çocuğundan bul

O lafı söyleyen milyon tane psikolog var, kimi kandırıyorsun acaba? ki bunu genele de yaymadım zaten, onu örnek olarak verdim. Orada anlatmaya çalıştıgım mesele ise psikologların davranışları bir yerlere dayandırmaya çalışması, standard hale getirmeye çalışmasıdır...

İleride yapılan davranışların eski yaşantıyla ilgisini kurmaya çalışıyorlar, bunu kural haline getirmeye çalışıyorlar. Bu saçmalıktır.

Saçmalıksa, yaşasın kaos mu diyelim yani? Ki zaten tanılara kişi bazlı sorgulamayla ulaşıyorlar, hadi istisnai durumlardaki sahte anı şeylerini geçelim, anne/baba şiddeti görmüş özgüvensiz bireyin bu halini nereye bağlayacaksın? Genlere mi? Tesadüfe mi? Dersen ki şiddet görmeseydi bile o birey o kişi yine ezik olurdu, tamam bazıları ezik doğar'a mı varıyorsun, bu da bazılarının yıldızı düşük demekle aynı şey?
 
O lafı söyleyen milyon tane psikolog var, kimi kandırıyorsun acaba? ki bunu genele de yaymadım zaten, onu örnek olarak verdim. Orada anlatmaya çalıştıgım mesele ise psikologların davranışları bir yerlere dayandırmaya çalışması, standard hale getirmeye çalışmasıdır...

İleride yapılan davranışların eski yaşantıyla ilgisini kurmaya çalışıyorlar, bunu kural haline getirmeye çalışıyorlar. Bu saçmalıktır.

O lafı söyleyen bırakın milyonu, bir tane bile psikolog ben hiç görmedim. Bu tamamen sizin uydurmanız. Bir tane psikologdan örnek kaynak gösterin bize ki şöyle desin: "Şiddet uygulayan herkes küçüklüğünde de şiddet görmüştür".
 
Saçmalıksa, yaşasın kaos mu diyelim yani? Ki zaten tanılara kişi bazlı sorgulamayla ulaşıyorlar, hadi istisnai durumlardaki sahte anı şeylerini geçelim, anne/baba şiddeti görmüş özgüvensiz bireyin bu halini nereye bağlayacaksın? Genlere mi? Tesadüfe mi? Dersen ki şiddet görmeseydi bile o birey o kişi yine ezik olurdu, tamam bazıları ezik doğar'a mı varıyorsun, bu da bazılarının yıldızı düşük demekle aynı şey?

''çocuk doguştan hiçbir şey getirmez, sonradan edinir her şeyi'', ''çocuk doguşan alır bir çok şeyi, sonradan üzerine ekler''. Bunların ikisine de katılmam, ortası bir şeye katılırım ben.

Çocuk hem genetik olarak bir şeyler getirir hem de sonradan edinir. Bazıları ezik mi dogar? Belki de öyledir... Bu konuda bir kural koyamam ben.

Ana/baba şiddeti görmüş birisinin ileride tuttugunu koparan, çok güçlü biri olmasını nasıl açıklarsın mesela? Bak sebep aynı... ama sonuç farklı. Ne iş?

Demek ki ana/baba şiddeti görmüş olmak;

- Ya tek sebep degil,
- Ya da bir sebep degil.

Bu ikisinden hangisinin dogru oldugunu hiç kimse bilemez. Bazı şeyler anlaşılamazdır ve öyle de kalırlar.
 
''çocuk doguştan hiçbir şey getirmez, sonradan edinir her şeyi'', ''çocuk doguştan alır bir çok şeyi, sonradan üzerine ekler''. Bunların ikisine de katılmam, ortası bir şeye katılırım ben.

Çocuk hem genetik olarak bir şeyler getirir hem de sonradan edinir. Bazıları ezik mi dogar? Belki de öyledir... Bu konuda bir kural koyamam ben.

