Eril adalet!

O bahsettiğiniz kanun ve sözleşmeyi yaladım yuttum ben. Çevrem de avukat dolu. Anlatayım size işin aslını: “Kadının beyanı esastır.” ifadesi sadece soruşturma açılması için geçerli. Örneğin tecavüze uğruyorsunuz ve gidiyorsunuz karakola. Şu kişi bana tecavüz etti diyorsunuz. Karakoldakiler hemen ifadenizi alıp soruşturma açıyorlar sizin beyanınızı esas alarak. Yani sadece kadına yönelik şiddette soruşturma açılabilmesi için bu ifade. Polis sizden kanıt isteyemez soruşturma açmak için. Ancak kadına şiddet haricindeki tüm davalarda kanıtınız olmazsa soruşturma veya dava açtıramazsınız. Peki, soruşturma açıldı diyelim, burada artık kadının beyanı esas olmuyor. Kanıtlar toplanmaya başlıyor ve kanıt yoksa kapanıyor dosya yani kimse kadının beyanı esas olduğu için suçsuzca ceza almıyor. Bu şekilde ceza aldım diyen varsa aleni yalan söylüyor ve sizi çok feci trollüyor demektir. Böyle sertçe, buradaki mağdur olmuş bir kadını eleştireceğinize, size kendini masum diye yutturmaya çalışan algıcı manipülatör pislikleri yargılasanız iyi olur sevgili “eril zihniyetin uşağı olmuş forum üyesi”. İstanbul Sözleşmesi de 6284 sayılı kanun da vardır, olacaktır ve sizin gibiler de seve seve kabul edeceksiniz! Yok öyle algı yaratıp konumu sulandırmaya çalışmak! Ne oldu? Kanun canınızı mı yaktı? Şiddeti siz mi uyguladınız yoksa çok sevdiğiniz bir yakınınız mı uyguladı? Kim ceza aldı uyguladığı şiddet yüzünden? Açıklayın da bilelim!
 
Çünkü kadına şiddet olsun kırsın dizini otursun erkeğe kul olsun erkek her boku yiyebilir diyor bizim ülkenin hükümeti ve yargı sistemi. Bilinçli bir uygulama . Kadın cinayetlerinde hep haberlerde gösteriliyor yok on kez şikayet etmiş vs diye. Ee nerdeysiniz ölmesini bekliyorlar kadının.

Valla bir gazeteciye yazın Twitter da falan gündem yapın belki işe yarar o da zor ama bir ihtimal işte. Deneyin bence
 
6284 sayılı kanundaki tedbirler iki çeşittir
1. Koruyucu tedbir kararları
2. Önleyici tedbir kararları

Koruyucu tedbir kararları aşağıdaki şekilde belirtilmiştir
Mülkî amir tarafından verilecek koruyucu tedbir kararları

MADDE 3 –
(1) Bu Kanun kapsamında korunan kişilerle ilgili olarak aşağıdaki tedbirlerden birine, birkaçına veya uygun görülecek benzer tedbirlere mülkî amir tarafından karar verilebilir:

a) Kendisine ve gerekiyorsa beraberindeki çocuklara, bulunduğu yerde veya başka bir yerde uygun barınma yeri sağlanması.

b) Diğer kanunlar kapsamında yapılacak yardımlar saklı kalmak üzere, geçici maddi yardım yapılması.

c) Psikolojik, meslekî, hukukî ve sosyal bakımdan rehberlik ve danışmanlık hizmeti verilmesi.

ç) Hayatî tehlikesinin bulunması hâlinde, ilgilinin talebi üzerine veya resen geçici koruma altına alınması.

d) Gerekli olması hâlinde, korunan kişinin çocukları varsa çalışma yaşamına katılımını desteklemek üzere dört ay, kişinin çalışması hâlinde ise iki aylık süre ile sınırlı olmak kaydıyla, on altı yaşından büyükler için her yıl belirlenen aylık net asgari ücret tutarının yarısını geçmemek ve belgelendirilmek kaydıyla Bakanlık bütçesinin ilgili tertibinden karşılanmak suretiyle kreş imkânının sağlanması.

(2) Gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde birinci fıkranın (a) ve (ç) bentlerinde yer alan tedbirler, ilgili kolluk amirlerince de alınabilir. Kolluk amiri evrakı en geç kararın alındığı tarihi takip eden ilk işgünü içinde mülkî amirin onayına sunar. Mülkî amir tarafından kırksekiz saat içinde onaylanmayan tedbirler kendiliğinden kalkar.

Hâkim tarafından verilecek koruyucu tedbir kararları

MADDE 4 –
(1) Bu Kanun kapsamında korunan kişilerle ilgili olarak aşağıdaki koruyucu tedbirlerden birine, birkaçına veya uygun görülecek benzer tedbirlere hâkim tarafından karar verilebilir:

a) İşyerinin değiştirilmesi.

b) Kişinin evli olması hâlinde müşterek yerleşim yerinden ayrı yerleşim yeri belirlenmesi.

c) 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanunundaki şartların varlığı hâlinde ve korunan kişinin talebi üzerine tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulması.

ç) Korunan kişi bakımından hayatî tehlikenin bulunması ve bu tehlikenin önlenmesi için diğer tedbirlerin yeterli olmayacağının anlaşılması hâlinde ve ilgilinin aydınlatılmış rızasına dayalı olarak 27/12/2007 tarihli ve 5726 sayılı Tanık Koruma Kanunu hükümlerine göre kimlik ve ilgili diğer bilgi ve belgelerinin değiştirilmesi.

Bunlar KORUYUCU tedbir kararları. Bak bakalım bunlarda karşı tarafın hakkına giren bir şey var mı? Yok. Peki kanunda mağdurun beyanı esastır ifadesi nasıl geçiyor
Kanunun 8. Maddesi 3. Fıkrası aç bak
“Koruyucu tedbir kararı verilebilmesi için, şiddetin uygulandığı hususunda delil veya belge aranmaz.”
Demek ki neymiş
-kişiye barınma yeri sağlanması konusunda
-kişiye geçici maddi yardım yapılması konusunda
-kişiye danışmanlık hizmeti verilmesi konusunda
-hayati tehlikesi olması halinde geçici korumaya alınmasında
-kreş imkanı sağlanmasında
-iş yerinin değiştirilmesinde (mağdurun )
-evli olması halinde kendisine başka yaşam yeri belirlenmesinde
-tapuya aile konutu şerhi tesisinde
-Kimlik belgelerinin değiştirilmesinde belge ve delil aranmıyormuşşşşşş.

Anılan durum bu sayılanlarla sınırlı olarak geçerli. Uzaklaştırma ve devamında öngörülen tedbirler ÖNLEYİCİ tedbir kararı olarak geçiyor kanunda. Ve onlarda delil belge aranmaz DENMİYOR

Keza, önleyici tedbir kararını ihlal eden kişiyi de mağdurun beyanıyla hapse atmıyorlar. Tanık araştırması, HTS araştırması bilumum araştırma yapıyorlar ceza verilmesi için.

Üstadın dediği gibi “cahilliğiniz benim yaşamımı da etkiliyor….”
 
O üyenin eski yorumlarına baktım da biraz, “eril zihniyetin uşağı” tanımlamam cuk oturmuş. Iııııyh, bi bitmediler yaaa!
 
Çok uzun yazmışsınız. Müsait olup okuduğumda cevaplicam
O yorumu yazdığım kişi sözleşmeyi araştırmaya gitti galiba
Cevabımı okumak ve onu cevaplamak işinize gelmiyor diye anladım ben. Sorayım: Kadına şiddetten ceza alıp suçu kanuna atan, kendini masum diye yutturmaya çalışan kim sizin çevrenizde? Siz misiniz yoksa bir yakınınız mı? Bu düşmanlığınızın açıklaması bu çünkü!
 
