- 9 Kasım 2015
- 6.054
- 10.841
-
- Konu Sahibi gulkurusu9
- #41
Gerçekler acıtırBugün kaçıncı konuda ailemin tek kızıyım lafını okudum hatırlamıyorum. biz iki kızız, değerimiz ortadan ikiye bölünmedi, onu bi yazayım da. bence sizin sıkıntınız kusura bakmayın ama şımarıklık. eşinizin ailesi tarafından el bebek gül bebek diğer eltiden değerli tutulmayı beklemişsiniz, olmayınca hayal kırıklığınız kıskançlığa dönüşmüş. hayat boyu herkesin en çok sizi sevip takdir etmesini beklerseniz daha çok özgüven krizleri yaşayıp üzülürsünüz. aileniz ve eşiniz için biriciksiniz; ama onun dışında dünya için özel bir tarafınız yok. hepimiz için bu böyle. ne kadar çabuk kabullenirseniz o kadar iyi
Umarım yurtdışında yaşıyorsunuzdur aksi halde yüksek lisans yapmış, eğitimli olduğunu söyleyen bir insanın bu kadar kötü bir Türkçe kullanmasını aklım almaz. Nasıl tez yazdınız?Merhabalar,
bir senedir evliyim ve eşimide çok seviyorum. Eşimde beni sever, sayar. Çok bekledi beni kavuşabilmek için. Gözlerimin içine bakar ve hep istediğimi yapar. Ailesinide sever ve sayar. Çok vakit geçirir ailesiyle. Benim ailemlede vakit geçirir bol bol. Kaynanam huy ve karakter olarak bana çok sıt. Hatta eşimin nasıl annesi olur onuda anlamıyorum. Ama saygı çerçevesinde iyi anlaşırız. Eltimide çok sever. Oğlunuda yani eltimin kocası (benim gözlemlediğim kadarıyla) en sevdiği, kendisinede çok benzer. Nasıl anlatsam bilmiyorum ama hep eltimi över. Her konuşmada konu ona gelir. Çok bakımlıdır ve fiziğine çok dikkat eder. Bende spor yaparım ve hiç bir zaman balık etli yada kilolu değilimdir. Ama onun (kocamın yanındada) güzelliğini konuşur “maşallah inceciktir. Kendisine çok dikkat eder”. Eltim becerikli değildir, çok ev işi (yemek, temizlik) yapamaz ama çalışıyor ve iyi parada kazanıyor. Meslek yapmasına rağmen. Hep nekadar iyi kazandığını, nekadar severek çalıştığını konuşur. Hep nekadar akıllı olduğundan bahseder. Yani anlayacağınız hayranlıkla hep ondan bahseder. Ben yüksek lisansımı yaptım, mühendisim ve alanımda çalışıyorum. Kendime görede iyi kazanıyorum ama daha yeni başladığım için maaşım çok yüksekde değildir. Ben ama severek okudum, istediğimide okudum. Benim ailemde çoğu kişi okumuş, güzel mesleklere atanmışlar. Ben paradan haric rahat ve iyi mesleğim olsun diye okudum, kendimi geliştirmek istedim. Başlarda neden erkeksi mesleği seçtiğimi bile sormuşlardı. Oysa iş alanımdan çok memnunum ve başka işlere değişmem.
Ben ailemin tek kızıyım ve hep el bebek gül bebek yetiştim. Annem ve Babam hiç bir zaman benim çok para kazanmama, aşırı bakımlı olmama (bakımlıyımdır ama sadeyimdir. Çok makyaj yapmam, sade ve klasik giyerim) önem vermemiştir. Çok farklı yetiştirildiğimi fark ediyorum ve kendimi eşimin ailesine ait değilmişim gibi hissediyorum. Komik olanda eşim benim gibidir, okumuştur ve çok sade, sakin takılır. Gösterişli değildir. Ve ilk evlendiğimde onum ailesi bunu anlamadığını ve birazda dışladığını hissetmiştim ve hep üzülürdüm kendisine. Şimdide kendim o durumdayım. Eltimi çok kafaya takmaya başladım, hep kıyaslıyorum kendimle. Kendimi aşırı ezik, değersiz hissediyorum. Yanlış mesleği seçmişimde çok aptalca bişey yapıyorum gibime geliyor. Yada çok bakımsız ve çirkinmişim gibi. Hatta kilo takıntım bile başladı, oysa arkadaşlarımın yanında incelerdenim. Ama uzun giyindiğim içinde çokta belli olmuyor. Özgüvenim yerlerde. Ne yapmalıyım sizce?
