Evlilikte küslük

Ben de öğretmenim. Sınıf arkadaşımla evliyim. O atanmıs. Ben bir süre çalıştım özelde. Şu an çalışmıyorum.

Eşim evde yemek yoksa dışardan söyler ya da dışarı çıkarız. Şu ana kadar bunu sorun ettiğini hiç hatırlamıyorum. Etmemeli de bence...

Sizin durumunuza bakınca..burdan öyle görünüyor ki siz çok verici olmuşsunuz. Fazla fedakarlık da fazla vefasızlık getirmiş.

Eşiniz bir de hesap soruyor... yemek yapmıyorsun diye. Adama bak. Bu ne pişkinlik...

Sizi bilmem ama bana göre tahammül edilmesi zor bir durum.

Ve inanın ki sevmek bu değil.
Aynen katılıyorum. Aslında yemek olayını sorun etmezdi hiç. Zaten elimden geldiğince de yaparım. Ama demekki yapamadığım zamanlar içinde biriktirmiş. Hem çalışıp kendisi kadar para kazanayım hem de her gün her şeyi tastamam hazır edeyim istiyor demek.
 
Tanidigim bir cift vardi boyle aylarca hatta yillarca kus kalan. Sonra kadin oldu. Adam hayatta olsa da kus kalsak dedi.
Demem o ki olumlu dunya ne gerek var bu kusluklere ayni evin icinde evli ciftlerin kusmesi kadar sacma bir durum yok.
Konus sahibi kuslugunuz bitince bu durumu konusun derim belli ki dusunemiyor ve gerksiz ergen gibi triplere giriyor.
 
Birkaç aydır biz de küsüz. Ben daha doğrusu.gereken şeyleri konuşuyorum sadece. Hiç konuşmasam bir eksiklik hissetmem. Alıştım çünkü zaten eşim sohbetli değil. Evde her iş yürüyor, hem kendim hem çocuklar İçin. Ama muhabbet YÖK.
 
Olayı şöylede düşünebiliriz
İnsan bedeninde bir deformasyon olsun ona müdahale etmezsen o belli bir süre sonra kronikleşir kemikleşir buna yapacağımız müdahale ya faydasız olur onunla yaşamak zorunda kalırız yada bıçak atıp oraya müdaha etmek gerekir
Bu ne demek eşinizin küsme huyu kemikleşmiş ya bununla yaşayacaksınız yada keskin ve sert bir müdahalede bulunacaksınız
Ben böyle düşünüyorum
Ne kadar mantikli bir yorum!!
Keskin müdahale ne olabilir?
Eşimle benimde kemikleşmiş sorunlarimiz var ve dediğiniz gibi artik hiç birşey değişmiyor.Adamanin umrunda bile değil .
Ben böyle yaşamaktan çok yoruldum ve boşanmaktan başka bir keskin müdahale aklima gelmiyor .
Başka ne yapilabilinir?
 
gün içinde ona birşeyler sormak ve yardım almak zorundamısınız ,
mesela onun arabasıyl işe gitmek gibi , çocukları onun alması gibi ,
cevap hayırsa kesinlikle uzatabildiğin kadar uzat , o enınde sonunda pes edecek ,
cevap evetse bile işini görecek kadar konuş ve tlf hemen kapat ,

onunda illa bir kırılma noktası vardır ve onu zorla ,
 
Törpüleniyor arkadaşlar. Yıllar geçince normalleşiyolar. İnada bindirmeden, küsmeden bir tık evvel aklımdakileri söylüyorum(küsünce duvar çünki:)). Küserse küssün sonra. Küsen adam xor ve itici gerçekten. Artısı eksisi dökün önünüze, büyük problemler yoksa biraz daga zaman tanıyın, yıllar küsküngenleri de bıktırıyor. Onlarda yeniliyor zamana :)))))
 
Evliligimin ilk 1 yili esim tam anlattiginiz gibiydi,sonra sonra anladimki bu kv mden eşime miras hemde yaşarken!
Ben tezcanliyimdir, tartıssam bile kuslüge hic alışik olmadigimdan 2 saatlik sessizligini zehir ettim:)çok güzel zehirlerim:)
Gel zaman git zaman o dik kuyruklu,hep haklıyım modundaki adam gitti ufak ufak dönüsler yaptı tartismalardan hemen sonra bende hiç onun davrandigi gibi davranmadım ve uzatmadim!Ama küstügüne bin pisman ederdim,birde küstügü icin tartışma cikarırdım.Demem o ki anında müdahale hayat kurtarır!
 
