Hocam bugün Veli ile tekrar görüştüm sınıfa çağırıp . İlk defa olduğu için mazur gördüğümü , ama bir daha böyle bişey olursa benimle konuşması gerektiğini , burada tek önemli şeyin çocuğunun iyiliği olduğunu ve benim de kendısının de bu amaçla burada olduğunu, bizim iletişimimizin iyi olması gerektiğini belirttim , bunun gibi teker teker tüm rahatsızlıklarımı yapıcı bir dille kendısıne aktardım . Bana “lafımı koydum size “ şeklinde bir cümle sarf etti , benim için önemli olanın, çocukların iyiliği olduğunu , laf koymak olmadığını , bu yüzden tarzım olmayan bir şekilde ona cevap veremeyeceğimi de, belirttim . Bunların insanı yüceltmeyeceğini, öğretmen olmanın herşeyden önce, gönüllere girmek olduğunu ve bu yüzden kendısı ile görüştüğümü , ilgili bir anne olduğunu anladığımı, bu yüzden endişelerini mazur gördüğümü vs vs anlattım . Sonuç olarak velim , bana kusura bakmayın ben agresifim , kendımı ifade edemiyorum dedi , bende önemli olmadığını ama bir daha sorun olursa benimle paylaşmasını istedim, tatlıya bağladık , ve konuyu kapattık .Anlıyorum sizi,ben de aynı sıkıntıları yaşıyorum.Sabırla yaklaşın veliye ..öğretmen olmak bunu gerektirir..paylaşmanın güzelliğini,çocuğa kazandırdıklarını vs anlatın.İstemiyorsanız böyle bir şey yapmam ama eğitimci olarak bunun çoçuğa faydası olacağını düşündüm vs deyin.
isimle alakalı şunu söyleyebilirim:”Gözümden kaçmış,hassassanız bu konuda daha çok dikkat ederim vs .” Deyin.Maalesef bazı veliler anlayışlı insanlarla karşılaşmadıkları için sizi de öyle sanıyorlar ..Sizin sinirlenmeniz ,üzülmeniz onların öfke duygusunu besliyor.Ilımlı yaklaşırsanız onlar da iyi niyetinizi anlayacaktır.
çok güzel bi konuşma olmuş. sizi tebrik ederim. beğene tıklamak yetmedi...Hocam bugün Veli ile tekrar görüştüm sınıfa çağırıp . İlk defa olduğu için mazur gördüğümü , ama bir daha böyle bişey olursa benimle konuşması gerektiğini , burada tek önemli şeyin çocuğunun iyiliği olduğunu ve benim de kendısının de bu amaçla burada olduğunu, bizim iletişimimizin iyi olması gerektiğini belirttim , bunun gibi teker teker tüm rahatsızlıklarımı yapıcı bir dille kendısıne aktardım . Bana “lafımı koydum size “ şeklinde bir cümle sarf etti , benim için önemli olanın, çocukların iyiliği olduğunu , laf koymak olmadığını , bu yüzden tarzım olmayan bir şekilde ona cevap veremeyeceğimi de, belirttim . Bunların insanı yüceltmeyeceğini, öğretmen olmanın herşeyden önce, gönüllere girmek olduğunu ve bu yüzden kendısı ile görüştüğümü , ilgili bir anne olduğunu anladığımı, bu yüzden endişelerini mazur gördüğümü vs vs anlattım . Sonuç olarak velim , bana kusura bakmayın ben agresifim , kendımı ifade edemiyorum dedi , bende önemli olmadığını ama bir daha sorun olursa benimle paylaşmasını istedim, tatlıya bağladık , ve konuyu kapattık .
Gereken çizgiyi, sevgi ve saygı çerçevesinde bugün çizdiğimi düşünüyorum .
Beni anlayan herkese teşekkür ederim.
