Flörtleşirken olmayacak hissi yaşamak

merimeri0202_

Üye
Kayıtlı Üye
24 Şubat 2023
19
5
16
22
Merhaba 22 yaşındayım ve öncesinde geçmişimde sağlıklı ilişkiler kuramadım. Son 1 senedir birilerine karşı bağlanma korkusu yaşıyorum. Şuan konuştuğum bir çocuk var ilgisinden memnunum ilk başlarda çok eğleniyorduk konuşurken pek takmıyordum fakat zaman geçtikçe en ufak şeylere takılıp huzursuz oluyorum yeme içmeden kesiliyorum. Olmayacak hissine kapılıyorum veya yapamayacakmışım gibi geliyor. Ama güzel şeylerinde olmasını istiyorum. Karşı taraftan kaynaklı mı benden kaynaklı mı böyle huzursuzum bilmiyorum. Her flörtümde aynı sorunu yaşıyorum en ufak şeyde sahiplenmeye başlıyorum örneğin bazen 1 2 saat yazmıyor beni istemiyor olarak düşünüyorum rahat insan olamıyorum bunu nasıl yenebilirim gerçekten artık mutlu olmak istiyorum
Ek olarak birisiyle konuşurken başka birisi olsa nasıl davranırdı çok mu düşünüyorum nasıl davranmam gerekir diye sürekli kıyaslama içine sokuyorum kendimi sürekli birileri beni rahatlatması gerekiyormuş düşüncesindeyim. Endişelerim var. Her şey güzel gidiyor pazartesi günü ilk buluşmamızı gerçekleştiricez ama o çok istekli değilmiş gibi hissediyorum. Düşüncelerimin içinde boğuluyorum. Kusur arıyorum sürekli bir şeylerde hep kanıt arıyorum bana karşı ilgisi olması için. Ve şunu düşünüyorum bana karşı normal mi davranıyor yoksa ben fazlasını mı isteyip düşünüyorum diye. Yardımcı olursanız çok mutlu olurum
 
Son düzenleme:
Çok boş zamanınız var herhalde. 1 2 saat yazmamak zaten çok doğal yani, tüm gün msjlaşınca insan sıkılır. Kendinize uğraşlar bulun, Hayat sadece flört ettiğiniz kişiden ibaret değil.
 
Uzman değilim ama senin yaşlarında böyle hissettiğim zamanlar oldu.
Bir süre flörte ara ver ve kendini keşfet. Kendine değer vermeyi, sevmeyi öğrenirsen bu durumu yaşamazsın kimse seni sıkılabilecek bir şey olarak göremez buna müsade etmezsin.
Çok gençsin bocalamalar olabilir daha karakter de yeni oturuyor. Tabi her yaşın da bir güzelliği var.
Önce kendini önemse güzel kızım sen her şeyin en güzeline layık olduğunu bilirsen kimse seni üzemez. Bir mesajla belirleme değerini. Hayat akışında birkaç saat ilgisizlik bile sana böyle hissettirmemeli.
Mesleğini eline al ayaklarının üzerinde güçlü bir kadın ol erkekleri de o kadar önemseme herkesin bir yeri var ama liste başı sensin.
 
Çok boş zamanınız var herhalde. 1 2 saat yazmamak zaten çok doğal yani, tüm gün msjlaşınca insan sıkılır. Kendinize uğraşlar bulun, Hayat sadece flört ettiğiniz kişiden ibaret değil.
Evet şu anda maddi olarakta zor durumdayım her şeyi kafaya taktığım bir dönemdeyim
 
Uzman değilim ama senin yaşlarında böyle hissettiğim zamanlar oldu.
Bir süre flörte ara ver ve kendini keşfet. Kendine değer vermeyi, sevmeyi öğrenirsen bu durumu yaşamazsın kimse seni sıkılabilecek bir şey olarak göremez buna müsade etmezsin.
Çok gençsin bocalamalar olabilir daha karakter de yeni oturuyor. Tabi her yaşın da bir güzelliği var.
Önce kendini önemse güzel kızım sen her şeyin en güzeline layık olduğunu bilirsen kimse seni üzemez. Bir mesajla belirleme değerini. Hayat akışında birkaç saat ilgisizlik bile sana böyle hissettirmemeli.
Mesleğini eline al ayaklarının üzerinde güçlü bir kadın ol erkekleri de o kadar önemseme herkesin bir yeri var ama liste başı sensin.
Tab
 
