- 15 Mayıs 2016
- 2.470
- 4.786
- 133
- Konu Sahibi birgaripask35
-
- #761
Doğruyu mu istiyorsun? Benim hediye jest gibi şeylerle mutlu etmeyi istemem için ciddi anlamda seviyor olmam gerek. O hediye aldığım, sürpriz yaptığım kişiler benim için çok önemli kişilerdi. O an mutlu olmaya ihtiyacları vardı ve yaptım, kendim mutlu olayım diye değil. Ben insanlara zor zamanlarında yardım ederek mutlu olmalarını sağlarım, ha mutlu oldular diye de sevindiğimi pek hatırlamam. Sadece yardım etmek huzur verir o kadar. Herkes benim gibi olmak zorunda demedim, ben etrafımda böyle bir ihtiyaç hisseden birine rastlamadım dedim, özellikle de erkeklerde.Peki neden hediye alıyorsunuz? Sürpriz yapıyorsunuz o zaman? Sadece karşı tarafı mutlu etmek için mi?Siz de burayı çözemiyorsunuz. Hediye alınca ,jest yapınca karşı taraf mutlu oluyor diye siz de biraz olsun mutlu olmuyor musunuz?Ben şahsen birilerinin hoşuna gidecek birşey yaptığımda belki onlardan daha çok mutlu olup seviniyorum kendimi iyi hissediyorum. Çünkü bu benim için bir ihtiyaç.Sizin böyle bir ihtiyacınız yoksa da niye yok diyemem.Genelleme yapmaktan vazgeçin.Herkes sizin gibi olmak zorunda mı?
Tek dediğin fazla düşünceli mi?! Yani bu konu başlığını, konu içeriğindeki aşık olduğuna dair örnekleri, sayfalarca aşık olduğuna dair delilleri, eltiyi uzun uzun süzdüğünü düşündüğünüz eşinize 'ne çok süzdün öyle' diye siz değil başkaları yazdı o zaman ?!
Konu sahibi siz kendi yazdığınızı bile inkar boyutuna geçtiniz, rica ediyorum artık benim yorumumu alıntılamayın! Ben yorumumu yaptım bitti, bu konuya artık yorum yapmak istemiyorum. İyi günler size.
Başlığını bir daha oku istersen konu sahibi, iftira değil inandığın buydu
Son yorumlari da okudum ve inanamadim kadin derdini yazmis ve hala elestiriliyor.Yok esinin basinin etini yemişin yok fesat dusunuyosun.Nasreddin Hoca deyimiyle hirsizin hic mi sucu yok ? Konu sahibi esimin eltime hayran oldugunu dusunerek ama hem ask boyutundan emin olmadigim hem de sizlerin de fikrini almak icin konu actim diyor.Neyini anlamamakta israr ediyorsunuz ? Kv faktoru de esimin bu yöneliminin sebeplerinden bir tanesi diyor.Bunu nasil bu kadar polemik yapabildiniz hayret.
Kadin kadinin dusmanidir sozunden nefret ederim ama kk da bazi durumlara hele de su duruma o kadar uyuyor ki...Konu sahibinin derdi kendine yeter bir de siz uzerine gidiyorsunuz
Bahsettiğiniz cümle bu sanırım ve yorumun sahibi uzuuun uzun açıkladığınız arkadaş değil
Kocayı savunmaya çalışmıyoruz son derece ilgisiz eşine karşı zaten bu aşikar. Ama eşine olan ilgisizliği , yengesi ile olan ilgisini "aşk" yapmaz söylemeye çalıştığım bu.
Yani eşinizin annesine anneler gününde çiçek alırken yeni doğum yapmış yengesine çiçek almasından, sizin doğum gününüzü yengeniz kutlamışken onun doğum günü için sülalece organizasyon yapmasından (organizasyondan da detaylı bahsetmemiş konu sahibi ama tahminim bir pasta alıp cümbür cemaat yediklerinden ibaret oluşu ) yada bebek mevlüdünüz için eltinize temizliği yaptırmayı planlamanıza sinirlenmesinden aşk anlamı çıkarır mısınız? Ben kendi adıma aklımın ucundan geçmez.
