• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Eşimin ilgisi hiç yok

Yok peşinde koştuğu koca da bi sey olsa asla gam yemicem.

Nerde hak etmeyen bir adam varsa ona yapışık kalan , kocadan baska dünyası olmayan bir kadın...

Ve nerde müthiş bir koca orda kendine özel bir yaşam alani kurmuş, bir hobi sahibi, arkadaşı dostu ailesi olan güçlü kadin.

Çünkü akli başında bir kadin kiminle evlenecegini de az çok tespit ediyor

Çok haklısın.

Ama bu kız evlendiğinde henüz 17 yaşındaymış.

Şimdi 22 yaşında iki çocuklu bir kadın.

Hayatı görmeden, kocasını tanımış. Bütün dünyası o olmuş ve kendi değerini onun üzerinden belirliyor.

Kaldı ki bir hobisi, ayrı bir yaşam alanı olsun.

Çok yazık. Ben 23 yaşında evlendim. Şimdi derdim neydi diyorum. Ki hayatımda her şey çok şükür yolunda.
 
Çok haklısın.

Ama bu kız evlendiğinde henüz 17 yaşındaymış.

Şimdi 22 yaşında iki çocuklu bir kadın.

Hayatı görmeden, kocasını tanımış. Bütün dünyası o olmuş ve kendi değerini onun üzerinden belirliyor.

Kaldı ki bir hobisi ve ayrı bir yaşam alanı olsun.

Çok yazık. Ben 23 yaşında evlendim. Şimdi derdim neydi diyorum. Ki hayatımda her şey çok şükür yolunda.






Bana tercüme ettin saol benim çevrem arkadaşım yok sosyal bir aktivitem yok evt herşeyim onunla gördüm onunla bildim onunla yaptım herşeyim onunla yani bilmiyorum belkide yanlış ama işte
 
Artık siz de bi dik durun mağrur durun


Çok akıllı tercihler yapar gibi 25 olmadan evlenip çoluk çocuk yapiyorsunuz. daha kendinize yetemezken.

Bu coğrafyada kimse size merhamet etmiyor. acimiyor. Siz kendinize acıyıp kendinizi garantiye almaya calismiyorsunuz.

Tamam erkeklere ve toplumum tamamına öfkeliyim
Ama sizin gibilere de öfkeliyim.

Okumak yok. Çalışmak yok. Küçük yasta capsizla evlenmek var. Koştur koştur çocuk yapmak var. Ama boşanmak asla yok.

E e ne yapalim ne önerelim şimdi biz. Insanin elini kolunu bagliyorsunuz.

Ya hu ben üniversite mezunu 29 yaşındayken 10 senedir tanıdığım adamla "acabalar" icinde evlendim. Üstelik arkamda annem babam varken. Maddi olarak kendimi çevirecek kadar egitimim basiretim varken. Cevval dik mağrur bir kızken.

Yok arkadas biz ne kizlarimizi ne erkeklerimizi yetiştirip normale ceviremiyoruz.

Biz bir şey yapamıyoruz.

Kocan seni aldatiyir
SSeni sevmiyor.
Seni umursamıyor.
Seni kaybetmekten korkmuyir. Hatta cocuklari alip evi terk etsen keyfi gelir.

Seni kirmamak icin yazmamistim ama . Sen kendi yollarini kendi ellerinle kapatmissin zaten.

Bu durumda ya bosanacaksin ki bosanamam diyeceginden eminim ya da susup sineye çekeceksin.

Pesinde koşup sevgi ilgi dilenmek seni daha da itici yapmaktan, daha da küçültmekten baska hiçbir şey yapmaz.

Kocanın üstüne ne kadar düşersen o da kendi üstüne o kadar düşer. Sen kendi kendine takilirsin.

Başka bi yol yok. Gerçekten yok.
 
Çok haklısın.

Ama bu kız evlendiğinde henüz 17 yaşındaymış.

Şimdi 22 yaşında iki çocuklu bir kadın.

Hayatı görmeden, kocasını tanımış. Bütün dünyası o olmuş ve kendi değerini onun üzerinden belirliyor.

Kaldı ki bir hobisi, ayrı bir yaşam alanı olsun.

Çok yazık. Ben 23 yaşında evlendim. Şimdi derdim neydi diyorum. Ki hayatımda her şey çok şükür yolunda.
29 yaşında acaba iyi bir secim mi yaptım diye diye evlendim.