Küsmek erkeğe yakışmıyor. Kadın küser, erkek gönlünü alır. Biraz şımarık mı ne eşin? Ama seviyorsun ki hep sen gönlünü alıyorsun.
 
Merhaba kızlar. 32 yaşındayım, eşim 37 yaşında. 8,5 yıllık evliyiz. 9 yıldır beraberiz toplamda. 5 yaşında ve 8 aylık iki çocuğumuz var. İkimiz de öğretmeniz.

Sorun küslük. Eskiden bir kavgamız olsa haklı da olsam, haksız da olsam küslüğe dayanamaz gider gönlünü almaya çalışırdım. Bu durum o kadar çok yaşandı ki aramızda. Ben yanına gitmediğim sürece o gelmedi, ben konuşmadan o konuşmadı. Bir erkek olarak gelip gönlümü aldığını, sarıldığını, unutalım hadi bunları dediğini hatırlamıyorum. Aynı evde haftalarca küs kalabilir. En sonunda ben dayanamam gider konuşurum, haklı olduğum konuda sanki haksızmışım gibi gider gönlünü alırım. Ya da uzunca bir mesaj atarım duygularımı ve kırgınlığımı anlatan. Yani hep ama hep ilk adımı ben atardım. Evlenmeden önce bilmiyor muydun bu huyunu diye düşünebilirsiniz ama gerçekten bilmiyordum. Biz görüşmeye başladıktan 5,5 ay sonra evlendik. Hızlı gelişti her şey, yeteri kadar tanıyamamışım demekki. Evlenmeden önce hiç kavgamız da olmamıştı zaten, çok romantik, ilgili, kibardı o zamanlar.

Eften püften bir mevzudan tartıştık 5 gün önce. Mesele de şu... Salı günü ailece çocuklarla beraber dışarıdaydık. Hep beraber akşam eve geldik. Kendisi hemen bilgisayarın başına geçip, online oyun oynamaya başladı. Ben de evin içinde oradan oraya koşturuyorum. Acıkmışız, yemek hazırlanacak, çocuklarla ilgilenilecek ve evde yapılması gereken daha başka işler de vardı. Yardım istedim, geldi üstün körü bir iki şey yapmış oldu, gitti. Neyse kendim halledeyim işleri dedim ama sinirden de çatlıyorum, yorulmuşum, acıkmışım, koşturuyorum oradan oraya adamın umurunda değil, oturmuş oyun oynuyor. Gittim yanına tekrar yardım istedim ama biraz da sinirli söylemiş olabilirim. Zaten 2-3 gündür de trip atıyordu yine durduk yere. Ben alttan almaya çalışıyordum, tatsızlık olmasın diye. Yemek ile ilgili bir yardım istemiştim. Önce geldi mutfağa yardım edecekti. Sonra delirdi, yapmayacakmış da yemeyecekmiş de, vs vs.. Ben de delirdim tabi. "Zaten kaç gündür ergenler gibi triplerini çekiyorum" dedim. "Trip yapmıyorum ben" dedi. "Trip yapmıyorsun demek, aç da mesajlarımızı oku, anlarsın" dedim. "BUNDAN SONRA BÖYLE. ARTIK HER MESAJINA CEVAP VERMEK YOK. CANIM İSTERSE YAZARIM, İSTEMEZSE YAZMAM." dedi. Başka şeyler de söyledi ama en çok bu sözü ağırıma gitti. Sonra ben de bir şeyler söyledim, net hatırlamıyorum. "EN SON NE ZAMAN YEMEK YAPTIN?" diye beni suçladı. Ama gerçekten yemek yaparım, arada dışarıda yeriz, arada sipariş veririz ama çoğunlukla hep yaparım. "BEN DE SENİNLE AYNI İŞİ YAPIYORUM. SENİN KADAR BEN DE YORULUYORUM. SENİN KADAR DA MAAŞ ALIYORUM. YEMEK YAPMAK SADECE BENİM GÖREVİM DEĞİL" dedim. Başka şeyler de söylendi ama bu sözleri çok canımı yaktı.

