Eşinize ilk ne zaman rezil oldunuz ?


hee hee kedi
 

 

 

 

tebrik ederim güçlü kollarını
 

 
bizde lisedeyiz 4 arkadaş okuldan çıktık otobüse bindik, en arkanın ortasındaki koltuk boştu, bi arkadaşımız oraya oturdu bizde elimizdeki bütün defter kitapları ona verdik, kucağına sıraladı. sonra hepimiz yer bulduk oturduk ama defterler arkadaşta kaldı. en arkanın orta koltuğunun olduğu yerdede tutma yeri falan yok, arakdaşta zaten kitap defterlere yapışmış o şekilde gidiyor.. adanada meşhur bir köprü vardır, kasım gülek köprüsü, tam ordan geçerken bi tümsek vardır, otobüsler nedense oraya hep hızla girer ve tam o tümsekten geçerken arka koltukta oturanlar yerlerinden yaklaşık 1 karış zıplar...

o tümseğe geldiğinde aynı hızla geçti tabii otobüs ve bizim uzun boylu arkadaş otobüsün ortasına Allaaaaaaah diyerek elindeki defter kitapları yerlere savurarak düşmüştü... tam ortaya boylu boyunca uzandı kaldı, biz gülmekten uzun bir süre ne kızcağızı kaldırabildik ne defterleri toplayabildik...neyse arkadaş kalktı defterler toplandı oturduk.. gideceğimiz yere kadar da birbirimize bakmamaya çalıştık kahkaha atmamak için, ama birinden kendini gülmemek için tutarken çıkan pısss diye sesle tekrar kahkalara boğulmuştuk..
 

 

Rabbim sana geliyorum.....
 

altıma ediyordum valla nanik:)
 
ay benim bir rezilliğim geldi aklıma gece gece

eşimle tatildeyiz.bir otele yerleştik.cafesinde hemen yanda oturan yabancı bir turisti elinde kitap görünce döndüm eşime bak görüyomusun unuttum getirmedim kitabımı dedim ne güzel okuyo bak dedim.bilmiş bilmiş lafı uzatıyorumda uzatıyorum.napacaz güneşin altında boş boş yatmaktan başka alalım burdan bak yabancılar ne güzel okuyolar adamlar ellerinden kitap düşmüyo böyle böyle gelişiyor bunlar işte diyorum derken yabancı turist sandığım kişi yanındaki adama türkçe bişeyler söylemezmi.bıktı herhalde kadıncağız beni susturmak için en sonunda dayanamayıp türk olduğunu belli etmek istedi.rezildim yani
 

flocke adamımsın yaa çok doğal ve espirili bir bayansın.ailen ve eşin çok şanslı bence
 
gece gece birtanede ben anlatmak istiyorumm..nişanlımla aynı fakültede ingilizce hazırlıktaydık.ikinci öğretim olduğumuz için çıkışlarımız 8-9u buluyordu.neyse yorucu bi günden sonra hawa buz gibi dersler bitti okulun içindeki dolmuş durağına gittim.hawa buzz gibi...kat kat giyinmişim.bildiğin lahana gibiyim.hareket etmekte bile zorlanıyorum.artıı çok yogunum.dolmuşta sadece en arka koltuklardan ikisi boş.cam kenarında we onun yanında nişanlımın arkadaşları onun yanındada nişanlım.iki yer boş fakat adam cüsseli.kocamaan bi adam.açmış bacaklarınıda arkaaşlarıyla sohbet ediyo.küçücüüük bi yer kalmış banada.benim oturucağımı görmedi bile.bende arkamı döndümm popom için en uygun alanı kollamaya çalışırken dolmuşcu bir gaza basttıı been cumburlooop nişanlımın kucağınaa.ama çok pis düştüm dizinin üstüne.canımda çok yandı.sonra ne yapsa beğenirsiniz sanki ona sahip olmaya çalışıyormuşum gibi bacaklarını yapıştırıp tüm o koca bünyesini arkadaşına doğru çektii 'hoop' dedii banaaaa bende aferdersin dedim ama cam tarafına yapıştım we bütüm yol salak iğrenç insan hıhh diye diye söylendim içimden.
 
dün akşam olanı yazayım

yaşar ne yaşar ne yaşamaz filmini izliyoruz.önceden de çekilmiş film ama ben öncekini izlemedim.

eşim:aa çok güzel filmi renklendirmişler

ben:niye daha önce siyah beyazmıydı ki??