Kaynının durumdan rahatsız oluşunun somut delili de Yok , yüzü düştü diyor konu sahibi. Bilemeyiz neden yüzü düştü , ben de abime Doğum günü için pasta alıp geldiğimde çok ani geliştiği için yengeme son dakika söyleyebildim. Keşke haberim olsaydı önceden diye yüzü düştü haklı olarak. Açıkladım gerekçemi anlayışla karşıladı.
Konu sahibinin eşinin yaptıklarına siz de farkındaysanız tek başına yanlış diyemiyorsunuz. Karısına çiçek almayan adam yengesine nasıl alır diyorsunuz. Ben de diyorum ki yanlış olan yengesine alması değil karısına almaması. Yani elti ile olan ilişki değil , sorunlu olan eşler arasındaki ilişki. Sorun "eşim eltime aşık mı" değil "eşim bana ve çocuğumuza olan ilgisini tamamen kaybetti " olmalı.
Adam ne oldu da 3 senedir böyle biri oldu , sevgisi mi bitti , anlaşamıyor birbirlerini anlayamıyorlar mı, beklentileri mi farklı .,, bunların konuşulması lazım. "Eltimi neden uzun uzun süzdün" lerin değil...
eşinin bu yönde hisleri varsa eltine karşı nasıl yok edebilirsin ki?O kadar kapatmışsın ki gözlerini, yazdıklarımı doğru düzgün okumamışsın, anlamamışsın bile... Benim konuma yorum yapabilmek için öncelikle beni bir anla lütfen, sonra yorum yap. Sen benim diğer yorumlarımı da bu şekilde okuduysan bu tepkileri vermen çooook normal...
Başlığı bence sen de bir daha oku canım. "Eşim eltime mi aşık???" Bundan emin olsam "Eşim eltime Aşık" diye bir başlık atardım. Soru işareti ve mi soru ekini koymazdım. Şimdi burada size dil bilgisi dersi vermeyeyim istersen canım...
Anlamak istemiyorlar bence canım, boş verin... Ben daha 5-10 sayfa önce ne yapmalıyım diye sormuşum hala daha davranışları anormal-anormal değil tartışması yapıyoruz... Bana saldırarak stres atıyorlar sanırım...
Yani diyorsun ki ben konunun bir parçasını tutar, oradan yorum yaparım. Eğer bir eş, başka birine ki bu kim olursa olsun eşinden daha fazla düşünceli davranıyorsa bir problem vardır. Ve aynı düşünceliliği görmeyen eş de kendinden daha fazla düşünülen kişiye karşı acaba eşimin bir ilgisi mi var diye düşünmeden alamaz kendisini... Bu her kadın için böyledir. Ayrıca şunu diyeyim eğer benim eşim beni çok kıskanıyorsa, işe giderken güzel giyinip makyaj yapmamı istemiyorsa, iş yerindeki arkadaşlardan bahsettiğimde aralarında erkek ismi geçince tanımamasına rağmen fazla samimi olma o şahısla diye söyleniyorsa, geçmişte eniştemi benden kıskandıysa (işte sadece elini sık, tokalaşıp öpmek zorunda değilsin gibi) böyle bir nasıl başkasına eşinden daha fazla ilgi gösterir??? Gösteriyorsa da bir problem var demektir. Ben de o problemi bulmaya çalışıyorum. Acaba eşim eltime karşı bir şeyler mi hissediyor yoksa başka bir şey mi var ı sorguluyorum burada.
Ve iyi ki de bu konuyu açmışım son gelişen olaylar ve buradaki arkadaşların yorumları sayesinde aklımda şöyle bir düşünce oluştu, "Eşim çok anneci bir kişilik ve bu sebeple annesinin sürekli eltimi övmesinden dolayı eltime karşı hayranlık duyuyor."
