- Konu Sahibi victoria_mulieres
- #1
Merhaba kızlar, bu forumu uzun zamandır takip ediyordum fakat birkaç gün önce yaşadığım bir olay yüzünden aranıza katılma ihtiyacı hissettim. sizlerin hislerinize ve hayat tecrübenize güveniyorum.
bundan 6 yıl önce 20 yaşındayken maymun iştahlı ve hovarda bir kızdım. o zamana kadar hep yakışıklı ve popüler çocuklarla çıkmıştım fakat bir gün üniversitenin basket takımının koçundan bir kazık yiyince yakışıklılara karşı bir önyargım oluştu. o psikolojide iken karşıma Nejdet çıktı. aşırı derecede zeki ve dünya algısı geniş bir insandı, annesi ve ablasıyla birlikte yaşıyordu. belki de tanıdığım en aklı başında insandı ve ona çok ısınmıştım. fakat çocuk daha önce kız eli bile tutmamıştı, çünkü 1-2 seneye kadar aşırı kilolu ve kekemeymiş, bu arada anca düzeltebilmiş durumu.
terkedilenler bilir, çivi çiviyi söker mantığıyla bu sefer bir akıllı ile çıkmaya karar verdim. önceleri attığım ödev soran mesajların gerçekten ödev mesajı olduğunu sandı fakat daha sonra öyle ya da böyle onun hayatındaki ilk kız oldum.
gerçekten de çok farklı bir insandı, spor ve sosyal hayattan değil de kitaplardan ve felsefeden hoşlanıyordu. onunla takılırken gerçekten bedenime ve statüme değil ben olduğum için seven biri olduüğunu hissediyordum. fakat dedim ya bir boşluk dönemindeydim ve onu kullanarak bir nevi deney yapıyordum.
bir gece yaklaşık 3 sene çıktığım almanya'Ya gittiği için ayrıldığımız erdal geri döndü ve ilk iş kapıma dayandı. o benim hayatımın aşkıydı anlıyor musunuz ? diğer herkes gelip geçiciydi. işte direk onun kollarına atladım ve nejdeti cevap bile vermeden terkettim, hovardalık işte.
duyduğuma göre nejdet 1-2 hafta depresyona girmiş, hatta kötü şeyler düşünmüş fakat benim umrumda değildi, sadece hayatımın aşkıyla geçirdiğim vakit umrumdaydı. derken yaz geldi ve o okuldan mezun oldu ben ise sevgilimde bodruma tatile gittim, yüzünü bile görmemiştim ayrıldıktan sonra. o bir burs bulup yurtdışına yüksek lisans yapmaya gitti ben ise günümü gün etmeye.
aradan 6 yıl geçti, erdal beni 2 sene önce kuzeni ile aldatıp onunla evlendi, yaşadığım şoku ve ne gibi bir insanla çıkmış olduğum gerçeği ile yüz yüze kalınca birkaç ay depresyondan çıkamadım. o kadar uzun süre onu nasıl tanıyamamıştım. fakat her acı gibi onun acısı da birkaç ay sürdü en fazla. bir şirkette iş bulup kendimi ofis hayatıma verdim ve arada yine birkaç erkekle çıktım.
birkaç gün önce eminönünde arkadaşlarımla gezerken nejdeti gördüm. o kadar değişmişti ki size anlatamam. çok yakışan bir top sakalı, takım elbisesi ve evrak çantası vardı. saçına ise kına sürmüştü. birbirimizi görünce birkaç dakika donduk kaldık daha sonra sanki kazık atan sanki benmişim gibi mahçup şekilde konuşmaya başladık. meğersem üstün dereceyle yurtdışında yüksek lisans ve doktora bitirip istanbul üniversitesinde hoca olmuş. ben ise bunun karşısında ne kadar yerin dibine girdiğimi anlatamam. belki o gün onu terkeden bendim fakat asıl kaybetmiş olan meğer benmişim o gün iyi bir insanı kırarak.
aşk bana pek mutluluk getirmedi fakat nejdet bana düzgün bir insan olmayı, sevgiyi ve değer vermeyi öğretmişti. 20 yaşın verdiği hormonlarla onu o gün farkedemedim fakat şimdi nejdeti geri istediğimi biliyorum, ayaküstü 5dk. konuşmamızdan bunu anladım. üstelik benden sonra da hiçkimse olmamış hayatında.
