Benim eşim duygularını kolay kolay belli etmez, edemez nedense. Öyle kolay kolay gözleri dolmaz mesela yada doluyorsa da kaçar ortamdan kimse görmez. Öyle çok sevgi pıtırcığı gibi durmaz dışardan, çok çok nadir anlarda duygularını dışa vurur.
Başvurumuzdan bu yana ben her zırıl zırıl ağladığımda, dik duran, hatta zaman zaman acaba sadece beni kırmamak için mi kabul etti başvurmayı dedirten davranışları olmadı değil. mesela bir görüşmemizde dayanamamış ağlamıştım ben çocukla ilgili hayallerimizi sorduğunda uzmanımız. Çıkıştane var ağlayacak abarttın sen de demişti mesela.
Bebek şekerlerini hazırlamaya başladığımda, sen de sosyete uydun, eskiden böyle şeyler mi vardı, gereksiz yoruyorsun kendini falan demişti. şimdi bal kavanozlarım ve keçe arılarımı görünce ne iyi yaptın, ne kadar yaratıcısın, çok güzel düşünmüşsün diye diye bir hal oldu günlerdir. akşam eve gelince getir bir daha bakayım diyor :) etiketine kadar kendim tasarladım bu arada. (aklınızda olsun parti malzemeleri satanlar vs gereksiz yüksek fiyat istiyor, flash diskle kırtasiyeye götürdüm. 3 tl ye hem etiketleri hem keçelere zımbalanacak kağırları bastırdım)
Bu aralar ister istemez her konumuz kızımız... bu kadar zaman duygu belirtisi göstermeyen adam gitti bambaşka biri geldi. Ben bebek kucağıma alamam, düşürürüm diye korkarım diyordu birkaç ay öncesine kadar, şimdi kucağında nasıl pışpışlayacağını, nasıl niniler söyleyeceğini anlatıyor; bir şarkı bulmuş onu söyleyecekmiş kızına uyuturken...
Kızıma tek kıyafet alamadım bugüne kadar ama geçen dayanamadım 9-12 ay veya 1 yaş body ve tişört aldım birkaç tane. dün akşam eşime gösterdim aldıklarımı. Ayı belli olmadan kıyafet almama son derece karşı olan adam gitti bir anda, aa çok güzelmiş, biraz daha alsaydın diyen bir adam geldi karşıma. aldı hepsini tek tek kokladı üstelik. bunların hepsi benim kızım gibi kokacak biliyor musun dedi ve başladı ağlamaya...
O ağladı, ben ağladım... dün gecemiz karşılıklı ağlayarak geçti...
bugün bile hala içim bir hoş... sabah aradım, 1 sıra daha atmışız. Bir adım daha azaldı. son birkaç adım kaldı ama keşke koşabilsek...