-
-
Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.
Evlat Edinme Evlat Edinenler Lütfen Duygularınızı Bizimle Paylaşın
- Konu Sahibi zaman
- Başlangıç Tarihi
Evlat edinen annelerin paylaşım alanı. Prosedürler neler ? Neler yaşadık ? Neler yaşıyoruz ?
- 29 Mart 2016
- 159
- 320
- 33
- 39
tabii 0312 202 73 50
- 27 Şubat 2013
- 14.488
- 41.341
- 798
Telefonla destek veriliyormu aacaba illa orayamı gitmek gerek ?
- 29 Mart 2016
- 159
- 320
- 33
- 39
Gelirseniz daha iyi olur ama gelemezsenizde destek oluyorlar telden
- 3 Temmuz 2013
- 1.783
- 1.792
- 133
Evettt hadii seni bekliyoruz.istanbulda erkek bebekte listemizin basindasin renklaydan sonra.lutfen 15 ayi gecirme lutfennnn :))
Buarada
renklay
neyapti acabaGelse guzel mutlu haberler getirse insallahh
- 3 Temmuz 2013
- 1.783
- 1.792
- 133
Bazen banada geliyo bu duygular.Kuzenim duymuş 1 ay önce bir kız bebek bulunmuş dedi... Sıramızı söylemeselerde 1 sıra daha atladık sanırım. Yaklaştıkça stresim artıyor. Ya sevemezsem ya ısınamazsam diyehiç bi hazırlık yapmıyoruz eşim ayı belli değil nasıl olsa diyor... Offf çok keyfim kaçık
Belirsizlikten oluyo.
Ne yapariz ne yasariz ne hissederiz yada gorulmemis ama tam tersi olurmu?
Hayaller kuruyorum hep guzel hayaller sonrada cok korkuyorum acaba hayal kurduklarim gercek olurmuki.korkular iste hepimizde var inan
Isınamazsam sevemezsem kelimelerini çıkarın aklınızdan:))) şöyle düşünün. Onlarca kişiyiz burda. Hiç alışamadım ben bebeğime diyeni duydunuz mu? İlk gördüğünüzde bağlanacaksınız. Sevmemek mğmkün mü? Kucağınızda minicik, size bağlanmaya hazır yavrunuz olacak. Yıllardır beklediğiniz bebeğiniz.Kuzenim duymuş 1 ay önce bir kız bebek bulunmuş dedi... Sıramızı söylemeselerde 1 sıra daha atladık sanırım. Yaklaştıkça stresim artıyor. Ya sevemezsem ya ısınamazsam diye
Ayı belli olmasa da alınacak bir sürü şey var. Onayınız geldikten sonra bence hazırlıklara başlayın, keyfini çıkarın. Sevgiler.
İnşallah öyle olur... Sıramız çok yakın aslında 2 ay önce 4tük. Ne almamız lazım, ne yapmalıyız? Beynim durmuş durumda
Arkadaşlar merhaba... Artık bizde başvurumuzu yapmış bulunmaktayız...:)) henüz evraklarımızı teslim etmedik ama beni de 2 mayıs itibari ile listeye dahil edermisiniz? Eskişehir, kız, erkek, ikiz ve kardeş olarak başvurumuzu tanımladık... Hepiniz gibi, bende şimdiden çok heyecanlıyım. Umarım hepimiz için herşey en güzeli olur....:))
Hayırlı olsun başvurunuz. Tez geçsin zaman:))
Çok teşekkür ederim...:)) Umarım herşey yolunda gider. Biraz çekincelerim var onaylanmamasına dair. Bu girişimimde negatif sonuçlanırsa ne yaparım bilmiyorum?
Maşallah iyi dayanmışınız alışveriş yapmadan. Ben 10'lardayken her şey tamamdı. Zaten sonrasında da telefon gelmişti:) size de inşallah bugğn yarın gelir.İnşallah öyle olur... Sıramız çok yakın aslında 2 ay önce 4tük. Ne almamız lazım, ne yapmalıyız? Beynim durmuş durumda
Daha önceki yazılarıma bakarsanız, uzun olanlarda alınabilecekleri yazmıştım. Cinsiyet tercihiniz varsa daha da kolay. Ben kız erkek dediğim için hep ara renkler almıştım.
