Erkek arkadaşım yurt dışında paralı evlilikten bahsediyor

Maymun eğitir gibi
 
Hayır arkadaşıyla bahis işine girdi polis de yakaladı 1 hafta içerde kaldı bıraktılar 2 sene sonrada mahkeme geldi 8 sene verdiler buda onun korkusundan gitti
Böyle bir adamı mı bekliyorsunuz. 2 yıl daha üstelik. Aklınız varsa bırakın
 

Bence burada statü başvurusu degerlendirene kadar olan reception centerdan bahsediliyor olabilir kamp derken. Yani idari gozetim gibi de degil yerlesik kamp gibi de degil, ilk kabulde kalmalari gereken yer. Merak ettim baktım ben de, şundan bahsediyorlar kamp derken galiba:



Bizdeki uk basvuruculari yani suriyeli olmayan iltica basvuruculari turkiyede kampta kalmıyor kayıt olduktan sonra bir ilde yaşamaları gerekiyor seyahat izni filan almaları lazım il değiştirmeleri için ama bizde böyle kabul merkezi gibi kamp uygulaması (guneydoguda Suriyelilerin kaldığı ve su an çoğunlukla düzensiz göç için kullanılan kamplar haric) yok. Yani bir insan gelip bana devletim zulmediyor güvenliğim yok dediğinde o beyanı alip mulakata sokup değerlendirip kararini yazana kadar Almanya'da da yaklaşık bir 6 10 ay geçiyormuş aida raporuna göre. Çoğu da bekleyen dosyalar yani backlog ve dosya çalışanı sayısı azlığı yüzünden. Ki baktım almanyada en çok bekleyen dosya Türkiyedenmis yuzde 29 ile. O esnada adam kampta kalıyor çünkü şehirlere salmak istemiyorlar gelen kitleyi kontrol altinda tutmak icin reception centre cokmus avrupada. İltica süreçleri tamamen beyan ve kisinin kendi sundugu kanitlarin inandiricilik degerlendirmesi, bazen biyometrik veriler (parmak izi ile mukerrerlik ve kimlik kontrolu), mense ulke bilgisine kıyaslama yontemiyle ile ailenin tüm bireylerinin ayri ayri bazen 1 gun suren birden fazla olabilen uzun ve detayli mulakatlarin degerlendirilmesi odaklı. Sizin dediğiniz insanlığa karşı suçlar da hariçte tutulma/ exclusion olarak geçiyor ve o da mülakat olmadan ve o dosya degerlendirilmeden anlaşılmaz. Kisi kanit da sunmali sunabiliyorsa tabi.

Çünkü menşe ülkeye soyle biri geldi iltica ediyor haberin olsun bu arada bu kişi kimdir demek iltica taleplerinin gizliliğine uymaz adam gerçekten mülteciyse tehlikeye atabilir ondan bence almanyadan turkiyeye yazmiyorlardir diye düşünüyorum. Göçmenler için yazabilirler belki ama mülteciyim diyen biri için yazmaları bana göre tüm iltica hukukunu bitirmek.

Yani bence bu çocuk beklerken bakti ki bir hikaye uyduramayacak ve destekleyemeyecek. Belki kabul merkezinde kalmanın maksimum süresi olabilir belki o doldu çıktı migrenimsi hanımın dediği gibi başvurum reddedilmeden ben evleneyim çünkü ne yalan soylicem dedi. Çünkü yasal kalış için birkaç ayi kaldı muhtemelen adam yakında reddedilecek.
 
Niye canim basarlar hoca nikahini al sana gúl gibi nikah
 
evet o ilk kabul merkezlerine kamp deniyor
zaten ilticacı statüsü kazandıktan sonra sosyal yardım alıyorlar devlet ev veriyor ya da sen buluyorsun kiranı ödüyor, o statüyü alana kadar olan konu karışık.

birisi diyelim yırttı pasaportu ya da kaçakçı şebekesiyle gitti. polise ben iltica başvurusu yapcam dedi. memurlarla kampa gitti
kürdüm dedi, eşcinselim dedi (iranlılar eşcinselim diyor) , fetöcüyüm Meriçi geçtim dedi

her neyse dedi yani
bu kişilere hemen bi "ay olmaz sen yalan söylüyorsun kampa almayız seni" denilen ben duymadım -belki artık daha kolay bunu diyorlardır herkes iltica başvurusu veriyor diye bilmiyorum. eskiden bn iltica edecem diyeni direkt alıyorlardı kampa (reception centera)
belki direkt red oluyordur dediğim gibi artık, çok bariz yalana -pasaportla vizeyle gelip kalanlara daha kolay yürü git almıyoruz diyorlar mesela.
uçaktan hiç ülkeye almadıkları insanlar da var mesela onun gibi.

ama kaçak geldin ona pek hemen yok demiyorlar diye biliyorum. bu konuda bir rakam istatistik var mı onu da bilmiyorum?

o kampın bi süresi yok
kampta 8 ay 1 yıl kaldın süren doldu diye bi mesele yok
dosyan ilerliyor

sıran 3 ayda da gelebilir 1 senede de

sıran geldi dosyana bakıyorlar
"evet sen neden iltica etmek istiyon bakalım" diyorlar mülakat yapıyorlar

işte benim red dediğim ilk red esasen burası
inandırıcı bulmadılar diyelim
ama bu arada kampa gelen bir akraba da senin için kağıt verirse "ben sorumluğunu alıyorum bende kalsın" derse çıkabiliyorsun kamptan bu varan 1

red de alsan itiraz ediyosun dosyan yine devam ediyor bu da varan 2 sırf bu işlere bakan bi ton avukat var. sektör olmuş

kesin bir red ve dolayısıyla deport kararı olmadığı sürece yasal olarak statün var - kaçak değilsin yani. evlenebilirsin de

bu sırada evleniverdin kesin reddin gelene kadar, bitti gitti. uyduracak pek bişey olmayan evlenir diye düşünüyorum çünkü artık %90 reddediyorlar (işte %90 dediğim bu süreci yaşayıp red alanlar)

ha bu arada deport kararı olan binlerce kişi de dolaşıyor ortalıkta kamptan hiç salmasalar en iyisi aslında ama kamplar öyle aman aman hapis gibi yerler değil
 

Bizde başından beri ozellikle suriyeli olmayan afgan ve iranlilar icin alternatives to camp policy benimsendiği için aslında kampta kalmiyorlar yoksa mantık aynı. Bizim yabancılar ve uluslararası koruma kanunu yazılırken iom ve unhcrdan filan oluşturulan bir komisyon kurulmustu 2010larin başında. O yuzden iltica sistemimiz kagit uzerinde dunyanin geneline cok benziyor gibi cenevre sozlesmesi ve protokolün aynisi kanuna gecmis, abdeki son pakti gelismeleri gocun dissallastirilmasini dublini vs bir yana birakirsak. Coğrafi çekince olduğu için Avrupa konseyi dışında ülkelerden gelenlere şartlı mülteci statüsü veriliyor onun dışında bizde de sistem aynı. Mevzuata gore adam 81 göç idaresinden birine gidip ben multeciyim diyor basit bir mülakat yapıyorlar adın ne nerden geldin bilmem ne diye. Basit bir güvenlik soruşturması yapılıyor. Kaydediyorlar başvuru sahibi olarak. Basvuru sahibi kimligi veriyorlar. Sonra sana bir il gösteriyorlar orda bekle seyahat ederken izin al vs diyorlar. O kimlikle okula hastaneye gidebiliyorsun. Bir süre sonra mülakata çağırıyorlar göç uzmanı seninle mülakat yapıyor basvurunu kabul ederse şartlı mülteci oluyorsun (avrupadan gelen multeci statusu alanlardan uzun vadede farklı) reddederse idare mahkemesine itiraz süren var karar kesinlesince düzensiz göçmen oluyorsun sinirdisi kararı alınıyor o esnada geri gönderme merkezine gidebilirsin veya özellikle hassas bir durumun varsa idari gozetime alternatif tedbirler uygulanır (imzaya gelme, elektronik kelepçe, gönüllü geri dönüş danışmanlığı vb) ve sinirdisi edilirsin. Kağıt üzerinde turkiyedeki sistem dünyaya çok benziyor hatta idari gözetime alternatifler Yönetmeliğimiz bile benziyor birçok ülkeye. Uygulama ile ilgili yorum yapmiyorum orasi farkli. Avrupa ülkeleri daha katı tabi onlarda 3. Güvenli transit ülkesine gönderme kampta bekletme ruandaya sevk etme mense ulkenin guvenli yeri degerlendirmesi gibi bir sürü daha sıkı önlem var bence o yeni düzenlemeye ve ülkelerin sistemlerine çok hakim değilim. Ama onlarda da prensip olarak başvuru sahipliği yani adamın gelip ben mülteciyim demesi sığınma başvuru sahibi olarak bir 6 7 ay beklerken ülkede kalma hakkı kimlik kartı sağlıyor ama kampta ama transit bölgede vs.