Ana/baba şiddeti görmüş birisinin ileride tuttugunu koparan, çok güçlü biri olmasını nasıl açıklarsın mesela? Bak sebep aynı... ama sonuç farklı. Ne iş?

Demek ki ana/baba şiddeti görmüş olmak;

- Ya tek sebep degil,
- Ya da bir sebep degil.

Bu ikisinden hangisinin dogru oldugunu hiç kimse bilemez. Bazı şeyler anlaşılamazdır ve öyle de kalırlar.

Tamam kural koyamıyoruz zaten neyin, neyi, ne kadar etkilediğini bilmediğimiz hali hazırdaki bu durumda, karşı taraftan bakana göre debelenmek gibi gelse de elimizdeki en iyi araç bu. Yarın öbür gün belki yanlışlanır, ama o güne kadar atıyorum beyninde konuşma bölgesi zarar görmüş bir çocuğun yetişkin hale geldiğinde toplumsal ilişkilerinin zayıflığını buna bağlamamız gibi kesin gerçekler dışında, sorgu vs. haricinde hayat kalitesini düzeltme adına başka imkanımız yok.

Ana/baba şiddeti görmüş birisinin ileride tuttugunu koparan, çok güçlü biri olmasını nasıl açıklarsın mesela? Bak sebep aynı... ama sonuç farklı. Ne iş?

O kişinin hikayesini bilmiyorum ki, belki çocuk rol model alacağı başka birini buldu, ailenin kendi kurallarında intikam ve sana vurana sen de vur teması güçlüydü belki, anne babasına yöneltemediği hıncını, ders notlarının yüksek tutmayla tatmin etti, okulda iyi değildiyse iş arkadaşlarının ayaklarını kaydırmaya yöneltti. Ki şiddetin dozu bile aynı olmayacak önceki örnekle fakat ilki bu durumda kıvranırken, diğeri toplumda kabul görecek.

Bazı şeyler anlaşılmazdır kısmısı uymuyor ama bu duruma, evet yalan söylüyorlarsa, tanıklar yoksa, kişi zaten hayatının son halinden memnunsa, ortaya sermemek için çabalıyorsa nereden bileceğiz ki? Ancak başkalarına olumsuz etkisi varsa tespit edebileceğimiz, şansımız da varsa sebep ortaya çıkarabileceğimiz şeyler bunlar.

Adam hali hazırda kimseye kötülüğü dokunmamış etrafı tarafından sevilen biriyse, kim ona abi sende bir sorun var der yani? Adam ve çevresindeki herkes mutlu mesut, rahat mı batacak?
 
Tamam kural koyamıyoruz zaten neyin, neyi, ne kadar etkilediğini bilmediğimiz hali hazırdaki bu durumda, karşı taraftan bakana göre debelenmek gibi gelse de elimizdeki en iyi araç bu. Yarın öbür gün belki yanlışlanır, ama o güne kadar atıyorum beyninde konuşma bölgesi zarar görmüş bir çocuğun yetişkin hale geldiğinde toplumsal ilişkilerinin zayıflığını buna bağlamamız gibi kesin gerçekler dışında, sorgu vs. haricinde hayat kalitesini düzeltme adına başka imkanımız yok.

Hayır yanlışlanamaz. Meselenin önemli bir kısmı da bu zaten. Falcıları da yanlışlayamazsın. Bir sürü palavraları ortaya çıkar ama yanlışlanmış olmazlar. ''enerjimiz tutmamış demek ki'' der, ''kesin olacak demedim ben'' der... vs.

Bunlar da öyle işte. Fal bakarlar... ''hmmm çocuklugunda ne yaşadı acaba?'' derler. Sanki arayınca bulacaklarmış gibi...

Toplumsal sebeplere ben de belli ölçüde katılırım ama bireysel olarak bakarsan, buna standart koyulamaz. Hatta sebep de bulunamaz. Hangisi sebep, hangisi ne kadar sebep? Bunların karşılıgı yok.

