- 17 Ağustos 2011
- 1.015
- 932
—GÜNCELLEME: Sayfa 7
—SON GÜNCELLEME: Sayfa 20
Merhaba kızlar. 32 yaşındayım, eşim 37 yaşında. 8,5 yıllık evliyiz. 9 yıldır beraberiz toplamda. 5 yaşında ve 8 aylık iki çocuğumuz var. İkimiz de öğretmeniz.
Sorun küslük. Eskiden bir kavgamız olsa haklı da olsam, haksız da olsam küslüğe dayanamaz gider gönlünü almaya çalışırdım. Bu durum o kadar çok yaşandı ki aramızda. Ben yanına gitmediğim sürece o gelmedi, ben konuşmadan o konuşmadı. Bir erkek olarak gelip gönlümü aldığını, sarıldığını, unutalım hadi bunları dediğini hatırlamıyorum. Aynı evde haftalarca küs kalabilir. En sonunda ben dayanamam gider konuşurum, haklı olduğum konuda sanki haksızmışım gibi gider gönlünü alırım. Ya da uzunca bir mesaj atarım duygularımı ve kırgınlığımı anlatan. Yani hep ama hep ilk adımı ben atardım. Evlenmeden önce bilmiyor muydun bu huyunu diye düşünebilirsiniz ama gerçekten bilmiyordum. Biz görüşmeye başladıktan 5,5 ay sonra evlendik. Hızlı gelişti her şey, yeteri kadar tanıyamamışım demekki. Evlenmeden önce hiç kavgamız da olmamıştı zaten, çok romantik, ilgili, kibardı o zamanlar.
Eften püften bir mevzudan tartıştık 5 gün önce. Mesele de şu... Salı günü ailece çocuklarla beraber dışarıdaydık. Hep beraber akşam eve geldik. Kendisi hemen bilgisayarın başına geçip, online oyun oynamaya başladı. Ben de evin içinde oradan oraya koşturuyorum. Acıkmışız, yemek hazırlanacak, çocuklarla ilgilenilecek ve evde yapılması gereken daha başka işler de vardı. Yardım istedim, geldi üstün körü bir iki şey yapmış oldu, gitti. Neyse kendim halledeyim işleri dedim ama sinirden de çatlıyorum, yorulmuşum, acıkmışım, koşturuyorum oradan oraya adamın umurunda değil, oturmuş oyun oynuyor. Gittim yanına tekrar yardım istedim ama biraz da sinirli söylemiş olabilirim. Zaten 2-3 gündür de trip atıyordu yine durduk yere. Ben alttan almaya çalışıyordum, tatsızlık olmasın diye. Yemek ile ilgili bir yardım istemiştim. Önce geldi mutfağa yardım edecekti. Sonra delirdi, yapmayacakmış da yemeyecekmiş de, vs vs.. Ben de delirdim tabi. "Zaten kaç gündür ergenler gibi triplerini çekiyorum" dedim. "Trip yapmıyorum ben" dedi. "Trip yapmıyorsun demek, aç da mesajlarımızı oku, anlarsın" dedim. "BUNDAN SONRA BÖYLE. ARTIK HER MESAJINA CEVAP VERMEK YOK. CANIM İSTERSE YAZARIM, İSTEMEZSE YAZMAM." dedi. Başka şeyler de söyledi ama en çok bu sözü ağırıma gitti. Sonra ben de bir şeyler söyledim, net hatırlamıyorum. "EN SON NE ZAMAN YEMEK YAPTIN?" diye beni suçladı. Ama gerçekten yemek yaparım, arada dışarıda yeriz, arada sipariş veririz ama çoğunlukla hep yaparım. "BEN DE SENİNLE AYNI İŞİ YAPIYORUM. SENİN KADAR BEN DE YORULUYORUM. SENİN KADAR DA MAAŞ ALIYORUM. YEMEK YAPMAK SADECE BENİM GÖREVİM DEĞİL" dedim. Başka şeyler de söylendi ama bu sözleri çok canımı yaktı.
O günden beri konuşmuyoruz. Aynı evdeyiz, aynı yatakta yatıyoruz(O bir ucunda, ben bir ucunda) Yemek yapıyorum, çocuğumla oturup yiyoruz. Onu çağırmıyorum, o da gelip yemiyor. Kendisine başka bir şeyler hazırlayıp yiyor.
Bilmiyorum bu durum böyle nereye kadar gidecek. Boşanmayı da aklımdan geçirmiyor değilim ama cesaret edemiyorum. İyiyken çok iyi aslında ama bazı huyları beni çileden çıkarıyor.
Daha önce yine benzer bir küslükte evlilik danışmanına gitmeyi teklif ettim ama kabul ettiremedim. Çok yıprandım bu durumdan. 5 gündür konuşmuyoruz. Eskiden olsa içim içimi yerdi, hemen bir adım atıp barışmak isterdim ama beni de kendisine benzetmiş. Artık eskisi kadar canımı yakmıyor bu durum. Huzursuzum evet ama sanki duyarsızlaştım bu duruma. Ne yapmamı tavsiye edersiniz?
