• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Evi benimseyememek

Siz evi benimsemiyorsunuz ben de yasadigim hayati, yasiyor muyum o da ayri mesele...

Belki huzursuz oldugunuz seylerden dolayi batiyordur .
 
7 yıllık evliyim, 5. Evimdeyim. Son 2 ev kendinden eşyalı.

Her taşınmamda eşyalar elden geçti, kimisi taşınmadan verildi, kimisi boyandı falan, hep bi değişiklik halleri, zaten eşyaların yerini değiştirse bile insana değişiklik oluyor.

Şu an 6. Evime taşınıcam ve o eşyasız olacak inş. O zaman yenileyip bu sefer ömürlük şeyler alayım diyorum
Gerçi her aldığımı o mantıkla aldım ya ben :KK43:

Bence eşya o kadar önemli değil de çok eşya hakikaten dert. Japonların bir felsefesi var, ihticanın olmayıp da bulundurduğun her eşya seni kendine köle eder diye. Bizde o mantık var. 4 kişilil aileyiz, 4 kişilik yemek masamız var, biri gelirse bir şeyler itip çekip yer yapıyoruz, çok gelenimiz olmayınca sorun olmuyor :)

Atılır mı israf diye düşünürüm ben de çoğu zaman. Ama atınca (verince/satınca) da bir rahatlık ki :)

Kölelik ki ne kölelik... Bi de sevdiğim, kendim isteyerek aldığım şeyler olsa bari...
Evde ipin ucu kaçmaya başlayınca, eşya da çoksa temizliği de, dağınıklığı toplaması da her şeyi gözde büyüyor insanın.
Çalışma odamı dağıttığımdan beri hele, daha bir karıştı sanki her yer. "Bu kadar eşya olmamalı bu evde" diye daha düşünür oldum. Çünkü esas ilgilendiğim-kullandığım şeylere yer açamıyorum süs duran şeyler sebebiyle.
 
Kölelik ki ne kölelik... Bi de sevdiğim, kendim isteyerek aldığım şeyler olsa bari...
Evde ipin ucu kaçmaya başlayınca, eşya da çoksa temizliği de, dağınıklığı toplaması da her şeyi gözde büyüyor insanın.
Çalışma odamı dağıttığımdan beri hele, daha bir karıştı sanki her yer. "Bu kadar eşya olmamalı bu evde" diye daha düşünür oldum. Çünkü esas ilgilendiğim-kullandığım şeylere yer açamıyorum süs duran şeyler sebebiyle.

Salondan bildiriyorum :)
Amerikan mutfak.
4 kişilil yemek masası, 1 üçlü 1 tekli koltuk, bir orta sehpa, büyük bir tv ünitesi, bitti :)
Acayip tavsiye ederim, çıkar elinden. Hem sende o anne varken ihtiaç duyup da eksikliğini hissedeceğin bir şey olamaz. Ben kv min hediyelerini kendisine, anneminkileri anneme verdim, arada çıkan şeyleri kv ye veriyorum, kermese götürüyor.
 
Ev onemli bence.
Az esya, cok alan. Israf olarak dusunme. Maddi anlamda sorun yoksa istedigin gibi yeniden duzenle. Ruhuna bile iyi gelir :))
 
Kölelik ki ne kölelik... Bi de sevdiğim, kendim isteyerek aldığım şeyler olsa bari...
Evde ipin ucu kaçmaya başlayınca, eşya da çoksa temizliği de, dağınıklığı toplaması da her şeyi gözde büyüyor insanın.
Çalışma odamı dağıttığımdan beri hele, daha bir karıştı sanki her yer. "Bu kadar eşya olmamalı bu evde" diye daha düşünür oldum. Çünkü esas ilgilendiğim-kullandığım şeylere yer açamıyorum süs duran şeyler sebebiyle.

Onunla alakasi yok, zamanla zevkler ve begeni degisiyor. Ben kendi ellerimle sectigim esyalari perdeleri, halilari evliligimizin ilk yili dolmadan komple degistirdim. Yapacak bisey yok.
 
Benim de şimdiden yatak odam, boş spor ve çalışma odası ve mutfak gözüme batmaya başladı. Kalabalığı ne kadar sevmezsem o kadar kalabalık.
 