O günden beri konuşmuyoruz. Aynı evdeyiz, aynı yatakta yatıyoruz(O bir ucunda, ben bir ucunda) Yemek yapıyorum, çocuğumla oturup yiyoruz. Onu çağırmıyorum, o da gelip yemiyor. Kendisine başka bir şeyler hazırlayıp yiyor.

Bilmiyorum bu durum böyle nereye kadar gidecek. Boşanmayı da aklımdan geçirmiyor değilim ama cesaret edemiyorum. İyiyken çok iyi aslında ama bazı huyları beni çileden çıkarıyor.

Daha önce yine benzer bir küslükte evlilik danışmanına gitmeyi teklif ettim ama kabul ettiremedim. Çok yıprandım bu durumdan. 5 gündür konuşmuyoruz. Eskiden olsa içim içimi yerdi, hemen bir adım atıp barışmak isterdim ama beni de kendisine benzetmiş. Artık eskisi kadar canımı yakmıyor bu durum. Huzursuzum evet ama sanki duyarsızlaştım bu duruma. Ne yapmamı tavsiye edersiniz?
Aynı evde küslük çok zor
allah yardımcınız olsun
huyu bu malesef değişeceğini pek sanmıyorum

eski kocam bana en son 6 ay küsmüştü , 6 ay sonunda ben de mahkemeye verdim ve boşandık
umarım sizin sonunuz böyle olmaz
 
Çocukları doyurmakdan başka evde yapılması gereken çok acil işler neydi?

Yardım istemişsiniz, gelmiş bişeyler yapmış. Sonra adamın oyun oynaması sizi rahatsız etmiş sanırım. Ben yoruluyorum, o keyfinde diye düşünmüşsünüz... İkinciye azarlayarak bişeyler talep etmişsiniz.

Ya çocukların karnı doysun, mutlu olsun, her iş de tam olmasın bir gecelik ne olacak? Değer mi bu saçma sapan sebeplerden gerginlik? Biri beni çocuk gibi azarlasa ben de yardımcı olacağım varsa da yapmam. Siz onu azarlamışsınız, o da aklına ilk gelen eleştiriyi yapmış bence.

Burada genelde kadın merkezli bakılıp gaz veriliyor hep, ama insan dönüp kendini de sorgulamalı.

He her küstüğünde ilk adımı atan olmanız da, yetişkin bir insanı azarlamanız kadar yalnış.
 
Merhaba kızlar. 32 yaşındayım, eşim 37 yaşında. 8,5 yıllık evliyiz. 9 yıldır beraberiz toplamda. 5 yaşında ve 8 aylık iki çocuğumuz var. İkimiz de öğretmeniz.

Sorun küslük. Eskiden bir kavgamız olsa haklı da olsam, haksız da olsam küslüğe dayanamaz gider gönlünü almaya çalışırdım. Bu durum o kadar çok yaşandı ki aramızda. Ben yanına gitmediğim sürece o gelmedi, ben konuşmadan o konuşmadı. Bir erkek olarak gelip gönlümü aldığını, sarıldığını, unutalım hadi bunları dediğini hatırlamıyorum. Aynı evde haftalarca küs kalabilir. En sonunda ben dayanamam gider konuşurum, haklı olduğum konuda sanki haksızmışım gibi gider gönlünü alırım. Ya da uzunca bir mesaj atarım duygularımı ve kırgınlığımı anlatan. Yani hep ama hep ilk adımı ben atardım. Evlenmeden önce bilmiyor muydun bu huyunu diye düşünebilirsiniz ama gerçekten bilmiyordum. Biz görüşmeye başladıktan 5,5 ay sonra evlendik. Hızlı gelişti her şey, yeteri kadar tanıyamamışım demekki. Evlenmeden önce hiç kavgamız da olmamıştı zaten, çok romantik, ilgili, kibardı o zamanlar.