Hayranlık duyması bile bana fazla. Hayranlığı bir şekilde ortadan kaldırabilirim ama aşkı engelleyemem. Şimdi konuşmamız gereken ben ne yapmalıyım ki eşimin bu hayranlığını yok edeyim...
Bu arada ben eşime ne olursa olsun çok aşığım. İnsan maalesef duygularını engelleyemiyor. Hele ki bir oğlumuz varken elimden geleni yapmak zorunda olduğumu düşünüyorum. Tabii kendimden taviz vermeden...
sadece 4 mesaj yukarıyı okursanız şayet.kızlar konuda yeni gelişmelermi var 77 sayfa olmuş
Madem öyle, eltiyi bırak artık sen sadece eşin ve çekirdek ailenle ilgilen. Onlarla kavga etmek , zıtlaşmak işe yaramıyor gördün. Evlilik düzgün devam etsin istiyorsan Politik olup annesiyle iyi geçineceksin mecbur, hem annesine laf söyleyim hemde eşim beni sevsin olmaz bu tip anneci bir adamda. Kayınvalideye iyi davranıp kaleyi içten fethetmelisin. Söylediklerine yaptıklarına vs Tamam olur de Sonra yine kendi bildiğini yap ama kadınla zıtlaşıyor görünme. Kadını idare edersen eşinle de fazla bir sorununuz kalmaz diye düşünüyorum.Ve iyi ki de bu konuyu açmışım son gelişen olaylar ve buradaki arkadaşların yorumları sayesinde aklımda şöyle bir düşünce oluştu, "Eşim çok anneci bir kişilik ve bu sebeple annesinin sürekli eltimi övmesinden dolayı eltime karşı hayranlık duyuyor."
Hayranlık duyması bile bana fazla. Hayranlığı bir şekilde ortadan kaldırabilirim ama aşkı engelleyemem. Şimdi konuşmamız gereken ben ne yapmalıyım ki eşimin bu hayranlığını yok edeyim...
Bu cümleyi tekrar yazmak istedim. Evet arkadaşlar, şimdi ne yapmalıyım.
Bu arada eşim eve döndü, oturduk konuştuk. Özür diledi benden. Annesinden özür dileme olayından vazgeçti ama annesiyle oturup sorunlarımızı çözmemizi istiyormuş. Arada ben kalıyorum diyor. Annem senden yakınıyor seni anneme savunuyorum, sen annemden yakınıyorsun, sana annemi savunuyorum ben çok yoruldum artık. Oturun sorunlarınızı konuşup, çözün diyor...
Madem eşiniz sizi kıskandığı için ve korumak istediği için uyarıyordu siz de onu uyarın
Sakin sakin, yaptığı hareketlerin çok yanlış olduğunu, dışardan çok yanlış anlaşıldığını, bu durumun sizi inanılmaz rahatsız ettiğini, erkek kardeşinin de bu durumdan rahatsız olabileceğini hissettirin
Bunları söylerken ortamda ikinizden başkası olmasın bir nevi aklına girin
Oğlumuza kötü örnek oluyorsun ve ben de çok üzülüyorum deyin
Kv de de eğer böyle bir şeye itiyorsa eşinizi onu da birebirde çaktırmadan uyarın laf dokundurun ve bunları yaparken sonra arkamızdan ne derler gibi cahilce fakat bu tip insanlarda işe yarayan ifadeler kullanın
Aklıma bunlar geldi, sakın bu tip bir saçmalığın sürekli hale gelmesine izin vermeyin.Eşinizle yalnız başınızayken olay bile çıkarabilirsiniz bence
Çünkü inanılmaz iticiymiş yaptıkları
ve yine sayfalarca konunun sahibi tarafından bile eleştirilen koca sonunda melek oldu
suçlu hep kv zaten
Madem öyle, eltiyi bırak artık sen sadece eşin ve çekirdek ailenle ilgilen. Onlarla kavga etmek , zıtlaşmak işe yaramıyor gördün. Evlilik düzgün devam etsin istiyorsan Politik olup annesiyle iyi geçineceksin mecbur, hem annesine laf söyleyim hemde eşim beni sevsin olmaz bu tip anneci bir adamda. Kayınvalideye iyi davranıp kaleyi içten fethetmelisin. Söylediklerine yaptıklarına vs Tamam olur de Sonra yine kendi bildiğini yap ama kadınla zıtlaşıyor görünme. Kadını idare edersen eşinle de fazla bir sorununuz kalmaz diye düşünüyorum.