O kişinin hikayesini bilmiyorum ki, belki çocuk rol model alacağı başka birini buldu, ailenin kendi kurallarında intikam ve sana vurana sen de vur teması güçlüydü belki, anne babasına yöneltemediği hıncını, ders notlarının yüksek tutmayla tatmin etti, okulda iyi değildiyse iş arkadaşlarının ayaklarını kaydırmaya yöneltti. Ki şiddetin dozu bile aynı olmayacak önceki örnekle fakat ilki bu durumda kıvranırken, diğeri toplumda kabul görecek.

Bazı şeyler anlaşılmazdır kısmısı uymuyor ama bu duruma, evet yalan söylüyorlarsa, tanıklar yoksa, kişi zaten hayatının son halinden memnunsa, ortaya sermemek için çabalıyorsa nereden bileceğiz ki? Ancak başkalarına olumsuz etkisi varsa tespit edebileceğimiz, şansımız da varsa sebep ortaya çıkarabileceğimiz şeyler bunlar.

Adam hali hazırda kimseye kötülüğü dokunmamış etrafı tarafından sevilen biriyse, kim ona abi sende bir sorun var der yani? Adam ve çevresindeki herkes mutlu mesut, rahat mı batacak?

Belki diyorsun işte... Belki bu yüzdendir, belki şu yüzden... Spekülasyondur bu. Ben de bundan bahsediyorum zaten, belki ile gidersin bu konularda ve belki'den hiçbir zaman da kurtulamazsın. Çünkü ortada iki felsefi temel var;

- Deterministik (özgür irade yok, belki de var bunu dahi bilemem),
- Kaotik (özgür irade belki var belki yok)

Bak bunlardan hangisinin hakim oldugu asla bilenemez. Benim kendi düşücnem bunların ikisi aynı zamanda vardırlar. Kaos ve düzen aynı andadır. Ama ''bence''.

Bu temellerin hangisinin esas oldugu konusuna açıklık getiremiyorsan, ki asla ''işte budur'' denilemez, psikolojik konular dediklerini de standarda sokamazsın. Bilimde yaptıgın gibi anlık denge hali fotosunu çekip, dar alanlı bir kural dahi koyamazsın. Çünkü senin sebep dedigin şeyleri yaşayan iki kişi zıt karaktere sahip olabiliyorlar. Farklı sebepler yüzünden mi yoksa özgür irade mi? Seçim mi yaptılar, yoksa sebepler mi bu sonucu ortaya çıkardı?

Bunları bilemezsin. O yüzden spekülasyondan da öteye gidilemez.
 
Hayır yanlışlanamaz. Meselenin önemli bir kısmı da bu zaten. Falcıları da yanlışlayamazsın. Bir sürü palavraları ortaya çıkar ama yanlışlanmış olmazlar. ''enerjimiz tutmamış demek ki'' der, ''kesin olacak demedim ben'' der... vs.

Bunlar da öyle işte. Fal bakarlar... ''hmmm çocuklugunda ne yaşadı acaba?'' derler. Sanki arayınca bulacaklarmış gibi...

Toplumsal sebeplere ben de belli ölçüde katılırım ama bireysel olarak bakarsan, buna standart koyulamaz. Hatta sebep de bulunamaz. Hangisi sebep, hangisi ne kadar sebep? Bunların karşılıgı yok.




Belki diyorsun işte... Belki bu yüzdendir, belki şu yüzden... Spekülasyondur bu. Ben de bundan bahsediyorum zaten, belki ile gidersin bu konularda ve belki'den hiçbir zaman da kurtulamazsın. Çünkü ortada iki felsefi temel var;

- Deterministik (özgür irade yok, belki de var bunu dahi bilemem),
- Kaotik (özgür irade belki var belki yok)

Bak bunlardan hangisinin hakim oldugu asla bilenemez. Benim kendi düşücnem bunların ikisi aynı zamanda vardırlar. Kaos ve düzen aynı andadır. Ama ''bence''.

