Popüler Konu Farzet ki "O" burayı okuyacak

Muhtemelen 1930-1940’lı yıllara ait bir fotoğraf. Pantolonda kaç yama var ama gayet rahat bir şekilde stüdyoda fotoğraf çektiriyor, pantolonundaki yamalardan ve üst başının çok düzgün olmadığından hiç utanmıyor.

O zamanlar UTANMA DUYGUSU yok mu idi? Vardı tabii ki..Hem de bugünlerden çok daha yaygın bir utanma duygusu vardı ve HAYÂ denirdi o duyguya.

Lâkin bugünün utanma duygusu ile o günlerin Hayâsı değer yargıları açısından çok farklıydı.

O yıllarda Hırsızlıktan , yalan söylemiş olmaktan , rüşvet almaktan hayâ duyulurdu, ar edilirdi. Namuslu adamın elbisesinin yamasından utanılmazdı.

Şu anda ise ahlâk değer yargıları değişti, daha da doğrusu ahlâk kavramı yok oldu gitti. Şimdi fakirlikten utanılıyor da namussuzluktan hiç utanılmıyor..!

FB_IMG_1620799989103.jpg


Okuması gerekenler okumayacak ama olsun. Okuduklarını farzediyoruz.
 
Yine sensiz bir bayram sabahı.Sen bayramları çok severdin.Sen gittikten sonra bayramlar bir başka oldu.
Her şey daha zor oldu biliyor musun?
Hayat ve insanlar çok acımasız.
Keşkelerim var .Ama elimden bir şey gelmiyor.
Bir daha seni göremiyecek olmak çok zor geliyor.
Seni çok özledim.
 
Sana da günaydın birtanem...
Hani o ikimizin en sevdiği beyaz pijamalarını giyeceğim birazdan bayramlık niyetine...
Bayramımız mübarek olsun, cennetteki lâle bahçelerinde buluşmak nasip olsun inşallah.
 
Biriniz en ufak olayı ölüm kalım meselesi gibi büyüterek biriniz en ufak sorundan, huzursuzluktan kaçarken yanlış davranışlar gösteriyor, çıkıp böyle böyle oldu dese daha iyi olurmuş gibi, gereksiz belki saklarım umudu oluyor arada. En ufak şey büyük bir huzursuzluk çıkardığı için küçük ama bazen aslında hiç olmaması gereken şeyleri saklamaya çalışıyor biriniz. Biriniz huzursuzluktan besleniyor(büyüdüğü ev de böyleymiş zaten) ama diğeri uğraşamam deyip ipleri veriyor yalana başvuruyor falan. Ayrıca gerçekten kötü hatalar ya da yapılmaması gereken şeyler, bazen de umursanması gereken ama umursanmayan şeyler de oldu/olmuş. Her iki tarafın da kaçındığı şeyler var.
Tek bir haklı da tek bir suçlu da yok.
Rabbim denge ve huzur versin. Aynı şekilde bana da çünkü fazla etkileniyorum çevremdeki enerjiden.
 
Son düzenleme:
Asıl ilgilenmesi gereken yerlerde ilgisiz kalma hali de var birinizde... Ama belki altında haksız yere lafların kötüye çekilmesi de vardır ve sonuç ilgisiz kalmaya gitmiştir.. Ya da belki bir kaç kere kandırma olmuştur ardından zincirleme gelmiştir bu olaylar...
Bir huzursuzluk bitirilmek isteniyorsa oturup düşünülmeli.. Ama huzursuzluktan beslenme diye bir şey de var... Bir yandan da hep şikayet. Durup kendine bakmalı herkes önce..
 
Beraber uyanmamıza ne kadar az kaldı.
O kadar şanslıyım ki senin gibi biriyle evleneceğim için.
Bir an önce seninle olmak istiyorum.
Büyük gün yaklaşıyor.
Seninle her şey çok güzel olacak biliyorum.
 
Kimse dövülmez ama çocuk hiç dövülmez! "Herkes dövüyor" diye bir savunma da olamaz! Sonra bu ülkede niye bu kadar öfke, şiddet var... Tabi işin psikolojik şiddet tarafı da var...
Haberlere bakıp "cık cık cık" demeyi biliyorsunuz ama kaynağını bir düşünün bakalım? Kendini, yaşadıklarını, yaşananları bir sorgula lütfen, Rabbim bol bol farkındalık versin...
Benim hakkımda da sürekli kehanetlerde bulunma artık beddua eder gibi... Kendini gerçekleştiren kehanete dönmesini asla istemiyorum, düşünmesi bile çok çirkin geliyor, kendime bunu yapmaktan korkarım, yapayım da ayıplanayım kötü duruma düşeyim derdinde misin? Böyle kendini mi aklamayı düşünüyorsun içten içte? Her daim en kötüyü düşünerek, olumsuz, huzursuz bir hava verdin zaten... Senden etkilenmeyeceğim bambaşka bir bilinç ve enerji boyutuna geçmek istiyorum.
Öfkeyle, korkuyla büyütülen bir çocuk olarak anne olursam ya benim de içimden gelirse diye korkuyorum, inşallah yapmam demek bile çirkin geliyor ama inşallah... Yine de Allah'a şükür farkındalığım daha yüksek...
Gereksiz yere laf yemek, huzursuzluk çok geriyor öfkelendiriyor beni o kadar çok yaşadım ki doldum artık ama bunu aşmalıyım.
 
Son düzenleme:
Kendini aşağılayıp durma artık, sonra "niye aşağılıyorsun" diye çıkışıyorsun başkasına ve aslında ortada öyle bir şey de yoktu bunu yaptığında, sizin kendi aranızda ne olduğunu bilmiyorum(zamanla ufak ufak çakmaya başladım, bu evde hep gizli kalan şeyler oldu maalesef) ama sen kendini böyle görüyorsun o belli, zamanında yapmışlar sana sonra da benim başıma patladı işte, aşağılanma gördüm.
 
Biriniz fazla güveniyor biriniz fazla güvensiz(ki o da arada fazla güveniyor, denge yok), ne olacak böyle?
 
İnsanı sinirlendirmek için elinden geleni yapıyorsun ama sinirlenince de öyle bir davranıyorsun ki insana kendini suçlu hissettirmeye çalışıyorsun, çok fenasın çok! Manipüle ediyorsun. Her zaman her şey hakkında haklı sensin, her yaptığın şey doğru. Sen haksız yere her şeye sinirlen, biz susup oturalım tabi canım! Biz haklı yere sinirlenince kötü oluyoruz hemen ki "insan" olduğumuz için ara sıra canımız sıkılınca da sinirli olabiliriz normal ama seninki gibi sürekli olması normal değil.
 
Niye yalan söylüyorsun? Gerçi ben de cevabını bildiğim soruyu neden sordum dimi?
Ama yine de yalana başvuruyorsun.
 
Sizin kendinize ve birbirinize yaptığınızı ben çekmem inşallah. Bunu düşünen yok. Hak etmiyorum hiç bir şekilde.
Ben bir şey yapsam "beni düşünmüyorsun hiç" der biriniz, diğeriniz de düşünür belki zira fazla içe kapanık olduğu için fikirleri hakkında pek bilgim yok.
 
Siz hiç yeterince aile olamamışsınız bence. Neden bilmiyorum kendimi bildim bileli "aile dediğin böyle olmamalı, yanlışlık var" diyebiliyorum, farkındalığım özümde varmış. Mutsuzsan, huzursuzsan bir sorun vardır.
 
X