Yahu konu sahibi de türkçe yazıyor ama neden anlaşılmıyor cidden anlamadım. Diyor ki ben ilişki var demiyorum. Ben eşimin hareketlerinden ve duygularından şüpheleniyorum. Yani karşılıklı yaşanan bir şey var demiyorum, eşimin duygularında bir anormallik var diyorum diyor. Hala kendinle çelişiyorsun diyorsunuz. İlişki var demedim bakışını hareketini beğenmedim diyor. Bin kere eltimden yana bir sıkıntım yok dedim diyor. Yahu ben de bir paragraf anlattım inşallah açıklayıcı olmuştur.
İlk önce elti konusunda yazayım. Eşinizle konuşun, sevdayla ilgili hediye vs konularına karışmanı istemiyorum, iki elti arasında ki ilişkiye karışma lütfen , mesafeni korumanı istiyorum deyin. Ben gereken jesti yapıyorum zaten deyin. Birde eltinizle ilgili olumlu olumsuz hiç bir yorum yapmayın eşinize, onun konusu geçmesin hiç.Ve iyi ki de bu konuyu açmışım son gelişen olaylar ve buradaki arkadaşların yorumları sayesinde aklımda şöyle bir düşünce oluştu, "Eşim çok anneci bir kişilik ve bu sebeple annesinin sürekli eltimi övmesinden dolayı eltime karşı hayranlık duyuyor."
Hayranlık duyması bile bana fazla. Hayranlığı bir şekilde ortadan kaldırabilirim ama aşkı engelleyemem. Şimdi konuşmamız gereken ben ne yapmalıyım ki eşimin bu hayranlığını yok edeyim...
Bu cümleyi tekrar yazmak istedim. Evet arkadaşlar, şimdi ne yapmalıyım.
Bu arada eşim eve döndü, oturduk konuştuk. Özür diledi benden. Annesinden özür dileme olayından vazgeçti ama annesiyle oturup sorunlarımızı çözmemizi istiyormuş. Arada ben kalıyorum diyor. Annem senden yakınıyor seni anneme savunuyorum, sen annemden yakınıyorsun, sana annemi savunuyorum ben çok yoruldum artık. Oturun sorunlarınızı konuşup, çözün diyor...
son paragrafınızla her şeyi özetlemişsiniz bundan sonra gitmeyin temizlemeyin yapmayın suratına fazla bakmayın kayınvalidenizin ki kıymete binin.Teşekkür ederim önerileriniz için. Kesinlikle çok güzel tavsiyeler bunlar...
Eşimin melek olduğunu da kim söyledi? Zaten bu derece anneci olması bile problem. Ok annenin yeri daima ayrı olmalı, ama ne eşini annesi için kırmalı ne de annesini eşi için...
Yaa canım inan bu son olaya kadar (oğlumun hediyelerini eltime verme olayından bahsediyorum) eşime son 2 yıldır annesinden hiç yakınmadım. Ama ona rağmen k.v. laf sokmalara devam etti. Her fırsatta laf sokuyor ortamda eşim yokken. Ben de saf ayağına yatıp laf sokmalarını anlamamazlıktan geldim hep. K.v. çünkü beni en başından beri hiç istememiş. Ben bunu evlendikten sonra öğreniyorum.
