Kendime dert yarattım arkadaşlar. Lütfen yazacaklarımdan dolayı bana kızmayın, pms dönemindeyim ve neye saracağımı şaşırdım. Olumlu olumsuz öyle içimi dökeceğim işte. Hissettiklerim normal mi, bu süreci kusursuz ve tamamen istediği gibi geçiren var mı bilmiyorum ama benim pişmanlıklarım düğünü olacaklara tavsiye olsun. Şimdiden sabırla okuyanlara teşekkürler.
Öncelikle, düğün bir kez oluyor en iyisi olsun, en pahalısı olsun kafasında olmadım hiçbir zaman. O yüzden kendi ailemden de eşimin ailesinden de gereksiz olabileceğini düşündüğüm şeyleri talep etmedim. Benim sitemim mali şartını yerine getirdiğimiz halde bile içime sinmeyen şeylerin çok olması.
Bilgisayarımdaki fotoğraflarda düzenleme yapıyordum. Kına gecesi ve düğün fotoğraflarıma da bakayım dedim. Bakmaz olaydım. Ya resmen çoğu fotoğraflarda rakun gibiyim. Kına gecesi makyajıma bakıyorum, ben nasıl kabul etmişim bunu. Kaşlarım çok koyu olduğu için onu sildirmiştim hatırlıyorum, kuzenim far için kuaföre demişti halbuki koyu oldu silsek mi diye, neden üzerine düşmemişim.Ya da kuaför göz göre göre neden rakun olmama müsade etmiş. Saç konusunda iyilerdi ama makyaj için kuaför seçimini yanlış yaptım sanırım. Neyse, bindallıyı da gelinliğin yanında verildiği için giymiştim, çok kötü değildi ama kemeriyle birlikte biraz özensiz duruyordu. O dönem ayrı bindallı almayı çok gereksiz buluyordum, ki sorduğumuz bindallılar 3-4 bindi. Kiraya da zaten yakın bir para istedikleri için aldırmadım.
Gelin arabamız büyüktü arkaya kız kardeşim ben ve eşim oturduk, önde eşimin abisi ve şoför olarak kuzeni vardı. Resmen matem arabası gibiydi, sanki kesilmeye gidiyordum koyun gibi. Zaten kasımın soğuğu, hava bozuk, içimde mutlulukla hüzün arası duygular var. Neden en neşeli arkadaşımı istemedim arabaya, öyle koyun gibi gittik ya.
Yaz düğünlerini çok seviyordum ama tayin durumu kaynaklı vs. ağustosta sözlendik kasımda düğünümüzü yaptık. Keşke yazın yapsaydık demiyorum ama şimdi düğünlerin başlıyor olması vs. acaba içimde mi kaldı bir şeyler diyorum. Düğün ve hazırlıkla ilgili konu açılınca sanki o dönem her şey aceleye gelmiş gibi hissediyorum..
Kuaföre saç konusunda iyi demiştim ya, evet görüntü olarak iyiydi saçım ama duvağıma sabitlenmesi çok iyi olmamış sanırım düğün salonuna girerken duvağım düştü sandım.. biraz gevşemişti, ama ben ha düştü ha düşecek diye tamamen saçıma odaklandığım için gelin arabasından stresle inip direk gelin odasına koştum. Tel toka vs. tutturmaya çalıştık ama tamamen saçıma odaklandığım için salon bahçesinde, gelin odasında fotoğraf çektiremedim. O kadar insan içine çıkacağım saçlarım nasıl duruyor diye diye arkadaşlarımı darladım sadece. Gelin odası deyince aklıma o hallerim geliyor ve sinirleniyorum kendime. Ve aksilikler olur yeter ki anın tadını çıkar diye telkin verdiğim halde.
Düğün müziklerinin çoğunu kendim seçip o tarzlarda çalmasını istediğimi belirttiğim halde insanlar yemeklerini yerken uzun havalı ağıtlı müzik çaldılar. Kız kardeşime kuzenlerime vs. söyleyerek yine ben müdahele ettirdim. En maliyetli yer düğün salonu olduğu halde umduğum kadar profesyonel değillerdi. Fotoğrafların kalitesine kusur bulamam, düğün salonu da kalabalık olur evet ama gelinle damat sabitken ya da ailelerin fotoğrafları çekilirken arkadan yürüyen müzisyenlerin geçmesi beklenmez mi, çoğu fotoğraf böyle. Çekilen 500 fotoğrafın 50 tanesi normal ve ona da azımsanmayacak bir miktar para verildi.
