• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

çocuğundan bul

  • Konu Sahibi Konu Sahibi Dante
  • Başlangıç Tarihi Başlangıç Tarihi
IQ testi ise saçmalıktır. IQ testi zeka falan ölçemez, zekanın bir ölçüsü falan yoktur zira. Hiçbir şekilde zeka ölçülemez, hele hele puan vermek gibi abuk sabuk şeyler tamamen deli saçması. Önüne bi tane test koyuyorlar, oradan kaç puan alırsan o kadar zekan olmuş oluyormuşmuş... Saçmalıga bak. IQ testinin bilimsellikle falan da ilgisi yok, bildigin hurafe işte.

Zeka dedigin öyle tek bir şeye indirgenemez, standarda dökülemez, puanlamaya falan hiç tabi tutulamaz.

aynen katiliyorum
böyle üstün zekali gibi uydurulmus cok hastalik var
ADHS de uydurulmus bir hastalik dir mesela ..:KK51:

Yaklaşık 60 yıl önce çocuklarda görülen bu gelişim sorununu, “hiperaktivite” diye bir hastalığa dönüştüren baş kişilerden birisi, Leon Eisenberg, önceki yıl vefatından önce Der Spiegel’e verdiği röportajda “hiperaktivite” için “ADHS is a prime example of a fabricated disease” (uydurulmuş hastalığa bundan daha iyi bir örnek bulunamaz) dedi, kendi yalanını itiraf etti. Seksen yedi yaşında ölmeden birkaç ay önce verdiği bu röportajda herhalde “öbür tarafa” gitmeden önce vicdanını temizlemek istedi.

Yabanci sayfalarda cok haber konusu oldu. Türkce sayfa bulamadim sadece bu ceviri elimde.
 
Son düzenleme:
okurken cok üzüldüm bende okuldan nefret ediyorum okuldan soğumama sebep olan bir sürü öğretmenim vardı sorun kendimde mi diye cok araştırdım ama ilkokulda kendi halinde biriydim.Üzüldüm kendi yerime koyup düsündüm allah yardımcınız olsun
 
Benzer bişeyi tanıdığım bir ablam yaşadı.Çocuklarınızın durumuda aynı.Kendisi olayın peşini bırakmadı önce medyaya taşıdı olayı öğretmeni bitirdi,sonrada çocuğunu aldı başka okula verdi.Şimdi hem çocuk mutlu hem anne.Misss.Tavsiye ederim.
 
ustun potansiyelli ogrencileri sinif ogretmenleri pek sevmez cunku onlara yetemediklerinin farkindalardir.kimisi bunu acikca kompleksizce dile getirir kimide cocugu ezmeye ve aklinca baskilamaya calisir.
ben herseyi bilirim ,doru benim dedigim ve yaptigimdir zihniyetindeki ogretmenler ,sorgulayan,hakki hukuku arayan,duyarli bu cocuklarla anlasamaz zaten.
o yuzden sevgili dante sana tavsiyem;kizini o OKULDAN al.
sunudu acikca belirteyim: annesi babasi cok kotu olabilir o anne veya baba benim cocugumada pisikolojik zarar vermis olabilir ama yinede kimsenin cocuguna bedduayi tasvip etmiyorum.ben her zaman soyle diyorum: hicbir isi rast gitmesin ve rast gitmeyen her olayda rabbim benim veya her kime zarari dokunduysa onun adini yuzunu ona hstirlatsin.
 
aynen katiliyorum
böyle üstün zekali gibi uydurulmus cok hastalik var
ADHS de uydurulmus bir hastalik dir mesela ..:KK51:

Yaklaşık 60 yıl önce çocuklarda görülen bu gelişim sorununu, “hiperaktivite” diye bir hastalığa dönüştüren baş kişilerden birisi, Leon Eisenberg, önceki yıl vefatından önce Der Spiegel’e verdiği röportajda “hiperaktivite” için “ADHS is a prime example of a fabricated disease” (uydurulmuş hastalığa bundan daha iyi bir örnek bulunamaz) dedi, kendi yalanını itiraf etti. Seksen yedi yaşında ölmeden birkaç ay önce verdiği bu röportajda herhalde “öbür tarafa” gitmeden önce vicdanını temizlemek istedi.

