eşimin ailesi sebebiyle açtığımız anlaşmalı boşanma davası düştü

anlaşmalı boşanma duruşma tarihini dilekçeyle öne çektirmiştim. 14 aylık bir oğlum var ve ikinci bebeğime hamileyim. eşim duruşmaya gelmedi. gece de kapalı olan tellerini açıp mesaj attı. dün gelemedim. hepiniz aramışsınız telimi kapatmıştım. yapamadım. çocuklarımdan ayrı kalmaktan korkuyorum. öfken bir gün dinecek ve sen pişman olacaksın gibi yazmış.. çekişmeliye götürmüycem diye söz vermişti bana. benim eşimle ilgili problemim sadece ailesi sebebiyle oldu. yoksa eşim çok saygılıdır, sabırlıdır, temizliğe yardımcı olur.. evet sevmediğim, kızdığım bir çok konu oldu ama bunlar dert edilecek şey değildi benim için. bu sabah annem ile babamın yanına gitmiş, benim size karşı yanlışım olduysa özür dilerim demiş. ben yuvamın bozulmasını istemiyorum deyip oturmadan ayaküstü konuşup çıkmış. sonra ben aradım telefonda baya konuştuk. ben ailesini affedemiyorum.
eşimin ailesiyle düğün arifesinden başlayan ve bebeğimi doğurana kadar devam eden, ama asıl suçlu benim ki yapılanlara hiç ses çıkarmayan, içine atan, hep misafirperver olan, hiç kırmayan ben oldum. çocuk olduktan sonra da patladım.
1. eşimin ailesi çekirdek dahi almadı bana. eşim kredi kartıyla babsına bilezik alıp düğünde tak diye verdi ve ben ödedim.
2. eşimle gelirlerimiz arasında ciddi fark vardı, ben bunu problem etmemiştim ne zaman ki, ben çalışmayıp para kazanmasaymışım eşim benimle evlenmeyecekmiş hissiyatının farkına varana kadar.
3. eşimin babası ve abisi beni dolandırmaya kalkıştı. paramı kurtardım ama doğumdan sonra ettiğim küfürlerle ve sülalasini de olaya dahil ederek onları rezil etmekle bu parayı kurtarabildim. amcası araya girmseydi paramı geri alamazdım.
4. eşim sürekli ailesini iyi niyetli göstermeye çalışıyor buna uyuz oluyorum. sabah telefonda bana diyorki, ablalarım seni aramak istedi ama ben duymadığınız küfürleri duyarsınız dedim siz karışmayın dedim diyor. bizim yuvamızın bozulmasını istemiyor diyorlar.
5. yaklaşık 15 aydır beni ailesinden kimse aramadı. bu iyi niyetli olarak gösterdiği ablalarının evinde kaldı. biri de senin karın hamile,i bir de küçük çocuğunuz var. biz bu kız ile bir kez yüzyüze konuşsak, küfür edecekse etsin o da onun terbiyesizliği olur mu dedi ? evlerine mahkeme kağıdı gitti duruşma tarihinin yazdığı ona rağmen aramadılar.
6. eşim bana ailesi konusunda hep yalans öyledi. ben eşimin eniştesine mesaj attım. enişte benim sizinle sorunum yok gelip çocuğumu görebilirsin dedim 14 ay önce yani.. o bana hakaret etti, utanmaz kadın ne yüzle bzi evine çağırıyorsun dedi. eşim 4 hafta evden gidiğ geri döndüğünde, bana demişti ki ablamlar çocuğu görmek istiyorlar ama senin tepkinden korkuyorlar demişti. bende ona istinaden atmıştım mesajı ( görümceme atamadım mesajı beni engellemişti). dolayısıyla eşim beni kandırmıştı. ve eniştesine de sen karıma nasıl öyle bir mesaj atarsın dememişti.

15 ayına girecek oğlum, psikolojim çok kötü, çalışıyorum ve hamileyim. sürekli ağlıyorum. içime sinmiyor. affedemiyorum. ilk doğumumda ne lohusalığımı anladım ne anneliğimi sürekli ağlamıştım. ikinci bebeğimde de hamilelikte başladı. ben o çirkef insanların beynimi meşgul etmesini istemiyorum. bana diyor ki eşim problemimizi çözelim. sen de haklısın ama affetmiyorsun. affetmezsen çözüm üretemeyiz, yılda bir kez olsun gelsinler diyor. biz gidelim siz telefonla görüşün demiyorum diyor. ama ben bunu yapabileceğimi sanmıyorum inanılmaz bir öfke var. kontrol edemiyorum. şuanda karşıma çıksalar tekme tokat dalasım, canlarını yakasım var. tek kurtuluşu boşanmakta görüyorum. zaten 3 ay oldu ayrılalı.. dedim verdim seni tepe tepe kullansınlar. asla iyi niyet gösterdiklerini düşünmüyorum burunlarından kıl aldırmaz bunlar. bir çıkar yol aklıma gelmiyor. samimi bir arkadaşım diyor ki, evlilik fedakarlıktır. esneyebileceğin kadar esne de ki yılda bir gün gelebilirler, sınırlarını çiz diyor. ama eşimin o sınırla yetineceğini kaldı ki benim sınır çizebilecek kadar düzgün düşünen öfkesi dinen bir insan olmadığım gerçeği var.
Esınızle barısın bence ama aılesıyle gorusmeyın bence esınız sızı sevıyor cok uzuldum
 