Eften püften bir mevzudan tartıştık 5 gün önce. Mesele de şu... Salı günü ailece çocuklarla beraber dışarıdaydık. Hep beraber akşam eve geldik. Kendisi hemen bilgisayarın başına geçip, online oyun oynamaya başladı. Ben de evin içinde oradan oraya koşturuyorum. Acıkmışız, yemek hazırlanacak, çocuklarla ilgilenilecek ve evde yapılması gereken daha başka işler de vardı. Yardım istedim, geldi üstün körü bir iki şey yapmış oldu, gitti. Neyse kendim halledeyim işleri dedim ama sinirden de çatlıyorum, yorulmuşum, acıkmışım, koşturuyorum oradan oraya adamın umurunda değil, oturmuş oyun oynuyor. Gittim yanına tekrar yardım istedim ama biraz da sinirli söylemiş olabilirim. Zaten 2-3 gündür de trip atıyordu yine durduk yere. Ben alttan almaya çalışıyordum, tatsızlık olmasın diye. Yemek ile ilgili bir yardım istemiştim. Önce geldi mutfağa yardım edecekti. Sonra delirdi, yapmayacakmış da yemeyecekmiş de, vs vs.. Ben de delirdim tabi. "Zaten kaç gündür ergenler gibi triplerini çekiyorum" dedim. "Trip yapmıyorum ben" dedi. "Trip yapmıyorsun demek, aç da mesajlarımızı oku, anlarsın" dedim. "BUNDAN SONRA BÖYLE. ARTIK HER MESAJINA CEVAP VERMEK YOK. CANIM İSTERSE YAZARIM, İSTEMEZSE YAZMAM." dedi. Başka şeyler de söyledi ama en çok bu sözü ağırıma gitti. Sonra ben de bir şeyler söyledim, net hatırlamıyorum. "EN SON NE ZAMAN YEMEK YAPTIN?" diye beni suçladı. Ama gerçekten yemek yaparım, arada dışarıda yeriz, arada sipariş veririz ama çoğunlukla hep yaparım. "BEN DE SENİNLE AYNI İŞİ YAPIYORUM. SENİN KADAR BEN DE YORULUYORUM. SENİN KADAR DA MAAŞ ALIYORUM. YEMEK YAPMAK SADECE BENİM GÖREVİM DEĞİL" dedim. Başka şeyler de söylendi ama bu sözleri çok canımı yaktı.

O günden beri konuşmuyoruz. Aynı evdeyiz, aynı yatakta yatıyoruz(O bir ucunda, ben bir ucunda) Yemek yapıyorum, çocuğumla oturup yiyoruz. Onu çağırmıyorum, o da gelip yemiyor. Kendisine başka bir şeyler hazırlayıp yiyor.

Bilmiyorum bu durum böyle nereye kadar gidecek. Boşanmayı da aklımdan geçirmiyor değilim ama cesaret edemiyorum. İyiyken çok iyi aslında ama bazı huyları beni çileden çıkarıyor.

Daha önce yine benzer bir küslükte evlilik danışmanına gitmeyi teklif ettim ama kabul ettiremedim. Çok yıprandım bu durumdan. 5 gündür konuşmuyoruz. Eskiden olsa içim içimi yerdi, hemen bir adım atıp barışmak isterdim ama beni de kendisine benzetmiş. Artık eskisi kadar canımı yakmıyor bu durum. Huzursuzum evet ama sanki duyarsızlaştım bu duruma. Ne yapmamı tavsiye edersiniz?
Biz de çok tartışırdık zamanında bir uzman eşliğinde sorunlarımızı çözemediğimiz için şimdi boşanıyoruz her evlilikte olan klasik tartışmalar ama birikince ve çözümlemeyince çiğ oluyor yardim alin
 
