- 17 Temmuz 2013
- 10.974
- 17.789
Selam kadınlar kulübünün güzel kadınları...
Benim derdim uzun peşin peşin söylüyorum.:)
Şimdi yaklaşık 1,5 yıllık evliyim.
İstanbul'dan İzmir'e geldim. Gelirken işimi ailemi arkadaşlarımı her şeyimi bırakıp geldim.
Gelirken zorlanmayacağımı düşündüm.
Nitekim şehre alışmakta zorlanmadım ama arkadaşsızlığa, işsizliğe alışamadım.
Evde oturmak bana göre değil.
İşsizim ve şu sıra SMMM staja başlama sınavına hazırlanıyorum. Çünkü işsizim ve bu canımı çok sıkıyor.
Dersane temposu falan derken biraz kendime geldim, arkadaş edindim.
İyi hoş güzel ama genel olarak içimde bir tatminsizlik hissi var.
28 yaşındayım ve daha evvel kendi ailemle ilgili çocukluk ergenlik travmalarım var. (tedavi oldum)
En güzel zamanlarımı hep çalışarak geçirdim.
Gezmek görmek istediğim yerler var.
Yapmak istediklerim var ama hayatın o kadar acısından sonra ve hala devam eden o mücadele var ya ? he işte onun yüzünden elim kolum bağlı hissediyorum.
Eskiden daha yoğun bir gelecek kaygısı hissediyordum. Hala hissediyorum fakat eşim sayesinde biraz körelttim bunu.
Fakat şuanki şartlarım beni yine eski noktaya getirdi.
Durumum şu:
Eşimi seviyorum, güveniyorum. Ailesiyle ilgili tek sıkıntım kayınvalidem.
Eşim anneci bir insan değil yıllarca ayrı şehirlerde yaşadılar. Eşimle 5 yıl beraberdik bu süre içerisinde annesi 3 kere eşimin evine geldi. Telefonda 10 günde bir konuşurlar öyle bir ilişkileri var.
Fakat biz evlendik. Bir haller oldu kadına.
Resmen kadın beni bitirdi.
Hayatım boyunca bir daha kimseden nefret etmeyeceğim diye kendime söz verdim. Çünkü en çok kendime zarar veriyorum.
Lakin ben bu kadından nefret ediyorum artık.
Eşim bana hak veriyor. Annesinin zor bir insan olduğunu kabul ediyor. Başta denge kurmakta zorlandı.
Sevgililikte kavga etmeyen biz, evlenince tek tartışma konumuz annesi oldu.
Benim kaldırabileceğim haftada bir, iki hafta bir ziyaret etmekten öteye gitmez.
Fakat kadının sınırları yok. Laf anladığı yok. Terbiye yok. Israrcı. Hayatımda en nefret ettiğim insan ısrarcı insan. Çünkü kendi babamdan baskı göre göre ısrar edildiğinde, verdiğim cevabın yok sayılması, insan yerine konulmamak benim için psikolojik bir şiddet.
Eskiden babam vardı. İşte şimdi kayınvalide.
Eşimle son büyük tartışmamızda annesi yüzünden boşanabileceğimi bile söyledim.
İstersen görüşmeyebilirsin dedi. Denge kurmaya çalışıyor ama kadın durmuyor işte.
Şuan düşünüyorum. Ben manyak bir kadının yaşlılık sigortası mıyım?
Onun gel dediği git dediği tasma takıp" bu da bizim gelin" diye elaleme gösterdiği insan dışı bir varlıkmıyım?
Ben ailemi işimi hayatımı arkadaşlarımı eşim için bıraktım. Beraber bir hayat için. Burada iş bulurum arkadaş bulurum dedim.
İstanbul ne ki giderim, onlar gelir dedim. Öyle aile bağımlısı değilim.
Fakat bu kadına anne demek için, her hafta sonumu bu kadını görmek mecburiyetinde kaldığım bir hayat yaşamak için evlenmedim ben.
Hayatımı gasp ettiği düşüncesinden kurtulamıyorum.
Şuan dersaneye gdiyorum 3 aydır kafam rahat. Martta sınavım var. Bu düzeni devam ettirmek istiyorum.