Nevresim. Bol yastık kılıfı. Battaniye. Bolca mendil. Penye olursa daha kullanışlı. Kullan at alt açma. Önlük. Islak mendil yenidoğan. Vücut temizleme pamuğu. Ateş ölçer. Şampuan. Pişik kremi. Biberon birkaç çeşit ve uçları. Emzik. Birkaç oyuncak, diş kaşıyıcı. Kullanacaksanız sterilizatör (benim sağ kolum oldu:)) banyo küveti maşrapa havlu. Saç fırçası. Otribebe ve uçları. Beşik ya da ana kucağı. Yatak başı için Dönence. Bebek deterjanı. Kıyafetlerden de badiler almıştım. Birkaç boy. Bunlar aklıma gelenler şimdilik.
Olumlu düşünelim güzel sonuçlansın. Eğer bazı durumlarınız varsa sorun yaratacağını düşündüğünüz, zamanı geldiğinde paylaşırsanız aynı sorunu yaşayan arkadaşlardan yardım alabilirsiniz.
Arada girip okuyorum sizleri yazacak o kadar çok şey var ki aslında okuduklarımdan sonra ama ne mümkün bizim kızçeden. Sabahları 6 da başlayan ve gece 8-9 a kadar süren 2 saatlik ritüellerimiz var bizim. 6 da uyanıyor 8 e kadar oyundu spordu damlalardı derken zaman geçiyor. Mamayı yiyor sonra kendi kendine bir ninnisi var onu sayıklamaya başlıyor. Ama benimde pış pış pışşş diye sesimi duymak istiyor. Ortalama 15 dk kucakta sallama suretiyle uyutuyorum prensesi. En fazla yarım saat ki genelde 20 dakika oluyor bu hemen uyanıyor. Sonra tekrar oyun ,kucakta gezme, mama ve uyutma seremonisi. Tek işim kızım inanın gunduzleri başka hiç bir iş yapamıyorum. Çoğu zaman yemeği ocağa koyuyorum , soğan kavruluyor altını kapatmak zorunda kalıyorum. 20 dakikalık sürelerde sürekli koşmak suretiyle iş yapıyorum. Geçenlerde tarihinde ilk kez öğle uykusu 1,5 saat sürdü. Ben balkonları yıkadım, ütü yaptım, çamaşır yıkadım astım, kuruyanları topladım filan. Ben bile şaştım hızıma. Çoğu zaman güne yüzümü bile yıkamadan başlıyorum. Arkadaşlarım kızım gelmeden önce "bu saltanatın bitecek tadını çıkar derlerdi. Çoğuna göre çok gezen ve keyfine düşkün biriydim ben. Ama şimdi iyi ki diyorum saltanatım bitmiş. Kızım gelmeden önce ne yaparsam yapayım onun boşluğunu dolduramıyormuşum ben. Uyutmaya çalışırken kucağımda gözlerini kapatmadan önce benim gözlerimin içine bakarak bir kaç gülücük atıyor bana.Ondan sonra gözlerini kapatıyor. O anda bende ne yorgunluk kalıyor ne de vucudumdaki ağrılar. Her şeye bedel o gülümsemeler. Artık cıyaklamaya da başladı haspam. Ne güzel sesi var .... Ne güzel kahkaha atıyor... Ana kucağından sıkılmaya başladı bide. Kucakta gezip etrafı gözetlemek laf dinlemek istiyor meraklı. Odasına park yatak haricinde takım da almıştık. O takımın yatağı büyüyen yataklardandı. Onu büyüttük geçen hafta. Ben orda yatıyorum. Kızımla gündüzleri o yatakta yatıyoruz oyun oynarken. Bunun tadına varınca ana kucağı gereksiz geliyor artık ona. Yatırdığım an cıyakkkkkkkk diye bağırıyor. Birde maceracı... Sürekli "ekşın" istiyor bizden. Atlatıcan, zıplatıcan, türlü şebeklikler yapıcan, anlamsız anlamsız sesler çıkarıcan.... Bayılıyor tüm bunlara.
