solar değil mi?
Bekarken cıvıl cıvıl olan ben şimdi gülmeyi özledim. Sakin ortamı özledim. Tatlı muhabbetleri özledim.
Tartışmak dozunda olunca güzel ama bu devamli olunca insanin sinirlerini oldukça yıpratıyor.
Bugün çocuklara bağırdım diye bana dedi ki
"Seni sinir hastanesine kapatmak gerek ."

Evet artık sinir hastasıyım ben de .
Doktora gittim yakında demir değerim düşük çıktı diye ilaç başladım.
Belki de bu sinir yapıyor ben de diyerek.
Ama ben kendimi biliyorum ben çocukluktan beri demir eksikliği yaşayan biriyim. Ama sırf yüzüm gülsün diye ilaca başladım bakalım.

Size danışmak istediğim konu şu :

Eşim başkalarına kızarken ben hep onun yanında durup sırtını sivazlayan taraf mı olayım mutlu olmak için. Yoksa hep karşısında olup üzülen tarafın yanında mı olayım?
Sizler benim durumum da olsanız hangi tarafta dururdunuz?
Bizim bir tanidikta böyleydi. Bir gun trafikte sikmislar bacagina simdi cok mulayim. Topallaya topallaya geziyor.
 
Haklısın çok zor birisi eşin bende hiç sevmem çok konuşan erkeği hiç sevmem hatta ...adam dediğin eşine huzur vermeli ...basarabilirsen birlikte terapiye gidin ve bolca dua et derim
 
en başta bi doktora yaptığı saygısızlık kabul edilemez kusura bakmayın ama eşiniz çok kaba ve burnu büyük bi insan kendi işine baksın , başkalarının işine karışacağına had bildireceğine kasiyeri azarlamak falan aşırı çirkin oda emir kulu denileni yapıyor, trafik konusunda benim sevgilim de sinirli erkekler genel manada trafikte sinirli zaten ki bazen ne kadar dikkatli sürsek de karşıdaki tam bi aptal olup hayatımızı tehlikeye sokabiliyor sinirlenmemek elde değil ama diğer tüm konularda haksız kendinizi ben mi haksızım diye sorgulamayın kesinlikle
 
Eşiniz kendini savunmuyor ki hadsizlik yapıyor. Gerçekten çok itici. Bazı insanlar birilerine sataşarak kendilerini rahatlatır, eşiniz de öyle bir insan bence. Çok kötü bir huy.
 
Hadsizliği, saygısızlığı ve daha bir çok olumsuz şeyi eşiniz eline almış resmen korkutuyor , yıldırıyor etrafını .
Bir öğrencim vardı aynı eşiniz gibi sınıf arkadaşlarına mum tuttururdu , zavallıcıklar seslerini çıkartamazdı korktuklarından dolayı . Dayak yeseler bile o yaptı demezlerdi . Sonra bir gün okul çıkışında diğer okulda okuyan başka bir çocuğu küçümsemiş , eeee çocuklar okul çıkışı bunu yakalamış , biz gidinceye kadar epey dövmüşlerdi . Kimse müdahale etmemişti .
Ondan daha arsız , güçlü ve gözü kara biri karşısına çıkarsa o zaman ağır bir bedel öder . Herkes market çalışanı veya doktor gibi anlayışlı olamaz .
 
10 yıllık evliyiz bu konudan dolayı çok tartismisliğimiz var o yüzden buraya konu açıp sizin de fikirlerinizi öğrenmek istedim.
Belki tartışmamız azalır belki düşüncelerim değişir diye düşündüm.
Belki de doğru davranıyorum bunu da en azından sizlerden öğrenmek istedim.
Dışarıdan gözlere ihtiyacim var.
Artık konuya geçebilirim.

Eşim ailesine, aileme, çevresine karşı hiç bir şeyi alttan almayan tabi haklıysa devamli savunma ve haklı çıkma derdinde olan birisi.
Çoğu konularda eşime hak vermiş olsamda bazen büyüklerine karşı saygıdan susan taraf olmasını o kadar isterdim ki .
Çünkü bu davranışı hep itici bulunuyor herkes tarafından kendi annesi tarafından bile.
Benimle bile bazen bir konuda 1 saat konuşur ta ki ben haklısın tamam bidahakine daha dikkat ederim diyene kadar.
Yakın zamanda olan olayları örnek vericem daha net anlarsınız.
2 Çocuğu doktora götürdük doktor birisine serum
Verelim ama diğerine gerek yok tahliller temiz dedi.
Eşim ama bu çocuk devamli kusuyor mide boş deyince doktor
Burda takip edelim onu da yine kusarsa ona da serum verelim dedi.
Eşim orda çok sinirlendi bağırarak
"İyi o zaman şimdi odanızın kapısına kussun bakalım o zaman verecek misiniz" diyerek doktoru tersledi.
Ben eşime döndüm.
"Tamam demek çok mu zor niye doktorun huzursuz ettin ki durduk yere" dedim.
Kendini savundu durdu.