Düşün bak geçen mevlüt için evine temizliğe gittim avizeleri sileceğim, bir tane plastik sandalye çektim. Bana dedi ki "demir sandalyeyi alsaydın, bu sandalye kırılır üstüne çıkarsan. Malum artık kilolusun ya dedi (boyum 170 ve şuan 75 kg'ım) ben de yok anne o kadar da değil artık dedim ve o sandalye ile silmeye devam ettim...
Mevlutte de mutfak dolabının üzerinden sürahi indirilecekti baktım k.v. sandalye çekmiş dedim anne sen çekil ben alırım, senin dizlerin ağrıyor yaaa ben alayım. Yok yok ben alırım, sen benden kilolusun yaa sandalye kırılır falan boş ver dedi. Yok ben alırım dedim ve aldım. (kendisi de 150 ve 68 kg) Ben 33 yaşındayım, geçen sene evladımı kaybetmişim, 4 ay sonra tekrar hamile kalmışım yani 14 ay içinde 2 doğum yapmışım böyle bir kadına bunu söylüyorsun... Denilecek laf mı Allah aşkına? Ve ben bunu eşime de anlatmamıştım ta ki saçma sapan bir olayda benden yakındığını öğrendiğim ana kadar...
Bak çalışıyorum, eltim ev hanımı her aşure gününde gider yardım ederim k.v. ama elti gelmez, her bayramda dağıtacağı tatlıyı yapar, çikolatasını alır götürürüm, ama elti bir tek bir şey bile getirmez. Her organizasyon düzenlediğinde kendi organizasyonummuş gibi canla başla çalışır, yardım eder, temizlik yaparım ama elti piyasada yoktur. Özel gün harici günlerde bile ihtiyacı olan şeyleri hediye alırım ama elti sadece özel günlerde alır ama yine o kıymetli, o kıymetli... Şimdi söyleyin bakalım ben bu kadına nasıl davranayım???
sen de artık organizasyonlarına katılma. yardım etme. madem o etmiyor . bi süre sonra insan soğur.Teşekkür ederim önerileriniz için. Kesinlikle çok güzel tavsiyeler bunlar...
Eşimin melek olduğunu da kim söyledi? Zaten bu derece anneci olması bile problem. Ok annenin yeri daima ayrı olmalı, ama ne eşini annesi için kırmalı ne de annesini eşi için...
Yaa canım inan bu son olaya kadar (oğlumun hediyelerini eltime verme olayından bahsediyorum) eşime son 2 yıldır annesinden hiç yakınmadım. Ama ona rağmen k.v. laf sokmalara devam etti. Her fırsatta laf sokuyor ortamda eşim yokken. Ben de saf ayağına yatıp laf sokmalarını anlamamazlıktan geldim hep. K.v. çünkü beni en başından beri hiç istememiş. Ben bunu evlendikten sonra öğreniyorum.
Düşün bak geçen mevlüt için evine temizliğe gittim avizeleri sileceğim, bir tane plastik sandalye çektim. Bana dedi ki "demir sandalyeyi alsaydın, bu sandalye kırılır üstüne çıkarsan. Malum artık kilolusun ya dedi (boyum 170 ve şuan 75 kg'ım) ben de yok anne o kadar da değil artık dedim ve o sandalye ile silmeye devam ettim...
Mevlutte de mutfak dolabının üzerinden sürahi indirilecekti baktım k.v. sandalye çekmiş dedim anne sen çekil ben alırım, senin dizlerin ağrıyor yaaa ben alayım. Yok yok ben alırım, sen benden kilolusun yaa sandalye kırılır falan boş ver dedi. Yok ben alırım dedim ve aldım. (kendisi de 150 ve 68 kg) Ben 33 yaşındayım, geçen sene evladımı kaybetmişim, 4 ay sonra tekrar hamile kalmışım yani 14 ay içinde 2 doğum yapmışım böyle bir kadına bunu söylüyorsun... Denilecek laf mı Allah aşkına? Ve ben bunu eşime de anlatmamıştım ta ki saçma sapan bir olayda benden yakındığını öğrendiğim ana kadar...