He aklıma gelmişken... Bu arada biberon konusunda ki obsesif tavırlarım halen devam etmekte. Sanki bebek büyütmekteki en büyük sorun buymuş gibi geldi bana
Sayısının çok olması bence çok önemli. Kırdığım cam biberonların yerine artık plastik alıyorum. Fakat su sıcak olduğu zaman cam biberon gibi hemen soğutamıyorsunuz. Bunu söyleyim dedim. İki saat soğuk suyun altına tutuyorum kapağı açık şekilde ama banamısın demiyor. Birde kapağı açık şekilde üstten mamanın sıcaklığını ölçtüğünüzde biberonun dışından ölçtüğünüze göre bir kaç derece fazla çıkıyor. Aman dikkat edin bebişlerimizin canını acıtmayalım. Yazdıkça da gülüyorum aslında kendime ne dert ettin bu biberon olayını diye... Ama ne yapayım belki benim gibi biri çıkar diye yazıyorum tecrübelerimi. Termosa 40 dereceye ayarlanmış şekilde suyu hazırladım bir kaç kere. Ama o da zor oluyor be. 50-55 dereceye düştüğü zaman sıcaklığı hemen döküyorum termoslara. 1 tane 1 litrelik bir tanede yarım litrelik termos var. 1 gün yetiyor boylelikle mama suyum. Strelizatör kullanmıyorum. Hediye geldi ama kenarda duruyor öyle. Doktorumuz kullama dedi. Güzelce yıkayıp bütün aparatları kaynar suyun içinde tutmak yeterliymiş. Hem bir iki kere denedim o aleti. En gereksiz şeylerden biri geldi bana. Ben yıkayacağım, durulayacağım, sonra yaklaşık 40 dakika har har çalışıp bir kurutma dahi yapmadan hepsi sulu sulu bitirecek işlemi. Ne anladım ben bundan :))) Köşede bekleyenlerin arasında yerini aldı şimdi. Birde biberon ısıtıcı. İlk başta sevmiştim kendisini. Ama şimdi mutfakta kalabalık yarattığını düşündüğüm için onu da kaldırdım. Bir kaç tane alt açma bezi almıştım. Heleki pufidik kalın olanlar... kullanmıyorum. Yıkayınca zor kuruyor ve yer kaplıyor. İnce olup altında su geçirmez olanlar en iyisi. Bakım ürünlerinde mustela tercih ettim. Şampuan, masaj yağı, pişik kremi...Memnunum hepsinden. Küvet filesi ... kullanamadım... Sanki yırtılacakmış gibi geldi. Sünger kullanıyoruz şimdilik. Çok sağlıklı değil ama her banyo sonrası güzelce yıkayıp sıkıyorum ve balkona koyuyorum kurusun diye. Deterjan olarak dalin kullanıyorum. Kan damlası kullandığı için kıyafetlerde leke çok oluyor içirmeye çalışırken. Lekeler için baby&me leke çıkarıcı kullanıyorum. Pamuk olarak ta yine e bebekte satılan ki şimdi kampanyada var 5 alana 1 bedava baby&me marka kullanıyorum. Biberondan nereye geldik.....