Benim annem küserdi bana aynı evde on gün küs kalırdık,ben de evlenince onunla iki yıl küstüm çünkü delirtmişti beni,sonra o ağlaya ağlaya barıştık şimdi kırılıcam diye çok korkuyor ama bu küsmeler öyle götürmüş ki içimden bişeyler,valla aramızda kan bağı olmasına rağmen şöyle içten bi özleyemiyorum annemi öfkem bi çok duygumu bastırıyor sanırım. Eşiniz en büyük kötülüğü ilişkinize yapıyor bence parça parça kopuyor işte içinizden bişeyler. Bu tarz küsme huyu olan insanlarla onlar bir gün küsüyorsa siz gerekirse üç gün küseceksiniz başka türlü yola gelmiyorlar. İlk evlendiğimizde eşim ben küsünce etrafımda pervane olurdu annemden alışkanlık kolay barışmazdım,bi süre sonra bıktı o da gelmemeye başladı,baktım kendim küsüp kendim barışıyorum böyle mal gibi kalıyorum tabiri caizse,yedi yıllık evliyiz ilk yılda bitti küsmelerim şimdi de hemen dibinde bitiyorum diye bi fırsat ver gerginliğim geçsin diyor takribi onuncu yılda mevzuyu çözmüş olurum bence :deli:
 
Merhaba kızlar. 32 yaşındayım, eşim 37 yaşında. 8,5 yıllık evliyiz. 9 yıldır beraberiz toplamda. 5 yaşında ve 8 aylık iki çocuğumuz var. İkimiz de öğretmeniz.

Sorun küslük. Eskiden bir kavgamız olsa haklı da olsam, haksız da olsam küslüğe dayanamaz gider gönlünü almaya çalışırdım. Bu durum o kadar çok yaşandı ki aramızda. Ben yanına gitmediğim sürece o gelmedi, ben konuşmadan o konuşmadı. Bir erkek olarak gelip gönlümü aldığını, sarıldığını, unutalım hadi bunları dediğini hatırlamıyorum. Aynı evde haftalarca küs kalabilir. En sonunda ben dayanamam gider konuşurum, haklı olduğum konuda sanki haksızmışım gibi gider gönlünü alırım. Ya da uzunca bir mesaj atarım duygularımı ve kırgınlığımı anlatan. Yani hep ama hep ilk adımı ben atardım. Evlenmeden önce bilmiyor muydun bu huyunu diye düşünebilirsiniz ama gerçekten bilmiyordum. Biz görüşmeye başladıktan 5,5 ay sonra evlendik. Hızlı gelişti her şey, yeteri kadar tanıyamamışım demekki. Evlenmeden önce hiç kavgamız da olmamıştı zaten, çok romantik, ilgili, kibardı o zamanlar.

Eften püften bir mevzudan tartıştık 5 gün önce. Mesele de şu... Salı günü ailece çocuklarla beraber dışarıdaydık. Hep beraber akşam eve geldik. Kendisi hemen bilgisayarın başına geçip, online oyun oynamaya başladı. Ben de evin içinde oradan oraya koşturuyorum. Acıkmışız, yemek hazırlanacak, çocuklarla ilgilenilecek ve evde yapılması gereken daha başka işler de vardı. Yardım istedim, geldi üstün körü bir iki şey yapmış oldu, gitti. Neyse kendim halledeyim işleri dedim ama sinirden de çatlıyorum, yorulmuşum, acıkmışım, koşturuyorum oradan oraya adamın umurunda değil, oturmuş oyun oynuyor. Gittim yanına tekrar yardım istedim ama biraz da sinirli söylemiş olabilirim. Zaten 2-3 gündür de trip atıyordu yine durduk yere. Ben alttan almaya çalışıyordum, tatsızlık olmasın diye. Yemek ile ilgili bir yardım istemiştim. Önce geldi mutfağa yardım edecekti. Sonra delirdi, yapmayacakmış da yemeyecekmiş de, vs vs.. Ben de delirdim tabi. "Zaten kaç gündür ergenler gibi triplerini çekiyorum" dedim. "Trip yapmıyorum ben" dedi. "Trip yapmıyorsun demek, aç da mesajlarımızı oku, anlarsın" dedim. "BUNDAN SONRA BÖYLE. ARTIK HER MESAJINA CEVAP VERMEK YOK. CANIM İSTERSE YAZARIM, İSTEMEZSE YAZMAM." dedi. Başka şeyler de söyledi ama en çok bu sözü ağırıma gitti. Sonra ben de bir şeyler söyledim, net hatırlamıyorum. "EN SON NE ZAMAN YEMEK YAPTIN?" diye beni suçladı. Ama gerçekten yemek yaparım, arada dışarıda yeriz, arada sipariş veririz ama çoğunlukla hep yaparım. "BEN DE SENİNLE AYNI İŞİ YAPIYORUM. SENİN KADAR BEN DE YORULUYORUM. SENİN KADAR DA MAAŞ ALIYORUM. YEMEK YAPMAK SADECE BENİM GÖREVİM DEĞİL" dedim. Başka şeyler de söylendi ama bu sözleri çok canımı yaktı.