Aynen benim idarecim de bunların ağzına laf verme gibi bişey dedi yani koz verme tarzındaBen de bir veli macerası anlatayım
Bu yıl okulun ilk günü 5 ve 6ların olduğu katta nöbetçiyim. içeri almaya 8lerden başlandı ben de bir kaza bela olmasın ilk gün coşar bunlar diye erkenden katıma çıktım. Katta 3 tane veli var.(bilmeyen veli varsa söyleyeyim. Velilerin katlara çıkışı yasaktır, en fazla idareye gidebilirsiniz, binada dolaşamazsınız)
600 kişilik okulda çocuklar da binaya girmeye başladığından gürültü var. Bütün nöbetçi öğretmenler gibi yüksek perdeden bina geneline seslenmeye başladım (yırtınırcasına bağırma değil, öğretmen arkadaşlar anladı o ses tonunu) "velilerin katlara çıkışı yasaktır, lütfen binayı boşaltalım, velilerin binada dolaşması yasaktır..." bunu duyan 2 veli gülümseyerek selam verdi ve indi. Sinirli falan değilim, sadece uyarı yapıyorum. Bir tanesi inatla duymazdan gelip sınıf sınıf geziyor. Arkadaş sağır olman lazım o sesi duymaman için. En son yanına gittim. Hanım efendi sesleniyorum duymuyorsunuz sanırım binada dolaşmanız yasak" dedim. Çocuğunun sınıfına arıyormuş, oğlu 6.Sınıfa nakil gelmiş. Bu arada yanında çocuk yok. Aşağıda sırada çocuk, o tek başına geziyor. Çocuğunuz sınıfıyla çıkar, aşağıda personel ilgilenir onunla, siz buraya çıkamazsınız, dedim. Bana bağıramazsınız dedi(ulan ben sana laf anlatmaya çalışırken binaya 400 kişi girdi, bu gürültüde nasıl duyacaksın beni, diyemiyorsun tabi ) bağırmıyorum, sesimi duyulur hale getiriyorum ve size defalarca seslenmeme rağmen duymazdan geldiniz, buraya çıkmanız yasak dedim. Bana ben sadece ciyaklama duydum söylediğinizi anlamadım dedi.(ah gerçekten ciyakladığımı görse ne yapacak, hayretle bakakaldım bi lahavle çektim) baştan aldım "bakın burada olmanız yasak, lütfen aşağı inin" hala siz bana bağıramazsınız diyor, ya bağırmıyorum zaten, sesim bina koşullarına uygun. Adınızı söyşermisiniz ben müdüre gideceğim dedi. Adım zemheri buyrun müdür bey alt katta dedim.
Kadın gitti. Ben de dersim boş olduğu için okulun önündeki çardağa gidip oturdum. 10 dakika sonra kadın geldi. Sizi idareye bildirdim, dediokulda böyle bağırılmazmış (hanım efendi muhtemelen hayatında hiç okul görmemiş diye düşündüm.) sizin çocuğunuzun eski okulunda nöbetçi öğretmenler hiç sesini yükseltmiyor muydu diye sordum, hayır asla dedi.(sanırım çocuk enderunda büyümüş ) iyi o zaman biz bırada nöbette gerektiği zaman bağırıyoruz, hatta düdük de çalıyoruz, alışmaya bakın deyip gönderdim.
Müdür beni çağırmadı ama haliyle gün içinde bir ihtiyaç için yanına gittiğimde. "bizi neden bu insanlarla muhattap ediyorsun, veremedin mi ağzının payını" dediverdim hocam merak etmeyin dedim. Karşılıklı gülüştük. Allah herkese böyle idareci ama aklı başında da veli nasip etsin.
Bana sen kaç puanla atandınamin çok teşekkür ederim.
inanın bu 10 yıldır yaşadığım şeylerden sadece bir tanesi, çoğu velim aynı kafa yapısında olduğu için tavırları da hep o yöne kayıyor ama bir önceki örneğimde geçen velim gibi açık açık dile getirenler de oluyor.
sadece ama sadece bana verilen görevi yerine getirdiğim için sen ne işe yarıyorsun ki senin mezuniyetin ne diyen mi olmadı siz nasıl iş yapıyorsunuz beceremeyecekseniz gidin başka yerde çalışın boşuna mı para ödüyoruz diyen mi
yeni nesil öğrencilerin çoğu saygısız, kaba, egoist ve tek sebep bana göre aileleri ne yazık ki.