Yabanci sayfalarda cok haber konusu oldu. Türkce sayfa bulamadim sadece bu ceviri elimde.

Hiperaktiviteyi bilmiyorum ama üstün zeka ve yetenek vardır ve gerçektir. Kategorilendirmek tabii ki doğru değil ama bazı çocukların algısı akademik ya da başka bir sanat/spor dalında olsun çok yüksek oluyor. Öğretmenken böyle çocuklara çok rastladım. Mesela hiçbir eğitim ya da yönlendirme almadığı halde karşısına konulan bir objeyi/kişiyi aynen tüm gölgeleri ve detayları ile kağıda çizebilen bir çocuk vardı. Başka bir öğrencim doğru dürüst defteri bile olmadığı halde derslerinde çok başarılıydı dersle alakası yoktu saçmna sapan şeylerle meşgul oluyordu çok tuhaf bir çocuktu. Çok iyi bir liseyi kazandı.
Zeka testlerinin neye göre kime göre olduğu güvenirliği tartışılır, Ama böyle de bir gerçeklik var, bazı insanlar bazı konularda daha yetenekli, ya da kavrayışları daha hızlı.
 
aynen katiliyorum
böyle üstün zekali gibi uydurulmus cok hastalik var
ADHS de uydurulmus bir hastalik dir mesela ..:KK51:

Yaklaşık 60 yıl önce çocuklarda görülen bu gelişim sorununu, “hiperaktivite” diye bir hastalığa dönüştüren baş kişilerden birisi, Leon Eisenberg, önceki yıl vefatından önce Der Spiegel’e verdiği röportajda “hiperaktivite” için “ADHS is a prime example of a fabricated disease” (uydurulmuş hastalığa bundan daha iyi bir örnek bulunamaz) dedi, kendi yalanını itiraf etti. Seksen yedi yaşında ölmeden birkaç ay önce verdiği bu röportajda herhalde “öbür tarafa” gitmeden önce vicdanını temizlemek istedi.

Yabanci sayfalarda cok haber konusu oldu. Türkce sayfa bulamadim sadece bu ceviri elimde.

"ADHD is a prime example of a fabricated disorder," Eisenberg said. "The genetic predisposition to ADHD is completely overrated."

Instead, child psychiatrists should more thoroughly determine the psychosocial reasons that can lead to behavioral problems, Eisenberg said. Are there fights with parents, are there are problems in the family? Such questions are important, but they take a lot of time, Eisenberg said, adding with a sigh: "Prescribe a pill for it very quickly."

Einsenberg, Dikkat eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu üretilmiş bozukluklara iyi bir örnektir, DEHB'ye olan genetik eğilime gerektiğinden daha fazla önem verilmektedir, dedi.

Bu tanıyı koymak yerine çocuk psikiyatristlerinin davranış problemlerine yol açan psikososyal sebepleri derinlemesine tespit etmelerini vurgulayan Eisenberg, ebeyenlerle çatışma var mı, ailede problem var mı? Bu gibi sorular önemli fakat cevaplanmaları zaman aldığından, Eisenberg iç çekerek ekledi "Onun yerine hemen bir ilaç reçetesi yaz gitsin."

Şu çevirilere kendi yorumlarını ekleyen makale yazarlarına hastayım.
 
çocuğu şu zamana kadar okuldan almamanıza şaşırdım, bunca şeyden sonra... hem öğretmeni hem de okul yönetimini en yetkili mercilere şikayet edin, direkt milli eğitim bakanlığına bir şekilde ulaşın. sonrasında da çocuğunuza daha fazla eziyet edilmeden yeni bir sayfa açması için başka bir okula kaydını yaptırın bence. ayrıca çocuğunuzun yaşadıklarından dolayı bozulan psikolojisi için mutlaka bir uzmana götürün. ne yapılması gerekiyorsa yapın derim.
 