Aihmin Avrupa ülkelerinin bu kabul merkezlerine yönelik bir sürü ihlal kararı da var. Çünkü göç bağlamında idari gözetim (immigration detention) son başvurulan yöntem olmalı aihs madde 5 özgürlük ve güvenlik hakkına göre. Bu yüzden aihmin bu tarz kabul kamplarına bu insanları alikoymadir özgürlüğü kısıtlar dediği çok kararı var. Ama Avrupa ülkeleri bu kararları ilerleyen dönemlerde de çok sallamayacak göçle ilgili gitgide daha sıkı önlemler alacaklar çünkü o devir bitiyor gerçekten.

Konuyu sabote ettiğim için çok özür dilerim bu arada bir şeyi yapmayi erteliyorum buraya yazmak hoşuma gitti.
 

Iranlilarda gay beyanlarini ben de turkiyede 2013 2017 arası çok görmüştüm. Hatta bir görüşmede bir grup iranli gay arkadaş "bm gayim diyen bir tanıdığıma inandi asil ben gayim o değil" Diye isyan etmişti bir kere.

Bazı "manifestally ill founded" ayan beyan temelsiz iddialar için hızlandırılmış süreç Türkiyede de var, yukk madde 79. Amac yine daha hizli reddetmek. Ama avrupada yeni paktla sanırım bu hızlandırılmış süreçler arttı. Yani genel olarak amaç mümkün olduğunca az kişiyi başvuru sahibi olarak ülkede tutmak, 3. Transit Ülkede bekletebiliyorsa orda bekletmek, bazı şeyler varsa hemen değerlendirip reddetmek diye anlıyorum.
 
Bı da çok saçma değil mi, her ülkenin sapığı pedofili, azılı katili, tecavüzcüsü kaçak yoldan girip ülkemde can güvenliğim yok desin madem kontrol edilemiyor
 
Bı da çok saçma değil mi, her ülkenin sapığı pedofili, azılı katili, tecavüzcüsü kaçak yoldan girip ülkemde can güvenliğim yok desin madem kontrol edilemiyor

Ama sonuçta iltica başvurusu anında degerlendirilemez ki o süreye kadar beklemesi lazım bi yerde adamın. Hızlandırılmış değerlendirme süreçleri vs bir yere kadar. Bi yerde fiziki olarak kalması lazım kontrollü olarak.