Bu temellerin hangisinin esas oldugu konusuna açıklık getiremiyorsan, ki asla ''işte budur'' denilemez, psikolojik konular dediklerini de standarda sokamazsın. Bilimde yaptıgın gibi anlık denge hali fotosunu çekip, dar alanlı bir kural dahi koyamazsın. Çünkü senin sebep dedigin şeyleri yaşayan iki kişi zıt karaktere sahip olabiliyorlar. Farklı sebepler yüzünden mi yoksa özgür irade mi? Seçim mi yaptılar, yoksa sebepler mi bu sonucu ortaya çıkardı?

Bunları bilemezsin. O yüzden spekülasyondan da öteye gidilemez.


Kastettiğim olası yanlışlama mesela genlerde daha sabit şeyler bulursun şimdi gazetelerdeki komik"terbiyesizlik geni bulundu!!" gibi bir şey o zaman, soruların, cevapların, geçmiş hikayelerinin bir anlamı kalır mı, kalmaz. Falcılara artık eskisi inanılmadığı gibi.. Meteoroloji çıktı mertlik o konuda tamamen bozuldu örneğin. Fakat inanan insanlar hep olacak onun önüne de geçemezsin çağ işi bu. Hmm.. çocukluğunda ne yaşadı acabağ? diye kafesin dışından bakmıyor kişiye heralde bu kişi ayrıca, aldığı cevaba göre şekillendiriyor tespitini, ideal mi? hayır.. Belki tamamen olayları kendine yontup olmayan bir hikayeyi anlattı fakat bu şekilde bir katarsis yaşayabildi, gerisi mühim değil ki?

Standardı olabileceğini ben de hiç sanmıyorum ama olmamasında da kusur aramam neden standardı olmak zorunda olsun en başta? Dilin de standardı yok ama bazen anlaşıyoruz, bazen anlaşamıyoruz, bazen anlamamazlığa geliyoruz. Ee dil yok o zaman madem !!!11 Bu kadar soruna yol açıyorsa saçmalık bu demek oluyor o zaman? Mantıklı mı, değil.


Belki diyorum çünkü adamı tanımıyorum bilmiyorum, koltuğumda otururken, gelip bana çocukluğunu, korkularını, kaygılarını, isteklerini, hayal kırıklıklarını mı anlattı, pişmanlıklarını mı döktü önüme, aklıma gelen bi iki sebep yazdım işte. Evrensel psikoloji/bilinç tanımlarına mı ulaşmaya çalışıyoruz ki?


Kaotik mi determisinistik mi dersen olduğu kadar, olmadığı kader diyorum şimdilik felsefe diplomamı daha almadım :KK70: 3 dönem sonra tekrar konuşuruz. Bilinmezci olmak kötü bir şey değildir hem. :KK51:


Pragmatik yaklaş olaya, "o kişi" ye bu şey yarıyorsa, önceki günden daha iyi hissediyorsa sorun yok işte, az beklenti çok mutluluk.
 
Ya haber de mi izlemiyorsunuz. Haberlere çıktı böyle bir çocuk kısa bir süre önce. Dersle hiç ilgisi yok, dersleri hep kötü, arkadaşı yok vs. vs. Öğretmenlerinden biri durumundan şüpheleniyor ve test yaptırıyorlar çocuk üstün zekalı çıkıyor. Bu tarz çocuklar hep böyle. Dersi dinlememesi, derslerinin kötü olması üstün zekalı olmasıyla alakalı değil. Diyorsunuz ki madem üstün zekalı dersleri niye kötü. Konu hakkına hiçbir fikriniz yok sallıyorsunuz ancak. Bi google yapın bi bakın ki neymiş bu durum ondan sonra gelin yazın bunları ya. Üstün zekalı çocuklar için o dersler ilgi çekici deği evet. Üstün zekalı diye bize derslerde öğretilen şeyleri biliyorlar değil. onların zekaları bizden farklı çalışıyor. Sen tarih kitaplarını ezberleyince kendini zeki sanırsın işte. Onların yaptığı o testi ilk soruda bırakacak insanlar burda madem üstün zekalı niye dersleri kötü diyor ya. Hiçbirşey bilmediğiniz bi konuda böyle ahkam kesmeyin ya
 