Sana bütün kalbimle söylüyorum eşim dünyanın enniyi insani en iyi kocasidir. Ama ben üstüne bu kadar düşmüyorum.

Arabam var çok gece 1 de 2 de eve arkadaşımdan kuzenimden geldiğim oluyor. Kendime ait bir hayatim var çünkü.

Onun da kendi hayati var zaten.

17 yaşında üniversite kazanmaya çalışıyordum ben.

E işte ne yapalim dünya adil değil ve çoğu insan da kendi secimlerinin sonucunu yaşıyor.

Bana sadece hemcinsime hem Cok öfkelenmek ve hem de çok üzülmek kaliyor
 
Ben ,bana duvar olan bir öküzle 6 yıllık evliliğimi sırf bu sebeple bitirdim. Ha tek sebep bu mu hayır, duvar olmasının yanı sıra birçok sebebim vardı bitti ,ama benim elim güçlüydü,tekmeyi öyle bir vurdum ki 1 sene olacak hala atamadı içinden acisini. O yuzden böyle durumlarin olabilitesini dusunerek kadınların kolunda hep bir altın bilezik olmalı diyoruz. Aile arkanda değil,es desen alakası yok,ne yapmayı düşünüyorsunuz peki şu durumda?
 
Tamamen katılıyorum. Eğitim, kendi paranı kazanmak, iş-güç sahibi olmak kesinlikle çözüm değil. Her konuda “çalış, kendi ayaklarının üstünde dur.” deniyor bunlaftan da feci halde fenalık geldi artık.

Para kazansak da bunları yapıyorlar.
Eğitimli olsan da eziyorlar.
İşin gücün olsa da saygısızlık edip yok sayıyorlar.

Bu konuda kadın bırakıp gidemiyor. İşin olunca bırakıyorsun ama hem iş hem ev sorumluluğu sana kalıyor. On paralık insanlarla sen uğraşmak zorunda kalıyorsun. Hele eteğinde bir de çocuk varsa yandın.

Sorun kadınların tek başına ayakta durması değil. Kadın yuvasında geçinmek ve sevilmek istiyor ufak tefek sıkıntılara razı. Allah’ın belası bu erkekler, bu memleketin erkekleri ne huzur, ne düzen, ne ağız tadı bırakıyor. Daha ne kadar gardımızı alarak yaşamaya devam edebiliriz?

İş, eğitim, kariyer, para kazanma hepsi tamam.

Kades uygulaması, kadın sığınma evi onlar da tamam.

Elektronik kelepçe, tamam.

Hala ne yapmalıyız? Başka ne yapmalıyız?

Ülkenin erkek popülasyon kalitesine de bir baksak mı mesela?
Belki sorun gerçekten de bizde değildir. Belki eşi ve çocuklarıyla sadece ve sadece mutlu huzurlu bir hayat bekleyen asgari ücretle geçinmeye razı olan şu kadında değildir problem? Bunun artık bir çaresi olmalı. Boşanma çözüm değil, boşanma da kadını yıpratan bir şey. Bundan boşansan sonraki evlendiğin farklı olmayacak ki.. kalite bu.

Tekrar tekrar lanet olsun.
Evet, bu vasıflara sahip olunca da basimiza bunlar geliyor ama en azından kimsenin ağız kokusunu çekmek zorunda kalmıyoruz.
 
29 yaşında acaba iyi bir secim mi yaptım diye diye evlendim.

Sana bütün kalbimle söylüyorum eşim dünyanın enniyi insani en iyi kocasidir. Ama ben üstüne bu kadar düşmüyorum.

Arabam var çok gece 1 de 2 de eve arkadaşımdan kuzenimden geldiğim oluyor. Kendime ait bir hayatim var çünkü.

Onun da kendi hayati var zaten.

17 yaşında üniversite kazanmaya çalışıyordum ben.

E işte ne yapalim dünya adil değil ve çoğu insan da kendi secimlerinin sonucunu yaşıyor.

Bana sadece hemcinsime hem Cok öfkelenmek ve hem de çok üzülmek kaliyor

Çok iyi bir yaş. Ben üniversiteden çıktım uzun soluklu bir ilişkiydi bizim ki de, o mesleğini eline almıştı, yaşı benden büyüktü. Benim de gözümde nasıl bir perde... Aman Allah’ım hemen kavuşmalıyım diye KPSS’ye girip, sonucunu beklemeden evlendim. Düşünün o derece...