anlaşmalı boşanma duruşma tarihini dilekçeyle öne çektirmiştim. 14 aylık bir oğlum var ve ikinci bebeğime hamileyim. eşim duruşmaya gelmedi. gece de kapalı olan tellerini açıp mesaj attı. dün gelemedim. hepiniz aramışsınız telimi kapatmıştım. yapamadım. çocuklarımdan ayrı kalmaktan korkuyorum. öfken bir gün dinecek ve sen pişman olacaksın gibi yazmış.. çekişmeliye götürmüycem diye söz vermişti bana. benim eşimle ilgili problemim sadece ailesi sebebiyle oldu. yoksa eşim çok saygılıdır, sabırlıdır, temizliğe yardımcı olur.. evet sevmediğim, kızdığım bir çok konu oldu ama bunlar dert edilecek şey değildi benim için. bu sabah annem ile babamın yanına gitmiş, benim size karşı yanlışım olduysa özür dilerim demiş. ben yuvamın bozulmasını istemiyorum deyip oturmadan ayaküstü konuşup çıkmış. sonra ben aradım telefonda baya konuştuk. ben ailesini affedemiyorum.
eşimin ailesiyle düğün arifesinden başlayan ve bebeğimi doğurana kadar devam eden, ama asıl suçlu benim ki yapılanlara hiç ses çıkarmayan, içine atan, hep misafirperver olan, hiç kırmayan ben oldum. çocuk olduktan sonra da patladım.
1. eşimin ailesi çekirdek dahi almadı bana. eşim kredi kartıyla babsına bilezik alıp düğünde tak diye verdi ve ben ödedim.
2. eşimle gelirlerimiz arasında ciddi fark vardı, ben bunu problem etmemiştim ne zaman ki, ben çalışmayıp para kazanmasaymışım eşim benimle evlenmeyecekmiş hissiyatının farkına varana kadar.
3. eşimin babası ve abisi beni dolandırmaya kalkıştı. paramı kurtardım ama doğumdan sonra ettiğim küfürlerle ve sülalasini de olaya dahil ederek onları rezil etmekle bu parayı kurtarabildim. amcası araya girmseydi paramı geri alamazdım.
4. eşim sürekli ailesini iyi niyetli göstermeye çalışıyor buna uyuz oluyorum. sabah telefonda bana diyorki, ablalarım seni aramak istedi ama ben duymadığınız küfürleri duyarsınız dedim siz karışmayın dedim diyor. bizim yuvamızın bozulmasını istemiyor diyorlar.
5. yaklaşık 15 aydır beni ailesinden kimse aramadı. bu iyi niyetli olarak gösterdiği ablalarının evinde kaldı. biri de senin karın hamile,i bir de küçük çocuğunuz var. biz bu kız ile bir kez yüzyüze konuşsak, küfür edecekse etsin o da onun terbiyesizliği olur mu dedi ? evlerine mahkeme kağıdı gitti duruşma tarihinin yazdığı ona rağmen aramadılar.
6. eşim bana ailesi konusunda hep yalans öyledi. ben eşimin eniştesine mesaj attım. enişte benim sizinle sorunum yok gelip çocuğumu görebilirsin dedim 14 ay önce yani.. o bana hakaret etti, utanmaz kadın ne yüzle bzi evine çağırıyorsun dedi. eşim 4 hafta evden gidiğ geri döndüğünde, bana demişti ki ablamlar çocuğu görmek istiyorlar ama senin tepkinden korkuyorlar demişti. bende ona istinaden atmıştım mesajı ( görümceme atamadım mesajı beni engellemişti). dolayısıyla eşim beni kandırmıştı. ve eniştesine de sen karıma nasıl öyle bir mesaj atarsın dememişti.