Üstün zeka var tabiki. Zaten yeni nesilde ki dogan cocuklar nedense hepsi üstün zekali oluyor. Sizlerde cevrenizde fark etmedinizmi hic? Dogustan gelen bir sakatlik terslik vs yoksa.. Ama benim dedigim seyde zaten bunu hastalik olarak görmek. ADHS diye kücücük cocuklara ilaclar yaziyor doktorlar.
Veya üstün zeka hastaligi tanisi koyuyorlar. Konu sahibi gibi insanlar kücücük cocuga olgunmus cok zekali herseyi biliyor gibisinde saniyor elini etegini cekiyor cocuktan resmen. Cocuk burda eline telefonu almis anne ben bu okulda kalamam ciktim simdi diyor.. annesi cocuga büyük insanmis zekaliymis ne yaptigini bilir gibi davranmasinin sonucu bu sanirim.
Ama bu dogru degil iste. Kimse cocugunu ezik yetistir büyükleri ona kötü davransalar bile susmasini söyle demiyor.. ama burda egitim hatalari var baya. Herneyse insallah düzelir kücük kizin durumu ve yardim alir iyi bir psikologdan. Cocuk egitimi kolay birsey de degil zaten. Ama sucu hep karsi tarafa atmak en kolay cözüm olarak görüyor insanlar.
 
konu rekora gidiyor hay maşallah
konu sahibi banlı banı açılıncaya kadar devam edecek sanırım :D :D
 
hakli yanlariniz elbette vardir kizabilirsiniz ama kimsenin masum cocuguna beddua etmeyin,doner dolasir yine sizi bulur.
zaten sabahtan beri beynim yandi cocuklarla ilgili okudugum taciz konusuyla,lutfen ya lutfen kimsenin cocuguna beddua etmeyin!!
 
Danteyi kızıyla ilgili açtığı ilk konudan beri tanırım forumdan.Benim oğlumunda farklı olmasından dolayı ilgimi çekmişti zaten kızı.Sonrasında kızlarımızda aynı yaşta olunca epey yazıştık buradaki eğitim forumlarında.Burdaki 10.000lerce annenin içinden 10-15 tane veli bulabilirsiniz eğitim forumlarında maalesef.O yüzden şu forumda arkadaşı ilgisiz diye eleştiren büyük çoğunluktan fazla ilgilendiğini söyleyebilirm .Çözüm bulamadığı noktada artık derslere bişey yapamıyorum,ilgi alanında iyi olsun,ne yapabilirm noktasına geldi,ki bu hiç kolay olmadı inanın.
Konuya azçok hakim olduğum içinde gerçekten kendini hırpaladığını söyleyebilirim.Bu çocuğun genel durumu ve annenin neden çaresiz kaldığıyla alakalı nickimdeğiştinin mesajına cevap vermiştim ,tekrar uzun uzun yazmak istemiyorum.
Yazdıklarımı arkadaşını savunmak olarak algılamayın ,mutlaka hatalı noktaları vardır onunda,ama ilgisiz bir veli asla değil.

Eveliyattan haberim yok tabi ki. Çok zor süreçler yaşamış olabilir. Insanın evladı konusunda çözümsüz kalması çok zordur eminim ki.. açıkçası burda bir öğretmen üzerinden bütün öğretmenlere öfke ve beddua içerikli bi yaxı yazınca onda da kusur bulduk tabi.. ilk sayfalarda çok öfkeliydim ama ilerleyen sayfalarda onu da anlamaya başladım.. tanıyan daha iyi bilir tabi ki.. açıklamanız için teşekkür ederim parkon
 
:cry::cry::cry: Kıyamam ya...