Sizin kıskanacak bir durumunuz yok,iş ise iş yani bakimlilik bir boyaya bakar en azından itiraf ediyorsunuz...Benim eltim kiskancliktan benim yuvamı yıktı,nişanli kaynimi ayırdı..Kendi okula gitmediği için okuyan çalisan eğitimli eltilere tahammül edemedi ha nasıl başardı derseniz çok yetenekli bu konuda anne olmadığı için bunu anne yerine koydular sözü senetti..Şu an gerçekleri anladılar ama iş işten geçti..Demem o ki bu kıskançlık mevzusu tüm bedeninizi sarmadan kendinize gelinMerhabalar,
bir senedir evliyim ve eşimide çok seviyorum. Eşimde beni sever, sayar. Çok bekledi beni kavuşabilmek için. Gözlerimin içine bakar ve hep istediğimi yapar. Ailesinide sever ve sayar. Çok vakit geçirir ailesiyle. Benim ailemlede vakit geçirir bol bol. Kaynanam huy ve karakter olarak bana çok sıt. Hatta eşimin nasıl annesi olur onuda anlamıyorum. Ama saygı çerçevesinde iyi anlaşırız. Eltimide çok sever. Oğlunuda yani eltimin kocası (benim gözlemlediğim kadarıyla) en sevdiği, kendisinede çok benzer. Nasıl anlatsam bilmiyorum ama hep eltimi över. Her konuşmada konu ona gelir. Çok bakımlıdır ve fiziğine çok dikkat eder. Bende spor yaparım ve hiç bir zaman balık etli yada kilolu değilimdir. Ama onun (kocamın yanındada) güzelliğini konuşur “maşallah inceciktir. Kendisine çok dikkat eder”. Eltim becerikli değildir, çok ev işi (yemek, temizlik) yapamaz ama çalışıyor ve iyi parada kazanıyor. Meslek yapmasına rağmen. Hep nekadar iyi kazandığını, nekadar severek çalıştığını konuşur. Hep nekadar akıllı olduğundan bahseder. Yani anlayacağınız hayranlıkla hep ondan bahseder. Ben yüksek lisansımı yaptım, mühendisim ve alanımda çalışıyorum. Kendime görede iyi kazanıyorum ama daha yeni başladığım için maaşım çok yüksekde değildir. Ben ama severek okudum, istediğimide okudum. Benim ailemde çoğu kişi okumuş, güzel mesleklere atanmışlar. Ben paradan haric rahat ve iyi mesleğim olsun diye okudum, kendimi geliştirmek istedim. Başlarda neden erkeksi mesleği seçtiğimi bile sormuşlardı. Oysa iş alanımdan çok memnunum ve başka işlere değişmem.
Ben ailemin tek kızıyım ve hep el bebek gül bebek yetiştim. Annem ve Babam hiç bir zaman benim çok para kazanmama, aşırı bakımlı olmama (bakımlıyımdır ama sadeyimdir. Çok makyaj yapmam, sade ve klasik giyerim) önem vermemiştir. Çok farklı yetiştirildiğimi fark ediyorum ve kendimi eşimin ailesine ait değilmişim gibi hissediyorum. Komik olanda eşim benim gibidir, okumuştur ve çok sade, sakin takılır. Gösterişli değildir. Ve ilk evlendiğimde onum ailesi bunu anlamadığını ve birazda dışladığını hissetmiştim ve hep üzülürdüm kendisine. Şimdide kendim o durumdayım. Eltimi çok kafaya takmaya başladım, hep kıyaslıyorum kendimle. Kendimi aşırı ezik, değersiz hissediyorum. Yanlış mesleği seçmişimde çok aptalca bişey yapıyorum gibime geliyor. Yada çok bakımsız ve çirkinmişim gibi. Hatta kilo takıntım bile başladı, oysa arkadaşlarımın yanında incelerdenim. Ama uzun giyindiğim içinde çokta belli olmuyor. Özgüvenim yerlerde. Ne yapmalıyım sizce?