Devlet hastanelerindeki psikologlar iki üc belirtilerinden bahsedince ona göre hemen o gün ilac yaziyorsa evet cagdas muska denilebilir.
Ilac firmalari doktorlarla anlasma imzaliyorlar ve insanlari kandirarak cok iyi para kiriyorlar.
Ve Bir hastaliga karsi cesit cesit ilaclar var ve en pahalisini yaziyorlar genelde. Haberiniz yok sanirim. Veya isinize gelmiyor ve o linkin sadece basligini okudunuz sirf kücümsemek adina yorum yaptiniz.

Psikologlar ilaç mı yazıyor?

Tabi tabi...

İlaç yazmak için uydurma hepsi...
 
Az daha uğraşırsak bilim kategorilerini KK'nin uzman hatunları belirleyecek.
Hatta psikoLOJİ, sosyoLOJİ mi, hadi oradan bunları bırak bilimsel verilerle gel, diyecekler.
Vay arkadaş, dünyayı "sosyal bilimler"in tamamen fasa fiso olduğu konusunda derhal uyarmalıyız.
KK sayesinde bu yanlıştan dönecekler "inşAllah"
 
Devlet hastanelerindeki psikologlar iki üc belirtilerinden bahsedince ona göre hemen o gün ilac yaziyorsa evet cagdas muska denilebilir.
Ilac firmalari doktorlarla anlasma imzaliyorlar ve insanlari kandirarak cok iyi para kiriyorlar.
Ve Bir hastaliga karsi cesit cesit ilaclar var ve en pahalisini yaziyorlar genelde. Haberiniz yok sanirim. Veya isinize gelmiyor ve o linkin sadece basligini okudunuz sirf kücümsemek adina yorum yaptiniz.
Ogretmenleri elestirmeyin, genellemeyin kimbilir neler yasadi da o ogretmen o hale geldi bla bla bla.


Ama doktorlari psikolog psikiyatrlari genelleyerek elestirebilirsiniz. Cunku onlar ogretmen degil cunku onlar umurumuzda degil. Bla bla bla...
 
konu nereden nereye geldi :KK57:

hadi öğretmen-veli tartışmasını anlarım da... resmen sosyal bilimlerin tasfiyesinden bahsetmek, psikolog-psikiyatr ayrımını bilmemek, tamamen spekülatif yorumlarla yeni bir bilim tarihi yazmaya çalışmak?????

bilim nedir bilimin ilkeleri nelerdir, bilimsel çalışma nasıl yapılır ve nasıl geçerli-güvenilir olur gibi konuları herkes bilmek zorunda değildir ama bilmediğimize de biraz saygı gösterelim yav!

kapatalım üniversitelerin sosyal ve eğitim bilimleri kurumlarını, feshedelim uygulamalı çalışma yapan kurumları hepimiz bencelerimize göre yaşayıp gidelim...

şu ülkede eğitim bilimlerine ve sosyal bilimlere gereken önem verilmediği için ne hale geldiğimizi göremiyor musunuz?
 
Saçmaliklara bakin yaa... O öğretmen sıfatini almis mahlukatin elinde yetosen cpcuklara yazik . Şikayet.edin Asla vazgecmeyin..... BİZ K.K OLARAK ARKANİZYADİZ .. KARDEŞİM :) :)
 
Psikologlar ilaç mı yazıyor?