Avrupada bu mülakatı yapan devlet turkiyede de 2018den beri devlet göç idaresi. Ondan önce birleşmiş milletler yapıyordu. Çoğu gelişmiş ülkede devletin sistemi varsa da BM karışmaz. Bu mülakatlar yapılırken ben başka bir birimdeydim hiç mülteci statü belirleme mülakatı yapmadim ve hatta ise bile basvurmadim çünkü bir anlamda sosyal calismaci sorgu polisi ve hakim gibisin ve inanılmaz zor bir iş bence. Ofsin en en yoğun birimi orasiydi gece gündüz çalışırlardi ki o zamanlar basvurucu sayısı da azdı. Şimdi göç idaresinde her ilde bu işi yapan 3 4 bilemedin 5 uzman var ve sürekli mülakat yapıp (idare mahkemesine iptal icin götürülecek olan) ayrıntılı kararlar yazıyorlar. Bu kararlarda bir adam kimmiş hikayesi neymiş ne dedi, ne gibi tutarsizliklari var, ne kanıtlar sundu, mense ulke raporunda o bölgede hangi kilise vardı da adamın söyledikleri ona uyuyor mu, adam isidli olabilir mi (mesela bizde bu haricte tutulma beyanlari suclu supheliler icin ayri bir ekip vardi) ha beyanları doğru diyelim, mülteci statüsünün 5 sartindan birine girer mi yaşadığı zulüm (persecution), peki yaşadığı zulüm zulüm olarak değerlendirecek kadar ciddi mi. Kararı yazıyor gorusmeci yöneticisi okuyup onaylıyor düzeltiyor filan böyle bir iş gücü ve zaman. Aynı zamanda bütün güncel menşe ülke bilgisini okumalı. Bir devlet memuru icin çok zor bir iş ve insan kaynağı da kısıtlı. Dosya eritmeye calisiyorlar surekli. O yüzden uzun sürüyor aslında bekleyiş süresi.

Avrupa şimdi iltica başvurularını ruandada süreç takibi edelim filan dedi. Ben birkac yil once yine bu tarz bir Afrika ulkesinde çalışıyordum avrupayla anlasip gecici multecileri alan. Etrafta hiçbir şey yok kamp var o kamp boyle bombos bir koyde is yok guc yok, kampta Libyadaki korkunc merkezlerden gelen ve amacı avrupaya gitmek olan Somalili genç erkekler kalıyor. Süreçleri değerlendirilecek kabul edilenler Avrupa ve amerikaya yerleştirilecek. O kampta isyan çıktı çalışanları tasladilar resmen biz neden burda bekliyoruz diye. Cogu da libyada iskence görmüş cok cok travmatize olmuş insanlar Somalide yaşadıklarını saymiyorum. Adam avrupaya gidecegim derken kendini afrikada bir koyde bulmus bekliyor oyle. Yani böyle ara çözümler getirmeye çalışıyor Avrupa adada tutalım hemen değerlendirelim ruandaya gönderelim bir süre orda kalsınlar filan gibi. Açıkçası ne yapılması lazım ben de bilmiyorum. Trump da göçle ilgili her şeyi durdurdu. Ama bir yandan savaşları durdurmaya çalışan yok. Sığ bir görüş ama benim görüşüm bu valla. Bu insanlar ne yapsın millet darian gapte anakondalari göze alıp yine gocuyor yani.
 
Son düzenleme:
Bı da çok saçma değil mi, her ülkenin sapığı pedofili, azılı katili, tecavüzcüsü kaçak yoldan girip ülkemde can güvenliğim yok desin madem kontrol edilemiyor
hah işte aynen öyle oluyor
ben tr'de adam yaralayıp davası sürerken -karar çıkmadan-
gidip ilticaya başvuran biliyorum
bu kürt de değildi, memleket de tutmuyor, siyasi hiç bir şeyi yok kop kop bi adam, ne dedi de girdi kampa bilmiyorum, o yüzden çok da öyle illa geçerli sebebin olması lazım biraz hikaye geliyor bana. değerlendirme için sıra gelene kadar da evlendi. hatta boşandı sonra tekrar evlendi (evlendi mi bilmiyorum aslında ama çocuk yaptı çocuğu görüyorum)
o ilk evlilik üzerinden de oturumu aldı.