—SON GÜNCELLEME: Sayfa 20
Merhaba kızlar. 32 yaşındayım, eşim 37 yaşında. 8,5 yıllık evliyiz. 9 yıldır beraberiz toplamda. 5 yaşında ve 8 aylık iki çocuğumuz var. İkimiz de öğretmeniz.
Sorun küslük. Eskiden bir kavgamız olsa haklı da olsam, haksız da olsam küslüğe dayanamaz gider gönlünü almaya çalışırdım. Bu durum o kadar çok yaşandı ki aramızda. Ben yanına gitmediğim sürece o gelmedi, ben konuşmadan o konuşmadı. Bir erkek olarak gelip gönlümü aldığını, sarıldığını, unutalım hadi bunları dediğini hatırlamıyorum. Aynı evde haftalarca küs kalabilir. En sonunda ben dayanamam gider konuşurum, haklı olduğum konuda sanki haksızmışım gibi gider gönlünü alırım. Ya da uzunca bir mesaj atarım duygularımı ve kırgınlığımı anlatan. Yani hep ama hep ilk adımı ben atardım. Evlenmeden önce bilmiyor muydun bu huyunu diye düşünebilirsiniz ama gerçekten bilmiyordum. Biz görüşmeye başladıktan 5,5 ay sonra evlendik. Hızlı gelişti her şey, yeteri kadar tanıyamamışım demekki. Evlenmeden önce hiç kavgamız da olmamıştı zaten, çok romantik, ilgili, kibardı o zamanlar.
Eften püften bir mevzudan tartıştık 5 gün önce. Mesele de şu... Salı günü ailece çocuklarla beraber dışarıdaydık. Hep beraber akşam eve geldik. Kendisi hemen bilgisayarın başına geçip, online oyun oynamaya başladı. Ben de evin içinde oradan oraya koşturuyorum. Acıkmışız, yemek hazırlanacak, çocuklarla ilgilenilecek ve evde yapılması gereken daha başka işler de vardı. Yardım istedim, geldi üstün körü bir iki şey yapmış oldu, gitti. Neyse kendim halledeyim işleri dedim ama sinirden de çatlıyorum, yorulmuşum, acıkmışım, koşturuyorum oradan oraya adamın umurunda değil, oturmuş oyun oynuyor. Gittim yanına tekrar yardım istedim ama biraz da sinirli söylemiş olabilirim. Zaten 2-3 gündür de trip atıyordu yine durduk yere. Ben alttan almaya çalışıyordum, tatsızlık olmasın diye. Yemek ile ilgili bir yardım istemiştim. Önce geldi mutfağa yardım edecekti. Sonra delirdi, yapmayacakmış da yemeyecekmiş de, vs vs.. Ben de delirdim tabi. "Zaten kaç gündür ergenler gibi triplerini çekiyorum" dedim. "Trip yapmıyorum ben" dedi. "Trip yapmıyorsun demek, aç da mesajlarımızı oku, anlarsın" dedim. "BUNDAN SONRA BÖYLE. ARTIK HER MESAJINA CEVAP VERMEK YOK. CANIM İSTERSE YAZARIM, İSTEMEZSE YAZMAM." dedi. Başka şeyler de söyledi ama en çok bu sözü ağırıma gitti. Sonra ben de bir şeyler söyledim, net hatırlamıyorum. "EN SON NE ZAMAN YEMEK YAPTIN?" diye beni suçladı. Ama gerçekten yemek yaparım, arada dışarıda yeriz, arada sipariş veririz ama çoğunlukla hep yaparım. "BEN DE SENİNLE AYNI İŞİ YAPIYORUM. SENİN KADAR BEN DE YORULUYORUM. SENİN KADAR DA MAAŞ ALIYORUM. YEMEK YAPMAK SADECE BENİM GÖREVİM DEĞİL" dedim. Başka şeyler de söylendi ama bu sözleri çok canımı yaktı.
O günden beri konuşmuyoruz. Aynı evdeyiz, aynı yatakta yatıyoruz(O bir ucunda, ben bir ucunda) Yemek yapıyorum, çocuğumla oturup yiyoruz. Onu çağırmıyorum, o da gelip yemiyor. Kendisine başka bir şeyler hazırlayıp yiyor.
Bilmiyorum bu durum böyle nereye kadar gidecek. Boşanmayı da aklımdan geçirmiyor değilim ama cesaret edemiyorum. İyiyken çok iyi aslında ama bazı huyları beni çileden çıkarıyor.
Daha önce yine benzer bir küslükte evlilik danışmanına gitmeyi teklif ettim ama kabul ettiremedim. Çok yıprandım bu durumdan. 5 gündür konuşmuyoruz. Eskiden olsa içim içimi yerdi, hemen bir adım atıp barışmak isterdim ama beni de kendisine benzetmiş. Artık eskisi kadar canımı yakmıyor bu durum. Huzursuzum evet ama sanki duyarsızlaştım bu duruma. Ne yapmamı tavsiye edersiniz?
Son düzenleme: