benim illa evimde oturacam diyenlere- evli olanlara, en büyük tavsiyem evlenirken hatta önce evi almaları
ama küçük 1+1 bir ev böylece, evlenmeden yapılan birikim düğüne gitmez, evlilik işi olabildiğince masrafsız olur, eşya zaten az alınır 1+1 eve ne eşya koyabilirsin? zira türkiyede en büyük sorun benim gördüğüm kadarıyla düğün ve ev eşyalarında aşırıya kaçılması. kadınların 23598746 tane havlusu, kek kalıbı, 324556985 liralık perdesi, gelin makyajı, ponponlu terliği vs. var. Bende hiçbiri yok, sanırrım o yüzden bekar olmama rağmen kendi evim var.
diğer tavsiye herşey birden olmaz
iyi semt, uygun ev ,işe yakın ev, bir yandan ev alıp bir yandan gez toz dolaş...mümkün değil. öncelik belirlemek önemli. benim çocuğum olsaydı -yok; ben ucuz semtten ev almazdım. Bu kadar basit çünkü o ucuz semtelerde okullar dandirik, artık ikamete göre okul atanıyor kendiliğinden, malum. Bin türlü uğraşıp başka yere yazıdrınca da çocuğu 2 saat mesafaye okula yolluyorsunuz, uyuyor çocuklar ilk 2 ders. Daha okula kadar, dandirik semtlerde çocuğa bakıcı bile sıkıntı, türkçe konuşmayı bilmeyen kaıdnlar bakıcılık yapıyor vs.
ha ama ben 1 kere evleniyorum, düğünüm de yemekli olsun, kınamda da organizasyon olsun, çeyizim de 325645987 parça olsun, balayı da 7 yıldızlı olsun. elbette hepsini isteyebilir, yapabilirsiniz. O zaman 4-5 sene "ev" bile demeyin. Bu kadar basit. Çünkü o borçlar bitsin, peşinat biriksin, sonra o kadar eşyayı koyacak kadar eve güç yetsin, en az 5 sene demektir.
3. gerçek ise şu:
herkesin "ohh çok rahat geçiniyorum, hiç de sıkıntı çekmedim" algısı farklıdır. Siz belki sende 2 kere tatili normal görüyorsunuzdur. Her gittiğiniz düğüne en az çeyrek hediye götürüyorsunuzdur, misal bizim sadece son 2 ayda en az 15 çeyrek takmışızdır 1 çeyrek 200 lira olsa sadece 3bin lira çeyrek masrafımız oldu .... Ekmek yemiyor, proteinden zengin besleniyor, mutlaka sporunuza gidiyorsunuzdur. Sizin normaliniz budur. Başkası için bunlar lükstür. Sadece evde oturup TV izliyordur makarna yiyordur, kışın doğalgazı bile saatlik yakıyordur. En fazla parkta çay içiyordur, dışarı çıksa bile. Köyden erzak geliyordur, annesi babası mutfağa destek çıkıyordur,vs vs.
Bilemezsiniz. Sonuçta kimse açlıktan ölmez ama yaşam var yaşam var. Başkalarıyla kıyaslamanın bir anlamı yok. Ama siz ne kadar sıkıabilir ne kadar tasarruf edebilirsiniz tartmanız elbette ki önemli. Dışarıda yemekten kısılabilir ama sağlık harcamasından da kısılamaz, gibi.
Tabi bir de İSTANBUL çok büyük faktör. Başka şehirlerde yaşayan arkadaşlar, gözünüzü seveyim. İstanbula gidin de bir evlere bakın. İt bağlasan durmayacak, eski ev iyi semtteyse 500 bin lira. Modern inşalarda ise salona iki koltuk koysan ortada geçecek yer yok, 80 m2 2+1 evler, minnacık. Balkon yok, mutfak hücre kadar. Yolu 2.5 saat :). Bursada 300 bin liraya şahane ev olabilir, istanbulda yok. Nasıl olmaz demeyin, olmuyor işte.