Yoruma gelirsem, kızını çok mazlum anlatmışsın. Artık edebiyat yapıp abarttın mı yoksa gerçekten böyle mi bilemem... ama hadi abartmadın diyelim. Ya 11 yaşındaki çocugun ne işi olur dünya barışıyla falan? Ne okuyor, ne izliyor da böyle şeylere kafa takıyor? Bu gibi şeyler herkese yaramaz, insanı yalnızlıga iter, hele hele 11 yaşındaki çocugu... Başka şeyler ver ona oyalanması için.

Ögretmen olayına gelince, kızın da ögretmenine ukalalık yapmasın, niye yapıyor? Bunu hiç eleştirmiyorsun ama ögretmeni alabildigine eleştiriyorsun. Ögretmenin tavrı eger anlattıgın gibiyse bence de çok abartı olmuş tabi... ama kızın niye ukalalık peşinde onu da bir sor kendine e mi?

Bu üstün zekalılık muhabbeti de ne üstelik? Yani hem derse odaklanamıyor, anlayamaıyor hem de üstün zekalı mı oluyor? Bu nasıl oluyor acaba? Acaba ironi mi yapmışlar bunu uyduranlar?

Hem bence bu üstün zekalı, gerizekalı muhabbetleri de saçma sapan şeyler.Pedagogların, psikologların önüne gelene yapıştırdıgı ıvır zıvır terimler. Bi insana bakıp da kimse üstün zekalı, gerizekalı diye etiketleyemez (çoook bariz olanlar dışında). Neye göre zeki, kime göre gerizekalı? Matematigi anlamaz ama fizikte çok iyidir, test çözemiyordur ama müzik kulagı vardır, okul derslerinde kötüdür ama insanlarla iletişimi iyidir... falan filan. Cisimleri anlayamaz biri ama gider teoriyi anlar. Digeri de teoriyi kavrayamaz ama zihninde cisimler arası ilişkiyi iyi kurar. Yok yani öyle üstün zekalı, gerizekalı falanlar filanlar.

Senin kızının derdi de okulda anlatılanlardan çok çevresini önemsiyor. İlgi alanı farklı yani. Ayrıca eziklik de var, ki zamanla degişecektir bu da. Ben ne ezikler tanıyorum liseden, iki kelime konuşamayan ama şimdi hepsi ooo ne hale geldiler. Belki senin kızın da bi sonraki sene okul derslerine ilgi duyacaktır, popüler olacaktır.. vs. Belli olmaz. Çocuga anormalmiş gibi davranmayın durduk yere.

Ayrıca ögretmene ne cezası verecegine karışan veliler de baydı yani. Hafif dokunsa ''çocugumu ölesiye dövdüler'' olur, laf söylese ''çocugumun psikolojisini bozdu'' olur, dersten çıakrsa ''kimse çocugumu dersten atamaz'' olur.... ee ne yapacak ögretmenler, hiç ceza vermesinler mi? Sanki tek çocuk sizin çocugunuzmuş gibi de davranmayın. Saçma sapan şeyler ya resmen. (konu sahibi son paragraf sana hitaben degildi, geneldi).
Iyi de Merve sen hep 'bence' diyorsun.
Sence konu 'bence' diye yorum yapilacak bir konu mu?
 
Iyi de Merve sen hep 'bence' diyorsun.
Sence konu 'bence' diye yorum yapilacak bir konu mu?

Tabi ki öyle bir konu. Pedagoji, psikoloji falan... bunlar bilim degil, spekülasyon üzerine spekülasyon uydurma şeyleri sadece.

Zihinle, davranışlarla, duygularla alakalı ya da sosyal yaşamla alakalı konularda ''kesin budur, standart budur'' denemez. O yüzden bu konu tam olarak ''bence'' denilecek bir konu. Önemli olan ''bence'' dedikten sonra bunu bir yerlere dayandırabilmek. Sen mesela psikolojiye inanıyorsundur, aklına yatar, bir yerlere de dayandırırsın, ok... ama ben inanmıyorum ve saçma buluyorum ve ben de bir yerlere dayandırıyorum bunu tabi ki. İki taraf da kendi fikrini savunuyor neticede.