Üç yıllık evliyim, bekar evlerimizdeki eşyayı birleştirip evlendik, önceden ev kurma tecrübemiz olduğu için ne lazım ne ile rahat ederiz çok iyi bir düzen kurduk. Şu an sana tavsiyem vitrini beyaza boysyıp mutfağa al, konsolu da boya, renkleri değiştirmek yararlı olur. Eşyaları sabitleyin yeni yerlerinde.
 
Offf Gangsta yarama tuz bastın :/
Evde 3 kişiyiz ama baksan 8-10 kişi yaşıyor.
Dağıtıyorum kıyafet, eşya... Atıyorum da...
Ama sonra gözüm bir şeye takılıyor ve hemen alıyorum. Çok seviyorum eve yapılan alışverişi, evde eşya değişimini :(
Resmen döngüye girdim.
Evde her şeyin yedeği var yaa. Cidden.
Bazen her şeyi fırlatıp atasım geliyor.
Bir gün yapacağım ama du bakalım ne zaman:işsiz:
 
Daha birkaç yıllık evliyim ama baya çabuk sıkılırım aynı eşyaya bakmaktan ve bu yüzdende mobilyalarimin rengini degistiririm sürekli.kendim boyarim kokusuz özel boyalarla.perdelerimi 3.kez değiştirdim.fonların renginden sıkıldım onuda degistirdim.yatağımın cibinlik tüllerini yine 3kez değiştirdim. Baktımki nevresimleri havluları koyucak yerim yok çok raflı ince dolaplardan aldim yeni.Evlendigimden beri sürekli evle ugrasiyorum o yüzdende içime siniyor şu an icin.birde nevresimlerden çok çabuk sıkılıyorum sürekli nevresim aliyorum. kötü bi huy ama
 
  • Japon minimalist evler
  • images (1).jpeg
    minimalist-japanese-dining-room-areas.jpg
    images.jpeg
  • Şunun içinde insan ne sanatlar ortaya koyar . Yokuspokus Yokuspokus sizde sanatçıydınız sanırım .
Bence bu olayı benimseyebilirsiniz .
 
Aynı biz:)) Eskiler yokluk gördükleri için her şeyin lazım olacağını düşünüp biriktirdikçe biriktiriyor. Annem bizim evden götürdüğü eşyalarla bana bekar evi, kardeşime öğrenci evi açtı aynı dönemde:))
Ben evlenirken her şeyi kendim seçtim ama gereksiz büyük aldığımı düşünüyorum şimdi. Yıllarca da bol bol alışveriş yaptım, ev doldu taştı. Sonra taşınırken baya bir attım, hala daha atıyorum. Daralıyorum artık kullanılmayan eşya görünce. 9 yıllık evliyim. 1-2 sene sonra mobilyaları değiştiririz diye düşünüyoruz.
Bence siz de fazla masraf yapmadan evi düzenleyebilirsiniz. İlk iş vitrini ve beğenmediğiniz fonları elden çıkarmak. Köşesi sivri diye kaldırdığınız eşyalara da bence ihtiyacınız yok, onlarsız yaşayabiliyorsunuz. Ardiye olarak kullandığınız alanı kendinize çalışma alanı yapabilirsiniz. Beğenmediğiniz koltuk, mobilya varsa şimdi değiştiremeseniz bile yüzünü değiştirme, boyama, yeni yastıklar gibi şeylerle yeniliyenilirsiniz. Ev ferahladıkça hoşunuza gitmeye başlar.
Atmaya başlamak için Marie Kondo’nun kitabını okuyabilirsiniz.
 
En kotu cope atiyorum ben. Hatta mutfak esyalarindan artik gonlum gecmisse kirletip oyle atiyorum. Sahan mesela, bikmisim eskimis. Yumurta yaptiysam yikamakla ugrasmadan oylece cope.
Annem de tursu kavanozlarini bile atmayan biridir. Duysa ve bilse yuregine iner :KK70:

Kavanoz konusunda eşim takıntılı bizde, lazım olur diye kenara ayırır ama ben cam kavanozları gidip cam biriktirme yerlerine atıyorum bir de onla uğraşamam diye. Tencere, sahan atma olayı... Eskitemedim ki adam akıllı atabileyim, sanki 10 kişilik aileyiz gibi tencere dolu ev. :/ Liste yapıyorum bir yandan şimdi.
 
