Öncelikle Estağfirullah:)
Ben aslında kazuletin önde gideniyim/gideniydim.
Öyle kötü günler geçirdik ki, biz kadın ve erkek olmaktan çıktık. Ve isyanlar başladı tabi her ne kadar imtihanımız ikimizin olsa da anne gibi hissedemez baba bile. O zaman anladım.
Sonra bir gün ablamın beni silkelemesiyle bir takım alengirli işlere girdim. Giydim diyeyim yada :)
Giydim ama nasıl, önce yapamam diye ağlayarak sonra yüzümü kapatarak gittim yanına.
Ama yaptım. Bu muydu dedim istediğin, sıra sende şimdi sen benim duygusal açlığımı doyur.
Sonra gerçekten öyle oldu. Adım atanın kim olduğu değil, sonuca değecek birileri var mı o önemli.
Mesela bir defa eşim yurt dışına çıktığında, 3 yada 4 ülkeye giriş çıkış yapacaktı. Dedimki her ülkeden bana 1 eurolukta olsa bi hatıra getir. Kendi düşünmezde ben hatırlattım zorla.
Geldi tabi 3 kutu. Hepsini de son ülkede uçağa binecekken hatırlamış havalimanından hepsini başka şekillerde paketletmiş ama bi kadın bunu yer mi, yemedim
Olsun dedim son dakika da olsa mahcubiyetten bunu yapman bile yeter. Onu hissetmen yeter.
Böyle böyle yavaştan düzeldik.
Hiç birşey birden olmuyor.
Birden bekliyorsun ama olamıyor. Düz mantık çalışan cins, ordan burdan bişeyler yapıp hepsini bir resim haline getiremiyor maalesef.