15 ayına girecek oğlum, psikolojim çok kötü, çalışıyorum ve hamileyim. sürekli ağlıyorum. içime sinmiyor. affedemiyorum. ilk doğumumda ne lohusalığımı anladım ne anneliğimi sürekli ağlamıştım. ikinci bebeğimde de hamilelikte başladı. ben o çirkef insanların beynimi meşgul etmesini istemiyorum. bana diyor ki eşim problemimizi çözelim. sen de haklısın ama affetmiyorsun. affetmezsen çözüm üretemeyiz, yılda bir kez olsun gelsinler diyor. biz gidelim siz telefonla görüşün demiyorum diyor. ama ben bunu yapabileceğimi sanmıyorum inanılmaz bir öfke var. kontrol edemiyorum. şuanda karşıma çıksalar tekme tokat dalasım, canlarını yakasım var. tek kurtuluşu boşanmakta görüyorum. zaten 3 ay oldu ayrılalı.. dedim verdim seni tepe tepe kullansınlar. asla iyi niyet gösterdiklerini düşünmüyorum burunlarından kıl aldırmaz bunlar. bir çıkar yol aklıma gelmiyor. samimi bir arkadaşım diyor ki, evlilik fedakarlıktır. esneyebileceğin kadar esne de ki yılda bir gün gelebilirler, sınırlarını çiz diyor. ama eşimin o sınırla yetineceğini kaldı ki benim sınır çizebilecek kadar düzgün düşünen öfkesi dinen bir insan olmadığım gerçeği var.
Anladığım iyi kazanıyorsunuz. Sorunlar da sanki ailesinin sizi sömürmeye kalkışması ile ilgili olmuş. Bana da paranız olmasa evlenmez gibi geldi. Çünkü ettiğiniz hakaretlere rağmen ailem gelsin görüşün diyor. Yanılıyor olabilirim ama eşiniz rahatını özlemiş olabilir mi? Bence sizi istediğinden emin olmalısınız. Geliriniz maaş ise işi bırakacağınızı söyleyin ve inandırın. Belki gerçek niyeti belli olur.
 
1- Geliriniz eşinizden iyi diye adamı satın alamazsınız, istediğiniz gibi manipüle edemezsiniz. Baştan kabul ettiyseniz ima dahi etmemeniz gerekir.

2- Evlenmeden alınan ev eşinizindir, sizin üstünde söz söyleme hakkınız bulunmaz. Eşiniz ister abisine verir, gönlü ister alakasız bir yere hibe eder. Yani siz hakkınız olmayan bir şeye göz dikmiş oluyorsunuz. Bir de kalkıp beni dolandırmaya kalktılar diyorsunuz.

3- Edep diye bir şey var, ne olursa olsun kimseye küfür edemezsiniz. Daha geçen gün burada "eşim küfretti" diyen arkadaşa gerekirse aylarca surat yap, burnu sürtsün diye yazıldı.

Eşim "Ablam seni arayacaktı ama ben duymadığınız küfürleri duyarsın" dedim dese o an kahrımdan ölürdüm.
 
34 yaşındayım. burada suçlu kim aramıyorum. olanları tüm çıplaklığıyla anlattım. biri beni suçlu biri eşimi suçlu biri aileyi suçlu görebilir.. herkes yaşadıklarıyla şekillenir. ben kendimi suçlu hissediyorum ama neden biliyormusunuz? bana yapılan terbiyesizliklere 2 yıl sonra tepki verdiğim için. başta hayır diyecektim. sınır çizecektim ki bu kadar zarar görmeyecektim.
düğünden sonra eşimin babasına kredi kartıyla bilezik aldığını, kına gecesinde abisinin bizim kartımızı alarak 5.5 milyarlık alışveriş yaptığını öğrendim..
bunların terbiyesizlikte ne kadar ileri gidebileceğini düğünden sonra idrak ettim. ben balayına gitmedim. dayımdan borç istedim. mesailere kaldım. sahaya inmek için müdürüme yalvardım. maddi durumumun kötü olduğunu anlatmak zorunda kaldım. bütün borçları sırtlandım. eşim de nasıl olsa toparlayan sorumlulukları üstlenen biri var deyip, alın evin kirasını yeyin dedi.
görümcelerim allaha şükür ikinizde çalışıyorsunuz düğününüzü de yaptınız kimseye muhtaç değilsiniz dedi.
eşim her hafta sonu köyü gitmek istedi.. ( köyleri ankaranın içinde) bize gelirken şu alışverişi yapın diye whatsapptan ihtiyaç listesi atıldı..
ben kendi evimin geçimine düşmüştüm.. borçları ödemeye uğraştım ve bana kayınbabam ile üvey kaynanamın mutfak masraf yüklenmeye çalışıldı..
eşimle bu alışveriş yapılmayacak deyip evliliğimizin ilk aylarında birbirine girdik.. şirkef biri olmuşum ben.. ayıpmış elin boş gidilmesi..
bana ypılan terbiyesizlikler, ayıplar ayıp olmadı ama benim köye elim boş gitmem mi ayıp oluyor?
buraya neden bunları yazıyorum.. yazdıkça aslında daha daha neler yapılmış bana ve bu adama 2 çocuk vermişim halen acaba diyorum .. çözüm arıyorum diyorum.
bunları yazdıkça.. daha fazla kendine yazık etme.. bırak başka ellerde başka vücutlarda anlasın bu yazdıllarının kıymetinin farkına varamadığını. diyorum..
sevmediğim bir söz vardır hani derler ya "EEE YAPMASAYDIN"
bunları neden yaptınız ki hani mesaiye kalmak müdüre yalvarmak balayına gitmemek
bırakacaktınız eşini yapacaktı siz sırtlanırsanız oda yayılır

ne olursa olsun küfür çok çirkin benim eşim veya başka bir adam olacak hayatta o kadını bir daha geri istemez ne olursa olsun
sadece eşinizin barışma isteğine maddi yönden diyorsunuz ya babasına küfür ettiğiniz halde hala istiyorsa barışmak bende maddi yönden olduğunuı düşünürüm
yoksa aşk sevgi falan değil
 