Asıl ailelerin tavırlarıyla ilgili bir kaç yazısını okudum arkadaşların onla ilgili yazmak istiyordum. Bu konuda şanslı olanlardanım sanırım. Ailelerimize söylediğimiz andan itibaren en az bizim kadar heyecanlandılar. Annem , babam ,kayınvalidem, dayıları, gelinimiz ve görümcelerim sürekli hadi ya ne zaman geliyor torunumuz, yeğenimiz diye sorup durdular. Doğum öncesi gibi hazırlıklar yapıldı hep. Yakın arkadaş çevrem ve işyerimdeki arkadaşlarımda çok destek oldu. Onlar bizimle kararımızdan dolayı onur ve gurur duydular bizde ailemizin ve yakın arkadaş çevremizin bize desteğiyle bekleme sürecini çok kolay ve sağlıklı bir şekilde atlattık. Hele kızımızı eve getireceğimiz gün hastanede bütün iş arkadaşlarım bildiğin düğün konvoyu yaptılar. Hiçbirinden o " annesi babası nerde, nerden ALDINIZ, kimi kimsesi yokmu " tarzında sorular duymadım. Evde de en küçük bir şekilde bilmiyorum ya bize yansıtmadılar hiçbir şekilde evlat edindiğimize dair konuşmalar geçmiyor. Sadece ilk gün ailelere bilmeleri gerektiği kadar anlattık hikayesini. Dediğimizde bizi kızımızın bizden önceki hayatı ilgilendirmiyor zaten kurum dan da öğrenmek istemedik dosyasını okumadık hiç bir şey bilmiyoruz dedik. Boyle dememizin amacı da yarın öbür gün her şeyi sadece bizden öğrenmesi. Kim olursa olsun bu anne babamızda olabilir o an anlatılanları yıllar sonra eksik fazla hatırlayabilir. Gereksiz cümleler kurabilir. Karşılaştığım en garip şey işyerimde izin işlemlerini hallederken personel servisindeki bir bayanın "ayyyyy yazıkkkkk annesi babası nerdeeee" diye 15 kişinin içinde gevşek gevşek sormasıydı. "e karşında duruyor annesi benim. bir şey mi soracaktın cevaplayım " dedim. Bozuldu özür diledi filan. Herkes haddini bilmeli, haddini aşan soruları sormamalı. Arabekse bağlayıp acınaklı ses tonuyla konuşmakta neyin nesi. Diğer masadan da biri atladı " ayyyy ne güzel bende ALCAM kızıma kardeş. Ama bebek ALMICAM büyük istiyorum. Çokkkkk sevap yaaaaa" dedi. Bende" o desene cenneti garantiledik" dedim. O da bozuldu nedense . Bir şey daha var bu da bir yan masadan. "Parayla mı aldınız" ...."Yok çek bozdurduk" dedim ona da. Gülümsedik birbirimize... O da özür diledi. Niyeyse... Diğer 12 kişi soru sormadı artık.... Aslında hazırda bekliyorlardı. Biliyorsunuz 8 haftalık izin süremiz var. Kurumda ilk defa ben alıyormuşum bu izni. Önce kabul etmediler yok dediler böyle bir şey , dilekçemi filan iptal ettiler. Resmi gazeteyi gösteriyorum gariptir ikna olmuyor şef. En sonunda Ankara merkezden telefon ettirdim de öyle kabul ettiler. Bu izinleri kullanacak olanlar kuruma dilekçe verirken internetten remi gazete çıktısını da alıp eklesinler bence. Benim iznimde sonra kurum tüm taşra teşkilatına genel yazı çıkarttı bu arada. İyi bir şeye de vesile olmuş olduk.
Çok yazdım. Eksik, fazla yazmış olabilirim ordan oraya atlarken. Cümlelerimle kırdığım , üzdüğüm olursa affola... Hepinize sevgiler....