Tabi tabi...

İlaç yazmak için uydurma hepsi...

psikiyatrist iste
psikologlarda psikiyatriste yönlendirebiliyor
neyse ya isinize gelmiyorsa gelmesin valla
kendi inandiklarimi bildiklerimi baska insanlara dayatmak zorunda hissetmiyorum :KK51:
sadece dar görünüslü önüne sunulan "dogrulara" göre sistemin dayatmalarina göre yasayan insanlara acirim en fazla.. iyi aksamlar
 
Ya lutfen, nasil bir bilim dalini falciliga benzetebiliyorsunuz? Bu alanda lisans egitimini tamamlanis yillardir da bu alanda calisan, arastirma ve gozlemler yapan, hemen hemen her alanda bulunmus bir psikolog olarak arkadaslar, şunu belirtmek isterim.. gene verdiginiz ornekten yola cikarak; psikoloji bir bireyin gecmisinde siddet gormesiyle siddet uygulayacagi yargisina varmaz, ama siddet egilimi gosterebilecegini savunur.. bunu da arastirmalarla ve deneylerle ortaya koyar. Bununla ilgili yapilan binlerce calisma ve bu ugurda emek harcayan gene bir o kadar insan var. Tipki tip biliminin kanserle ilgili olarak kisinin yakin cevresinde kanser olan birinin olmasindan yola cikarak o kiside kanserin meydana gelme ihtimalinin diger insanlara oranla daha fazla olabilecegi tahminini ortaya koymasi gibi.. psikoloji insan davranislari hakkindaki bilgilerini sunarken noroloji, biyoloji, sosyoloji ve felsefe bilimlerinden faydalanir, insani cok yonlu inceler. Ve psikologlar ilac yazmazlar, once lutfen bilgi sahibi olalim.
 
Ya lutfen, nasil bir bilim dalini falciliga benzetebiliyorsunuz? Bu alanda lisans egitimini tamamlanis yillardir da bu alanda calisan, arastirma ve gozlemler yapan, hemen hemen her alanda bulunmus bir psikolog olarak arkadaslar, şunu belirtmek isterim.. gene verdiginiz ornekten yola cikarak; psikoloji bir bireyin gecmisinde siddet gormesiyle siddet uygulayacagi yargisina varmaz, ama siddet egilimi gosterebilecegini savunur.. bunu da arastirmalarla ve deneylerle ortaya koyar. Bununla ilgili yapilan binlerce calisma ve bu ugurda emek harcayan gene bir o kadar insan var. Tipki tip biliminin kanserle ilgili olarak kisinin yakin cevresinde kanser olan birinin olmasindan yola cikarak o kiside kanserin meydana gelme ihtimalinin diger insanlara oranla daha fazla olabilecegi tahminini ortaya koymasi gibi.. psikoloji insan davranislari hakkindaki bilgilerini sunarken noroloji, biyoloji, sosyoloji ve felsefe bilimlerinden faydalanir, insani cok yonlu inceler. Ve psikologlar ilac yazmazlar, once lutfen bilgi sahibi olalim.
İnsan sadece bedeninin hastalanacağını sanınca...
 
Vallahi biz de merak ediyoruz psikolog hanım. .. bu bilimi reddetme çalışmalarını nerede yapiyor bu hanimlar...ziyaret etmek isterdim calisma yerlerini...gerci gittigimizde bir bilgisayardan daha fazlasını bulamama ihtimalimiz yüksek:)

bir calisma alanini yok saymak icin çok uğramış çalışmış olmalılar ve ciddi dayanaklari vardir diye düşünüyorum.

Çünkü sadece klavye basindan "bence" "ben buna inanmiyorum ya" yazmak ve psikolog psikiyatr ayirimi bilmeden kendisinin acik görüşlü olduğunu söylemek tuhaf bir hal:)
 
Son düzenleme:
X