Ama asla pişman olmadım. Sadece daha geç evlenebilirdim. Biraz daha kendimin tanıyabilirdim. Evlilik sevgililik gibi değil çünkü. Çok sorumluluk. Ama dediğiniz gibi onun da benim de kendi hayatlarımız var. Olması gereken bu.

Konu sahibinin bundan sonra yapması gereken de bu.

Kendini eğit kardeşim. Kocam izin vermiyor çalışmama deme Allah aşkına kaçıncı yüz yıldayız. Arkadaş edin. Çocuk engel değil al onları, çık gez toz.

Lütfen mutluluğu sadece kocana endeksleme, çünkü buradan bakınca onun umurunda değilsin.
 
Artık siz de bi dik durun mağrur durun


Çok akıllı tercihler yapar gibi 25 olmadan evlenip çoluk çocuk yapiyorsunuz. daha kendinize yetemezken.

Bu coğrafyada kimse size merhamet etmiyor. acimiyor. Siz kendinize acıyıp kendinizi garantiye almaya calismiyorsunuz.

Tamam erkeklere ve toplumum tamamına öfkeliyim
Ama sizin gibilere de öfkeliyim.

Okumak yok. Çalışmak yok. Küçük yasta capsizla evlenmek var. Koştur koştur çocuk yapmak var. Ama boşanmak asla yok.

E e ne yapalim ne önerelim şimdi biz. Insanin elini kolunu bagliyorsunuz.

Ya hu ben üniversite mezunu 29 yaşındayken 10 senedir tanıdığım adamla "acabalar" icinde evlendim. Üstelik arkamda annem babam varken. Maddi olarak kendimi çevirecek kadar egitimim basiretim varken. Cevval dik mağrur bir kızken.

Yok arkadas biz ne kizlarimizi ne erkeklerimizi yetiştirip normale ceviremiyoruz.

Biz bir şey yapamıyoruz.

Kocan seni aldatiyir
SSeni sevmiyor.
Seni umursamıyor.
Seni kaybetmekten korkmuyir. Hatta cocuklari alip evi terk etsen keyfi gelir.

Seni kirmamak icin yazmamistim ama . Sen kendi yollarini kendi ellerinle kapatmissin zaten.

Bu durumda ya bosanacaksin ki bosanamam diyeceginden eminim ya da susup sineye çekeceksin.

Pesinde koşup sevgi ilgi dilenmek seni daha da itici yapmaktan, daha da küçültmekten baska hiçbir şey yapmaz.

Kocanın üstüne ne kadar düşersen o da kendi üstüne o kadar düşer. Sen kendi kendine takilirsin.

Başka bi yol yok. Gerçekten yok.
👏👏👏👏
 
Allah hepimizin yardımcısı olsun aşağı yukarı genelleme yapmıyorum ama çoğunluk kadınlarımızın ortak sorunlarından biri. Telefon,internet sosyal medyalar.. bunlar evliliği bitirmek icin ilk başta gelen sebepler artik. Benim eşim sosyal medyayı bırakın mesaj yazarken boşluk koymayı bilmezdi. Simdi kafasını ınstagramdan kaldiramiyor. Surekli oradaki fantazi hatunları gorunce birde dönüp evdekine bakıyor tabi. Rabbim evimizden huzuru hic eksik etmesin. Kârı koca muhabbeti nasip etsin . Bakara süresini açıp dinleyin 7 gun boyunca cok ise yaradığına inaniyorum
 
Evet, bu vasıflara sahip olunca da basimiza bunlar geliyor ama en azından kimsenin ağız kokusunu çekmek zorunda kalmıyoruz.
Çalışsan da para kazansan da kendi ayaklarının üstünde dursan da ağız kokusu çekmek zorunda kalıyorsun. Kalıyorsun maalesef. Çocuklar varsa boşanana kadar çekiyorsun. Boşandıktan sonra saçma sapan saplantı olmalarını çekiyorsun. Sen ben boşanıp kurtuluyoruz; işi gücü olup çevre sebebiyle, tayin sebebiyle, ortak mal sebebiyle, akraba evliliği olup akrabalık sebebiyle bu zorbalığa maruz kalıyor.