O üyenin eski yorumlarına baktım da biraz, “eril zihniyetin uşağı” tanımlamam cuk oturmuş. Iııııyh, bi bitmediler yaaa!
Boş lafa karnım tok. Ya birisi de çıksın desin ki avukat hanım sen haksızsın bak kanuni düzenleme böyle. Yok. Çata çat kanun tartışmak istiyorum. Fikre açığım desin ki mesela düzenleme şu şu şekilde olsa daha iyi olmaz mı.. amenna. Ama kafa boş bilgi yok ürettiğini de fikir sanıyor.. ondan bundan duydukları ile duyar kasıyor. Açıp okumuyor. Düşünmüyor. Anlamak istemiyor. Ne desen boş aslında da. Benim amacım onun bir dayanağı olmayan fikrini değiştirmek değil. Burada şiddet mağduru kadınlar var bu yorumu okuyorlar. Umutsuzluğa kapılmasınlar haklarını bilsinler kendilerini çocuklarını korusunlar böyle boş masallara kanmasınlar. Onu istiyorum.
 
Okurken beynim durdu resmen Rabbim yar ve yardımcınız olsun herşey de kanuna uygun mu olmali ? Caniniza kast var ve o adamla aynı evde yaşamak zorunda kalmak... İnanın sizin kadar güçlü olduğumu düşünmüyorum . Bazen inceldigi yerden kopmali. Madem bu sistemden alacaklisiniz ; o , bu ne der diye düşünmeyin rezil edin insan musveddesini.
 
Herkesin bildiği sır sosyal medyada gündem olmadıkça adalet sağlanmıyor. Bastaki malum kişi ve kişiler kadın düşmanı oldukları için!!
 
Bunları okuyacak, anlayacak ve yorum yapacak kapasite? Zor Avukat Hanım, çok zor. Edebiyat öğretmeniyim, yıllardır mücadele veriyorum hiç olmazsa tabelaları okusun insanlar diye. Hoş okusalar da anlamıyorlar ama ağızları da beyinleri komut vermeden hep aynı ezberi tekrarladığından, algı yaratmakta çok başarılılar.
 
Yanlış anlamışsınız. İlgilenmem gereken bebeğim var. Ayrıca komiksiniz hala anlamadınız galiba eril adalet! derken dişil adaleti savunuyorsunuz diyorum. Herkes için adaleti savununca düşman oluyorsun değil mi? Şaşırmıyorum ama tipik, aynı içeriğe sahip iki konuya birbirinin zıt yorumlar yapan üye profili
Ne diyordunuz az önce kimin uşağıyım
Bebeme sütünü verdim gidip cevap beklediğiniz yorumu okuyayım
 
Maalesef Adalet sistemi kötü anlattığıniza göre eşinizin tanıdıkları var yardım edenleri.
 
Tamam bravo savun adaleti söyle bakalım hangi
Kanun maddesi adil değil sana göre? Ama bak kanun maddesi söyle
 
Maddeleri okuyacağım ancak allasen ne boş yorum yapıyorsunuz yok canını mi acıttı yok uşak yok bilmem ne çocuk çocuk laflar
 
Kuzucum bura Türkiye. Kıvrak davranman lazım. Hersey hukukla çözülmüyor. Cimere tabi şikayet et. Ama adam zorba belli. Ev kiraymış değiştir evi. Şehir degistirebiliyorsan değiştir. Inatlasmadan. Sürekli adama başka kadınla daha mutlu olursun, bak hastalığı da yendin, senin de yeni bir hayat kurman lazım bunu empoze et. Manipule et. Zaten adam kanserken halletmen lazımdı bu isleri. Bu durumda çocukların velayetini isteyecek hali yok, ev kiraymis ortak bir mal varlığı da yok anladığım kadarı ile.
Diğer konuya gelince hep diyorum Allah Atatürk gibi bir dehayi bize sizi ıslah etse etse ancak bu adam eder diye göndermiş. Türkiye kocaman, ataerkil bir kasaba.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…