- 25 Ağustos 2014
- 20.320
- 48.117
-
- Konu Sahibi yazgecesiii
- #141
Baska sorunlar da var mi evliliginizde?yaza denk gelirse sen de gelirsin falan diyodu, ama ciddi ciddi söylemedi hiç sen de gel diye
Ben gitmesin demiyorum ki :) makul olanı yapsın orta yolu bulup ortak kararlar alalım istiyorum, tabi ki hayallerine saygım var, gidip görmesini tecrübe etmesini isterim, fakat evlenmeden önce gidersin deyip yazılı anlaşma da imzalamadık, dile kolay ya 6 ay 6
az önce kendi kendine vazgeçmesini sağlamak istiyorum demissiniz yada süreyi kısaltmak.Benim derdim sen gidersen ben de gelirim ben de başka yerlere ülkelere giderim demek değil ki, benim derdim bu kararın yanlış olduğunu bencil düşündüğünü sorumluluk sahibi olmadığını farkettirmek ve kendi kendine vazgeçmesini yada süreyi kısaltmasını sağlamak. Ha gerçekten geri adım atmayacak beni hiçe sayacaksa bununla yüzleşmek ve ayrılmak... kelime oyunları yapma taktik uygulama kısasa kısas yapma taraftarı değilim
Açık açık gitme gidemezsin demiyorum, ama gitmesini içten içe istemiyorum bence gayet açıkaz önce kendi kendine vazgeçmesini sağlamak istiyorum demissiniz yada süreyi kısaltmak.
aslında siz açık açık gitmesin diyorsunuz ama ben gitmesin demiyorum diyorsunuz çok da anlamadım.
45 bin lira aile bütçesi için iyi para.
ama eşinizin pek aile olma niyeti yok gibi üzgünüm.
vazgeçse de bu konu dert olacaktır, bir daha böyle belirsiz sözler vermezsiniz umarım.
evlilik öncesi çözülmeyen sorunlar evlenince çözülmüyor aksine daha da katlanıyor.
inşallah sizin acınızdan süreç iyi ilerler
Baska sorunlar da var mi evliliginizde?
durumu çok iyi analiz etmişsiniz :) tam olarak böyle evet, benim rızamı alıp gitmesini çok isterdim uğruna beklemeye katlanmaya değer diye düşünebilirdim o zaman6 ay evet dil öğrenmek için yurt dışında geçirilmesi gereken minimum süre ama kesinlikle başlangıç seviyesinde değil.
bir kere ilk gittiğinde orda zamanını adını, yaşını, sebze-meyve söylemeyi öğrenerek geçirecek. boşu boşuna en temel şeyleri orada öğrenip para ve zaman harcaması duyduğum en manasız şey.
ben de daha önce dil okulunda bulundum ve biz 7/24 ingilizce konuşup geliştirdiğimiz halde beginnerlar ders çıkışında direkt türkçe konuşmaya başlıyorlardı çünkü derste haftanın günlerini falan öğreniyorlardı, ingilizce konuşup sohbet edecek bilgileri yoktu ki.
eşiniz de gidince uzun bir süre öyle olacak, sabah akşam como estas bien gracias diyerek kendini geliştirecek hali yok herhalde. kendi de bal gibi farkında bunun ama yurt dışına bir an önce çıkabilmek için umursamıyor bence, yoksa amacı gerçekten dil olsa temelini türkiyede atar öyle giderdi.
ayrıca ilişkilerde çok özgürlükçü biri olmama rağmen ben de eşimin 6 ay gitmesini istemezdim. 3 ay gitmesini falan isterdim, ne yapayım yani. ya da ben kendimi tanıyorum, kesin konuşmanın sonunda 6 ay gitmesine ikna olurdum ama bu moda geçebilmem için fikirlerime değer verildiğini hissetmem lazım. eşimin “ben 6 aylığına gitmek istiyorum, keşke beraber gitmenin bi yolu olsa, seni çok özeleyeceğim ama yok işte bi yol, sen ne düşünüyorsun, istersen 3 ay da gidebilirim ama gitmeyi gerçekten istiyorum” demesi gerekirdi mesela. ben de iyi madem katlanırız bitanem moduna geçerdim. sizde böyle bir şey yok ki. adam sizi umursamıyor. fikirlerinizi önemsemiyor. gidince sizi özlemeyecekmiş gibi davranıyor.
hiç sordunuz mu “beni özlemeyecek misin” diye?
ya da size danışmadan bu kadar rahat böyle kararlar nasıl alabiliyormuş?
ya o gününü gün ederken sizin başınıza birşey gelse(Allah göstermesin)... o bunun vicdani hesabini yapmayip,bekarmis gibi parasini gezmeye biriktiriyorsa,evin maddi sorumlulugunu utanmadan karısına yukluyorsa siz de "ilerde hesap sorarsa bana?" diye düşünmeyin..hesap sorduğu vakit,sen anlamiyorsun bu işlerden birilerinin ailemiz adına mantıklı kararlar alması lazm,bu sorumluluk da diğer bi çok sorumluluk gibi bana düştü deyin..konusturmayin bile,sizi suclamasina musaade etmeyin..Yani hanımlar niyetim oturup suçlamadan derdimi anlatmak, durum bu bu demek, içine siniyosa git ama ben razı değilim bu süreden, tavrından şüpheli ve rahatsızım demek.. Peki ya böyle dedikten sonra gitmekten vazgeçip ilerde beni suçlarsa?