Bahsettiğiniz hislerin temelinde büyük ihtimalle bağlanma kaygısı ve özdeğer sorgusu yer alıyor. Geçmişte yaşadığınız sağlıksız ilişkiler ya da belki ilgisiz ya da güvensiz bağ kurulan ilişkiler, şu anki bağlanma sürecinizde "fazla tetikte" olmanıza sebep olabilir. Çünkü zihniniz sürekli bir “ya sevilmezsem?”, “ya terk edilirsem?” alarmında. Bu da en ufak belirsizlikte sizin kontrol duygunuzu kaybetmiş gibi hissetmenize neden oluyor.

Bu döngüyü kırmak için yapabileceğiniz birkaç şey var. İlk olarak, her hissettiğiniz şeyin davranışla sonuçlanması gerekmediğini kendinize hatırlatın. Örneğin o an “bana az ilgi gösterdi” diye düşündüğünüzde hemen tavır almak yerine, önce bu düşüncenizin nereden geldiğini sorgulayın. Gerçekten o mu uzak, yoksa ben mi güvende hissetmiyorum?

İkincisi, ilk buluşma öncesinde beklentilerinizi çok büyütmeyin. Bu bir final değil, sadece bir adım. "Çok istekli değilmiş gibi" hissettiğiniz şey, belki de sizin zihninizin savunmaya geçmesidir. Yani "ya olmazsa" korkusuyla, daha olmadan her şeyi olumsuz varsaymak.

Ayrıca başka birileriyle kıyaslama yapmak da sizin özdeğer algınızı sarsıyor olabilir. Siz bu halinizle sevilmeye değersiniz. Sizi özel kılan, biriyle olduğunuzda değil, zaten olduğunuz kişi olmanız. Eğer bunu içselleştirebilirseniz, ilgi beklemeyi değil, karşılıklı güvenli bir bağ kurmayı merkeze alabilirsiniz.
 
Bağlanma stilleri ilişki içerisinde gelişiyor. Ben bazen kaygılı bağlanıyorum. Önceki ilişkilerimde neden yazmadı, aramadı, ne niyetle yaklaştı diye sorgularken sağlıklı ilişki de bunları hiç düşünmüyorsunuz. Yani hani derler huzurlu oluyorsunuz. Bunu hiisetmeniz lazım
 
kendine bazı prensipler belirle:
1. ben istemeden kimse beni üzemez. onlara bu anlam ve değeri ben veririm.
2. bir insana değer biçmeden önce bana olan emeğine ve hayatıma olan katkılarına bakarım. eğer yeterli değilse hayatımda olmayı hak etmez.
3. ben ilişkilerimde insanlara şu, şu, şu duygu ve deneyimleri sunuyorum, hayatlarına şu yönde katkıda bulunuyorum, dolayısıyla bunun karşılıklı olması ve hak edilmesi gerekir.
4. benim değerimi karşımdaki insan belirleyemez. ben eksi ve artı yönlerimi bilerek kendimi geliştirmeye gayret edeceğim. bu gayretimden ötürü kendime saygı duyacağım.
5. başkalarının beni onaylamasına ve sevmesine ihtiyacım yoktur. ben kendimi severim ve kendimin mutluluğunu isterim.
6. ilişkilerimi ortak paylaşım, hayal, hedef, sorumluluk ve ortak emek üzerine kurarım.
7. karşımdakinin benimle aynı prensipleri paylaşıp paylaşmadığını görmek için önce onu tanımaya bakarım. tanıdıktan sonra ona uygun bir değeri biçerim.
8. ilişkilerime verdiğim emek ve yaptığım yatırımlar benim kontrolümdedir. istediğim her an bu emek ve yatırımlarımı geri çekebilirim. bu benim kaybıma olmaz.
9. ilişkilerimde kaçma-kovalamaca oyunları ve çeşitli taktikler yerine kartlarımı açık oynayarak dürüst iletişim kurarım. karşımdaki bu prensibime uymazsa onunla iletişimi keserim. bu benim kaybıma olmaz.
10. eğer karşımdaki insanla ilgili bir şey beni korkutuyorsa bu onun veya benim yeterince açık olmamamızdan kaynaklanır. açık olurum ve bunu ondan talep ederim. kabul etmez veya karşılık alamazsam iletişimi keserim. bu benim kaybıma olmaz.
11. vb.
12. sen devam ettir...