Kız böyle cin fikirler nasıl aklınıza geliyor ya şu hayatta asla hazır cevap olamadım çok iyiSen de baska kayınvalideleri kayınvalidenin yanında öv :) mesela KV eltiyi övünce ay eltimin annesi ne asil ne hoş bi kadın tabi ki yetiştirdi mi öyle kız yetiştirir çok şanslısınız annneeee de sesi içine kaçar :)))
Bu ne saçma düşünceler. Kız kardeşi olan kimse de kendini kardeşiyle kıyaslayıp eziklemez kendini. Özgüveninizi geliştirmeyi deneyin acilen.Maalesef eşim ailesine çok düşkün ve daha az görüşmek sanki elde değil. Eşime bu konuyuda asla açamam gibime geliyor çünkü eltimi kıskanmam beni utandırıyor. Ben hiç kimseyi bukadar takmadım herhalde. Öve öve bendede bi haller oldu. Baya kompleksler yaşıyorum. Bide şimdi hamile ve ilk torunu vericek aileye. Yani el üstünde o tutulmayacakda kim tutulucak? Aslında ben başkaları için sevinirim ve kıskanç biriside değilimdir. Ama sanırım hiç kız kardeşim olmadığı için ve hep ailemin en sevdiği olduğum için bu hisslere daha önce kapılmamışım..
Kendi annesini de övebilirSen de baska kayınvalideleri kayınvalidenin yanında öv :) mesela KV eltiyi övünce ay eltimin annesi ne asil ne hoş bi kadın tabi ki yetiştirdi mi öyle kız yetiştirir çok şanslısınız annneeee de sesi içine kaçar :)))
Tebrik ediyorum ilk kez birj çıkıp itiraf etmisMerhabalar,
bir senedir evliyim ve eşimide çok seviyorum. Eşimde beni sever, sayar. Çok bekledi beni kavuşabilmek için. Gözlerimin içine bakar ve hep istediğimi yapar. Ailesinide sever ve sayar. Çok vakit geçirir ailesiyle. Benim ailemlede vakit geçirir bol bol. Kaynanam huy ve karakter olarak bana çok sıt. Hatta eşimin nasıl annesi olur onuda anlamıyorum. Ama saygı çerçevesinde iyi anlaşırız. Eltimide çok sever. Oğlunuda yani eltimin kocası (benim gözlemlediğim kadarıyla) en sevdiği, kendisinede çok benzer. Nasıl anlatsam bilmiyorum ama hep eltimi över. Her konuşmada konu ona gelir. Çok bakımlıdır ve fiziğine çok dikkat eder. Bende spor yaparım ve hiç bir zaman balık etli yada kilolu değilimdir. Ama onun (kocamın yanındada) güzelliğini konuşur “maşallah inceciktir. Kendisine çok dikkat eder”. Eltim becerikli değildir, çok ev işi (yemek, temizlik) yapamaz ama çalışıyor ve iyi parada kazanıyor. Meslek yapmasına rağmen. Hep nekadar iyi kazandığını, nekadar severek çalıştığını konuşur. Hep nekadar akıllı olduğundan bahseder. Yani anlayacağınız hayranlıkla hep ondan bahseder. Ben yüksek lisansımı yaptım, mühendisim ve alanımda çalışıyorum. Kendime görede iyi kazanıyorum ama daha yeni başladığım için maaşım çok yüksekde değildir. Ben ama severek okudum, istediğimide okudum. Benim ailemde çoğu kişi okumuş, güzel mesleklere atanmışlar. Ben paradan haric rahat ve iyi mesleğim olsun diye okudum, kendimi geliştirmek istedim. Başlarda neden erkeksi mesleği seçtiğimi bile sormuşlardı. Oysa iş alanımdan çok memnunum ve başka işlere değişmem.
Ben ailemin tek kızıyım ve hep el bebek gül bebek yetiştim. Annem ve Babam hiç bir zaman benim çok para kazanmama, aşırı bakımlı olmama (bakımlıyımdır ama sadeyimdir. Çok makyaj yapmam, sade ve klasik giyerim) önem vermemiştir. Çok farklı yetiştirildiğimi fark ediyorum ve kendimi eşimin ailesine ait değilmişim gibi hissediyorum. Komik olanda eşim benim gibidir, okumuştur ve çok sade, sakin takılır. Gösterişli değildir. Ve ilk evlendiğimde onum ailesi bunu anlamadığını ve birazda dışladığını hissetmiştim ve hep üzülürdüm kendisine. Şimdide kendim o durumdayım. Eltimi çok kafaya takmaya başladım, hep kıyaslıyorum kendimle. Kendimi aşırı ezik, değersiz hissediyorum. Yanlış mesleği seçmişimde çok aptalca bişey yapıyorum gibime geliyor. Yada çok bakımsız ve çirkinmişim gibi. Hatta kilo takıntım bile başladı, oysa arkadaşlarımın yanında incelerdenim. Ama uzun giyindiğim içinde çokta belli olmuyor. Özgüvenim yerlerde. Ne yapmalıyım sizce?