Coronasavar

Yaa yerimmm yap kızzz
En azından sen çok mutlu ol senle birlikte yavrun da mutlu olur
Her şeyi kendin için yap

umarım kazanırsın sınavı böyle karar vermene inan çok sevındım
 

Evlilikte sevgi öyle tek cevabı olan bir sorgulama değil ki anacım. Evlilik dediğin bir zamandan sonra bir şirket oluyor. Sevgiden ziyade saygı ile ayakta kalıyor. En büyük aşkın da, en basit sevginin de varacağı nokta bu. Aksini iddia eden yalan söylüyordur. Bu anlamda evet seviyorum, her evliliğin varacağı noktadayız, gerektiği kadar seviyorum. Bittabi çok büyük bir aşk ve hayranlık kalmadı ki böyle bir beklentim de yok.

Mesele ilişkide değil bireyde. Ben istediğim yerde, kendim gibi olursam herkes sevilir. Koca dahil. Kendimi sevdikten sonra kocayı mı sevmeyeceksin. Ancak yol ayrımında yanımda mı olacak, karşımda mı onu görücez işte. O zaman anlaşılır seviyor muyum, nefret mi ediyorum.
 
Obsesif yeni gelin sendromu. Kapların hepsine tek tek kurdele bağlamadığına şükür kardeş.
Abartıyorlar ya inanma. Anamın aldığı üç tane tapıra laf ediyorlar.

kız Lyanna Mormont dün göstermedik mi bütün kuru gıdacıklarım paketlerinde duruyor kapsızlıktan.
 

Bir amacın olursa canın da tazelenir. Bu söyleyeceğimi yanlış anlamayacağını biliyorum evlatlarımız hepimizin canı vazgeçilmezi ama insan faktörü apayrı bir şey. Şu dünyada kendini ne zaman bir insana tam manasıyla bağlamadan bir şeylerin izinde devam edersin, o zaman huzura erişirsin. Benim bu evde bir odam var mesela, ayrı, yatakodamızdan ayrı sadece bana ait şeylerle dolu olan bir oda. Bu olmazsa huzurum olmaz, beni meşgul eden çocuğum ve saçma ev işleri harici kendimi yaşayacağım bir alanım olmazsa deliririm. Bunu her insan yaşar. Sen de yaşıyorsun, engellenmiş ve harcanmış hissediyorsun. Bu yüzden geç değilken, kendin için başla. Dönüp arkada kalanları da irdeleme, gelmek isteyen sana yetişir. Çocuğun yarın öbür gün daha gururlanır "Annem kazandı, yaptı" der. Aksine "Kendini evin içinde temizliğe gömüp ışığını söndürdü, benim için" diye kendini suçlamaz. Bu duyguyu evlada yüklemek esasen en ağırı.

"Resmi bıraktım, odayı misafir odası yaptım çünkü kendim yok oldum, siz yaşayın" gibi esasen çocuğumun benden istemediği bir fedakarlığı, onun için gerekmiş gibi boynuna yüklemekten sakınırım. Bunu gördüm ben annemde ve gereksiz fedakarlıklar bir süre sonra feryat oluyor, çocuk işittiyor, işittikçe ya normalleştirip kulak tıkamayı öğreniyor, ya da "Benim müsebbibi" diye ana bağımlılığına kayıp saçma bir hale giriyor.

Kendin için başla gülüm, değişkenleri sen değişerek oynatabilirsin. Kendini önce hayata kalıcı bir şeyle bağla, çocuğun açtığın yoldan gelecek, eşin de gelirse anlarsa ne ala, gelmezse zaten yokmuş dersin.
 

Anacım mevzu ev işi bilmem ne değil ki, bunlardan ibaret değil en azından. Ben aşırı verici bir tipim, sorumluluktan kaçmam şikayet de etmem zaten. Ancak ben yapabileceğim kadarını yapıp buna rağmen "kişiliğin de değişsin, daha çok kadın ol, daha çok anne ol, daha çok daha çok" tepkisi ile karşılaşıyor isem orada sıkıntı var işte. Bugün kendisine de söyledim. Bak ben saçma sapan şeylere takılmam. Dolma da sararım, baklava da açarım. Bunlar benim insanlığımdan götürmez, beni daha az entelektüel, daha az gelişmiş yapmaz. Bunlara takılmam bile. Benim tek derdim insanlık ya. Beni bir gör idrak kim ben ondan ne bekliyorum, o neyden ne kadar fedakarlık ediyor. Nelere katlanıyor bir gör ya çok şey istemiyorum dedim. Böyle patlamalarda genelde anlar, bir süre insan olur. Ama bir süre işte. Sonra yine sar başa.