Başka bir gün kasiyerle tartıştı. Hani kasaya şu indirimde almak ister misiniz diye soruyorlar ya
Almayacaksan almicam de geç de mi ?
Ama Eşim gitti "siz ne insan kandırıyorsunuz zaten o falan markette o fiyatta, siz indirim falan yapmıyorsunuz. " diye başladı tartışmaya kasiyer konuşuyor bizimki konuşuyor 10 dakika ben onları dinledim.
O kadar geriliyorum ki.
Trafik deseniz felaket her gün birine söylenir "ordan hiç gidilir mi mal?
Dönerken ne sinyal vermiyorsun" deyip arabadaki kişilere el kol hareketi yapıyor.

Ben de " ya niye daha mülayim olmuyorsun niye hazı şeyleri görmezden gelmiyorsun tamam haklı olabilirsin ama sakın kalsan "
diyorum bu sefer de asla öyle olamayacağına dair nutuk çekiyor.

Şöyle düşünün sayın hemcinslerim sizler güler yüzlü sakin kişilerin yanında siz de mutlu olursunuz değil mi?
Ama devamli gergin bir ortam düşünün tartışmayı çok seven birisi etrafındaki insanların yüzünü düşüren birisi sizin de gülen yüzünüz solar değil mi?
Bekarken cıvıl cıvıl olan ben şimdi gülmeyi özledim. Sakin ortamı özledim. Tatlı muhabbetleri özledim.
Tartışmak dozunda olunca güzel ama bu devamli olunca insanin sinirlerini oldukça yıpratıyor.
Bugün çocuklara bağırdım diye bana dedi ki
"Seni sinir hastanesine kapatmak gerek ."

Evet artık sinir hastasıyım ben de .
Doktora gittim yakında demir değerim düşük çıktı diye ilaç başladım.
Belki de bu sinir yapıyor ben de diyerek.
Ama ben kendimi biliyorum ben çocukluktan beri demir eksikliği yaşayan biriyim. Ama sırf yüzüm gülsün diye ilaca başladım bakalım.

Size danışmak istediğim konu şu :

Eşim başkalarına kızarken ben hep onun yanında durup sırtını sivazlayan taraf mı olayım mutlu olmak için. Yoksa hep karşısında olup üzülen tarafın yanında mı olayım?
Sizler benim durumum da olsanız hangi tarafta dururdunuz?
Haklının
 
Eşiniz hakkını savunmayı çok yanlış öğrenmiş. Gelişimi durmuş Ergen gibi..

Siz kesinlikle haklınını yanında olun ;)

Tabir-i caizse böylesine yanlışını başını eze eze öğreteceksiniz.
Sizin için çok zor bir durum. Açıkçası eşiniz gibi biriyle toplum içinde görülmek istemezdim.
 
Bizim bir tanidikta böyleydi. Bir gun trafikte sikmislar bacagina simdi cok mulayim. Topallaya topallaya geziyor.
biz bir gun hastanede sira bekliyorduk, adamin biri sacma sapan bir sekilde sekretere bagirmaya basladi, onun yuzunden herkesin isi aksadi. sevgilim ve birkac kisi adama “abi hadi sakinles bak bizi de bekletiyorsun” falan dediler. sevgilim de normal insan boyutlarinin iki katidir. adam onlara da bagirinca sevgilim adamin gomleginin ensesinden tutup kaldirip koridorun basina birakip gelmisti. bildiginiz paket gibi adami goturdu koyup geldi. o deli gibi bagiran adam neye ugradigini sasirip ortaliktan kaybolmustu. :D
 
i p e k i p e k anlattıklarınız haklı birinin hakkını savunmasına örnek konular değil, eşiniz hakkını savunmuyor, herkese karşı öfkeli ve sürekli alttan alınıp idare edilmek istenen bir adamın yaptıklarına örnek şeyler anlatmışsınız.

İlk sayfada daisy yazmıştı, diğer sayfalarda yazan oldu mu bilmiyorum, kabul etmez ama öfke kontrolü için yardım alması lazım.

Bu haklılık falan değil, market çalışanı herkese indirimli ürünlerden almak ister misiniz diye soruyor, şefi müdürü tarafından müşterilere indirimli ürün tanıtımı yapacaksın denilen çalışana bağırmak haklılık değil özür dilerim ama saygısızlık.

Hayır, teşekkür ederim almak istemiyorum der geçersiniz, çalışan size ölümü görün almazsanız diye ısrar edip poşetinize tıkmaya çalışırsa tepkinizi gösterirsiniz, ki öyle bir şey yapmıyorlar zaten.