Mesela bu psikologlar/pedagoglar ne der; ''küçükken şiddet gören büyürken de şiddet uygular''. ''birisi şiddet uyguluyorsa, demek ki küçükken şiddet görmüştür.''

Sonra insanlara bakıyorsun, mesela üç kiişi var;

Biri ''ben şiddet gördüm o yüzden kimseye şiddet uygulmıcam çünkü kötü bir şey'' der,
Digeri ''ben şiddet gördüm bu yüzden ezik kaldım, bu yüzden de kimseye şiddet uygulayamam'' der,
Digeri ''ben şiddet gördüm o yüzden acısını başkalarından çıkarıyorum sanırım'' der...

Hatta bi başkası şiddet görmemiştir hiç ama büyüdügünde gayet asabi, höt höt biri olmuştur.

Yani şiddet uygulayan biri ille de küçükken şiddet görmüş demek degildir. Dolayısıyla pedagogların/psikologların bunu standart hale getirmeye çalışması saçma sapan bir şey. Spekülasyon sadece, ''bence...'' demek sadece. ''bence şiddet uyguluyor çünkü şundan şundan dolayı...'' falan. Yani bir olay bir sürü şekilde sonuçlanabiliyor, bu yüzden buna kural koyamazsın, yanlışlayamazsın, bilim de diyemezsin. Falcılık gibi bir şey.

Ama su dolu bardagı çevirirsen içindeki su yere dökülür. Bazen aşagı dökülür, bazen yukarı gider, bazen de yere paralel gider denmez. Çünkü hesaplanabilirdir, kural koyulabilir bir durumdur, bu yüzden de bilimdir bu.

Zeka da bunun gibi... Bariz zeka sorunları olanlar haricinde bir insana g.zekalı etiketi yapıştırılamaz. G.zekalı dedigin çocuk para işlerinde çok iyi olabilir, enstrümanı hızlı ögrenen biri olabilir, spor dalında iyi olabilir... vs. İlgi alanı yani. Diger yandan süper zeka zannettigin çocuk da tam bir fiyasko çıkabilir.

Yani kime göre neye göre gerizekalı? Ne konuda, hangi duruma göre gerizekalı? Bunlar net cevap verilebilecek şeyler degil. O yüzden işler ''bence'' ile gider. Psikologlar/pedagoglar bunu yapar, ben de onlara karşı aynen bunu yapıyorum o yüzden.

Kısa yazacaktım ama uzun olmuş yine :D Kısa yazma özürlüyüm ben de.
 
Vay anasını daha neler öğrenecez bakalım...

Hiperaktivite uydurmaymış...

antidepresan çağdaş muskaymış...

Eeee başka...

Freud da psikanalizci değil sapıktı di mi :KK17:

Devlet hastanelerindeki psikologlar iki üc belirtilerinden bahsedince ona göre hemen o gün ilac yaziyorsa evet cagdas muska denilebilir.
Ilac firmalari doktorlarla anlasma imzaliyorlar ve insanlari kandirarak cok iyi para kiriyorlar.
Ve Bir hastaliga karsi cesit cesit ilaclar var ve en pahalisini yaziyorlar genelde. Haberiniz yok sanirim. Veya isinize gelmiyor ve o linkin sadece basligini okudunuz sirf kücümsemek adina yorum yaptiniz.
 
Tabi ki öyle bir konu. Pedagoji, psikoloji falan... bunlar bilim degil, spekülasyon üzerine spekülasyon uydurma şeyleri sadece.

Zihinle, davranışlarla, duygularla alakalı ya da sosyal yaşamla alakalı konularda ''kesin budur, standart budur'' denemez. O yüzden bu konu tam olarak ''bence'' denilecek bir konu. Önemli olan ''bence'' dedikten sonra bunu bir yerlere dayandırabilmek. Sen mesela psikolojiye inanıyorsundur, aklına yatar, bir yerlere de dayandırırsın, ok... ama ben inanmıyorum ve saçma buluyorum ve ben de bir yerlere dayandırıyorum bunu tabi ki. İki taraf da kendi fikrini savunuyor neticede.