İstikrar evet önemli. Umarım bu sefer olur, en olmadı sonrası delilik zaten.
 
Zaten kızlar benim diyebileceğim, aklıma gelen her şeyi söylemiş idrak.

Anne babası 6 yaşındayken ayrılan biri olarak benim ekleyeceğim tek şey, annemi mutlu, huzurlu görmenin çocuk olarak benim için en değerli şey olduğu. Birlikte olup mutsuz olacaklarına, ikisi de ayrı ayrı mutlu oldu. O nedenle kendin için değilse bile çocuğun için kendini koru
 
Katılıyorum
He ben de annesi bk varmış gibi boşanmayan bir çocugum keşke boşansa diyorum

bizim için hahahahaha boşanmıyor ahhahahahahahaha

Sonra sizin için falan dedıgınde yapmasaydın lafını diyecegım çünkü bizim asla böyle birbeklentimiz olmadı

tek beklentimiz mutlu olmasıydı
 

O kadar haklısın ki. Benim sorunum, herhangi bir girişimi bütün olarak ele almam. Parça olacaksa hiç olmasın kafasında olmam. Mesela şu an evdeyim, çocuğa bakıyorum ha da işsizim her neyse. Bu oldu ya, tamam ben yokum demektir o zaman anne olayım o zaman ev hanımı olayım. Ama dediğin gibi bir odam olsa ki boşta bir oda var aslında. Çocuğu oyuncaklarını doldurduğum. Bu bile iyi gelecek, bu bile ben olmamı sağlayacak. Ama bütünü istediğim gibi değilse parça için çaba sarf etmiyorum. Halbuki parçalar birleşince bütünde ben olacağım belki.

Aha verdim eline tableti çocuğun yayıldım ben de. Bugünden itibaren başladım. Tabletten ölmez.
 

Sonrasi delilik degil, bosanma idrakçim. Bosanma dünyanin sonuda degil.

Yani tamam herseye hakim degilim, anlatmadiklarin çok sey var da surdan bile anliyorum adamin sana saygisi olmadigi. Daha fazla daha fazla istedigi seyler, ihtiyaç oldugu seyler degil. Seni ezmek için öyle diyor. Sana saygisi olmayan bir adamin, sevgiside yoktur.

Bunlar çok sert cümleler biliyorum fakat bence durum biraz böyle. Ve bunu sende yeni fark etmeye basliyorsun. Sen verdikçe tabiki alir. Sorun verici olmakta degil, alici olmaktada degil.

Bende sevgisizlikten bosaniyorum. Görülmemek nedir bilirim. Ne kadar aci bir his oldugunu biliyorum. Insaniz, yeri geliyor takdir istiyoruz. Yeri geliyor kafamizdan oksama "çok güzel oldu bu" duymak istiyoruz. Yeri geliyor "sen dur, çok yaptin zaten, biraz ben yapim" duymayi istiyoruz.

Ve esim bunlari az çok yapiyordu (daha farkli defolari var). Bunlarin hiç yapilmadigi, yada sadece bir atar sonrasi yapildigi düsüncesi çok üzücü.

Ve Vander'e yazdigin seye katilmiyorum. Iyi bir evlilikte halen ask olmali. Bir tutku olmali. Iyi bir evlilik sirket degildir. Artik neyi kabul ettigine bagli. Istesem esim ile sadece ev arkadasi olarak geçinebilirim (ki her zaman degil, halen küslük, bos yere tartisma gibi huylari var adamin). Ama ben istemiyorum. Ben özlenilmek istiyorum, sevilmek istiyorum. Görülmek istiyorum. Bunlar için evet bosaniyorum.