sizce naparım da geçmişime rağmen nejdeti geri kazanabilirim kızlar ? gerçekten nejdeti istiyor muyum yoksa bu geçmişimle bir hesaplaşma mı ?
bundan 6 yıl önce 20 yaşındayken maymun iştahlı ve hovarda bir kızdım. o zamana kadar hep yakışıklı ve popüler çocuklarla çıkmıştım fakat bir gün üniversitenin basket takımının koçundan bir kazık yiyince yakışıklılara karşı bir önyargım oluştu. o psikolojide iken karşıma Nejdet çıktı. aşırı derecede zeki ve dünya algısı geniş bir insandı, annesi ve ablasıyla birlikte yaşıyordu. belki de tanıdığım en aklı başında insandı ve ona çok ısınmıştım. fakat çocuk daha önce kız eli bile tutmamıştı, çünkü 1-2 seneye kadar aşırı kilolu ve kekemeymiş, bu arada anca düzeltebilmiş durumu.
terkedilenler bilir, çivi çiviyi söker mantığıyla bu sefer bir akıllı ile çıkmaya karar verdim. önceleri attığım ödev soran mesajların gerçekten ödev mesajı olduğunu sandı fakat daha sonra öyle ya da böyle onun hayatındaki ilk kız oldum.
gerçekten de çok farklı bir insandı, spor ve sosyal hayattan değil de kitaplardan ve felsefeden hoşlanıyordu. onunla takılırken gerçekten bedenime ve statüme değil ben olduğum için seven biri olduüğunu hissediyordum. fakat dedim ya bir boşluk dönemindeydim ve onu kullanarak bir nevi deney yapıyordum.
bir gece yaklaşık 3 sene çıktığım almanya'Ya gittiği için ayrıldığımız erdal geri döndü ve ilk iş kapıma dayandı. o benim hayatımın aşkıydı anlıyor musunuz ? diğer herkes gelip geçiciydi. işte direk onun kollarına atladım ve nejdeti cevap bile vermeden terkettim, hovardalık işte.
duyduğuma göre nejdet 1-2 hafta depresyona girmiş, hatta kötü şeyler düşünmüş fakat benim umrumda değildi, sadece hayatımın aşkıyla geçirdiğim vakit umrumdaydı. derken yaz geldi ve o okuldan mezun oldu ben ise sevgilimde bodruma tatile gittim, yüzünü bile görmemiştim ayrıldıktan sonra. o bir burs bulup yurtdışına yüksek lisans yapmaya gitti ben ise günümü gün etmeye.
aradan 6 yıl geçti, erdal beni 2 sene önce kuzeni ile aldatıp onunla evlendi, yaşadığım şoku ve ne gibi bir insanla çıkmış olduğum gerçeği ile yüz yüze kalınca birkaç ay depresyondan çıkamadım. o kadar uzun süre onu nasıl tanıyamamıştım. fakat her acı gibi onun acısı da birkaç ay sürdü en fazla. bir şirkette iş bulup kendimi ofis hayatıma verdim ve arada yine birkaç erkekle çıktım.
birkaç gün önce eminönünde arkadaşlarımla gezerken nejdeti gördüm. o kadar değişmişti ki size anlatamam. çok yakışan bir top sakalı, takım elbisesi ve evrak çantası vardı. saçına ise kına sürmüştü. birbirimizi görünce birkaç dakika donduk kaldık daha sonra sanki kazık atan sanki benmişim gibi mahçup şekilde konuşmaya başladık. meğersem üstün dereceyle yurtdışında yüksek lisans ve doktora bitirip istanbul üniversitesinde hoca olmuş. ben ise bunun karşısında ne kadar yerin dibine girdiğimi anlatamam. belki o gün onu terkeden bendim fakat asıl kaybetmiş olan meğer benmişim o gün iyi bir insanı kırarak.
aşk bana pek mutluluk getirmedi fakat nejdet bana düzgün bir insan olmayı, sevgiyi ve değer vermeyi öğretmişti. 20 yaşın verdiği hormonlarla onu o gün farkedemedim fakat şimdi nejdeti geri istediğimi biliyorum, ayaküstü 5dk. konuşmamızdan bunu anladım. üstelik benden sonra da hiçkimse olmamış hayatında.
sizce naparım da geçmişime rağmen nejdeti geri kazanabilirim kızlar ? gerçekten nejdeti istiyor muyum yoksa bu geçmişimle bir hesaplaşma mı ?