kaygılı bağlanmayı çözmenin tek yolu diğer insanların sana değer biçebileceklerine karşı çıkmak. sürekli başkalarından doldurmasını beklediğin o içindeki boşluğun hangi sebeplerle orada olduğunu keşfet. dışarıdaki insanların davranışlarına bu kadar odaklanacağına kendine dön ve kendine sorular sor. bunu yapınca ilişkiler senden götüren şeyler olmazlar. senden eksilen ve kaybettiğin bir şey yok ki. boşluktan bir şey gitmez. olsa olsa zaman kaybetmişsindir. içinde boşluk var. o boşluk kendine sevgi ve saygıyla dolunca prensiplerine göre ilişkiler kurar ve tanımadığın insanlara kafanda kurduğun hayale göre rol biçmezsin. rol biçmediğin için de hayal kırıklığına uğrayıp üzülmezsin. kişilere bilinçli yatırım yaparsın, yatırımın değer kaybedince geri çekilirsin. o boşluğun dolmasının tek yolu senin kendini analiz etmen ve kendini tanıman. bilinçli olman ve bilinçli ilişki kurman. sevgiler
 
Merhaba 22 yaşındayım ve öncesinde geçmişimde sağlıklı ilişkiler kuramadım. Son 1 senedir birilerine karşı bağlanma korkusu yaşıyorum. Şuan konuştuğum bir çocuk var ilgisinden memnunum ilk başlarda çok eğleniyorduk konuşurken pek takmıyordum fakat zaman geçtikçe en ufak şeylere takılıp huzursuz oluyorum yeme içmeden kesiliyorum. Olmayacak hissine kapılıyorum veya yapamayacakmışım gibi geliyor. Ama güzel şeylerinde olmasını istiyorum. Karşı taraftan kaynaklı mı benden kaynaklı mı böyle huzursuzum bilmiyorum. Her flörtümde aynı sorunu yaşıyorum en ufak şeyde sahiplenmeye başlıyorum örneğin bazen 1 2 saat yazmıyor beni istemiyor olarak düşünüyorum rahat insan olamıyorum bunu nasıl yenebilirim gerçekten artık mutlu olmak istiyorum
Ek olarak birisiyle konuşurken başka birisi olsa nasıl davranırdı çok mu düşünüyorum nasıl davranmam gerekir diye sürekli kıyaslama içine sokuyorum kendimi sürekli birileri beni rahatlatması gerekiyormuş düşüncesindeyim. Endişelerim var. Her şey güzel gidiyor pazartesi günü ilk buluşmamızı gerçekleştiricez ama o çok istekli değilmiş gibi hissediyorum. Düşüncelerimin içinde boğuluyorum. Kusur arıyorum sürekli bir şeylerde hep kanıt arıyorum bana karşı ilgisi olması için. Ve şunu düşünüyorum bana karşı normal mi davranıyor yoksa ben fazlasını mı isteyip düşünüyorum diye. Yardımcı olursanız çok mutlu olurum
Anne babadan yeterince sevgi gordunuzmu?
 