He aklıma gelmişken... Bu arada biberon konusunda ki obsesif tavırlarım halen devam etmekte. Sanki bebek büyütmekteki en büyük sorun buymuş gibi geldi bana
Sayısının çok olması bence çok önemli. Kırdığım cam biberonların yerine artık plastik alıyorum. Fakat su sıcak olduğu zaman cam biberon gibi hemen soğutamıyorsunuz. Bunu söyleyim dedim. İki saat soğuk suyun altına tutuyorum kapağı açık şekilde ama banamısın demiyor. Birde kapağı açık şekilde üstten mamanın sıcaklığını ölçtüğünüzde biberonun dışından ölçtüğünüze göre bir kaç derece fazla çıkıyor. Aman dikkat edin bebişlerimizin canını acıtmayalım. Yazdıkça da gülüyorum aslında kendime ne dert ettin bu biberon olayını diye... Ama ne yapayım belki benim gibi biri çıkar diye yazıyorum tecrübelerimi. Termosa 40 dereceye ayarlanmış şekilde suyu hazırladım bir kaç kere. Ama o da zor oluyor be. 50-55 dereceye düştüğü zaman sıcaklığı hemen döküyorum termoslara. 1 tane 1 litrelik bir tanede yarım litrelik termos var. 1 gün yetiyor boylelikle mama suyum. Strelizatör kullanmıyorum. Hediye geldi ama kenarda duruyor öyle. Doktorumuz kullama dedi. Güzelce yıkayıp bütün aparatları kaynar suyun içinde tutmak yeterliymiş. Hem bir iki kere denedim o aleti. En gereksiz şeylerden biri geldi bana. Ben yıkayacağım, durulayacağım, sonra yaklaşık 40 dakika har har çalışıp bir kurutma dahi yapmadan hepsi sulu sulu bitirecek işlemi. Ne anladım ben bundan :))) Köşede bekleyenlerin arasında yerini aldı şimdi. Birde biberon ısıtıcı. İlk başta sevmiştim kendisini. Ama şimdi mutfakta kalabalık yarattığını düşündüğüm için onu da kaldırdım. Bir kaç tane alt açma bezi almıştım. Heleki pufidik kalın olanlar... kullanmıyorum. Yıkayınca zor kuruyor ve yer kaplıyor. İnce olup altında su geçirmez olanlar en iyisi. Bakım ürünlerinde mustela tercih ettim. Şampuan, masaj yağı, pişik kremi...Memnunum hepsinden. Küvet filesi ... kullanamadım... Sanki yırtılacakmış gibi geldi. Sünger kullanıyoruz şimdilik. Çok sağlıklı değil ama her banyo sonrası güzelce yıkayıp sıkıyorum ve balkona koyuyorum kurusun diye. Deterjan olarak dalin kullanıyorum. Kan damlası kullandığı için kıyafetlerde leke çok oluyor içirmeye çalışırken. Lekeler için baby&me leke çıkarıcı kullanıyorum. Pamuk olarak ta yine e bebekte satılan ki şimdi kampanyada var 5 alana 1 bedava baby&me marka kullanıyorum. Biberondan nereye geldik.....Asıl ailelerin tavırlarıyla ilgili bir kaç yazısını okudum arkadaşların onla ilgili yazmak istiyordum. Bu konuda şanslı olanlardanım sanırım. Ailelerimize söylediğimiz andan itibaren en az bizim kadar heyecanlandılar. Annem , babam ,kayınvalidem, dayıları, gelinimiz ve görümcelerim sürekli hadi ya ne zaman geliyor torunumuz, yeğenimiz diye sorup durdular. Doğum öncesi gibi hazırlıklar yapıldı hep. Yakın arkadaş çevrem ve işyerimdeki arkadaşlarımda çok destek oldu. Onlar bizimle kararımızdan dolayı onur ve gurur duydular bizde ailemizin ve yakın arkadaş çevremizin bize desteğiyle bekleme sürecini çok kolay ve sağlıklı bir şekilde atlattık. Hele kızımızı eve getireceğimiz gün hastanede bütün iş