Şimdi hakkını yemeyeyim. Eşim sayesinde belli bir mesafe var. Ama azıcık ya azıcık kalkanı indirince yine aynı şeyler.
Bunları bir sınırda tutuyoruz. Belki şuanki nefretim hiddetim fazla olabilir, çok doldum ondan.
Bu yüzden aşırı derecede aksi davranmamaya, eşim hatrına tamamen ipleri koparmıyorum.
Benim asıl korkum çocuk meselesi. Şuan çocuk yapmayı düşünmüyorum. Çünkü sınavı kazanırsam aralıksız 2 yıl çalışmam lazım. Hep yapmak istediğim yüksek lisansı bu staj sürecinde yapma niyetindeyim.
Fakat anlıyorum eşim çocuk istiyor. Ben hem gezmek görmek istediğim yerleri göreyim, hem şu yl ve staj ve sınav bitsin istiyorum. Çocukla bunların hepsini aynı anda yapmak çok zor.
Hele de çocuğumu kayınvalideye baktırmak istemiyorum. Benim derdim bunları 2 sene içinde yapıp çocuğu öyle yapmak. Kreş yaşına gelene kadar kendim bakmak istiyorum.
Şuan bu planların arasında çocuğa yer verirsem yine de yapar mıyım evet ama o çocuğa bunu reva görmekte istemiyorum.
Çünkü ben daha kendi yaşantımla ilgili tatminsizlikleri yaşarken bir bebeğin sorumluluğunu alma fikri beni rahatsız ediyor.
Öte yandan iş okul planlarını ertelemekte istemiyorum. Çünkü evleniyoruz şehir değiştir vs derken zaten erteledim. İleride daha çok zorlanacağıma inanıyorum.
Bir de işte sınır tanımaz kayınvalidem var. Her şeye maydanoz bağırarak baskı yaparak ısrar ederek diş geçireceğini sanıyor. Çocuk olunca bahaneyle daha çok tepeme çıkmaya çalışacak.
Ben ne yapacağımı bilmiyorum. Eşim bebek istiyor. Ben her açıdan 2 yıl diyorum.
2 yıl sonra 31 olacağım notunu da düşeyim...
Siz olsanız ne yaparsınız?
Benim derdim uzun peşin peşin söylüyorum.:)
Şimdi yaklaşık 1,5 yıllık evliyim.
İstanbul'dan İzmir'e geldim. Gelirken işimi ailemi arkadaşlarımı her şeyimi bırakıp geldim.
Gelirken zorlanmayacağımı düşündüm.
Nitekim şehre alışmakta zorlanmadım ama arkadaşsızlığa, işsizliğe alışamadım.
Evde oturmak bana göre değil.
İşsizim ve şu sıra SMMM staja başlama sınavına hazırlanıyorum. Çünkü işsizim ve bu canımı çok sıkıyor.
Dersane temposu falan derken biraz kendime geldim, arkadaş edindim.
İyi hoş güzel ama genel olarak içimde bir tatminsizlik hissi var.
28 yaşındayım ve daha evvel kendi ailemle ilgili çocukluk ergenlik travmalarım var. (tedavi oldum)
En güzel zamanlarımı hep çalışarak geçirdim.
Gezmek görmek istediğim yerler var.
Yapmak istediklerim var ama hayatın o kadar acısından sonra ve hala devam eden o mücadele var ya ? he işte onun yüzünden elim kolum bağlı hissediyorum.
Eskiden daha yoğun bir gelecek kaygısı hissediyordum. Hala hissediyorum fakat eşim sayesinde biraz körelttim bunu.
Fakat şuanki şartlarım beni yine eski noktaya getirdi.
Durumum şu:
Eşimi seviyorum, güveniyorum. Ailesiyle ilgili tek sıkıntım kayınvalidem.
Eşim anneci bir insan değil yıllarca ayrı şehirlerde yaşadılar. Eşimle 5 yıl beraberdik bu süre içerisinde annesi 3 kere eşimin evine geldi. Telefonda 10 günde bir konuşurlar öyle bir ilişkileri var.
Fakat biz evlendik. Bir haller oldu kadına.
Resmen kadın beni bitirdi.
Hayatım boyunca bir daha kimseden nefret etmeyeceğim diye kendime söz verdim. Çünkü en çok kendime zarar veriyorum.
