Sevgili arkadaşım, kendimden örnek vereyim, eşim yurtdışı çalışıyordu, bir süre evdeydi, şimdi de il dışı çalışıyor, biz aynı evde bile olmuyoruz çoğu zaman.
Şimdi bulunduğu ile yaklaşık 10 gün önce gitti; yeni bir ortam, yeni insanlar, yeni bir yaşantı. Hem de bu kez tamamı erkeklerden oluşan bir şantiyede değil, çoğunluğu bayanlardan oluşan bir ofis ortamında çalışıyor. Sormadım bile kaç bayan var, ortam nasıl, nedir diye. Bana anlatmak istediği, kendince ilginç bir şey olursa anlatır. Benim tek sorduğum "günün nasıl geçti hayatım?" sorusudur. Ki bunu da akşam, o yemeğini yiyip biraz rahatladığında konuşuruz.
Gün içinde asla aramam. Kesinlikle. Arıyorsam sıradışı bir şey var demektir, bunu bilir. Ve derhal dönüş yapar bana. Adam çalışıyor yani rahatsız etmenin ne anlamı var?
Sabah uyanınca arayıp günaydın der, birbirimizi sevdiğimizi söyleyip kapatırız, öğlene doğru bir arayıp sesimi duyar, her şey yolunda mı öğreniriz karşılıklı. Bu arada bu konuşmalar ortalama 1 veya 2 dk sürer. Ben mesaim bitip eve geçince de bir mesaj atarım hepsi bu.
Akşam da yorgunluk durumlarımıza göre sohbet eder, iyi geceler dileyip kapatırız.
Siz eşinizi sıkmışsınız bence, eşim bana "işim var, bi dur" dese çok kırılırım, şimdiye dek hiç kullanmadık böyle sözler birbirimize ama ben eşimi bunu diyecek noktaya getirmem. Sürekli sorgu-sual yorar adamı. Büyük ihtimal sizin aradığınızı, mesaj attığınızı görünce "Yine ne diyor?" sorusu geçiyor eşinizin aklından. Kendinizi kıymetsizleştirmeyin, adam için yük haline getirmeyin ilişkinizi.
Eşiniz sizden sıkılır, uzaklaşır. Bu size ikinci mesajım, diğerini görmezden geldiniz, durumunuza üzüldüğüm için tekrar yazmak istedim. Umarım düzeltirsiniz aranızı.