Cünkü simdi baze seyleri alttan alabilirim diyelim kizim için. Ama 10 yil sonra artik sabrim iyicene tasir. Ev hir gür olur ve kizimin zihninde evlilik yada ask bambaska bir yer alir. Ben ise bosansam bile yeni bir hayat daha zor kurarim, yasimdan dolayi.

Bazen insan kendini seçmeli. Bundan korkulmamali. Kendini seçmek seni kötü anne yapmaz, hatta tam tersi, daha iyi anne yapar diye düsünüyorum.
 

Lyanna gönlüm boşanmak istemiyor. Çünkü imkansız değil değişmemiz. Aldatma, şiddet, geri dönüşü olmayan bir hata olmadı. Çok yıprandık, çok çabuk tükettik her şeyi ama bu noktada bir anne olarak "evladımın anne ve babasıyla birlikte büyümesi için elimden gelen her şeyi yaptım" diyebilmek önemli benim için. He şu var, oğlum için elimden gelen her şeyi yaparken kendim için de bir şeyler yaptım ve çatışma sebebimiz bu oldu diyeceksem o vakit ayrılırız. Çünkü ben olmaktan vazgeçince ne sevgi ne huzur kalıyor ortada. Şimdiden plan yapıp kendimi doldurmayacağım ama kpss olacak. Deneyeceğim en azından denemedim demeyeceğim.
 
Ben boşan demiyorum ama annem 50 yaşın üstünde bana dedıgı tek şey
İnsanlar asla değişmez yontabılırsın ama belli süre sonra bu durum onları mutsuz etmeye başlar

sakın değiştirirm deme ben öyle evlendim demişti
Ha benım tecrubem yok sizlerinki daha fazla
 

Sinirini denk gele de çıkarma.. Bak tableti verdim derken bile bir sinir çıkarması, kendini yakala gülüm.
Adamı cezalandırır gibi yapma, "Bir şeylere yeniden başlıyorum ve hayatımı düzene koyuyorum" olarak başla.
 
hayatımda gördüğüm tek canlı ve içini dışını bildiğim düzgün evlilik anne babama ait.
bu yüzden bir gün evlenirsem ne istediğimi biliyorum.
37 sene geçmesine rağmen hala birbirlerine aşıklar, flörtleşirler, kahve dateleri olur, konuşmadan anlaşırlar,
tartıştıklarında sırası gelen alttan alır ve en gıcık olduğum nokta bize karşı gerçekten bölünmez bir takımdırlar
annem hep der siz gidersiniz baban kalır
 
Yok ben boşan diye demedim zaten. Sadece insanın annesini mutlu görmesi, kalan birçok şeyi önemsiz kılıyor onu demek istedim. Çok iyi bir ev hanımı, çok iyi bir eş olmak, çok mükemmel anne olmak zorunda değilsin, sen mutlu, rahat, keyifli olursan eksik kalan kısımlar zaten göze batmaz onu demek istedim.
Geçen karikatür vardı ya çocuk kaliteli zaman geçirmekten bıkmış mesela. Onun gibi, her dakikan verimli olmak zorunda değil, biraz çocuğun vaktinden çal tablet oynasın, biraz evin vaktinden çal bulaşıklar geç yıkansın, biraz kocanın vaktinden çal, ortaya kendine vakit çıkar.

Hani uçaklarda maskeyi önce kendine sonra çocuğuna takarsın ya, o mantık. Maskeyi önce kendine tak.
 

Seninle benim aramdaki fark şu. Çok haklısın söylediklerinde ama bahsettiğin o özleme, takdir etme, sevgi gösterme gibi şeyler hem kadında hem erkekte olmalı. Bu konuda ben de eksiğim. Ben de sevgi gösteremem, takdir edemem, özleyip dile getiremem. Belki sen yaptın bunları ve karşılık alamadın. Ben yapmadım. Hatta eşim benden çok yaptı ve karşılık alamadı. Senin şu an söylediğin şeyleri eşim benim için söyleyebilir rahatlıkla. Ben ona sarıldım, ben ona defalarca seviyorum dedim, ben onun için gece uyanıp ilaç getirdim, ben onu sevdim diyebilir. Ama ben diyemem. Aileden kalan özrüm yüzünden ben yapmadım, yapamadım.