arkadaşlarım bildiğin düğün konvoyu yaptılar. Hiçbirinden o " annesi babası nerde, nerden ALDINIZ, kimi kimsesi yokmu " tarzında sorular duymadım. Evde de en küçük bir şekilde bilmiyorum ya bize yansıtmadılar hiçbir şekilde evlat edindiğimize dair konuşmalar geçmiyor. Sadece ilk gün ailelere bilmeleri gerektiği kadar anlattık hikayesini. Dediğimizde bizi kızımızın bizden önceki hayatı ilgilendirmiyor zaten kurum dan da öğrenmek istemedik dosyasını okumadık hiç bir şey bilmiyoruz dedik. Boyle dememizin amacı da yarın öbür gün her şeyi sadece bizden öğrenmesi. Kim olursa olsun bu anne babamızda olabilir o an anlatılanları yıllar sonra eksik fazla hatırlayabilir. Gereksiz cümleler kurabilir. Karşılaştığım en garip şey işyerimde izin işlemlerini hallederken personel servisindeki bir bayanın "ayyyyy yazıkkkkk annesi babası nerdeeee" diye 15 kişinin içinde gevşek gevşek sormasıydı. "e karşında duruyor annesi benim. bir şey mi soracaktın cevaplayım " dedim. Bozuldu özür diledi filan. Herkes haddini bilmeli, haddini aşan soruları sormamalı. Arabekse bağlayıp acınaklı ses tonuyla konuşmakta neyin nesi. Diğer masadan da biri atladı " ayyyy ne güzel bende ALCAM kızıma kardeş. Ama bebek ALMICAM büyük istiyorum. Çokkkkk sevap yaaaaa" dedi. Bende" o desene cenneti garantiledik" dedim. O da bozuldu nedense
. Bir şey daha var bu da bir yan masadan. "Parayla mı aldınız" ...."Yok çek bozdurduk" dedim ona da. Gülümsedik birbirimize... O da özür diledi. Niyeyse... Diğer 12 kişi soru sormadı artık.... Aslında hazırda bekliyorlardı. Biliyorsunuz 8 haftalık izin süremiz var. Kurumda ilk defa ben alıyormuşum bu izni. Önce kabul etmediler yok dediler böyle bir şey , dilekçemi filan iptal ettiler. Resmi gazeteyi gösteriyorum gariptir ikna olmuyor şef. En sonunda Ankara merkezden telefon ettirdim de öyle kabul ettiler. Bu izinleri kullanacak olanlar kuruma dilekçe verirken internetten remi gazete çıktısını da alıp eklesinler bence. Benim iznimde sonra kurum tüm taşra teşkilatına genel yazı çıkarttı bu arada. İyi bir şeye de vesile olmuş olduk.Çok yazdım. Eksik, fazla yazmış olabilirim ordan oraya atlarken. Cümlelerimle kırdığım , üzdüğüm olursa affola... Hepinize sevgiler....
Son düzenleme:
Aslında bana sorarsanız hiçbir sorun yok... Sadece evim şu an için 1+1 ve ben çalışmadığım için gelir ile ilgili bir sıkıntı olabilir mi? acaba diye düşünüyorum. Evimiz şu an müstakil, tek katlı, bahçeli ama çatı katını yapınca oda sayımız artacak. Bunu görüşmemizde uzmana belirttik zaten...o da bize, evi görmeye geldiklerinde buna dair birşeyler görmek istediklerini söyledi. Dolayısı ile bizim de bir an önce çalışmalara başlamamız lazım. Ama yetiştiremezsek diye korkuyorum işte... Ama sizin de söylediğiniz gibi, olumlu düşünelim güzel sonuçlansın....:))
- 3 Temmuz 2009
- 8.580
- 3.537
- 723
bizim için nasıl ne sebeple dünyaya geldiği önemli değildi...bebek olsundu bu yeterdi...bebek,çocuk....ötesini hiç sorgulamadık...sağlıklı bir bebek dedik.....heh....
sonrasında....hasta bebeği kabul ettik.....yavrum benim...şimdi sağlıklı dünya güzeli bir cadı!