Anladığım iyi kazanıyorsunuz. Sorunlar da sanki ailesinin sizi sömürmeye kalkışması ile ilgili olmuş. Bana da paranız olmasa evlenmez gibi geldi. Çünkü ettiğiniz hakaretlere rağmen ailem gelsin görüşün diyor. Yanılıyor olabilirim ama eşiniz rahatını özlemiş olabilir mi? Bence sizi istediğinden emin olmalısınız. Geliriniz maaş ise işi bırakacağınızı söyleyin ve inandırın. Belki gerçek niyeti belli olur.
anlaşmalı boşanma davası açıldığında protokolü imzalaması için mesajlaşmıştım yaklaşık 2.5 ay önce.. 3 aydır ayrıyız bu arada. o zaman bana 1 saatte boşanırım sorun değil ama ortada çocuk var sen kullanırsın onları bana göstermezsin demişti. protokole her hafta 5 saat görüşme süresi 3 yaşına kadar diye yazmıştım. 3 yaşından sonra hakimin takdirine bırakılmıştı.
eşimin sevgisinden ziyade benim eşime olan sevgim var kaldı mı diye sorguluyorum.. bana sahip çıkmaması, kullanması, kullandırtması.. hamileyken bile ablasının yüzünden kavga çıkarma cesareti göstermesi..
daha önce de ayrılıktan döndüğümüzde.. alınan kararlar havada kaldı... 1 sene bile dayanamadı o kuralları ezmeye..
kurallar: ailesinin varlığını bana hissettirmeyecekti..
hafta sonumda, özel günler de görüşme yapılmayacaktı ( bayramlarda filan)
bana yanlış yapıldığında bireysel olarak alınmayıp ikimize yapılmış sayıcaktı...
yani davranışlar matematikselleştirip kurallara dökülemiyor..

eşimin beni sevmesi ya da benden nefret etmesi arasında duygusal olarak bende fark yaratan bir durum oluşmuyor. ben kendimi huzura odaklamıştım. bunca yapılan yanlışlar artık hata değil tamamen gözden çıkarılmak ile ilgili..

eşimin neden geri dönmek istemesi, boşanmaktan korkmasıyla ilgili.. benim gibi bir enayi daha çıkmayabilir karşısına, beni de duygusal olarak zayıf gördüğünden halen blörf yaptığıma inanıyordu..

bunların ailecek kuyrukları çok diktir. görgü nedir bilmezler.. birazda boynumuzu eğelim kız tarafıdır bi konuşalım arayı bulayım demezler.. ailem de halen buna şaşkın idi zaten.. biri de mi aramaz demişlerdi..
özetle.. eşimin beni sevdiği için döndüğüne inanmaya çalışmıyorum esasen.. benim içim cam kırıklarıyla dolu, affedemiyorum, içime sinmiyor, güvenmiyorum.. bir daha kendimi yıpratma sürecine dahil etmek istemiyorum. 10 tane çocuğum olsa da ama demek istemiyorum.. sadece sabah aileme gitmesi beni şaşırttı..
 
İlk mesajınızi okudum sadece..

Bence bu evlilik yürümez Ama madem düşünüyorsanız sürdürmeyi

Ailesiyle ne olursa olsun hiçbir şekilde görüşmeyin.
Evin ekonomik yönetimi siz de olsun
Ailesi ile hiçbir şekilde borç alma borç verme durumları olmasın..
Çocuklari da eşinizle haftada bir görsünler.


Bu şartları kabul ederse barışin.. uymazsa da boşanin..
 
1- Geliriniz eşinizden iyi diye adamı satın alamazsınız, istediğiniz gibi manipüle edemezsiniz. Baştan kabul ettiyseniz ima dahi etmemeniz gerekir.

2- Evlenmeden alınan ev eşinizindir, sizin üstünde söz söyleme hakkınız bulunmaz. Eşiniz ister abisine verir, gönlü ister alakasız bir yere hibe eder. Yani siz hakkınız olmayan bir şeye göz dikmiş oluyorsunuz. Bir de kalkıp beni dolandırmaya kalktılar diyorsunuz.

3- Edep diye bir şey var, ne olursa olsun kimseye küfür edemezsiniz. Daha geçen gün burada "eşim küfretti" diyen arkadaşa gerekirse aylarca surat yap, burnu sürtsün diye yazıldı.

Eşim "Ablam seni arayacaktı ama ben duymadığınız küfürleri duyarsın" dedim dese o an kahrımdan ölürdüm.



--Eşim "Ablam seni arayacaktı ama ben duymadığınız küfürleri duyarsın" dedim dese o an kahrımdan ölürdüm.
--"olsun duyayım, ben alttan almak zorundayım, yine de küfür edecekse kendi görgüsüzlüğüdür sizin yuvanızın bozulmasından daha kötü olamaz. baksana mahkeme kağıdı bile geldi.. dön yuvana bizim yüzümüzden bozma..

demediği için eşimin kahrından ölmesi gerekirdi
 
Eşiniz halen bildiğini okuyacak belliki. Yani hiç akıllanmamış.Biz neden bu hale düştük?Neden ben kendi evimde çoçuğumla ,karımla değilde,ablamın evinde kalıyorum diye,kendine sormuyor hiç.Enayi yerine konmak ona hiç dokunmamış demekki.Hakkını savunabilen bir insanda değil.Kendi basiretsizliği yüzünden ortada herkesle kötü olan siz olmuşsunuz.Afetmiyorsun diyorda,sizden af dileyen yok ki zaten.Herkes kendini haklı,sizi haksız görüyor.Neyi.kimi,neden affedeceksiniz.
Eşinize söyleyin.Boşanmak istemiyor,evliliğin devam etmesini istiyorsa,bu sefer sizin şartlarınızı kabul edecek.Her sorun çözülmüş,tek dert ablasının size gelip gitmesi,görüşmesi mi kalmış sanki?Adam halen ailesi yüzünden uğradığı zararın farkında değil.Şartlarım bunlar bunlar deyip,siz isteklerinizi sıralayın.İşine gelmiyorsa,bir ömür kendine ait bir hayatı olmasın,ablalarının,abisinin,eniştesinin gölgesinde yaşasın dursun.Siz daha fazla canınızı bu insanlar için sıkıp durmayın.Ailesini,evini dağıtmak istemiyorsa,eşiniz kendine bir ayar versin öncelikle.
 
İlk mesajınızi okudum sadece..

Bence bu evlilik yürümez Ama madem düşünüyorsanız sürdürmeyi

Ailesiyle ne olursa olsun hiçbir şekilde görüşmeyin.
Evin ekonomik yönetimi siz de olsun
Ailesi ile hiçbir şekilde borç alma borç verme durumları olmasın..
Çocuklari da eşinizle haftada bir görsünler.


Bu şartları kabul ederse barışin.. uymazsa da boşanin..
sürdürmenin işe yaramayacağı gerçeğinden emin olmaya çalışıyorum..
%90 eminim.
 
Ben eşinize hakverdim.
Eşinizin ailesi yüzünden eşten boşanacak kadar büyük bir problem okumadım.

Babası ve abisi paranın üstüne yatmış. Siz bir şekilde geri almışsınız. Onlar karaktersizmiş tamam. Diyaloğu da ona göre kurmazsınız..

Bence sizin biraz fedakârlık yapmanız gerekiyor. Zira ortada çocuklar var.
Eh yakın zamanda ikinciyi yapacak kadar da yakın olduğunuza göre bir anlık öfkeyle boşanmak istediğiniz çok aşikâr..

Bence çok keskin köşeleriniz var. Biraz olgun davranın ve eşinizle düzgün ve yapıcı iletişim kurun..
 
hamilelik iznine girdiğimde görümcelerimin çocukları bana geldi. beni çok sevdikleri için yalnız bırakmak istemediler.ben görümelerimin çocuklarını çok severdim.. doğumum için hastaneye yattım. görümcelerimden biri geldi 1 hafta bana bakmak için izin almıştı işinden. annem de ilgilenecekti ama görümceme de gelme sen diyememiştim. hastaneme eşimin ailesinden kimse gelmedi ( kayınbabam, 100 km mesafe var.. düğüne derneğe uçarak gelir ama hastaneye gelmedi). görümcem yanımda 1 hafta kaldı hiç problemimiz yoktu onunla. ( 3 görümcem var bu arada). kayınbabam görümcemi götürmek için geldi üvey kaynanayla birlikte, bana dedi ki süt satmaya geldik gelin, çocuğu da bir görelim dedik dedi. bende zahmet etmişsiniz dedim. elime bir poşet tutuşturdular ve gittiler. poşeti açtım ki kullanılmış kıyafetler.. sonra mesaj attım. bana düğün sırasında yaptığınız çirkinliği çocuğuma da yapıyorsunuz. haram zıkkım olsun hakkımız kursağınızdan geçiyor. karaktersiz.. şere..ler gibi hakaret mesajı attım. kayınpedere de hakaret ettim. eşimle ortak mal almışlardı ama karına değil borcuna ortak etmişlerdi bizi.. durumları yok değil var ama pislik yaptılar bize.. yani ben o mesajları attım bebeğim 1 haftalıktı ve ondan beri zaten hiç birinin yüzünü görmedim. sorun eşimin görmesi. eşimin ailesiyle görüşmesini problem ettim. hişç bir şey olmamış gibi.. maddi haklarından vazgeçmesinden, onları haklı görmesinden, beni ezdirmesinden, kullandırtmasından dolayı..
Sorun sadece eşinizde ya da ailesinde değil. Siz kendinizin farkında mısınız? Eşinizin babasına konuştuğunuz laflar yenilir yutulur değil.
Ne yaşanmış olursa olsun hem de, değil.
 
Konular hep maddiyata bağli. Ailesinin cidden size karşi yaptiği birşey yok. O dolandirma olayi ne ki? Tüm aileye rezil olmuşlar, elbette senin ile irtibata geçmezler.

Ne demek "eşim sadece benim ile caliştiğim için evlendiği hisini aldim"? Maaş farki varmiş. Tek maaş ile geçinilmeyeceğine göre..

Bana hikayede çok kopuklar varmiş gibi geldi. Onlardan bu hikayeyi dinlesek, acaba ne derler çok merak ettim.
 
--Eşim "Ablam seni arayacaktı ama ben duymadığınız küfürleri duyarsın" dedim dese o an kahrımdan ölürdüm.
--"olsun duyayım, ben alttan almak zorundayım, yine de küfür edecekse kendi görgüsüzlüğüdür sizin yuvanızın bozulmasından daha kötü olamaz. baksana mahkeme kağıdı bile geldi.. dön yuvana bizim yüzümüzden bozma..

demediği için eşimin kahrından ölmesi gerekirdi
Şunu anlamıyorsun ama.
K.baba ne kadar berbat biri olsa da adama hakaret etmişsin.
Hangi görümce tutup babasına hakaret edildigi için küfür de duymaya razıyım yeter ki sizin yuvanız bozulmasın der ki ?
Demez.
Demeyecektir de.
Senin hatan çok fazla kendinden geçip işi hakaret ve küfür boyutuna taşıman.
E bu da seni haklı iken haksız konumuna düşürmüş, anlıyorsun degil mi ?
Eşine gelince hem pasif hem sorumsuz.
Ama siz bu evlilikte fazla her şeyi sırtlanan ve halletmeye çalışan olarak kendinizi konumlandırmışsınız ve karşılıgını görmeyince de eşinizin pasifliğiyle birlikte olayı güç savasına çevirmişsiniz.
Eşiniz bu adam yani benim adım Hıdır, elimden gelen budur misali.
Şimdi değiştim dese de bilmiyorum bu olaylardan sonra ne kadar degişebilir.
Bu evliliğe bir şans daha vermek istiyorsanız eşiniz kiminle görüşürse görüşsün, kulagınızın üstüne yatıp duymayacak sadece kendi huzurunuza odaklanacaksınız ya da karşılıklı muhatap olma süreciniz hakkında ortak bir karara varıp listenize ekleme çıkarma yapıp buna uydugun takdirde bu iş yürür diyeceksiniz.
 
hamilelik iznine girdiğimde görümcelerimin çocukları bana geldi. beni çok sevdikleri için yalnız bırakmak istemediler.ben görümelerimin çocuklarını çok severdim.. doğumum için hastaneye yattım. görümcelerimden biri geldi 1 hafta bana bakmak için izin almıştı işinden. annem de ilgilenecekti ama görümceme de gelme sen diyememiştim. hastaneme eşimin ailesinden kimse gelmedi ( kayınbabam, 100 km mesafe var.. düğüne derneğe uçarak gelir ama hastaneye gelmedi). görümcem yanımda 1 hafta kaldı hiç problemimiz yoktu onunla. ( 3 görümcem var bu arada). kayınbabam görümcemi götürmek için geldi üvey kaynanayla birlikte, bana dedi ki süt satmaya geldik gelin, çocuğu da bir görelim dedik dedi. bende zahmet etmişsiniz dedim. elime bir poşet tutuşturdular ve gittiler. poşeti açtım ki kullanılmış kıyafetler.. sonra mesaj attım. bana düğün sırasında yaptığınız çirkinliği çocuğuma da yapıyorsunuz. haram zıkkım olsun hakkımız kursağınızdan geçiyor. karaktersiz.. şere..ler gibi hakaret mesajı attım. kayınpedere de hakaret ettim. eşimle ortak mal almışlardı ama karına değil borcuna ortak etmişlerdi bizi.. durumları yok değil var ama pislik yaptılar bize.. yani ben o mesajları attım bebeğim 1 haftalıktı ve ondan beri zaten hiç birinin yüzünü görmedim. sorun eşimin görmesi. eşimin ailesiyle görüşmesini problem ettim. hişç bir şey olmamış gibi.. maddi haklarından vazgeçmesinden, onları haklı görmesinden, beni ezdirmesinden, kullandırtmasından dolayı..

Onlar nasil laflar! Gerçekten eşin adina üzüldüm. Bir poşet kiyafet için, altin için bu kadar hakatet küfür eden bir eşi var. Görümceye yazik, bide 1 hafta izin almiş ve babasina ettiğin küfüre bak. Sanki izin almak kolay. Eşin ve görümcenin zerre değiri yokmuş sende.

Evlerden irak diyorum sizin gibilerine. Umarim eşin boşanir. Yazik ona.
 
Eşiniz halen bildiğini okuyacak belliki. Yani hiç akıllanmamış.Biz neden bu hale düştük?Neden ben kendi evimde çoçuğumla ,karımla değilde,ablamın evinde kalıyorum diye,kendine sormuyor hiç.Enayi yerine konmak ona hiç dokunmamış demekki.Hakkını savunabilen bir insanda değil.Kendi basiretsizliği yüzünden ortada herkesle kötü olan siz olmuşsunuz.Afetmiyorsun diyorda,sizden af dileyen yok ki zaten.Herkes kendini haklı,sizi haksız görüyor.Neyi.kimi,neden affedeceksiniz.
Eşinize söyleyin.Boşanmak istemiyor,evliliğin devam etmesini istiyorsa,bu sefer sizin şartlarınızı kabul edecek.Her sorun çözülmüş,tek dert ablasının size gelip gitmesi,görüşmesi mi kalmış sanki?Adam halen ailesi yüzünden uğradığı zararın farkında değil.Şartlarım bunlar bunlar deyip,siz isteklerinizi sıralayın.İşine gelmiyorsa,bir ömür kendine ait bir hayatı olmasın,ablalarının,abisinin,eniştesinin gölgesinde yaşasın dursun.Siz daha fazla canınızı bu insanlar için sıkıp durmayın.Ailesini,evini dağıtmak istemiyorsa,eşiniz kendine bir ayar versin öncelikle.
psikolağa gidiyorum. çocuklarım için mücadele ediyorum inanın. ben ilk hamileliğimde eşime hamile olduğumu süprizle dile getirmiştim. ikinci gebeliğimi ağlayarak söyledim. çok vicdan yaptım. benim bu karnımdaki çocuk 26 haftalık halen hareket etmiyor. ben hamileliğim süresince 10 kilo verdim. yemek yiyemiyorum.. bir ara salgından hasta oldum. anasağlığından rapor almaya gittim. dobler cihazıyla baktılar çocuğun kalbi atmıyor dediler.. ağlaya ağlaya acil ultrasona girdim. şükürler olsun ki atıyordu kalbi..
ben çocuğumu istiyorum. eşim bana, hamile olduğumu öğrendiğimde istersen aldıralım dedi.oturmadı evliliğimiz, iniş çıkışlarımız var dedi.. doktora gittik 8 haftalık olduğunu öğrendik.. sonra ben kalp atışını duydum.. eğer aldırırsam vicdanım rahat bırakmaz beni diye aldırmama kararı verdim. o da ısrar etmiyorum sen bilirsin dedi..
ayrılık aşamasındayken de ben çocuklarım için yaşıyorum sen beni anlayamazsın dedi.
almanyadaki ablası, ankaranın en lüks semtinden ev alıp dayayıp döşemiş, anahtarı da bizimkine bırakmış. ben bu evde kaldığını 1 ay önce öğrendim. yoksa en büyük ablasının evinde kalıyor sanıyordum. ben kimseye yük olmam diyerek söylüyor bir de bunu bana..
eşimin benden istediği şey şu: sen benim ailem ile görüşmeyebilirsin, ama ben ve çocuğum görüşsün. yılda bir kez de olsun gelsinler sen de evet dersen demezsen de sorun değil diyor.
. ben de bunu kabul etmiyorum. sebebi ise; bana yapılanların yanlarına kar kalacağı.. zaten amcasına demişler ki, o gelip gitmesin biz oğlumuzu ve torunumuzu göreceğiz. eşim de bunlara siz benim karımı saymazsanız ben de sizi saymam demiyor.
orayı bana beyaz göstermeye çalışıyor:
1. niye beni şimdiye kadar kimse arayıp sorunumuzu çözelim hatamızı düzeltmeye çalışalım demedi?( çünkü eşim onlarda sana hak veriyor diyor ben de bu soruyu soruyorum) (bu sorumun cevabına da senin küfür etmenden korkuyordum ben yapmayın aramayın dedim diyor)
2. 15 aydır kimse benimle muhattap olmadı.. biz kaç kez ayrılıklar yaşadık, terapilere gittik.. niye??
cevabını siz yazmışsınız.. eşim cevabı eşim.. bize sahip çıkmadı.. mesaj da dedim ki.. oğlumla beni pamuklara sarmadın, gözyaşı döktürdün.. ben senden vazgeçtim.. asla affetmeyeceğim dedim.. karnımdaki bu çocuğa senden daha fazla kimse bu kadar kötülük yapamazdı.. önce büyü.. sonra ben babayım de.. sana herşey haram özellikle baba olmak dedim.
 
--Eşim "Ablam seni arayacaktı ama ben duymadığınız küfürleri duyarsın" dedim dese o an kahrımdan ölürdüm.
--"olsun duyayım, ben alttan almak zorundayım, yine de küfür edecekse kendi görgüsüzlüğüdür sizin yuvanızın bozulmasından daha kötü olamaz. baksana mahkeme kağıdı bile geldi.. dön yuvana bizim yüzümüzden bozma..

demediği için eşimin kahrından ölmesi gerekirdi
bunu bir görümce diyecek
+ babasına hakaret edilmiş bir görümce.. güldürmeyin beni :)

eşiniz orda "öyle çirkef yani abla sakın bulaşma" demek istemiş farkında mısınız?
 
Onlar nasil laflar! Gerçekten eşin adina üzüldüm. Bir poşet kiyafet için, altin için bu kadar hakatet küfür eden bir eşi var. Görümceye yazik, bide 1 hafta izin almiş ve babasina ettiğin küfüre bak. Sanki izin almak kolay. Eşin ve görümcenin zerre değiri yokmuş sende.

Evlerden irak diyorum sizin gibilerine. Umarim eşin boşanir. Yazik ona.

siz şaka mısınız ya.. bir poşet kıyafet ve altın için küfür eden kim??..
siz yazılanları vücudunuzun farklı bir uzvuyla mı okuyorsunuz..
bende toplumdan ırak diyorum sizin gibilerine..
 
Sizde normal değilsiniz farkında mısınız?
Gereksiz fedakarlık yapmıssınız sonra umduğunuzu bulamayınca da sınırları zorlamışsınız. Küfür, kayınpederinize attığınız mesaj, olmaması gereken şeyler. Onlar size hata yapmışsa sizde aynı şekilde karşılık vermişsiniz, birde kalkıp esinizden ailesiyle görüşmesini istememe gibi bir hakkınızda yok zaten.

Bence artık bu ilişki toparlamaz ama tek suçlu eşiniz ve ailesi değil.
 
hamilelik iznine girdiğimde görümcelerimin çocukları bana geldi. beni çok sevdikleri için yalnız bırakmak istemediler.ben görümelerimin çocuklarını çok severdim.. doğumum için hastaneye yattım. görümcelerimden biri geldi 1 hafta bana bakmak için izin almıştı işinden. annem de ilgilenecekti ama görümceme de gelme sen diyememiştim. hastaneme eşimin ailesinden kimse gelmedi ( kayınbabam, 100 km mesafe var.. düğüne derneğe uçarak gelir ama hastaneye gelmedi). görümcem yanımda 1 hafta kaldı hiç problemimiz yoktu onunla. ( 3 görümcem var bu arada). kayınbabam görümcemi götürmek için geldi üvey kaynanayla birlikte, bana dedi ki süt satmaya geldik gelin, çocuğu da bir görelim dedik dedi. bende zahmet etmişsiniz dedim. elime bir poşet tutuşturdular ve gittiler. poşeti açtım ki kullanılmış kıyafetler.. sonra mesaj attım. bana düğün sırasında yaptığınız çirkinliği çocuğuma da yapıyorsunuz. haram zıkkım olsun hakkımız kursağınızdan geçiyor. karaktersiz.. şere..ler gibi hakaret mesajı attım. kayınpedere de hakaret ettim. eşimle ortak mal almışlardı ama karına değil borcuna ortak etmişlerdi bizi.. durumları yok değil var ama pislik yaptılar bize.. yani ben o mesajları attım bebeğim 1 haftalıktı ve ondan beri zaten hiç birinin yüzünü görmedim. sorun eşimin görmesi. eşimin ailesiyle görüşmesini problem ettim. hişç bir şey olmamış gibi.. maddi haklarından vazgeçmesinden, onları haklı görmesinden, beni ezdirmesinden, kullandırtmasından dolayı..
Sen kayınpederine kaynanana şerefsizler karaktersizler dedin , hakkımız haram zıkkım olsun dedin ve ondan sonra bir daha görüşmedin, ama hala evlisiniz ve kocan görüşüyor diye mi çığırtkanlık yapıyorsun. Kocan olup olunabilecek en büyük töleransı gösterip o lafları ağzınıza tıkmadığı için olması gerekenden fazla şanslısınız. Hayır ne istiyorsun size hiçbirşey yapmadılar diye babalıktan mı reddetsin. Haksız dahi olsa mesafe koyarlar haklıyı haksızı ayırt ederler ama kimse babasına şerefsiz diyemez.Eşim ne şartta olursa olsun babama o lafın yarısını söylese o ağzını büzer onu kapının önüne koyarım. herkes haddini bilecek bilmeyene de bildirmek lazım
 
bunu bir görümce diyecek
+ babasına hakaret edilmiş bir görümce.. güldürmeyin beni :)

eşiniz orda "öyle çirkef yani abla sakın bulaşma" demek istemiş farkında mısınız?
adam boşanmaya gelmedi.. ben çirkef ve bulaşılmayacak biriysem niye ayrılmıyor?
benim farkında olduğum şey: eşimin ablasının arayım talebinde bulunmasının eşimin bir yalanı olması..
 
X