Bağlanma stilleri ilişki içerisinde gelişiyor. Ben bazen kaygılı bağlanıyorum. Önceki ilişkilerimde neden yazmadı, aramadı, ne niyetle yaklaştı diye sorgularken sağlıklı ilişki de bunları hiç düşünmüyorsunuz. Yani hani derler huzurlu oluyorsunuz. Bunu hiisetmeniz lazım
Karşımdaki kişiden memnunum sorun şu ki düşüncelerimde boğuluyorum duygu beslemeye başladıkça veya zaman geçtikçe kaygılarım artıyor yaşadığımız olumsuz anılar aklıma geliyor.
 
kendine bazı prensipler belirle:
1. ben istemeden kimse beni üzemez. onlara bu anlam ve değeri ben veririm.
2. bir insana değer biçmeden önce bana olan emeğine ve hayatıma olan katkılarına bakarım. eğer yeterli değilse hayatımda olmayı hak etmez.
3. ben ilişkilerimde insanlara şu, şu, şu duygu ve deneyimleri sunuyorum, hayatlarına şu yönde katkıda bulunuyorum, dolayısıyla bunun karşılıklı olması ve hak edilmesi gerekir.
4. benim değerimi karşımdaki insan belirleyemez. ben eksi ve artı yönlerimi bilerek kendimi geliştirmeye gayret edeceğim. bu gayretimden ötürü kendime saygı duyacağım.
5. başkalarının beni onaylamasına ve sevmesine ihtiyacım yoktur. ben kendimi severim ve kendimin mutluluğunu isterim.
6. ilişkilerimi ortak paylaşım, hayal, hedef, sorumluluk ve ortak emek üzerine kurarım.
7. karşımdakinin benimle aynı prensipleri paylaşıp paylaşmadığını görmek için önce onu tanımaya bakarım. tanıdıktan sonra ona uygun bir değeri biçerim.
8. ilişkilerime verdiğim emek ve yaptığım yatırımlar benim kontrolümdedir. istediğim her an bu emek ve yatırımlarımı geri çekebilirim. bu benim kaybıma olmaz.
9. ilişkilerimde kaçma-kovalamaca oyunları ve çeşitli taktikler yerine kartlarımı açık oynayarak dürüst iletişim kurarım. karşımdaki bu prensibime uymazsa onunla iletişimi keserim. bu benim kaybıma olmaz.
10. eğer karşımdaki insanla ilgili bir şey beni korkutuyorsa bu onun veya benim yeterince açık olmamamızdan kaynaklanır. açık olurum ve bunu ondan talep ederim. kabul etmez veya karşılık alamazsam iletişimi keserim. bu benim kaybıma olmaz.
11. vb.
12. sen devam ettir...

kaygılı bağlanmayı çözmenin tek yolu diğer insanların sana değer biçebileceklerine karşı çıkmak. sürekli başkalarından doldurmasını beklediğin o içindeki boşluğun hangi sebeplerle orada olduğunu keşfet. dışarıdaki insanların davranışlarına bu kadar odaklanacağına kendine dön ve kendine sorular sor. bunu yapınca ilişkiler senden götüren şeyler olmazlar. senden eksilen ve kaybettiğin bir şey yok ki. boşluktan bir şey gitmez. olsa olsa zaman kaybetmişsindir. içinde boşluk var. o boşluk kendine sevgi ve saygıyla dolunca prensiplerine göre ilişkiler kurar ve tanımadığın insanlara kafanda kurduğun hayale göre rol biçmezsin. rol biçmediğin için de hayal kırıklığına uğrayıp üzülmezsin. kişilere bilinçli yatırım yaparsın, yatırımın değer kaybedince geri çekilirsin. o boşluğun dolmasının tek yolu senin kendini analiz etmen ve kendini tanıman. bilinçli olman ve bilinçli ilişki kurman. sevgiler
Kesinlikle dediklerinize katılıyorum. Kendimi ve düşüncelerimi yönetebilmem gerekiyor. İster istemez kıyas haline sokuyorum uzun süredir sağlıklı ilişkim olmuyor ve sevilip sevileceğim bir ilişki yaşamak istiyorum nasıl adımlar atacağımı bilemiyorum ister istemez korumaya alıyorum kendimi.
 
Bahsettiğiniz hislerin temelinde büyük ihtimalle bağlanma kaygısı ve özdeğer sorgusu yer alıyor. Geçmişte yaşadığınız sağlıksız ilişkiler ya da belki ilgisiz ya da güvensiz bağ kurulan ilişkiler, şu anki bağlanma sürecinizde "fazla tetikte" olmanıza sebep olabilir. Çünkü zihniniz sürekli bir “ya sevilmezsem?”, “ya terk edilirsem?” alarmında. Bu da en ufak belirsizlikte sizin kontrol duygunuzu kaybetmiş gibi hissetmenize neden oluyor.