O günden beri konuşmuyoruz. Aynı evdeyiz, aynı yatakta yatıyoruz(O bir ucunda, ben bir ucunda) Yemek yapıyorum, çocuğumla oturup yiyoruz. Onu çağırmıyorum, o da gelip yemiyor. Kendisine başka bir şeyler hazırlayıp yiyor.

Bilmiyorum bu durum böyle nereye kadar gidecek. Boşanmayı da aklımdan geçirmiyor değilim ama cesaret edemiyorum. İyiyken çok iyi aslında ama bazı huyları beni çileden çıkarıyor.

Daha önce yine benzer bir küslükte evlilik danışmanına gitmeyi teklif ettim ama kabul ettiremedim. Çok yıprandım bu durumdan. 5 gündür konuşmuyoruz. Eskiden olsa içim içimi yerdi, hemen bir adım atıp barışmak isterdim ama beni de kendisine benzetmiş. Artık eskisi kadar canımı yakmıyor bu durum. Huzursuzum evet ama sanki duyarsızlaştım bu duruma. Ne yapmamı tavsiye edersiniz?
Canı sıkılmış onun Allah başka dert vermesin.
5 gündür küssünz ve adamın umrnda değil
Küsüz diye boşanılmaz hemen ,ama sizin heyecan bitmiş sanki.
Bence o gelene kadr gitmeyin.
Ve geldiğinde de ciddi bir konuşma yapın.
Ne yapmak istedğni öğrenin.
 
Of o kadar tanıdık bir konu ki..
Ben 1 senelik evliyim, oncesinde 9 senemiz var, uzak mesafe ilişkisi olduğu için hep kendimi kandırdım "şimdi bir arada olsak birbirimizin bir gülüşüne dayanamaz hemen küslügü bitirirdik, evlenince böyle yapamaz".. vs diyerek. Ama yapıyormuş, ben de kolay bir insan değilim, o küstü konuşmuyor diye hiç hakliyken alttan almadım ama küslük günler sürünce konuşmayı ben başlatıp saydirdim hep, sen öyle yapınca ben böyle hissediyorum yeter ben kadınım benim fıtratımda naz çekmek yok bu erkek fıtratı falan diye..
Ne yaptıysam çare bulamadım, güzel dille de anlattım kavgayla da, aynı evde mektup bile yazdim, her seferinde beni haklı bulup bı daha yapmamaya söz verdi ama sinir anında söz falan unutuluyor.
Dediğiniz gibi benimki de "iyiyken çok iyi" resmen aşık ama kötüyken de çok gıcık ve beni kendinden soğutuyor. Bir çözüm bulabilen varsa diye her msji okudum ve okucam :110:
 
Bence eşini al ve güzelce konuş böyle devam edecekse boşanalım dersin tabikii ciddi demiyprum blöf yap bakalım ne olacak cevabı..
Ayrıca hadi size küs ya o cocuklara..hiç güzell davranışı yok eşinizin..
Bencilce davranıyor ..
git sirkele kendine gelsin..
 
Şayet kalabileceğiniz aileniz ya da arkadaşınız varsa evden uzaklaşın bir kaç gün. Merak edip aramazsa bilin ki zaten eşiniz, sizi önemsemiyor. Merak ederse de barışmış olursunuz. Yaptığı davranışının sonucunun ne olabileceğini görmesi lazım.
 
Benim eşimde böyle ben boşanma davasına kadar dahi gittim sonuç değişmedi bi tık daha iyi ama can çıkar huy çıkmaz galiba...
 
X