Ben gitmesin demiyorum ki :) makul olanı yapsın orta yolu bulup ortak kararlar alalım istiyorum, tabi ki hayallerine saygım var, gidip görmesini tecrübe etmesini isterim, fakat evlenmeden önce gidersin deyip yazılı anlaşma da imzalamadık, dile kolay ya 6 ay 6
Artık o kadar yıprandım ki onun ne hissettiğini düşüne düşüne bu durumla yüz yüzeyim zaten, oturup konuştum bak evlendiğimizden beri çoğu yük bende, böyle bi karar alırken bana danışmadın şimdi kendini soyutlayıp kendin için birikim yapıyosun dedim, yoruldum dedim, araba konusunda bile sanayiye kendin git demiş bir adam eşim bu arada, verdiği cevap ben sorumluluk sevmiyorum oldu :) düşünebiliyo musunuz? Ben karşısında duygularımı dökerken kötüyüm yıprandım derken o sakin ve net umursamaz tavırlarıyla eveleyip geveledi karşımda, benim atacak adımım kalmadıBence eşiniz bir şekilde sizin ilişki kararlarınızda pasif kalmış ve bunun baskısını hissediyor. Evlilik biraz sizin daha çok istemenizle ve onu ikna etmenizle olmuş anladığım kadarıyla ve kendisi bunun olgunluğunda henüz değil. Bu nedenle baskı hissediyor ve yurt dışını bir kaçış olarak görüyor olabilir.
Size karşı sen karışma, tadında tepkileri aslında kendi kararını vermeye çalışan bir çocuğun mızıldanmalarından başka bir şey değil. Sizin doğrudan ona tepki göstermek yerine daha yapıcı davranıp kalmayı onun istemesini sağlamanız gerek.
Ama diyorsunuz ki hem gitmesini istemiyorum hem de bundan dolayı beni suçlamasın. Hem karnım doysun hem pastam dursun olmuyor maalesef. Bir şekilde istediği şeyi yapmasına engel olan sizsiniz onun gözünde, dolayısıyla kalmayı seçse bile içten içe sizi suçlayacak, çok da anormal değil.
Bence kalma kararını onun vermesini sağlamaya ya da orta yol bulmaya çalışmalısınız, illa gideceksen yaz tatiline yakın bir zamanda gitmeni istiyorum ki ben de tatilde yanında olabileyim, gibi. Gitme diyemezsiniz, çünkü siz söz vermişsiniz evlendikten sonra da gidebilirsin diye. Eğer eşiniz üzerinize düşen, şefkatli biriyse onsuz kendinizi nasıl yalnız hissedeceğinizi anlatabilirsiniz alttan alta. Suçlayarak değil, ben buna ihtiyaç duyuyorum, diyerek. Dediğim gibi yok eğer bakım veren değil alan tarafsa yani siz baskınsanız, biraz daha bir çocuğu ikna eder gibi yaklaşmanız gerekecek. Şizin de inatlaşmanız hiçbir işe yaramaz.
Çocuğunuz yok değil mi? Bu adama sakın çocuk yapmayın bence. Asla baba olmanın sorumluluğunu almaz eşiniz. Mutsuz eder çocuğunuzu da.Artık o kadar yıprandım ki onun ne hissettiğini düşüne düşüne bu durumla yüz yüzeyim zaten, oturup konuştum bak evlendiğimizden beri çoğu yük bende, böyle bi karar alırken bana danışmadın şimdi kendini soyutlayıp kendin için birikim yapıyosun dedim, yoruldum dedim, araba konusunda bile sanayiye kendin git demiş bir adam eşim bu arada, verdiği cevap ben sorumluluk sevmiyorum oldu :) düşünebiliyo musunuz? Ben karşısında duygularımı dökerken kötüyüm yıprandım derken o sakin ve net umursamaz tavırlarıyla eveleyip geveledi karşımda, benim atacak adımım kalmadı
Artık o kadar yıprandım ki onun ne hissettiğini düşüne düşüne bu durumla yüz yüzeyim zaten, oturup konuştum bak evlendiğimizden beri çoğu yük bende, böyle bi karar alırken bana danışmadın şimdi kendini soyutlayıp kendin için birikim yapıyosun dedim, yoruldum dedim, araba konusunda bile sanayiye kendin git demiş bir adam eşim bu arada, verdiği cevap ben sorumluluk sevmiyorum oldu :) düşünebiliyo musunuz? Ben karşısında duygularımı dökerken kötüyüm yıprandım derken o sakin ve net umursamaz tavırlarıyla eveleyip geveledi karşımda, benim atacak adımım kalmadı