Bu döngüyü kırmak için yapabileceğiniz birkaç şey var. İlk olarak, her hissettiğiniz şeyin davranışla sonuçlanması gerekmediğini kendinize hatırlatın. Örneğin o an “bana az ilgi gösterdi” diye düşündüğünüzde hemen tavır almak yerine, önce bu düşüncenizin nereden geldiğini sorgulayın. Gerçekten o mu uzak, yoksa ben mi güvende hissetmiyorum?

İkincisi, ilk buluşma öncesinde beklentilerinizi çok büyütmeyin. Bu bir final değil, sadece bir adım. "Çok istekli değilmiş gibi" hissettiğiniz şey, belki de sizin zihninizin savunmaya geçmesidir. Yani "ya olmazsa" korkusuyla, daha olmadan her şeyi olumsuz varsaymak.

Ayrıca başka birileriyle kıyaslama yapmak da sizin özdeğer algınızı sarsıyor olabilir. Siz bu halinizle sevilmeye değersiniz. Sizi özel kılan, biriyle olduğunuzda değil, zaten olduğunuz kişi olmanız. Eğer bunu içselleştirebilirseniz, ilgi beklemeyi değil, karşılıklı güvenli bir bağ kurmayı merkeze alabilirsiniz.
Gerçekten beni anlatmışsınız kendimce savunma mekanizması geliştirmişim aslında fakat olan güzellikleri de göremiyorum bunu yenmeye çalışıyorum. Karşımdaki insanı düşünmeye başladıkça “ ben bunun altından kalkamam, çok üzülürüm veya yapamayacağım galiba” hissine kapılıyorum. En ufak hataya tahammülüm olmuyor “ bana bunu nasıl yapar?” Düşüncesi aklımda oluşuyor. Başka ilişkilere baktığımda ne kadar sevilen kızlar var benim neyim eksik ne yapmam gerekir sorusuna takılıp kalıyorum. Maalesef kötü bir durum kendi güzelliğimin farkındayım ama duygular araya girince güzelliğimi de göremiyorum.
 
Kesinlikle dediklerinize katılıyorum. Kendimi ve düşüncelerimi yönetebilmem gerekiyor. İster istemez kıyas haline sokuyorum uzun süredir sağlıklı ilişkim olmuyor ve sevilip sevileceğim bir ilişki yaşamak istiyorum nasıl adımlar atacağımı bilemiyorum ister istemez korumaya alıyorum kendimi.
ben de yaşardım bu duyguları ama bakış açımı değiştirerek içinden çıktım. kötülük gelen yerlerin de bize kendimize dair öğretmek istedikleri var. hepsini işaret olarak okursan sana iyi gelecekler ve hatta teşekkür edeceksin onlara. prensiplerse duygularda kaybolmanı önler ve seni dik tutar :)
 
ben de yaşardım bu duyguları ama bakış açımı değiştirerek içinden çıktım. kötülük gelen yerlerin de bize kendimize dair öğretmek istedikleri var. hepsini işaret olarak okursan sana iyi gelecekler ve hatta teşekkür edeceksin onlara. prensiplerse duygularda kaybolmanı önler ve seni dik tutar :
Çok teşekkür ederim yazdıklarınızı dikkate alacağım.
 
Maalesef. Sorununda bundan kaynaklı olduğunu düşünüyorum. Kardeşler arasında bariz bir ayrım vardı ve hep kendi başıma sorunlarımı çözmeye çalıştım veya ihtiyaçlarımı karşıladım.
Evet bundan kaynakli cogunlukla. O yuzden hep bir sevgi ispatina ihtiyac duyuyor insan. Kendini sevilmeye layik bulmadigi icinde güvensiz oluyor sanirim. Bu konuda psikolojik destek alin ki yanlis insana bagimli olmayin. Durumunuz yoksa buna yonelik videolari izleyin. Baglanma isimli bir kitap var bu konuda aydinlatacaktir sizi.
 
Back
X