Şimdi ben değiştim, değişmeye çalışıyorum en azından. Törpüledim kendimi. Ama o bana benzedi... Bu kocamı savunmak değil. Ben onun hatalarını da sayarım ki sayıyorum. Ama o aşkı taze tutma, takdir etme sevgi gösterme benim yüzümden kül oldu biraz da. Ben nasıl sevileceğini bilmiyordum. Benim ailemde büyüyünce sevmeyi de bilmiyor insan.

Saygı kısmına gelirsek evet aramızda lüzumsuz bir sidik yarışı var. Gangsta bilir onunla konuşmuştuk bunu. Kim kimi ezerse, kim kime üstünlük sağlarsa. Saygı duymuyor, ben de ona duymuyorum. O kadınlığımı sorguluyor ben erkekliğini. Bu evlilikte ezilen taraf yok, kim daha çok ezecek var. Benim adıma da kendimi yok ettim. Ama bunu tercih etmeyebilir ya da durun ben varım diyebilirdim. Ameliyatlı yerime vurdular, ben de yere çöktüm işte.
 
Idrakyollariiltihabi bak tablet için çok güzel oyunlar var; mental up oyunları çocuklar için gayet geliştirici.
Onları yükle. Hot wheels oyunu var bir de seni bile sarar, oğlanla sırayla oynuyoruz o oyunu tablette.
Geniş ol biraz, inan oğluşunun hırçınlığı, senin peşinden ayrılmaması da geçecek. Sen rahatladıkça geçecek.
 

Ya hiç tablet vermiyor değildim o dediğin hafıza oyunlarını da indirdim oynuyor. Arada video da izler. Ama sorun o bir şey izlerken benim annelik yapmıyor olduğumu düşünüp o süreci kötü hissederek geçirmem. Bunu yapmamalıyım. Beş yaşına girecek artık izlesin bir şey olmaz. Ben rahatlayamıyorum gangsta. Nerede değilsem orada olmam gerektiğini, ne yapmıyorsam onu yaparsam iyi olacağımı düşünüyorum.

Kendimi parçalara ayırınca da hiçbir şey tam olmuyor. Yani kitap okurken ya aslında ders çalışmam gerek diyorsam, boyama yaparken, ya çocukla oynasaydım diye kendimi yiyorsam, en basiti türlü yapınca tatlı niye yapmıyorum keşke tatlı da yapsaydım, kaş alırken cildime de bakmadım diyorsam... Liste uzar gider. Tamam şu an bunu yapıyorum deyip geçsem sorun olmayacak. Aklım ya daha fazlasında ne ya da yapmadıklarımda.
 

Iste istedigim evlilik! Elbette ilk bastaki sapsallik, kelebekler felan kalmiyor. Ama bir ask olmali. Birbirine baglilik, bir ihtiyaç olmali. Böyle evlilikler, senin gösterdigin gibi cidden varlar. Istisnada degiller. Sadece kendimize verdigimiz degere bagli. Ne kadar çabuk pes ettigimize bagli.

Daniel Sloss diye bir komedyen var ve hayati bir puzzle'e benzetir. Ve ask olan yerde biz çok zaman aslinda parçasi o degilken, yine sikistirip, ittiriyoruz oraya koyuyoruz. Yalniz kalma korkusundan, bilinçsizlikten yada kendimize verdigimiz az degerden. Kendine sadece %20 deger verirsen, sonra biri gelip %40 deger verirse "vaaay be ne kaa deger veriyor" dersiniz, ki halbuki o kisi sana %100 hatta %110 deger vermesi gerekiyor diye anlatiyor.

Netflixte var showu, adi "jigsaw". Kendisi çok daha güzel anlatiyor. Hatta ona baktiktan sonra ilk o zaman bosanmak aklima gelmisti.

 
biz izin verdiğimiz müddetçe babam hala anneme serenatlar yapar annem utanır falan ben o heyecanın da
öldüğünü düşünmüyorum
bazen de kızıyorum standartları çok yükselttiler benim için, hep bunu arayacağım diye
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…