öğretmenlik bana göre çok zor bir meslek kimisi ohh yan gel yat olarak bakıyor ama öyle değil, onlarca öğrenciyi eğitmeye uğraşmak kolay değil, ben evde 2 tanesiyle zor uğraşırken.
saygı duyulması gereken bir mesleği icra edenlere gösterilen bu tavırlar beni çok kızdırıyor
Çok doğru hepsi .Bir yetiskinle bir cocugu nasil kiyaslayabiliriz ki
Biz yetiskinler duygularini regüle etmeyi becerebiliriz
Hicbir ogretmen de cikar üstündekini, tokanı arkadaşına ver diyecek degil
Ayni sey degil cunku
Siz bir seyler yerken basit bir simitse bile etrafinizda oturan iş arkadaslariniza ister misiniz buyrun demiyor musunuz ya hu
Diyorsaniz bu beceriyi nasil kazandiniz
Cocuk gonulsuzdu, zorladim diyen birine mi benziyor ogretmen
Cocuk bu olayi unuttu gitti zaten de siz yetiskinler simiti canı çekenin de bir çocuk oldugunu nasil gormezden gelebiliyorsunuz
"Arkadasimin cani cekti cunku onda yoktu, paylastim" kazanimini neden kucumsuyorsunuz
Niye illa da paylasmamak uzerine konusuyoruz
Sinirlarini korumayi yalnizca paylasmamayi ogrenerek mi olusturabilir saniyorsunuz
Keske bireysellikle bencilligin o ince siniri tam anlasilmis olabilseydi diye dusundum bu konudan sonra.
Diğergamlik bizim kulturumuzun onemli bir parcasidir, iyilik etmek bireye de haz yasatir, kuru ekmegi bolusmek gerekirse kuru ekmegi bolusebilmenin birlik ve beraberligi saglayan yapisini once yetiskinlere anlatmaliyiz galiba.
Bende kendımı iyi hissettim , tam bir öğretmen konuşmasıydı gerçekten , teşekkür ederim…çok güzel bi konuşma olmuş. sizi tebrik ederim. beğene tıklamak yetmedi...
paylaşmanın iteklenerek öğrenilemeyeceğini düşünüyorum ben... misal çocuk için oyuncak ayısı neyse sizin içinde bulüzdür... bu bilinç örnek olarak verilir... hadi kalk şöyle yapla değil... çocuğum şimdi yemek arttı hadi bunları uygun bi yere hayvanlara götüreceğiz... oynamadığın oyuncak varsa al yanına aş evine götürelim de oradan diğer çocuklar alır... bunlar okul esnasında sıralarda... oğlumm kalk yemeğini verle öğrenilmez. bizzat hayatın içindeyken, bir hikaye kitabı okurken empatiyle öğrenilir...
bir çocuk simit almış yerken, diğer arkadaşı istiyor ve bakıyorsa, ama o çocuk vermek istemiyorsa zaten o çocukta sorun vardır... hadi böl çocuğum simitten ile geçici çözüm olur. onun yerine bilinç aşılanmalı...
burada bir kadın; çocuğu su istediğini ama yanına almadıklarını anlatmıştı. parktaki diğer çocuğun suluğunu kullanmak isteyince annesinin hayır dediğini anlattı... kimse suyunu paylaşmaz... hele bu kovid döneminden sonra imkansız hale geldi..
Gayet de anliyorum hocam.Çok doğru hepsi .
Bide şöyle bişey var , ince düşünceli naif insanlar olmalarını sağlamak amacıyla, empati becerilerini geliştirmeye çalışıyor öğretmenler . Evet azra deşeler ne olur , sürekli değil kasıtlı olarak değil , sadece o an öyle ağzımdan çıktı veya yazdım , 30 çocuğun adını teker teker yazınca ister istemez insan kısaltma yapıyor bazen :) herşeyi sorun eden bir kişiliğe sahip olmalarını istemem , bazen bazı şeyleri de görmezden gelebilsinler, bu da bir beceridir , kendısinin hoşuna gitmeyecek şeyi ufak küçük basit şeylerden bahsediyorum görmezden gelebilmeli çocuk , diğer türlü de mutsuz olmak için hep bir sebepleri oluyor , bazı anneler gibi bazı çocuklar da hep bir memnuniyetsiz hep bir mutsuz … ortada bişey yokken hoşnutsuz be suratı asık olmasına anlam veremiyorum ben insanların , mutlu olmak için herşeyin mükemmel olmasına gerek yok , asıl önemli olan bu ve öğrenmelerini istiyorum , mutlu olmaları bu kadar zor olmamalı ……
Ciddrn mi? Şuursuz kadın.“lafımı koydum size “
:) Niye şaşırdınız?Ciddrn mi? Şuursuz kadın.
Yemin ederim.Ciddrn mi? Şuursuz kadın.