Eşiniz her konuyu ben bilirim, benim dediğim olacak, herkes çenesini kapatacak haklısın paşam diyecek moduna girmiş, bir gün sert bir kayaya çarpar arada olan size olur:KK43:
Söylediklerinize ve son cümlenize o kadar katılıyorum ki ben de en çok bundan korkuyorum.
Hadi birisi ona bir şey yaparsa ya da ne bilim büyük bir beddua alırsa falan diye
Evlilik tek kişilik bir kurum değil ki
Beni ve çocuklarımı da içine alıyor.
Diyorum ki hadi birisi sana beddua etse benim günahım ne beni de bulacak o diyorum.
Ama ben diyorum ben duyuyorum 😔

Hatta bu konuyu açtıktan sonra yorumlar hakkında biraz konuştum dedim ki
Keşke ben haksız olsaydım keşke herkes beni suçlasa sen çok yanlış davranıyorsun deseydi daha mutlu olurdum dedim.
O hiç anlamadı bile ne dediğimi sonra devam ettim.
Ben yanlış olsam kendimi düzeltirdim.
Bir insan en kolay kendisini değiştirebilir.
Ama benim seni değiştirmem mümkün olmadığı için ve sonunda zarar gören olacağın için sana çok üzülüyorum dedim.
Kimseye değiş denmiyor.
Ama karakter de kılık kıyafet saç baş gibidir bence.
Birisi dese ki kıyafetin bozulmuş saçın bozulmuş hemen düzeltiriz. Saçımızı tarariz falan.
Ama konu karaktere gelince düzeltmek yerine düzgün sanıyor olmamız o kadar kötü bir şey ki
Keşke karakterimizi de aynada görebilsek 😢
 
Eşinin yaptıkları yanlış ve kendini telkin edemiyor ok...

Ancak bunun arkasına, iç dünyasına bakarsak orda üzgün ve hayatta istediği bişey ya da bişeyler olmamış birini görürüz...Eşin bişeylere üzgün, hayatında dile getiremediği bi hayalkurıklığı var gibi..O yüzden öfkeli, hayata öfkeli...İçerde çok üzgün bi adam var ama erkekliğe pok sürdürmemek için dile getirmiyor...Psikiyatriste gitmeli
 
Esinizki hakli olma derdi degil,bariz ofke kontrolu ve stres.Kendisi zit buldugu herseye yuruyor demek,cunku kontrolu yok.Ayrica cok stresli ve gergin oldugu icin daha cok ve daha cabuk gicik kapiyor bence.Terapi ve kaygi giderici ilac alabilir.Bu kavgaci ruh hali kalbi ve tansiyonu icin cok tehlikeli.
 
Benim babam bu tipti. Vara yoğa bağırır, kırıp dökerdi. Annem nasıl idare etti dersen “Hiç bir zaman karşılık vermeyerek” Babam ne kadar despot, dominant bir karakterse annemde o kadar pasif, korkak bir karakterdi. Tabii bazısı annemi sabırlı diye tanımlıyor. Bakış acısına göre değişir.
Seçim senin i p e k i p e k Çocuklarımı babasız büyütmem diyorsan çekeceksin. Ama böyle bir insanla hayat gerçekten çok zor.
 
Allah sabır versin arkadaşım, bir yerde agrasif birisi ile karşılaşırsa o zaman kötü olur...
 
biz bir gun hastanede sira bekliyorduk, adamin biri sacma sapan bir sekilde sekretere bagirmaya basladi, onun yuzunden herkesin isi aksadi. sevgilim ve birkac kisi adama “abi hadi sakinles bak bizi de bekletiyorsun” falan dediler. sevgilim de normal insan boyutlarinin iki katidir. adam onlara da bagirinca sevgilim adamin gomleginin ensesinden tutup kaldirip koridorun basina birakip gelmisti. bildiginiz paket gibi adami goturdu koyup geldi. o deli gibi bagiran adam neye ugradigini sasirip ortaliktan kaybolmustu. :KK70:
Yani iste bi laf var dinsizin hakkindan imansiz gelir diye o hesap. Birisini surekli alttan alinca bor yerden sonra ego sisiyor saniyor ki kucuk daglari o yaratti buyukler dededen miras. :)
 
Eşinin yaptıkları yanlış ve kendini telkin edemiyor ok...

Ancak bunun arkasına, iç dünyasına bakarsak orda üzgün ve hayatta istediği bişey ya da bişeyler olmamış birini görürüz...Eşin bişeylere üzgün, hayatında dile getiremediği bi hayalkurıklığı var gibi..O yüzden öfkeli, hayata öfkeli...İçerde çok üzgün bi adam var ama erkekliğe pok sürdürmemek için dile getirmiyor...Psikiyatriste gitmeli
Evet böyle insanlar içinde ki çocukla yaşarlar.Doğan Cüceloğlu ' nun iki kitabında böyle bir durumdan bahsediyordu. Ebeveynlerin sevgisizliği ve yanlış tutumu yüzünden birçok insanın, çocukluğunda kaldığını anlatıyordu.
 
Siz böyle tabiri caizse awkward durumlarda sesli sesli eşinize "öööffff" diye rahatsızlığınızı belirttikten sonra hiicc eşinizi tanimiyomussunuz gibi havalara bakan, imkanınız varsa ortamı terkeden taraf olmalısınız, ki insanlar da anlasın sizin eşinize destek vermediğinizi. Eşiniz size bana destek.olmadij falan derse asla öyle olmayacağınıza dair bi saat konuşur, gerekirse lalalalaaaa diye kulaklarınızı kapatirsiniz, ki eşiniz çaresiz bırakılmak.ne.demekmis anlasin.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Back
X