eşimin bakışlarıyla içeriğinden bahsettiğini anlamam bir oldu çok güldüm kendime
 
Son düzenleme:


bende bir kadının kucagına oturmustum :) daha sanslıyım sanırım:)
 

bilmiyorum canım ama ben hiç farkındadeğilim evdeykende kardeşlerim söylerdi uykumda pırtlattığımı şimdi evliyim eşim söylüyor...gerçekten hatırlamıyorum yani uykumda yapıyorum o yüzden bu tez' e katılamıyacağım uykumda yaparım ben daha öncede söyledim çok kola içtiğim için oluyor ne yapayım....rlimde değil yani uyku hali yarı ölü halidir :)
 
Lisedeki yakın arkadaşlarımla tek hayalimiz aynı üniversiteyi kazanmaktı
Tercihleri bile birlikte yaptığımız halde her birbirimiz farklı şehirlere dağıldık
Böyle olunca da ayda bir bi şehirde toplanıoduk
Sıra ankaradaydı,bütün gün gezdik dolaştık,sonunda kuğulu parka gitmek istedi bi arkadaşımız
Bu da maceramızın başladığı anlamına geliyordu
Önce sakin huzurlu bi yürüyüş yaptık derken oldukça yaşlı bi karı koca bize seslendi
Ellerinde bi poşet vardı,onu çöpe atabilir misiniz yorulduk çöp de uzakta kaldı dediler
Canım arkadaşım tabi diyerek aldı bizi geride bıraktı azimle çöp kovasına doğru yürüdü
Ve o anda içindeki basketbol aşkına yenik düşerek poşeti fırlattı
Poşet istenilenden daha güçlü bi performans sergileyerek çöp kovasını aştı ve en yakın arabanın farını dağıttı
Arabanın sahibi şok biz şok arkadaşım şok
Binbir özürle arabanın sahibinin de müthiş anlayışıyla oradan hızla uzaklaştık derken
Diğer arkadaşım iki kişinin kullanabildiği bisikletlere binmek istedi ve onun ısrarına dayanamayıp üç tane aldık ve ikişerli bindik
Başlarda herşey güzeldi o senkronu yakalamaya çalışmalar,kahkahalar,uyum içinde sürülen bisiklet
Ama bu olaysız dakikalar kısa süre içinde geride kaldı
Benim birlikte bindiğim arkadaşım oldukça kiloluydu ve diğer arkadaşlarla yarış yapma çabasındaydı kendi kendine
Bi ara pedalların inanılmaz dönüşünü görüp 'Begüm kendine gel ikiye ayırcaksın bisikleti' diyebildim
Sorasında diğer kızların şaşkın bakışları ve Begüm'ün muhteşem hareketiyle önümüzdeki tümsekten atlayıp o hızla suyun içine gömüldük
Ve suyun içinde kendime geldiğimde şaşkın kuğular ve ayaklarını uzatıp oturan Begüm vardı karşımda
Ve tabi dışarda kahkaha atmaktan iki büklüm olmuş 4 arkadaşımız ve diğer insanlar
Ben çıktım sudan ama Begüm'ün hiiiç çıkmaya niyeti yoktu diğer kızlar onu da çıkardılar
Olayın şokunu atlatmak ve tabi güneş görüp az da olsa 'kurumak' için bi banka oturduk
Ama kızlar susamıyor kahkaha atmamak için kendilerini sıkıp ilginç sesler çıkarıp tekrar kahkahalarına kaldıkları yerden devam ediyorlar.
Bi nebze olsun sırılsıklam halimizden kurtulunca eve dönmeye karar verdik
Sanki çok normal bi gün yaşamışız gibi elimi para çıkarmak için çantama attım
Ve son bomba da patladı
Gezerken Begüm acıkmıştı ve bişiler almıştı daha çok kısa bi zaman önce yemek yememize rağmen
Ayranı da içmekten vazgeçip ısrarla çantama koydurmuştu birazdan içerim diye
İşte o ayran o an benimleydi ama olanlara dayanamayıp bırakmıştı kendini
Çantamı,cüzdanımı,telefonumu herşeyimi beyaza boyamıştı
O an tek isteğim beni bi kutuya koyup eve götürmeleriydi
Ve şimdi yıllar sonra tekrar ankaradayım,mezun olup buraya yerleştim.
Bi daha kuğulu park mı asla!
 
Son düzenleme:
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…