Çocuklarım ileride kendilerine ait oyuncakları paylaşmak istemezlerse de paylaşmazlar. Merak ettiğiniz için anlatayım, Sınırsız oyuncak alma hakları yok. Doğum günü, yeniyıl ve 23 nisanda oyuncak alma hakkı vardır bizim evde. Eğer bu özel günlerden birinde seçimini evdeki paylaşılmayan oyuncak olarak yapmışsa kararına saygı duyar, aynı oyuncağın ikincisini alırım.Varsayalim ki yavrunuz hayir paylasmiyorum dedi, yeni seyler almaya da maddi manevi gucunuz yok, cozumunuz nedir?
Kardesiyle bir seyler paylasmasi icin izin istemek nereye kadar
Yarin kucugunuz de buyuyup bir seyler istemeye basladiginda hatta ayni oyuncagi istediklerinde ne yapacaksiniz ya da ne yapiyorsunuz
Kucuge mi hayir diyeceksiniz
Beraber oynamak da istemiyorlar, cozum nedir? İki ayni oyuncagi almak mi?
Cok masrafli.
Sirasiyla oynatmak mi, ama o zaman ben o oyuncakla oynamak istiyorum kararina saygi duymadiniz?
Bilemiyorum ya
Hangimizin kardesiyle bir sey paylastigi icin travmasi kalmistir ki
En fazla komik anilar kalmistir yasarken gicik bile olsak
Kardes cunku otesi yok ki
Ayrica bir 5-6 yaş cocugu paylasmayi ogrenmis olsa cok daha tatli olur kendisi acisindan
Ve boyle boyle diyaloga giriyorlar diger cocuklarla
Cocuklar icin iletisim sekli baskasinin elindekine ozenmek oncelikle :)
Ne bileyim hic mi cocuk olmadik, hic mi komsunun tavugu kaz gorunmedi
Ama nedir cok kutsal saydigi bir oyuncagi vardir amenna, o misafir cocugu geldiginde de kaldirilmali bence
Cunku o oyuncakla oynamak isteyen cocuk da bir cocuk, sizin benim cocuklarim gibi
Her seyi elde edemeyecegini anlasin demissiniz baska cocuklar icin
Hayat dersi vermek istediginiz o cocuklar da cocuk, kararina saygi duyulmasini istedigimiz cocuklarimiz kadar.
Veli en fazla paylasmak istemezsen paylasma'yi ogretebilir.
Ogretmene neden paylas dediniz diyemez
Orada o patlamis misiri, o sey her neyse,
O şeyi cani çeken de bir cocuk
Caninin bir sey cektigini gordugunuz bir cocuga nasil duyarsiz kalabiliriz
İstersen paylas demek cocugun iradesine darbe degildir, sakin olun.
Bugun ogretmeni, paylas dedi diye zorbalik ediyor konumuna sokarsak yarin iletisime gececek kimseyi bulamayacak bu cocuklar
Gerekirse paylasmiyorum demeyi ogrensin, bu ayri bir kazanim ama etrafimizda birilerin de yasadigini, onlarin da caninin cekebilecegini dusunebilmek de bir o kadar kazanim.
Gerekirse paylasmasin, mesele o degil.
Çocuk için kıymetli çünkü. Yetişkin için arabası neyse çocuk için de o. Maddi değeri yüksek olmasın, hukuki yükümlülük de yok Sokaktaki kadın montunu beğendim, 2 dakika giyip fotoğraf çektireyim dese vermek ister misiniz? Çocuk da maddi değeri olsun olmasın, isterse ambalaj kağıdı olsun istemiyorsa zorlanmamalı diyorum.
Konu sahibi konuda bahsetseydi mısır mevzusunu zaten böyle tepkiler almayacaktiVarsayalim ki yavrunuz hayir paylasmiyorum dedi, yeni seyler almaya da maddi manevi gucunuz yok, cozumunuz nedir?
Kardesiyle bir seyler paylasmasi icin izin istemek nereye kadar
Yarin kucugunuz de buyuyup bir seyler istemeye basladiginda hatta ayni oyuncagi istediklerinde ne yapacaksiniz ya da ne yapiyorsunuz
Kucuge mi hayir diyeceksiniz
Beraber oynamak da istemiyorlar, cozum nedir? İki ayni oyuncagi almak mi?
Cok masrafli.
Sirasiyla oynatmak mi, ama o zaman ben o oyuncakla oynamak istiyorum kararina saygi duymadiniz?