Neyse olumsuzluklardan sonra iyi olanlardan bahsedeyim.
Gelinlikle dış çekim yaptıramadım vakit olmadığı için. Vakit bulabildiğimiz an beğenmediğim o bindallı ile kız kardeşim fotoğraflarımızı çekti ve bir albümlük muhteşem fotoğraflar ortaya çıktı. Çekimi yaşadığımız turistik ilçede yaptık, tüm turistler gelip fotoğraf çekinmek istedi mesela, doğaçlama oldu her şey o an ama çok mutluydum. 0 maliyet ile güzel fotoğraflarımız oldu. Fotoğrafçı ayarlamadığımız için görümcem pinti dese de bu konuda hiç pişman değilim.
Bir yer tutup nişan yapmayı hiç istemiyordum o yüzden evde söz nişan karışımı bir şey oldu, eşimin akrabaları ne düşündü umrumda değil ama bu durum benim içime sindiği için bunda da pişman değilim. Zaten konum bizzat içime sinmeyen şeyler üzerine. Söz için de ne çok abartlı ne basit bir elbise aldık. Fotoğraf olayını da aynı şekilde yaptık göl kenarında güzel pozlar çıktı.
Ben ne kendi aileme ne de eşimin ailesine çok fazla yüklenmek istemediğim için tolere edilebilecek şeyleri ettim. Biz çok harcama yapmadık ama eşimin ailesi sadece düğün için bir ev dizmeye yetecek kadar para harcadı. Bu arada tayin durumu olduğundan geçici olduğumuz yere eşya dizmedik. Eşyalı şirin bir ev tuttuk.
İçimi döküp sizin de neler yaşadığınızı okumak için açtım bu konuyu.Bilemiyorum pinpiriklik mi bu yaptıklarım ama yer yer tadını çıkarabildim bu sürecin. Hissettiklerimi anlayanlara da ayriyeten teşekkür ederim. Saygılar, sevgiler herkese
Öncelikle, düğün bir kez oluyor en iyisi olsun, en pahalısı olsun kafasında olmadım hiçbir zaman. O yüzden kendi ailemden de eşimin ailesinden de gereksiz olabileceğini düşündüğüm şeyleri talep etmedim. Benim sitemim mali şartını yerine getirdiğimiz halde bile içime sinmeyen şeylerin çok olması.
Bilgisayarımdaki fotoğraflarda düzenleme yapıyordum. Kına gecesi ve düğün fotoğraflarıma da bakayım dedim. Bakmaz olaydım. Ya resmen çoğu fotoğraflarda rakun gibiyim. Kına gecesi makyajıma bakıyorum, ben nasıl kabul etmişim bunu. Kaşlarım çok koyu olduğu için onu sildirmiştim hatırlıyorum, kuzenim far için kuaföre demişti halbuki koyu oldu silsek mi diye, neden üzerine düşmemişim.Ya da kuaför göz göre göre neden rakun olmama müsade etmiş. Saç konusunda iyilerdi ama makyaj için kuaför seçimini yanlış yaptım sanırım. Neyse, bindallıyı da gelinliğin yanında verildiği için giymiştim, çok kötü değildi ama kemeriyle birlikte biraz özensiz duruyordu. O dönem ayrı bindallı almayı çok gereksiz buluyordum, ki sorduğumuz bindallılar 3-4 bindi. Kiraya da zaten yakın bir para istedikleri için aldırmadım.
Gelin arabamız büyüktü arkaya kız kardeşim ben ve eşim oturduk, önde eşimin abisi ve şoför olarak kuzeni vardı. Resmen matem arabası gibiydi, sanki kesilmeye gidiyordum koyun gibi. Zaten kasımın soğuğu, hava bozuk, içimde mutlulukla hüzün arası duygular var. Neden en neşeli arkadaşımı istemedim arabaya, öyle koyun gibi gittik ya.
Yaz düğünlerini çok seviyordum ama tayin durumu kaynaklı vs. ağustosta sözlendik kasımda düğünümüzü yaptık. Keşke yazın yapsaydık demiyorum ama şimdi düğünlerin başlıyor olması vs. acaba içimde mi kaldı bir şeyler diyorum. Düğün ve hazırlıkla ilgili konu açılınca sanki o dönem her şey aceleye gelmiş gibi hissediyorum..