Lakin ben bu kadından nefret ediyorum artık.
Eşim bana hak veriyor. Annesinin zor bir insan olduğunu kabul ediyor. Başta denge kurmakta zorlandı.
Sevgililikte kavga etmeyen biz, evlenince tek tartışma konumuz annesi oldu.
Benim kaldırabileceğim haftada bir, iki hafta bir ziyaret etmekten öteye gitmez.
Fakat kadının sınırları yok. Laf anladığı yok. Terbiye yok. Israrcı. Hayatımda en nefret ettiğim insan ısrarcı insan. Çünkü kendi babamdan baskı göre göre ısrar edildiğinde, verdiğim cevabın yok sayılması, insan yerine konulmamak benim için psikolojik bir şiddet.
Eskiden babam vardı. İşte şimdi kayınvalide.
Eşimle son büyük tartışmamızda annesi yüzünden boşanabileceğimi bile söyledim.
İstersen görüşmeyebilirsin dedi. Denge kurmaya çalışıyor ama kadın durmuyor işte.
Şuan düşünüyorum. Ben manyak bir kadının yaşlılık sigortası mıyım?
Onun gel dediği git dediği tasma takıp" bu da bizim gelin" diye elaleme gösterdiği insan dışı bir varlıkmıyım?
Ben ailemi işimi hayatımı arkadaşlarımı eşim için bıraktım. Beraber bir hayat için. Burada iş bulurum arkadaş bulurum dedim.
İstanbul ne ki giderim, onlar gelir dedim. Öyle aile bağımlısı değilim.
Fakat bu kadına anne demek için, her hafta sonumu bu kadını görmek mecburiyetinde kaldığım bir hayat yaşamak için evlenmedim ben.
Hayatımı gasp ettiği düşüncesinden kurtulamıyorum.
Şuan dersaneye gdiyorum 3 aydır kafam rahat. Martta sınavım var. Bu düzeni devam ettirmek istiyorum.
Şimdi hakkını yemeyeyim. Eşim sayesinde belli bir mesafe var. Ama azıcık ya azıcık kalkanı indirince yine aynı şeyler.
Bunları bir sınırda tutuyoruz. Belki şuanki nefretim hiddetim fazla olabilir, çok doldum ondan.
Bu yüzden aşırı derecede aksi davranmamaya, eşim hatrına tamamen ipleri koparmıyorum.
Benim asıl korkum çocuk meselesi. Şuan çocuk yapmayı düşünmüyorum. Çünkü sınavı kazanırsam aralıksız 2 yıl çalışmam lazım. Hep yapmak istediğim yüksek lisansı bu staj sürecinde yapma niyetindeyim.
Fakat anlıyorum eşim çocuk istiyor. Ben hem gezmek görmek istediğim yerleri göreyim, hem şu yl ve staj ve sınav bitsin istiyorum. Çocukla bunların hepsini aynı anda yapmak çok zor.
Hele de çocuğumu kayınvalideye baktırmak istemiyorum. Benim derdim bunları 2 sene içinde yapıp çocuğu öyle yapmak. Kreş yaşına gelene kadar kendim bakmak istiyorum.
Şuan bu planların arasında çocuğa yer verirsem yine de yapar mıyım evet ama o çocuğa bunu reva görmekte istemiyorum.
Çünkü ben daha kendi yaşantımla ilgili tatminsizlikleri yaşarken bir bebeğin sorumluluğunu alma fikri beni rahatsız ediyor.
Öte yandan iş okul planlarını ertelemekte istemiyorum. Çünkü evleniyoruz şehir değiştir vs derken zaten erteledim. İleride daha çok zorlanacağıma inanıyorum.
Bir de işte sınır tanımaz kayınvalidem var. Her şeye maydanoz bağırarak baskı yaparak ısrar ederek diş geçireceğini sanıyor. Çocuk olunca bahaneyle daha çok tepeme çıkmaya çalışacak.
Ben ne yapacağımı bilmiyorum. Eşim bebek istiyor. Ben her açıdan 2 yıl diyorum.
2 yıl sonra 31 olacağım notunu da düşeyim...
Siz olsanız ne yaparsınız?
Son düzenleyen: Moderatör: