- 24 Mayıs 2020
- 3.922
- 13.573
- Konu Sahibi SilentSerenity
- #61
Zenginler de aglar
Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.
Not: This feature may not be available in some browsers.
Valla ne diyeyim bilemedim yani esiniz ve siz ailenize yolunacak kaz gibi bir izlenim vermişsiniz.Gerçekten babanızın böyle beklentilere girmesi cok utanç verici.Yani zenginse damat zengin kızdan nasil istenir bilemedim.Hic hos seyler degil daha açık olun esinizin gözünde ailenizin pul degeri olmayacak bu durumda.Arkadaşlar merhaba herkese. Çok öncelerden buralarda az takılmadım. Yeni bir hesapla geri dönme vaktim gelmiş. Çevremde beni anlayan insan yok çok bunaldım. Biraz dertleşmeye ihtiyacım var.
Ben 5 yıllık evliyim ve ikiz kızlarım var. Eğitim fak. mezunuyum ama çalışmıyorum. Eşimle aramız aslında iyi ama problemim şu ki eşimin ve ailesinin durumları çok iyi. Yurtdışı bağlantılı şirketleri var. Ailem ise evlendiğimden beri bu noktada benden beklenti içinde. Benim bindiğim arabayı, yaşadığım evi görünce zannediyorlar ki bunların hepsi benim.
Kaç kere açıkladım. Hatta arabanın ruhsatını gösterdim. Ev, araba, arsa ne varsa hepsi şirketin. Bunların üzerinde etkim yok yani. Bana veriyorlar biniyorum. Biraz giyimim pahalı onlar da zorunluluk girdiğim ortamlar dolayısıyla. Gerisi de eşimin ve ailesinin hediyesi.
Zannediyorlar ki sınırsız bir para harcama özgürlüğüm var. Kız kardeşim daha önce saatimi beğendi mesela çıkardım verdim. Yine küpe, kolye kaç tane böyle değerli eşya verdim beğendiği için.
En büyük abim borçlanmış icra gelmiş dediler, mücevherlerimden sattım verdim. Elimden gelen, elimin altında olan bu. Ben şirkete ortak değilim ki. Yine yeğenlerim geldiklerinde giyinme odasında beğendikleri bir şeyler varsa hediye ediyorum her zaman. Böyle kaç tane ayakkabı, çanta hediye ettim. Ki oldukça pahalı markalar.
Neyse babam eski esnaf ve 2 sene önce battı. Ev, araba her şey icradan satıldı. Yine bana söylediler. Eşime rica ettim, sağ olsun ama naz niyazla alırız icradan dedi. Ama biliyorum ki zarar edecek olsa ona göre büyük zarar olmasa bile eminim almazdı. Aldı benim üzerime evi. Ailem oturmaya devam etti orda.
Bu seferde geri kalan borçlar için sürekli beni sıkıştırmaya başladılar. En son babamla abim saçma sapan bir yeni iş kurma hayaline kapılmışlar, ben sermaye verecekmişim yada eşimden isteyecekmişim sonra faiziyle ödeyeceklermiş. Ağızları milyonlardan açılıyor, şaşırıp kalıyorum. Altı üstü beyaz eşyacıydı sonuçta babam.
Hayatım üst düzey görünse de benim elime geçen para belli. Bakın her ayın 1'nde hesabıma otomatik talimatla para gönderirler. İstersem 1 günde harcarım param biter, istersem 1 ay kullanırım. Aramızda başka hiç para muhabbeti geçmez eşimle. Elden para alışverişi de olmaz yani.
Aileme sınırsız para harcama yapamadığımı anlatamamamın bir sebebi de eşimin ayda yılda bir ailemi görünce aşırı derecede ağzımın içine düşmesi. (Kendisi böyle şovlara bayılır.) Böyle olunca zannediyorlar ki istediğimi yaptırabiliyorum adama ama ben istemiyorum onların iş kurmasını, borç ödemesini. Hatta kardeşim demiş ki ben onların iyi durumda olmasını istemiyormuşum, tepeden bakmak hoşuma gidiyormuş. Benim değil eşimin zengin olduğunu anlatamadım gitti...
Ayrıca eşim bunu kendi ailesine de yapıyor. Mesela en basiti kuzeniyle görüşmek istemedi ya hemen Silent istemiyor diye beni öne atıyor. Onun ailesinde de herkesle aram bozuk bu nedenle. Bunu öyle ustaca yapıyor ki öyle olmadığını anlatmama fırsat bile kalmıyor bana. Zamanlaması mükemmel. Sanki aile ilişkilerinde eşimi benim yönettiğimi (bu mümkün değil zaten öyle bir adam değil) ve gerçekten kendilerini benim istemediğimi düşünüyor. Yapayalnız kaldım... Çok bunaldım. Biraz dertleşmek istedim sizlerle...
bizde aynı herkes zengin sanıyor beklentiler bitmiyor olmadığından herkesten koptuk geri durduk bu sefer kıyımsız oldukZenginlik bir lanet dostum. Bunun farkli versiyonunu yasiyoruz esimle bizdeki problem su ortada ne sirket ne de para var ama esimin ailesinin gozunde zenginiz ve kimseye kurus koklatmiyorum. Ne diyim bu zenginlik basa bela benimde aram bozuk bilerke pas vermiyorum kimseye olmayan zenginligimin hastaligini yasiyorum.
Kanunen konu sahibinin dediği doğru, evlilikte evlenmeden önce aileden gelen mallar ve zenginlik sizin olmuyor, adam evlilik içinde kazanmamış ki anladığım kadarı ile adamın bile değil ailesinin zenginliği ,aile şirketi , konu sahibinin eşi ailesinin imkanları ile kazanılan paradan eşini de yararlandırıyor o kadar, hal böyleyken kadın sırf bir imza attı evlendi diye kendisinin gram katkısı olmadığı eşinin ailesine ait paraya mala benim param benim param diye dolaşması mı gerçek evlilik, kaldı ki adam eşinin tüm ihtiyaçlarını altında arabasına kadar karşılıyorken, neden karısının ailesine kocası iş kurmak için konu sahibinin değimi ile milyon vermek zorunda , ya da eşinin tüm sülalesine eşine sağladığı imkanları sağlamak zorunda, hani burada diyorlar ya gelin kayınvalideye bakmak zorunda değil çünkü onun annesi değil diye, aynı şey adam içinde geçerli sırf o aileye damat girdi ve zengin diye karısının sülalesine sponsor olmak zorunda mı? Neden bu çifte standart, kaldı ki bu ailenim tek evladı kızı mı? Konu sahibi zaten anne babasına otutmaları için ev sağlayarak gayet büyük bir fedakarlık istemiş eşinden, bunun için teşekkür etmek yerine para ver,ziynet ver, iş kur diye taleplerde bulunmak normal mi? Burada aynı şeyi erkeğin ailesi yapsa kadın zengin olup , erkek fakir olsaydı da oğlanın ailesi böyle şeyler isteseydi adamın ve ailesinin ve insanlığını bırakırdık ne adamlığını, bence biraz objektif olalım. Zorda olan aileye tabiki yardım edilir ki konu sahibi ve eşi de etmiş zaten ama fazlasını talep etmek, kızından kadınlığını kullanarak kocasından kendileri için para istemesini talep etmek en hafif tabirle yüzsüzlüktür sadece.Ya meblağ nedir bilemem ama biraz üzücü buluyorum.. Para benim değil eşimin, zengin olan o ben değilim algısıyla kimseyi beklenti içine sokmamaya çalışma çabası falan bilemedim yaaa.. Neyse bizim fakir aklımız bu kadarını çözemez
O zaman siz kp ın size sunduğu ımkanları aılenıze akıtıyorsunuz kusura bakmayın. Mücevherleri eşiniz ve aılesı sıze durmadan aılenıze verın dıye yapmadı. Sız verın bız yıne yaparız yıne verın yıne alırım olayına dönmüş. Ayıp yahu aılenızın yaptığıda sızın bu yuzu vermenızde ayıp. Kp bunlardan haberdar olsa vanayı kısardı kesınKonunun size gerçek gelmeyen kısmı neresi bilmiyorum. Şirkette istisnalar ve olağanüstü durumlar hariç eşimin bile belli bir maaşı var. İçerdeki paradan kafamıza göre alamıyoruz. Ayrıca evet her şey kayınpederime ait.
Bu kadar merak ediyorsanız açıklayayım. Kayınpederim eski Vali. Liseye yeni başladığımda onlar benim memleketime Vali olarak geldiler. Ankara da kolej de okurken babası Vali olunca kolej yerine devlet okuluna göndermiş. Aynı lisedeydik tanışmamız bu. Kayınpederim ise o dönemde de kardeşiyle ortak dış ticaret işleri yapıyormuş. Sonra kardeşi out oğlu in. Açıklayıcı mı? Eğitim fakültelerini küçümsemeniz de hiç hoş değil ayrıca benim kv'm de eğitim fakültesi mezunu...Konu dışı soru ; zengin koca nerden bulunuyor?
Eğitim fakültesindeyken pek öyle şirket sahipleri olmaz etrafta?
Kişisel Arkdas cevreniz bu kadar zengin barindiracak seviyede olsa siz de şahsen zengin olmalisiniz?
Aile/akraba çevresinden olsa sizin aileniz ile aranizda bu buyuk fark olmaz, aile ortalama olarak zengindir?
Geriye kaldi Türk dizisi senaryolar..
Bu konuda aynı fikirdeyiz zaten.. Benimde çevremde böyle insanlar var.. Herşey ortak evet ama bu insanlar çalışıyor ve karşılığını bir miktar para ile alıyor.. Yani ben nasıl her ay çalışıp maaşımı alıyorsam zengin insanlarımız da alıyor bizim var bir arabamız bir evimiz bizim üzerimize onların birsürü taşınmazı var şirket üzerine.. Aramızdaki tek fark bu.. Benim demek istediğim bu tarz imkanı olanlar hep aynı algıyı yaratıyor.. Malın mülkün kimin üzerine olduğunun bir önemi yok ki.. Benim canımın dilediğince harcayacak kadar param olduktan sonraKonu ne kadar gerçektir bilmiyorum ama aile şirketlerinde böyle olabiliyor.
Hatta eşine ait bile birşey olmayabilir, kayınpederinin üzerinedir herşey. Bu durumda sahip değil kullanıcı oluyorsun sana sunulan imkanlara.
Bir arkadaşım oldukça zengin biriyle evlendi aile şirketleri vardı onlarında. Hayat standardı iyi ama kendilerine ait hiçbirseyleri olmadığı için benim diyemiyor.
Benim kaynana da memlekette yaşıyor, batı Karadenizde küçük bir kasaba. Biz İstanbul' dayız. Bi keresinde '' İstanbul' da geçinmek daha kolay. '' demişti
Ayy eşiniz az çakal değilmiş valla.Arkadaşlar merhaba herkese. Çok öncelerden buralarda az takılmadım. Yeni bir hesapla geri dönme vaktim gelmiş. Çevremde beni anlayan insan yok çok bunaldım. Biraz dertleşmeye ihtiyacım var.
Ben 5 yıllık evliyim ve ikiz kızlarım var. Eğitim fak. mezunuyum ama çalışmıyorum. Eşimle aramız aslında iyi ama problemim şu ki eşimin ve ailesinin durumları çok iyi. Yurtdışı bağlantılı şirketleri var. Ailem ise evlendiğimden beri bu noktada benden beklenti içinde. Benim bindiğim arabayı, yaşadığım evi görünce zannediyorlar ki bunların hepsi benim.
Kaç kere açıkladım. Hatta arabanın ruhsatını gösterdim. Ev, araba, arsa ne varsa hepsi şirketin. Bunların üzerinde etkim yok yani. Bana veriyorlar biniyorum. Biraz giyimim pahalı onlar da zorunluluk girdiğim ortamlar dolayısıyla. Gerisi de eşimin ve ailesinin hediyesi.
Zannediyorlar ki sınırsız bir para harcama özgürlüğüm var. Kız kardeşim daha önce saatimi beğendi mesela çıkardım verdim. Yine küpe, kolye kaç tane böyle değerli eşya verdim beğendiği için.
En büyük abim borçlanmış icra gelmiş dediler, mücevherlerimden sattım verdim. Elimden gelen, elimin altında olan bu. Ben şirkete ortak değilim ki. Yine yeğenlerim geldiklerinde giyinme odasında beğendikleri bir şeyler varsa hediye ediyorum her zaman. Böyle kaç tane ayakkabı, çanta hediye ettim. Ki oldukça pahalı markalar.
Neyse babam eski esnaf ve 2 sene önce battı. Ev, araba her şey icradan satıldı. Yine bana söylediler. Eşime rica ettim, sağ olsun ama naz niyazla alırız icradan dedi. Ama biliyorum ki zarar edecek olsa ona göre büyük zarar olmasa bile eminim almazdı. Aldı benim üzerime evi. Ailem oturmaya devam etti orda.
Bu seferde geri kalan borçlar için sürekli beni sıkıştırmaya başladılar. En son babamla abim saçma sapan bir yeni iş kurma hayaline kapılmışlar, ben sermaye verecekmişim yada eşimden isteyecekmişim sonra faiziyle ödeyeceklermiş. Ağızları milyonlardan açılıyor, şaşırıp kalıyorum. Altı üstü beyaz eşyacıydı sonuçta babam.
Hayatım üst düzey görünse de benim elime geçen para belli. Bakın her ayın 1'nde hesabıma otomatik talimatla para gönderirler. İstersem 1 günde harcarım param biter, istersem 1 ay kullanırım. Aramızda başka hiç para muhabbeti geçmez eşimle. Elden para alışverişi de olmaz yani.
Aileme sınırsız para harcama yapamadığımı anlatamamamın bir sebebi de eşimin ayda yılda bir ailemi görünce aşırı derecede ağzımın içine düşmesi. (Kendisi böyle şovlara bayılır.) Böyle olunca zannediyorlar ki istediğimi yaptırabiliyorum adama ama ben istemiyorum onların iş kurmasını, borç ödemesini. Hatta kardeşim demiş ki ben onların iyi durumda olmasını istemiyormuşum, tepeden bakmak hoşuma gidiyormuş. Benim değil eşimin zengin olduğunu anlatamadım gitti...
Ayrıca eşim bunu kendi ailesine de yapıyor. Mesela en basiti kuzeniyle görüşmek istemedi ya hemen Silent istemiyor diye beni öne atıyor. Onun ailesinde de herkesle aram bozuk bu nedenle. Bunu öyle ustaca yapıyor ki öyle olmadığını anlatmama fırsat bile kalmıyor bana. Zamanlaması mükemmel. Sanki aile ilişkilerinde eşimi benim yönettiğimi (bu mümkün değil zaten öyle bir adam değil) ve gerçekten kendilerini benim istemediğimi düşünüyor. Yapayalnız kaldım... Çok bunaldım. Biraz dertleşmek istedim sizlerle...
Out oğlu in'i it oğlu it okudum beynim yandı bi an ben ne okudum diyeBu kadar merak ediyorsanız açıklayayım. Kayınpederim eski Vali. Liseye yeni başladığımda onlar benim memleketime Vali olarak geldiler. Ankara da kolej de okurken babası Vali olunca kolej yerine devlet okuluna göndermiş. Aynı lisedeydik tanışmamız bu. Kayınpederim ise o dönemde de kardeşiyle ortak dış ticaret işleri yapıyormuş. Sonra kardeşi out oğlu in. Açıklayıcı mı? Eğitim fakültelerini küçümsemeniz de hiç hoş değil ayrıca benim kv'm de eğitim fakültesi mezunu...
Kv'm de eğitim fakültesi mezunu. Dolayısıyla problem etmediler... Nasıl tanıştığımızı da başka bir üye eğitim fakültelerini küçümseyerek sormuş ona anlattım. Kültürlü insanlar oldukları için gayet normal karşıladılar.Yaprak Dokumu Nejlaaaa? Sen misin?
saka bir yana, esinizin tarafi sorun yapmadi mi bu maddi farki siz evlenmeye kalkarken? Yarin bir gun ailesi bizden beklentiye girer demedi mi? Onlar sadece dizilerde mi var?
Yaprak Dökümü Necla Aydınoğlu ve Hayriye-Şevket Tekin hikayesi.Arkadaşlar merhaba herkese. Çok öncelerden buralarda az takılmadım. Yeni bir hesapla geri dönme vaktim gelmiş. Çevremde beni anlayan insan yok çok bunaldım. Biraz dertleşmeye ihtiyacım var.
Ben 5 yıllık evliyim ve ikiz kızlarım var. Eğitim fak. mezunuyum ama çalışmıyorum. Eşimle aramız aslında iyi ama problemim şu ki eşimin ve ailesinin durumları çok iyi. Yurtdışı bağlantılı şirketleri var. Ailem ise evlendiğimden beri bu noktada benden beklenti içinde. Benim bindiğim arabayı, yaşadığım evi görünce zannediyorlar ki bunların hepsi benim.
Kaç kere açıkladım. Hatta arabanın ruhsatını gösterdim. Ev, araba, arsa ne varsa hepsi şirketin. Bunların üzerinde etkim yok yani. Bana veriyorlar biniyorum. Biraz giyimim pahalı onlar da zorunluluk girdiğim ortamlar dolayısıyla. Gerisi de eşimin ve ailesinin hediyesi.
Zannediyorlar ki sınırsız bir para harcama özgürlüğüm var. Kız kardeşim daha önce saatimi beğendi mesela çıkardım verdim. Yine küpe, kolye kaç tane böyle değerli eşya verdim beğendiği için.
En büyük abim borçlanmış icra gelmiş dediler, mücevherlerimden sattım verdim. Elimden gelen, elimin altında olan bu. Ben şirkete ortak değilim ki. Yine yeğenlerim geldiklerinde giyinme odasında beğendikleri bir şeyler varsa hediye ediyorum her zaman. Böyle kaç tane ayakkabı, çanta hediye ettim. Ki oldukça pahalı markalar.
Neyse babam eski esnaf ve 2 sene önce battı. Ev, araba her şey icradan satıldı. Yine bana söylediler. Eşime rica ettim, sağ olsun ama naz niyazla alırız icradan dedi. Ama biliyorum ki zarar edecek olsa ona göre büyük zarar olmasa bile eminim almazdı. Aldı benim üzerime evi. Ailem oturmaya devam etti orda.
Bu seferde geri kalan borçlar için sürekli beni sıkıştırmaya başladılar. En son babamla abim saçma sapan bir yeni iş kurma hayaline kapılmışlar, ben sermaye verecekmişim yada eşimden isteyecekmişim sonra faiziyle ödeyeceklermiş. Ağızları milyonlardan açılıyor, şaşırıp kalıyorum. Altı üstü beyaz eşyacıydı sonuçta babam.
Hayatım üst düzey görünse de benim elime geçen para belli. Bakın her ayın 1'nde hesabıma otomatik talimatla para gönderirler. İstersem 1 günde harcarım param biter, istersem 1 ay kullanırım. Aramızda başka hiç para muhabbeti geçmez eşimle. Elden para alışverişi de olmaz yani.
Aileme sınırsız para harcama yapamadığımı anlatamamamın bir sebebi de eşimin ayda yılda bir ailemi görünce aşırı derecede ağzımın içine düşmesi. (Kendisi böyle şovlara bayılır.) Böyle olunca zannediyorlar ki istediğimi yaptırabiliyorum adama ama ben istemiyorum onların iş kurmasını, borç ödemesini. Hatta kardeşim demiş ki ben onların iyi durumda olmasını istemiyormuşum, tepeden bakmak hoşuma gidiyormuş. Benim değil eşimin zengin olduğunu anlatamadım gitti...
Ayrıca eşim bunu kendi ailesine de yapıyor. Mesela en basiti kuzeniyle görüşmek istemedi ya hemen Silent istemiyor diye beni öne atıyor. Onun ailesinde de herkesle aram bozuk bu nedenle. Bunu öyle ustaca yapıyor ki öyle olmadığını anlatmama fırsat bile kalmıyor bana. Zamanlaması mükemmel. Sanki aile ilişkilerinde eşimi benim yönettiğimi (bu mümkün değil zaten öyle bir adam değil) ve gerçekten kendilerini benim istemediğimi düşünüyor. Yapayalnız kaldım... Çok bunaldım. Biraz dertleşmek istedim sizlerle...
Vallahi durdum hayallere kapildim valla cok guzel hayatiniz ve cok tatli esiniz var kiymetini bilin o dolandirici babaniz ve abinizden mezarci yegenleriniz kizkardesinizdende kacinArkadaşlar merhaba herkese. Çok öncelerden buralarda az takılmadım. Yeni bir hesapla geri dönme vaktim gelmiş. Çevremde beni anlayan insan yok çok bunaldım. Biraz dertleşmeye ihtiyacım var.
Ben 5 yıllık evliyim ve ikiz kızlarım var. Eğitim fak. mezunuyum ama çalışmıyorum. Eşimle aramız aslında iyi ama problemim şu ki eşimin ve ailesinin durumları çok iyi. Yurtdışı bağlantılı şirketleri var. Ailem ise evlendiğimden beri bu noktada benden beklenti içinde. Benim bindiğim arabayı, yaşadığım evi görünce zannediyorlar ki bunların hepsi benim.
Kaç kere açıkladım. Hatta arabanın ruhsatını gösterdim. Ev, araba, arsa ne varsa hepsi şirketin. Bunların üzerinde etkim yok yani. Bana veriyorlar biniyorum. Biraz giyimim pahalı onlar da zorunluluk girdiğim ortamlar dolayısıyla. Gerisi de eşimin ve ailesinin hediyesi.
Zannediyorlar ki sınırsız bir para harcama özgürlüğüm var. Kız kardeşim daha önce saatimi beğendi mesela çıkardım verdim. Yine küpe, kolye kaç tane böyle değerli eşya verdim beğendiği için.
En büyük abim borçlanmış icra gelmiş dediler, mücevherlerimden sattım verdim. Elimden gelen, elimin altında olan bu. Ben şirkete ortak değilim ki. Yine yeğenlerim geldiklerinde giyinme odasında beğendikleri bir şeyler varsa hediye ediyorum her zaman. Böyle kaç tane ayakkabı, çanta hediye ettim. Ki oldukça pahalı markalar.
Neyse babam eski esnaf ve 2 sene önce battı. Ev, araba her şey icradan satıldı. Yine bana söylediler. Eşime rica ettim, sağ olsun ama naz niyazla alırız icradan dedi. Ama biliyorum ki zarar edecek olsa ona göre büyük zarar olmasa bile eminim almazdı. Aldı benim üzerime evi. Ailem oturmaya devam etti orda.
Bu seferde geri kalan borçlar için sürekli beni sıkıştırmaya başladılar. En son babamla abim saçma sapan bir yeni iş kurma hayaline kapılmışlar, ben sermaye verecekmişim yada eşimden isteyecekmişim sonra faiziyle ödeyeceklermiş. Ağızları milyonlardan açılıyor, şaşırıp kalıyorum. Altı üstü beyaz eşyacıydı sonuçta babam.
Hayatım üst düzey görünse de benim elime geçen para belli. Bakın her ayın 1'nde hesabıma otomatik talimatla para gönderirler. İstersem 1 günde harcarım param biter, istersem 1 ay kullanırım. Aramızda başka hiç para muhabbeti geçmez eşimle. Elden para alışverişi de olmaz yani.
Aileme sınırsız para harcama yapamadığımı anlatamamamın bir sebebi de eşimin ayda yılda bir ailemi görünce aşırı derecede ağzımın içine düşmesi. (Kendisi böyle şovlara bayılır.) Böyle olunca zannediyorlar ki istediğimi yaptırabiliyorum adama ama ben istemiyorum onların iş kurmasını, borç ödemesini. Hatta kardeşim demiş ki ben onların iyi durumda olmasını istemiyormuşum, tepeden bakmak hoşuma gidiyormuş. Benim değil eşimin zengin olduğunu anlatamadım gitti...
Ayrıca eşim bunu kendi ailesine de yapıyor. Mesela en basiti kuzeniyle görüşmek istemedi ya hemen Silent istemiyor diye beni öne atıyor. Onun ailesinde de herkesle aram bozuk bu nedenle. Bunu öyle ustaca yapıyor ki öyle olmadığını anlatmama fırsat bile kalmıyor bana. Zamanlaması mükemmel. Sanki aile ilişkilerinde eşimi benim yönettiğimi (bu mümkün değil zaten öyle bir adam değil) ve gerçekten kendilerini benim istemediğimi düşünüyor. Yapayalnız kaldım... Çok bunaldım. Biraz dertleşmek istedim sizlerle...
Çok bilimsel gördüm sizi. Inanın Maslowun en alt basamağını zorlayan insanların dahi hiyerarşinin en üstündeki ihtiyaçlarını tatmin etmeye çalıştığı bir dönemdeyiz. O basamaktaki ihtiyaclari tatmin edenleri izliyor, takip ediyor ve öykünüyor. Bu bizim bir doktora oturumunda munazara konumuzdu. Kendi aç ama elinde son model cep telefonuyla gezen ülkem insanı ile beraber yaşıyoruz.Yanlış yere konu açmışsın.Maslowun en üstünden gelmişsin burda fizyolojik dertleri olan kk üyelerine anlattığın derde bak.Ben olsam zenginlik kavramına vurgu yapmadan da anlatabilirdim bu derdi.
Bende zaten milyonları bağışlasınlar anne babaya fikrinde değilim.. Diğer mevzuya gelince tabi ki her ilişkinin dinamiği farklıdır ama bana göre çok itici bir durum olduğunu belirttim.. Benim düşüncem benim olan eşimindir, eşimin olan da benimdir.. Bu tablo Bir taraf zengin olunca diğeri onun üzerinden geçiniyor hissi uyandırıyor bana.. Ailesine yapılan yorumlar konusunda da aynı fikirdeyim çok çirkin.. Ne oluyor yani çok zengin insanlarla evlenince hemen her davranışta "aaa bizi sömürecekler bizi yolunacak kaz görüyorlar" düşüncesi bana çok uzak..