aynen buradaki plan gibi yani.
ama tr'den kimseyle evlenmedi evlendikleri hep AB vatandaşı yabancı kadınlar.

fakat...
ne yapabilirsin?
yüzbinlerden bahsediyoruz.
avrupada bu kadar insanla başa çıkacak bir işgücü yok kim değerlendircek de kim karar verecek? illa süreler geçiyor
işte o geçen sürede de bir yolunu buluyorlar.
 
Bı da çok saçma değil mi, her ülkenin sapığı pedofili, azılı katili, tecavüzcüsü kaçak yoldan girip ülkemde can güvenliğim yok desin madem kontrol edilemiyor

Yani uygulamayı da bilmiyorum çok ama iltica basvurularinin gizliliği ilkesi de sonuçta bir sebeple konmuştur diye düşünüyorum. Özellikle ailesinden kaçan ve kendi devletinin korumadigi kadınları veya 18 yaşında gay bir çocuğu düşünün mesela (devlet hedef almıyor ama ailesine karşı koruyamıyor o durum da bazen bir mülteci statüsü zemini) mesela turkiyede karşılaştığım bu tipler cidden çok korkuyordu birileri gelecek beni bulacak diye ki gelen var hatta ulkesinden turkiyeye gelip televizyona çıkıp kacan yakinini arayan bile gördüm konsolosluklarina bu kisi burda peki suç kaydı var mı diye yazmak onları gerçekten riske atabilir. Hani gizlilik ilkesinin gerçekten koruduğu kişiler de var ama tüm koruyucu tedbirler gibi suistimal edenler de fazla. Hangisine nasıl davranacaklar nasıl ayiracaklar bunları ki?
 
Mesela neden hepsi erkek? Asil kacmasi gereken kadin ve cocuklar degil mi?
 
Mesela neden hepsi erkek? Asil kacmasi gereken kadin ve cocuklar degil mi?

Ben 10 senedir filan bu sektördeyim yaklaşık ama tam bir cevap veremem yani işimi yapıp geçtim öyle sosyolojik derin gözlemler yapmadım ama aklıma gelen birkaç gözlem var aslında.

Birincisi aslında yerinden edilmiş insan istatistiklerinde kadın ve erkek sayısı aynı çocuk sayısı da çok hatta su an bulamadım unhcr global report diye aratabilirsiniz genellikle cinsiyet dagilimi esit ama farkli profiller, ve farklı yerlerde kalıyorlar. Kamplarda daha çok kadınlar kalıyor. Mesela 2016da kiliste hatayda bir kampa yalnız bir erkeği kabul eder misiniz diye kamp müdürüne sorsan kamp müdürü hayır derdi çünkü yalnız erkeği neden kampta ağırlayasin dünyanın her yerinde kadın ve çocuklar daha kırılgan kabul ediliyor. Ama mesela yalniz anneleri kadınları kampa daha kolay yerleştirebiliyordu stklar kamp müdürlerine dilekçe verip.

Yine bununla alakali Suriyeli erkeklerden şu profille çok karşılanmıştim. Çocuk 19 yaşında halep merkezden azeze kacmislar annesi babası kız kardeşleri azezde kampta. Buna da internally displaced persons kampı deniyor işte suriyenin kuzeyinde Türk kontrolündeki yerlerde ve Kürt bölgesinde çok vardı. Ama orda is yok güç yok hicbir sey yok gercekten gida yardimina bagli yasiyorlar filan. Çocuğu 17 yaşında Türkiyeye kaçakçıyla göndermişler çocuk burda urfada tekstil atölyesinde geçici koruma kimliği bile almadan 25 kişi bir arada yaşadıkları apartmanda kalıp çalışıp azeze ailesine para göndermiş filan. Çünkü kaçakçıyla gidebilecek olan o çocuk. Avrupaya kadar ulaşan da o çocuk. Aile bir yerde kampta kalmış. Medyada avrupaya giden erkekler görünüyor haliyle.