- 3 Temmuz 2013
- 1.783
- 1.792
- 133
Allah razi olsun cok saol okadar yogunlugun icinde yardimci olmak istemissin oldunda valla.Arada girip okuyorum sizleri yazacak o kadar çok şey var ki aslında okuduklarımdan sonra ama ne mümkün bizim kızçeden. Sabahları 6 da başlayan ve gece 8-9 a kadar süren 2 saatlik ritüellerimiz var bizim. 6 da uyanıyor 8 e kadar oyundu spordu damlalardı derken zaman geçiyor. Mamayı yiyor sonra kendi kendine bir ninnisi var onu sayıklamaya başlıyor. Ama benimde pış pış pışşş diye sesimi duymak istiyor. Ortalama 15 dk kucakta sallama suretiyle uyutuyorum prensesi. En fazla yarım saat ki genelde 20 dakika oluyor bu hemen uyanıyor. Sonra tekrar oyun ,kucakta gezme, mama ve uyutma seremonisi. Tek işim kızım inanın gunduzleri başka hiç bir iş yapamıyorum. Çoğu zaman yemeği ocağa koyuyorum , soğan kavruluyor altını kapatmak zorunda kalıyorum. 20 dakikalık sürelerde sürekli koşmak suretiyle iş yapıyorum. Geçenlerde tarihinde ilk kez öğle uykusu 1,5 saat sürdü. Ben balkonları yıkadım, ütü yaptım, çamaşır yıkadım astım, kuruyanları topladım filan. Ben bile şaştım hızıma. Çoğu zaman güne yüzümü bile yıkamadan başlıyorum. Arkadaşlarım kızım gelmeden önce "bu saltanatın bitecek tadını çıkar derlerdi. Çoğuna göre çok gezen ve keyfine düşkün biriydim ben. Ama şimdi iyi ki diyorum saltanatım bitmiş. Kızım gelmeden önce ne yaparsam yapayım onun boşluğunu dolduramıyormuşum ben. Uyutmaya çalışırken kucağımda gözlerini kapatmadan önce benim gözlerimin içine bakarak bir kaç gülücük atıyor bana.Ondan sonra gözlerini kapatıyor. O anda bende ne yorgunluk kalıyor ne de vucudumdaki ağrılar. Her şeye bedel o gülümsemeler. Artık cıyaklamaya da başladı haspam. Ne güzel sesi var .... Ne güzel kahkaha atıyor... Ana kucağından sıkılmaya başladı bide. Kucakta gezip etrafı gözetlemek laf dinlemek istiyor meraklı. Odasına park yatak haricinde takım da almıştık. O takımın yatağı büyüyen yataklardandı. Onu büyüttük geçen hafta. Ben orda yatıyorum. Kızımla gündüzleri o yatakta yatıyoruz oyun oynarken. Bunun tadına varınca ana kucağı gereksiz geliyor artık ona. Yatırdığım an cıyakkkkkkkk diye bağırıyor. Birde maceracı... Sürekli "ekşın" istiyor bizden. Atlatıcan, zıplatıcan, türlü şebeklikler yapıcan, anlamsız anlamsız sesler çıkarıcan.... Bayılıyor tüm bunlara.
He aklıma gelmişken... Bu arada biberon konusunda ki obsesif tavırlarım halen devam etmekte. Sanki bebek büyütmekteki en büyük sorun buymuş gibi geldi bana
Asıl ailelerin tavırlarıyla ilgili bir kaç yazısını okudum arkadaşların onla ilgili yazmak istiyordum. Bu konuda şanslı olanlardanım sanırım. Ailelerimize söylediğimiz andan itibaren en az bizim kadar heyecanlandılar. Annem , babam ,kayınvalidem, dayıları, gelinimiz ve görümcelerim sürekli hadi ya ne zaman geliyor torunumuz, yeğenimiz diye sorup durdular. Doğum öncesi gibi hazırlıklar yapıldı hep. Yakın arkadaş çevrem ve işyerimdeki arkadaşlarımda çok destek oldu. Onlar bizimle kararımızdan dolayı onur ve gurur duydular bizde ailemizin ve yakın arkadaş çevremizin bize desteğiyle bekleme sürecini çok kolay ve sağlıklı bir şekilde atlattık. Hele kızımızı eve getireceğimiz gün hastanede bütün iş arkadaşlarım bildiğin düğün konvoyu yaptılar. Hiçbirinden o " annesi babası nerde, nerden ALDINIZ, kimi kimsesi yokmu " tarzında sorular duymadım. Evde de en küçük bir şekilde bilmiyorum ya bize yansıtmadılar hiçbir şekilde evlat edindiğimize dair konuşmalar geçmiyor. Sadece ilk gün ailelere bilmeleri gerektiği kadar anlattık hikayesini. Dediğimizde bizi kızımızın bizden önceki hayatı ilgilendirmiyor zaten kurum dan da öğrenmek istemedik dosyasını okumadık hiç bir şey bilmiyoruz dedik. Boyle dememizin amacı da yarın öbür gün her şeyi sadece bizden öğrenmesi. Kim olursa olsun bu anne babamızda olabilir o an anlatılanları yıllar sonra eksik fazla hatırlayabilir. Gereksiz cümleler kurabilir. Karşılaştığım en garip şey işyerimde izin işlemlerini hallederken personel servisindeki bir bayanın "ayyyyy yazıkkkkk annesi babası nerdeeee" diye 15 kişinin içinde gevşek gevşek sormasıydı. "e karşında duruyor annesi benim. bir şey mi soracaktın cevaplayım " dedim. Bozuldu özür diledi filan. Herkes haddini bilmeli, haddini aşan soruları sormamalı. Arabekse bağlayıp acınaklı ses tonuyla konuşmakta neyin nesi. Diğer masadan da biri atladı " ayyyy ne güzel bende ALCAM kızıma kardeş. Ama bebek ALMICAM büyük istiyorum. Çokkkkk sevap yaaaaa" dedi. Bende" o desene cenneti garantiledik" dedim. O da bozuldu nedense
Çok yazdım. Eksik, fazla yazmış olabilirim ordan oraya atlarken. Cümlelerimle kırdığım , üzdüğüm olursa affola... Hepinize sevgiler....