Demek istiyorum ki para kazanmak çözüm değil. Bu zaten bir insandaki asgari özellik olmalı. Düzen bozuluyor, kadın çocuklarıyla savruluyor, çocuklar kadının sırtına kalıyor, hem iş hem ev hem çocuk.. boşanmak adama ödül oluyor. “Sen otur paranı tek başına ye ben çocuk bakarken ciğerim solsun” demek oluyor bazılarına boşanmak.

Ülkede pek çok kadın asgari maaş kazanıyor. Boşanmak özgürleştirmek yerine kısıtlanmayı artırıyor. Kira, fatura, çocuk bakımı kadını eziyor, nefes aldırmıyor. Tüm bunların sebebi neymiş, yavşak özgürlük istiyor. O özgürlük istiyor diye hayatımızın içine ediliyor. Kuzey ülkelerinden birinde yaşasak bunları konuşmazdık ama bu ülkede çocuklu bir kadın boşanınca gerçekten çok zorluk yaşıyor. Tek istediğimiz biraz sorumluluk sahibi erkekler. Kadınlar değil erkekler değişmeli.
 
Çalışsan da para kazansan da kendi ayaklarının üstünde dursan da ağız kokusu çekmek zorunda kalıyorsun. Kalıyorsun maalesef. Çocuklar varsa boşanana kadar çekiyorsun. Boşandıktan sonra saçma sapan saplantı olmalarını çekiyorsun. Sen ben boşanıp kurtuluyoruz; işi gücü olup çevre sebebiyle, tayin sebebiyle, ortak mal sebebiyle, akraba evliliği olup akrabalık sebebiyle bu zorbalığa maruz kalıyor.

Demek istiyorum ki para kazanmak çözüm değil. Bu zaten bir insandaki asgari özellik olmalı. Düzen bozuluyor, kadın çocuklarıyla savruluyor, çocuklar kadının sırtına kalıyor, hem iş hem ev hem çocuk.. boşanmak adama ödül oluyor. “Sen otur paranı tek başına ye ben çocuk bakarken ciğerim solsun” demek oluyor bazılarına boşanmak.

Ülkede pek çok kadın asgari maaş kazanıyor. Boşanmak özgürleştirmek yerine kısıtlanmayı artırıyor. Kira, fatura, çocuk bakımı kadını eziyor, nefes aldırmıyor. Tüm bunların sebebi neymiş, yavşak özgürlük istiyor. O özgürlük istiyor diye hayatımızın içine ediliyor. Kuzey ülkelerinden birinde yaşasak bunları konuşmazdık ama bu ülkede çocuklu bir kadın boşanınca gerçekten çok zorluk yaşıyor. Tek istediğimiz biraz sorumluluk sahibi erkekler. Kadınlar değil erkekler değişmeli.
Kadına olan oluyor yine boşansa hele çocuk varsa çalışmıyorsa durum daha vahim çalışıyorsa da iş çocuk sorumluluklar bitmiyor erkekler çocuklara bir bayan gibi bakamaz anne zaten çocukları yanında olsun istiyor erkek keyfine bakıyor
 
Kadına olan oluyor yine boşansa hele çocuk varsa çalışmıyorsa durum daha vahim çalışıyorsa da iş çocuk sorumluluklar bitmiyor erkekler çocuklara bir bayan gibi bakamaz anne zaten çocukları yanında olsun istiyor erkek keyfine bakıyor
Çalışacak kadın. Evliliği hari la da olsa Karun kadar zengin de olsa çalışacak. Bu konu tartışmaya kapalı.
Problem, çalışsan da bu saygısızlıklardan, sorumlulukların tek kişinin sırtına yüklenmesinden, beklentilerinin sanki dünyanın en imkansız şeyiymiş gibi karşılanmasından kurtulamıyor, insan muamelesi görmüyorsun. Boşanmadan ayrı problem yaşatıyorlar boşandıktan sonra ayrı. Bu yüzden kadınlar kendini yetiştireceği kadar yetiştirdi eğitti. Biraz erkek popülasyonu insan olmayı öğrensin artık. Biraz kendilerini yetiştirsinler. Bir ömür “acaba döver mi, kapıya koyar mı, maaş kartımı alır mı, tecavüz eder mi, boşandıktan sonra bela olur mu?” diye yaşamayı göze alamayız. Bunları maaş kartlarımız engellemiyor çünkü.
 
Back