Bak çalışıyorum, eltim ev hanımı her aşure gününde gider yardım ederim k.v. ama elti gelmez, her bayramda dağıtacağı tatlıyı yapar, çikolatasını alır götürürüm, ama elti bir tek bir şey bile getirmez. Her organizasyon düzenlediğinde kendi organizasyonummuş gibi canla başla çalışır, yardım eder, temizlik yaparım ama elti piyasada yoktur. Özel gün harici günlerde bile ihtiyacı olan şeyleri hediye alırım ama elti sadece özel günlerde alır ama yine o kıymetli, o kıymetli... Şimdi söyleyin bakalım ben bu kadına nasıl davranayım???
İlk önce elti konusunda yazayım. Eşinizle konuşun, sevdayla ilgili hediye vs konularına karışmanı istemiyorum, iki elti arasında ki ilişkiye karışma lütfen , mesafeni korumanı istiyorum deyin. Ben gereken jesti yapıyorum zaten deyin. Birde eltinizle ilgili olumlu olumsuz hiç bir yorum yapmayın eşinize, onun konusu geçmesin hiç.
Kv ile ilgili madem eşiniz oturup konuşun diyor, konuşun ne sorununuz varsa söyleyin bunu eşinizin yanında yapın, siz kv ne derse desin sakin kalan taraf olun, kv dediğiniz gibi biriyse bu duruma sinir olup agresif tepkiler verecektir, eşiniz sizin de annesinin de tavrını görmüş olsun.
Kv nin işini yapmayı bırakın, mesafeli olun bundan sonra sakın yardıma gitmeyin, yaramamıyorsunuz neden kendinizi paralıyorsunuz ki. Çok net tavır koyun bu konuda.
Eşinize de annesini vs kötülemeyin, sizin evinizde aranızda onların konusu geçmesin.
sen de artık organizasyonlarına katılma. yardım etme. madem o etmiyor . bi süre sonra insan soğur.
bebeğin çok küçük değilse kilo verebilirsin. 170 boya 75 kilo çok. bi süre sonra dizler ağrımaya başlıyor .yaşın genç
B birgaripask35 birde anneniz sizde mi kalıyor çocuğa bakmak için? Eşinizi bu da bunaltmış olabilir. Çocuğa bakmak için evde annelerin kalması da sorunlara yol açıyor.
bebeğin küçükmüş . daha diyet vs yapamazsın. ama kilo almamaya çalış .Güzel öneriler, teşekkür ederim canım. Bunları kesinlikle dikkate alacağım...
Şöyle ki, bu kilonun fazla olduğunu ben de biliyorum. Ben sadece bana bu lafı söyleyenle benim aramdaki farkı belirtmek için yazdım. Bebeğim daha 4 aylık, son 2 haftadır spor yapmaya başladım. Sezaryen ile dünyaya geldiği için bebeğim Dr.um bir süre sporu yasaklamıştı... Bebeklerimden önce de 59 kg idim ve doğumlarıma kadar 62 kg ın üstüne çıkmamışımdır hayatım boyunca...
Evet canım. Annem bizimle kalıyor mecburen ve hatta arada babam da gelip kalıyor. Mecburen böyle olmak zorunda çünkü ailem İzmir'de yaşıyor. Çocuk konusunda çok pimpirikliyim özellikle de kaybımdan sonra bu daha da arttı, o sebeple başkasına emanet edemem. Eşime istersen çalışmayayım ben bakayım evladıma teklifini de sundum. O kariyerimi devam ettirmem yönünde verdi kararını...
bebeğin küçükmüş . daha diyet vs yapamazsın. ama kilo almamaya çalış .
canını da sıkma artık . bence yeni doğum yapmış biri olarak eşin seninle uzun ilgilenmeli. iltifat etmeli vs . ihtiyacın olduğu bi dönemdesin
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?