6 yıl olacak artık.
Eşyalarımın hiç birini keyifle seçme şansım olmadı.
Bu hayal kırıklıklarıyla taburede, tahtta, koltukta ya da yerde otursam ne olmuş gibi bir kafayla
almış bulundum. Hepsini tek mağazadan, iki gün gezme ile..

Maalesef çok kötü değiller ancak zevkimi direk yansıtmıyorlar da..
Atsan atılmaz satsan satılmaz halleri var.
Tayinciyiz diye pek umursamamıştım ama hata etmişim.
Az ve öz seçmiş olsaydım keşke diyorum ben de ama
kendi evimde, memleketimde evimi kurmadan da bu eşyaları elden çıkarmaya kıyamam sanırım.
Çünkü yepyeniler..
En fazla küçük değişikliklerle içime bir parça daha sindirebilirim.
5 yıl daha var önümde bunun için de..

Belki o günleri hiç göremeyeceğim.
Yine de başka huzursuzlarımı düşününce eşyalar en son düşüneceğim şey..

Az önce, liste yapmazdan önce burada deprem oldu Nomu, belki nete düşer.
Tam annemle konuşuyordum telefonda perdeler ve vitrin hakkında, hani istersen sana vereyim, ona göre elden çıkaracağım diye ve bana "Her şeyin yepyeni, bir çiziği bile yok, onlar lazım olacak. Bugün olmazsa bundan 10 sene sonra lazım olacak" vb. tonla ikna edici şey sıralalarken "Anne bugünüm bitiyor!" diyordum, o model evladiyelik, hep böyle kalmaz evinin misafir dolacağı zamanlar olur derken deprem oldu az sallandık.
"Benim çalışma odam bile yok, şimdi olması gerekenler olmasın ama on sene sonrası için hiç çiziksiz vitrin evde beklesin? Al bak deprem de oluyor, 10 sene sonrası çok kesin evet" dedim.
Şimdi bir kısmını kendi evine almada-dağıtmada yardımcı olacak gibi görünüyor.
Kıyamam diyordum da, daha iyi kıyabilirim galiba artık... Deprem iyi geldi.
 
Siz evi benimsemiyorsunuz ben de yasadigim hayati, yasiyor muyum o da ayri mesele...

Belki huzursuz oldugunuz seylerden dolayi batiyordur .

Buna ayrı huzursuz oluyorum da işte başka şeylere de sıkılınca, şu duruma daha bi takıyorum.
Evim olması gerektiği gibi değilse, ben nasıl olmam gerektiği gibi olayım gibi bir şey :)))
 
Onunla alakasi yok, zamanla zevkler ve begeni degisiyor. Ben kendi ellerimle sectigim esyalari perdeleri, halilari evliligimizin ilk yili dolmadan komple degistirdim. Yapacak bisey yok.

Mutfak konusunda benim de değişti mi bilmiyorum renkten mi sıkıldım.
Halı konusunda evde çok zevklilik (Zevksizlik mi desem) var, bir kısmını annem seçti, bir kısmında ikna edildim ve bir kısmı için de nasıl o kadar zevksiz olabildim (Sanırım diğerlerine uysun diye öyle tercih etmek durumunda kaldım) bilmiyorum. Değişiyor evet, huy da değişiyor, beğeniler de değişiyor.
 
Bence bu olayı benimseyebilirsiniz .

Est. sanatçı aday adayı diyelim, uğraşıyorum kendimce.
Bunlar da çok boşmuş ama insanın iki halı atası, iki lambader koyası, 3-4 raf çakası geliyor :))
Bu kadar mümkün değil olmaz da, buna yakın bir sadeliği isterdim en azından bir odam için o kesin.
 
Offf Gangsta yarama tuz bastın :/
Evde 3 kişiyiz ama baksan 8-10 kişi yaşıyor.
Dağıtıyorum kıyafet, eşya... Atıyorum da...
Ama sonra gözüm bir şeye takılıyor ve hemen alıyorum. Çok seviyorum eve yapılan alışverişi, evde eşya değişimini :KK43:
Resmen döngüye girdim.
Evde her şeyin yedeği var yaa. Cidden.
Bazen her şeyi fırlatıp atasım geliyor.
Bir gün yapacağım ama du bakalım ne zaman:işsiz:

:olamaz: Ne desem bilemedim Bree.
 
Back