Yine somaliden Akdenizi geçen tipler genç erkek. Aileleri kenyada bir kampta belki. Bu arada kamplarda çalışmak için genelde bir fırsat olmuyor. Trumpin usaid aracılığı ile dünya gıda fonu ile fonladigi fasulyelere bağlı yaşıyorsun. Trump şu an tüm dünyada bu fasulye parasını kesti bu arada. 3 ay süre ile usaidin bütün programları durdu. Anne bebek gida programlari ek mama veren kurumlar filan. Hepsinin parasinin musluğunu kesti. Ben bu gıda yardiminin yüzde 60 kesilmesinin sonuclarini gördüm afrikada calistigim kampta ve hala düşündükçe gözlerim doluyor.

Kamplarda erkekler erkek sıfatlarını kaybediyorlar psikolojik olarak. Ben ne ise yariyorum diyorlar. Bir anda egoları sarsılıyor. O yüzden onlar daha da ilerlemeye kacakciyla daha da batıya gidip yırtmaya ve sonra ailelerini aldırmaya çalışıyorlar. Medyada da böyle sınırlarda akın akın onları görüyoruz.

Bir de mesela Lübnan'da bir mülteci kampında çok daha fazla kadın ve çocuk görürsün ama kocaları avrupaya kaçmıştır çünkü oraya kabul alıp aile birleşimi isteği yapacak aileyi aldıracak. Kocası Türkiyeden avrupaya kaçan sizi de aldıracagim diyip aldırmayan sonra turkiyede kalacak yerim yok diyip cocuklariyla suriyeye geri dönen çok kadın gördüm hatta bazen sınırda çocuklar için muvaffakatname sunamadiklarindan zorluklarla da karsilasabiliyorlardi.

O zaman aslında bu avrupaya giden yalnız erkekler ekonomik göçmen mi oluyor savaştan mi kaçıyor can güvenliği için orası da çok muallak hatta buna karma göç hareketleri diyorlar aynı ülkeden fakirlik sebebiyle kaçan ekonomik göçmen de var cidden can güvenliği için kaçan da var sebeplerin iç içe girdiği bir ortam deniyor.

Başka bir sebep de bazi ülkelerde genç erkekler rejimin askere almasından kaçıyor.

Bir de benim şahsi gözlemim en azından turkiyede yalnız erkeklere zaten statü vermiyorlar. Düşünsenize Manisa'da bir göç idaresi calisanisiniz. Karşınıza yalnız erkek mi gelse daha olumlu karar verirsiniz kadın ve çocuklar mi. Yalnız erkeğin hassas bir durumu yok çalışmaya gelmiş ekonomik göçmen diye düşünürsünüz. Bir de zaten bence yalnız erkekler en azından Türkiyede kayıt bile olmuyorlar çoğu zaten yakalansa sinirdisi edilecek bence.

Biraz dağınık ifade ettim ama umarım doğru cikarimlardir.
 
Bütün anılar aklıma geliyor herşeyi yaşadığım ilkim di unutmuyorum nasıl unutucam
adli suçtan ceza alanlara iltica vs vermiyor sınıt dışı ediyorlar. kalamsının tek yolu evlnemesi o da foramlite vs değil normal oluyor. almanlar da zeki formaliteden kimse evlenmez. ve evlendikten sonra otuurm almayı planalıdıgı için ara ara eve polisler gelip aile yasantıları olup olmadıkları vs kontrol ediliyor. herşeyi ile tam bir evlilik yaşamaları gerekiyot denetime gelen polsilerden prezervatifin yerini bile soran oluyormus ve bu sürec 5 sene kadar devam ediyor. kısacası sen kendı yolun baklamlısın artık
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…