Mesela bu psikologlar/pedagoglar ne der; ''küçükken şiddet gören büyürken de şiddet uygular''. ''birisi şiddet uyguluyorsa, demek ki küçükken şiddet görmüştür.''

Sonra insanlara bakıyorsun, mesela üç kiişi var;

Biri ''ben şiddet gördüm o yüzden kimseye şiddet uygulmıcam çünkü kötü bir şey'' der,
Digeri ''ben şiddet gördüm bu yüzden ezik kaldım, bu yüzden de kimseye şiddet uygulayamam'' der,
Digeri ''ben şiddet gördüm o yüzden acısını başkalarından çıkarıyorum sanırım'' der...

Hatta bi başkası şiddet görmemiştir hiç ama büyüdügünde gayet asabi, höt höt biri olmuştur.

Yani şiddet uygulayan biri ille de küçükken şiddet görmüş demek degildir. Dolayısıyla pedagogların/psikologların bunu standart hale getirmeye çalışması saçma sapan bir şey. Spekülasyon sadece, ''bence...'' demek sadece. ''bence şiddet uyguluyor çünkü şundan şundan dolayı...'' falan. Yani bir olay bir sürü şekilde sonuçlanabiliyor, bu yüzden buna kural koyamazsın, yanlışlayamazsın, bilim de diyemezsin. Falcılık gibi bir şey.

Ama su dolu bardagı çevirirsen içindeki su yere dökülür. Bazen aşagı dökülür, bazen yukarı gider, bazen de yere paralel gider denmez. Çünkü hesaplanabilirdir, kural koyulabilir bir durumdur, bu yüzden de bilimdir bu.

Zeka da bunun gibi... Bariz zeka sorunları olanlar haricinde bir insana g.zekalı etiketi yapıştırılamaz. G.zekalı dedigin çocuk para işlerinde çok iyi olabilir, enstrümanı hızlı ögrenen biri olabilir, spor dalında iyi olabilir... vs. İlgi alanı yani. Diger yandan süper zeka zannettigin çocuk da tam bir fiyasko çıkabilir.

Yani kime göre neye göre gerizekalı? Ne konuda, hangi duruma göre gerizekalı? Bunlar net cevap verilebilecek şeyler degil. O yüzden işler ''bence'' ile gider. Psikologlar/pedagoglar bunu yapar, ben de onlara karşı aynen bunu yapıyorum o yüzden.

Kısa yazacaktım ama uzun olmuş yine :KK70: Kısa yazma özürlüyüm ben de.

Yine uyduruk olmuş. Psikologlar şiddet uygulayan herkesin küçüklüğünde de şiddet gördüğünü söylemiyor zaten. Kafadan yalan, yanlış bir tez uydurup, tezi psikologların üzerine atıp, üstüne yanlışlığını gösterip "psikoloji spekülasyondur, uydurmadır" demek çok tuhaf gerçekten.
 
Yine uyduruk olmuş. Psikologlar şiddet uygulayan herkesin küçüklüğünde de şiddet gördüğünü söylemiyor zaten. Kafadan yalan, yanlış bir tez uydurup, tezi psikologların üzerine atıp, üstüne yanlışlığını gösterip "psikoloji spekülasyondur, uydurmadır" demek çok tuhaf gerçekten.

O lafı söyleyen milyon tane psikolog var, kimi kandırıyorsun acaba? ki bunu genele de yaymadım zaten, onu örnek olarak verdim. Orada anlatmaya çalıştıgım mesele ise psikologların davranışları bir yerlere dayandırmaya çalışması, standard hale getirmeye çalışmasıdır...

İleride yapılan davranışların eski yaşantıyla ilgisini kurmaya çalışıyorlar, bunu kural haline getirmeye çalışıyorlar. Bu saçmalıktır.
 
Back