Aklıma geldi anlatayım bir tane daha
Daha yeni ev tutup dayayıp döşüyoruz 2 ay kadar önce. Günlerce o emlakçı senin bu emlakçı benim dolaştık ve kalacak yerimiz yok para tükeniyor artık İzmirde. Herkes bir yerlerde. Evi bulduk ama ev yeni ev tabii inşaat halinde hemen sigortası, suyu, elektriği tüm gün koşturduk bize demesinler mi 1 haftadan önce açılmaz bu yeni ev, yıkıldık tabi
Neyse dedim alırız bir el feneri alırız bir damacana da su uyuruz sabah erkenden çıkarız tuvaleti de kullanmayız küçük problem değil de büyük problem. Ben iç odaları sildim, temizledim ölü gibiyiz artık yorgunluktan bir yer yatağı yapıp yattık. Ama olmaması gereken oldu işte sıkıştım hem de öyle böyle değil karnıma ağrılar giriyor. Bu halimi gören kocacım da dayanamadı tabi kalk gidelim dedi madem. O semtten merkeze indik.
Ama halimizi görseniz aşkım buraya girelim mi diyor yok orda wc yok diyor ben bir çay söyleyeyim sen git yap yok olmaz pistir şuraya para mı versek kapı mı çalsak derken derken karşımıza Burger King çıktı, zafer hissiylen kapıya doğru koşturuyoduk ki Kapalıyız abi dedi herif
Hık mık yapıyorum eşim de rica ediyor neyse saldılar beni içeri işi hallettim eşim de iki dondurma yaptırmış şerefine
Mutluyuz eve dönüyoruz ama ev yeni ya bilmiyoruz nerede ineceğimizi tam olarak semti de çok iyi bilmiyoruz otobüste oturup camdan dışarı bakıyorum eşim yok yanımda
Beni aldı mı bir panik "İndirin beni" diyorum "Abla durak ilerde burda duramam." diyor "Kocamı kaybettim, kocamı kaybettim" diye feryat ediyorum ama otobüstekiler de tip tip bakıyor
Meğer benim saf eşim inmiş bir durakta panik yapıp geri geri koşturuyorum o da geliyor ilerden neyse buluştuk bir şekilde "Neden habersiz indin?" diyorum "Habersiz değil sana da dedim in diye panik yaptım ne bileyim, nerdeyiz?" diyor ama indiğimiz yer affedersiniz tam travestilerin çöreklendiği mekan :18: Pısa pısa gidiyoruz bir yandan da çantamı eşim taşıyor çok ağır geldiği için ve dalga geçiyorum "Yavrum çanta senin mi hihoho" yapıyorum "Bak bana bir şey olmaz, aşkım korkuyor musun" diyorum
Ordan yürüye yürüye evi bulduk artık. Ertesi gün de akşamüzeri eve boyacı geldi. Ben dedim ki geç kalmadınız mı evde elektrik yok, su yok yapamazsınız diye sitem ediyorum. Abla aşağıda su saati var demesin mi
Eşim bir celal koştu tabi aşağıya anam bir baksam ki şırıl şırıl sular akıyor
Elektrik yok ama göremezsiniz diye ısrar ediyorum hala, adam abla sigortayı açmamışsınız şalterleri kaldıralım diyor şalterleri bi kaldırıyoruz ev parıl parıl parlıyor
Gecenin bir vakti tuvalete bilmemnerelere gittiğimize mi yanayım, evde elektrik-su olmasına rağmen taş devrini yaşadığımıza mı, boyacıya olan rezilliğimize mi bilemedim
Dipnot: Eşim hala lafını yapar gecenin bir yarısı beni travestilerin içinde kadın çantasıyla yürüttün diye