Bilemiyorum ya
Hangimizin kardesiyle bir sey paylastigi icin travmasi kalmistir ki
En fazla komik anilar kalmistir yasarken gicik bile olsak
Kardes cunku otesi yok ki
Ayrica bir 5-6 yaş cocugu paylasmayi ogrenmis olsa cok daha tatli olur kendisi acisindan
Ve boyle boyle diyaloga giriyorlar diger cocuklarla
Cocuklar icin iletisim sekli baskasinin elindekine ozenmek oncelikle :)
Ne bileyim hic mi cocuk olmadik, hic mi komsunun tavugu kaz gorunmedi
Ama nedir cok kutsal saydigi bir oyuncagi vardir amenna, o misafir cocugu geldiginde de kaldirilmali bence
Cunku o oyuncakla oynamak isteyen cocuk da bir cocuk, sizin benim cocuklarim gibi
Her seyi elde edemeyecegini anlasin demissiniz baska cocuklar icin
Hayat dersi vermek istediginiz o cocuklar da cocuk, kararina saygi duyulmasini istedigimiz cocuklarimiz kadar.
Veli en fazla paylasmak istemezsen paylasma'yi ogretebilir.
Ogretmene neden paylas dediniz diyemez
Orada o patlamis misiri, o sey her neyse,
O şeyi cani çeken de bir cocuk
Caninin bir sey cektigini gordugunuz bir cocuga nasil duyarsiz kalabiliriz
İstersen paylas demek cocugun iradesine darbe degildir, sakin olun.
Bugun ogretmeni, paylas dedi diye zorbalik ediyor konumuna sokarsak yarin iletisime gececek kimseyi bulamayacak bu cocuklar
Gerekirse paylasmiyorum demeyi ogrensin, bu ayri bir kazanim ama etrafimizda birilerin de yasadigini, onlarin da caninin cekebilecegini dusunebilmek de bir o kadar kazanim.
Gerekirse paylasmasin, mesele o degil.
Çok tepki gelince bende bunaldım ve rahatsız oldum sadeceKonu sahibi konuda bahsetseydi mısır mevzusunu zaten böyle tepkiler almayacakti
Ben mesela beslenmesini paylaş dedi sandim ve çocuğun paylaşmak istememesini , velinin de buna tepki göstermesini normal buldum
Ama cocuk zaten getirmemesi gereken birsey getirmiş ve öğretmen baskı yapmadan sadece paylaş istersen demis , bu gayet normal bir durum
Keşke konuda anlatsaydi , bu mevzu bu kadar uzamazdi
Evet ben de çocuk normal beslenmesini getirdi. Biraz da şu arkadaşın da ver dendi diye anladım. Konuda liste dışı yiyecek olduğu gibi temel bir sorunun yazılması atlanmış.Konu sahibi konuda bahsetseydi mısır mevzusunu zaten böyle tepkiler almayacakti
Ben mesela beslenmesini paylaş dedi sandim ve çocuğun paylaşmak istememesini , velinin de buna tepki göstermesini normal buldum
Ama cocuk zaten getirmemesi gereken birsey getirmiş ve öğretmen baskı yapmadan sadece paylaş istersen demis , bu gayet normal bir durum
Keşke konuda anlatsaydi , bu mevzu bu kadar uzamazdi
Çocuklarım ileride kendilerine ait oyuncakları paylaşmak istemezlerse de paylaşmazlar. Merak ettiğiniz için anlatayım, Sınırsız oyuncak alma hakları yok. Doğum günü, yeniyıl ve 23 nisanda oyuncak alma hakkı vardır bizim evde. Eğer bu özel günlerden birinde seçimini evdeki paylaşılmayan oyuncak olarak yapmışsa kararına saygı duyar, aynı oyuncağın ikincisini alırım.
Parkta bir çocuk elindeki oyuncağı ya da yerde bulduğu taşı paylaşmak istemiyorda çözüm saygı duymak olmalı bence. Bir kere sorulur, istemiyorsa istemiyordur. Ne yapalım, zorla elinden mi alalım diyorsunuz?
Konudaki yiyecek paylaşma konusunda da liste dışı yiyecek geldiği için veli hatalı. Bence o yiyeceğin sınıfta yenmesine izin verilmeyip veliden doğru beslenmeyi getirmesi istenmeliydi. Veli getirmiyorsa da müdür/müdür yardımcısının odasında o çocuk karnını doyurmalıydı, veli de idare tarafından uyarılmalıydı. Bütün sınıfla paylaşmaya yetmeyeceğine göre canı isteyebilecek başka öğrenciler de çıkabilir.