Beybi ben lisedeyken, üniversitedeyken çıkma teklifi alma rekoru kırıyordum. Ne zaman arkadaşlarımla çarşıya çıksak biri peşime takılırdı, yanımda da hep aynı lise arkadaşım olurdu. Erkekler konuşmak için yanımıza gelirdi, muhatap bile olamazdım, hep o lise arkadaşım muhatap olurdu. O derece öz güvenim yoktu, kendimi hep çirkin hissederdim. Bir erkeğin yüzüne bakarak konuşamazdım bu çirkinlik takıntım yüzünden. Bembeyaz bir kızdım, saçlarım da açık kumraldı o yüzden çok dikkat çekiyordum sanırım.
Hiç film fırıldak da çeviremezdim. Mesela ilk erkek arkadaşımın elini tuttuğumda hamile kalacağımı düşünen bir geri zekalıydım aslında
Şimdi o lise arkadaşım öğretmen oldu, tayini İzmir'e çıktı, ilk dışarı çıkmamızda bu defa da onun öğrencisi liseli velet beni sormuş. 40 yaşına da gelsem bazı şeyler değişmiyor demek ki
Ben şimdi kendimi güzel hissediyor muyum, hayır. Çünkü ailede de sorun vardı. Bir gün bile bana güzelsin, iyisin vs demediler. Bir gün övmediler beni. Halbuki minnoş bir insanım valla, kimseye zararım olmaz
Her yaşı en güzel yaşımız gibi alıp kabul etmeliyiz, sonuçta bir yıl sonrasından daha genciz şu an. Bu arada, ben yaşlanmaktan hâlâ korkuyorum.