Kuaföre saç konusunda iyi demiştim ya, evet görüntü olarak iyiydi saçım ama duvağıma sabitlenmesi çok iyi olmamış sanırım düğün salonuna girerken duvağım düştü sandım.. biraz gevşemişti, ama ben ha düştü ha düşecek diye tamamen saçıma odaklandığım için gelin arabasından stresle inip direk gelin odasına koştum. Tel toka vs. tutturmaya çalıştık ama tamamen saçıma odaklandığım için salon bahçesinde, gelin odasında fotoğraf çektiremedim. O kadar insan içine çıkacağım saçlarım nasıl duruyor diye diye arkadaşlarımı darladım sadece. Gelin odası deyince aklıma o hallerim geliyor ve sinirleniyorum kendime. Ve aksilikler olur yeter ki anın tadını çıkar diye telkin verdiğim halde.
Düğün müziklerinin çoğunu kendim seçip o tarzlarda çalmasını istediğimi belirttiğim halde insanlar yemeklerini yerken uzun havalı ağıtlı müzik çaldılar. Kız kardeşime kuzenlerime vs. söyleyerek yine ben müdahele ettirdim. En maliyetli yer düğün salonu olduğu halde umduğum kadar profesyonel değillerdi. Fotoğrafların kalitesine kusur bulamam, düğün salonu da kalabalık olur evet ama gelinle damat sabitken ya da ailelerin fotoğrafları çekilirken arkadan yürüyen müzisyenlerin geçmesi beklenmez mi, çoğu fotoğraf böyle. Çekilen 500 fotoğrafın 50 tanesi normal ve ona da azımsanmayacak bir miktar para verildi.
Neyse olumsuzluklardan sonra iyi olanlardan bahsedeyim.
Gelinlikle dış çekim yaptıramadım vakit olmadığı için. Vakit bulabildiğimiz an beğenmediğim o bindallı ile kız kardeşim fotoğraflarımızı çekti ve bir albümlük muhteşem fotoğraflar ortaya çıktı. Çekimi yaşadığımız turistik ilçede yaptık, tüm turistler gelip fotoğraf çekinmek istedi mesela, doğaçlama oldu her şey o an ama çok mutluydum. 0 maliyet ile güzel fotoğraflarımız oldu. Fotoğrafçı ayarlamadığımız için görümcem pinti dese de bu konuda hiç pişman değilim.
Bir yer tutup nişan yapmayı hiç istemiyordum o yüzden evde söz nişan karışımı bir şey oldu, eşimin akrabaları ne düşündü umrumda değil ama bu durum benim içime sindiği için bunda da pişman değilim. Zaten konum bizzat içime sinmeyen şeyler üzerine. Söz için de ne çok abartlı ne basit bir elbise aldık. Fotoğraf olayını da aynı şekilde yaptık göl kenarında güzel pozlar çıktı.
Ben ne kendi aileme ne de eşimin ailesine çok fazla yüklenmek istemediğim için tolere edilebilecek şeyleri ettim. Biz çok harcama yapmadık ama eşimin ailesi sadece düğün için bir ev dizmeye yetecek kadar para harcadı. Bu arada tayin durumu olduğundan geçici olduğumuz yere eşya dizmedik. Eşyalı şirin bir ev tuttuk.
İçimi döküp sizin de neler yaşadığınızı okumak için açtım bu konuyu.Bilemiyorum pinpiriklik mi bu yaptıklarım ama yer yer tadını çıkarabildim bu sürecin. Hissettiklerimi anlayanlara da ayriyeten teşekkür ederim. Saygılar, sevgiler herkese
Son düzenleyen: Moderatör:
biri evli olduğunuzu kanıtla dese kanıtlayamam o kadar yok
ama sizin gibi pişmanlık yaşayan arkadaşlarım çok. Zevkler değişiyor fikirler değişiyor beğeniler değişiyor istekler değişiyor. Kendinizi affedin. O günlerdeki kendinize kızmayın. 2019 un rehinesi ile 2017 bin rehinesi başka Kişiler. İmkanlar da başka, istekler de, öncelikler de...