Kizini anlatirken gozumde canlandi ne tatlidir kimbilir.oyunlar falan.bebek diyoruz ama onlarinda huylari kisilikleri oluyo.yerim onu ben op annesi bizim yerimize :))
Bisey takildi aklima.aslinda iki sey
1.si sterilazator (insallah dogru yazmisimdir)
Neden gereksiz gordun.islakmi birakiyoki.40 dkkmi suruyo temizlemesi gercekten.
2.side biberon isiticisi.hani zorlaniyorum mama hazirlarken demissinya ondan soruyorum.orda isitsan olmuyomu.bide mamayimi isitiyo biberonumu.
Karisik yazdim ama cimcimeden firsat bulursan cevaplarsin canm.onemli degil.
Cok seviniyoruz boyle yazilar okuyunca.guzel gunler yakinda insallah biz bekleyenler icin.kavusanlar icinde cok daha mutlu saglikli omurler nasip etsin rabbim.
- 3 Temmuz 2013
- 1.783
- 1.792
- 133
Hayirli olsun arkadasim.zaman su gibi gecsin tez vakitte kavusun insallah.
Nikin tanidik geliyo daha once geliyomuydun topige.
Güzel dileklerin için ilk başta teşekkürler.. 1. Yine 6 biberonu biriktiyorum. Çeşmeden sıcak su akıyor zaten. Hemen biberon deterjanı ile yıkıyorum. O arada yıkamaya başlamadan önce büyük tencerem var suyu kaynatmaya başlıyorum. Yıkadıktan sonra duruluyorum bir güzel. Kaynar suyun içine atıyorum en fazla 15 dk. Bendeki alet ben bütün yıkama ve durulama işlemini yaptıktan sonra sadece sterilizasyon işini 40 dakikada yapıyor. Buda bana zaman kaybı geliyor. Hem kuru çıkarsa bari diyorum. Birde sürekli bu aleti kullanan kişilerin bazılarının bebeklerinde af çıkmış ağızlarında. Doktorları bu alete bağlamışlar durumu. Mikroba da biraz alıştırmak lazımmış. 2. Biberon isindigi icin icindeki mamada isiniyor. Bir nevi eskilerin sicak su dolu tasa soğumuş mamayi koyup isitmalarinin elektrikli hali. Ilk başta suyum soğuk olsa bile mamayi hazırlayıp biberonu içine koydum. Ohhh dedim istediğim sıcaklıkta veriyorum ne güzel. Ama sonra baktım oda 7 dk sürüyor. Yine zaman kaybı geldi. Sonra eğer suyum soğuduysa mamayi hazırlarken cezveye çok az bu sudan koyup kaynatiyorum. 1 dk bile sürmüyor az suyun kaynamasi. Ben aparatları hazırlarken biberona çok az eksik koyuyorum soğumuş olan suyu sonra üzerine kaynattıgim suyu döküyorum. Zamanla eliniz öyle bir alışıyor ki 36.5 veya 37 dereceye. Bir şekilde tutturuyorsunuz.
