Ooohhhh bbeee neselendi burasi. cok sevindim
sahi bu e´bebeklerde cok sekermis :)
Maddeler o kadar tanidik geldiki bana, okuyunca bana soldan soldan geldiler:
Ablamin bir cocugunu büyüttüm, bir haftalikken bebegi elimize verdiler ( yani annem ve bana ), ablam madiyatsizliktan gitti calismaya. Gercekten hicde kolay degildi, oysaki annemle iki kisiydik bakan. Tuvalete bile gitmeye vakit bulamiyorduk. O zamanlar derdim: anne 2. ünv. okurum ama cocuk bakmak ne zormus diye.
Tabiki cok tatliydi, asikdim ona zaten, o dönem yemin ediyorum gözüm erkek arkadas bile görmüyorduki oysa ben cok severdim gezmeyi tozmayi evin disina bile cikmiyordum yegenim var diye, resmen asiktim yegenime, bana bakip güldümü erirdim resmen, dünyayi unuturdum.
Sonra 3 yasina geldi ve krese gitmesi lazimdi, iste o gün benim ölüm günüm oldu. Hayatimin en kötü günlerinden biriydi.
Ama sadece benim icin degil, kücük yegenim icinde öyleydi, ayni o türk filimlerindeki gibi kopardilar bizi sanki, rüya bitmis kabusa dönmüsdü benim icin hayat.
Simdi 18 yasinda, annesine ne yazikki yapmaz ama bana geldimi boynumu koklar, sarilir, sarmalar, öpücüklere bogar hala eski sevgimiz bitmedi.
Ama istemiyorum öyle olsun, ben teyze kalmak istiyorum ve hep diyorum bak o senin annen, bende teyzenim diye, neden beni sen dogurmadin diyor?
Laf aramizda gencken o yegenimi kacirip baska ülkelere gitmeyi bile düsünmüstüm, iyikide yapmamisim ama ilk önce annesini sevsin sonra beni istiyorum, yinede zor, o ilk beni ve annemin kokusunu aldi kolay kolayda birakmayacak biliyorum. kaydirigubbakcemile